ANA SAYFA             SURELER    KONULAR

 

A’RAF

130

 

وَلَقَدْ أَخَذْنَا آلَ فِرْعَونَ بِالسِّنِينَ وَنَقْصٍ مِّن الثَّمَرَاتِ لَعَلَّهُمْ يَذَّكَّرُونَ

 

130. Andolsun ki Biz, Firavun hanedanını belki düşünüp ibret alırlar diye yıllarca kuraklıkla ve ürün kıtlığı ile sıkıntıya düşürdük.

 

Yüce Allah'ın: "Andolsun ki Biz, Firavun hanedanını. ... yıllarca kuraklıkla ... sıkıntıya düşürdük" buyruğunda onların kuraklığa maruz bırakıldıkları anlatılmaktadır. Hadis-i şerifte de: "Allah'ım, Sen bu yılları onlar hakkında Yusuf'un (döneminde görülen) kuraklık yılları gibi yıllar kıl" diye buyurulduğu nakledilmektedir. Araplar arasında "yıllar" anlamına gelen; (...)'deki "nem"u i'rab ile okuyanlar vardır. el-Ferra da şu beyiti nakletmektedir: "Geçen yılların benden birşeyler aldıklarını görüyorum. Tıpkı hilalin gözükmediği gecelerde gecenin ondan birşeyler aldığı gibi."

 

en-Nehhas da der ki: Sibeveyh ise bu beyiti, "nun" harfini üstün olarak nakletmektedir. Ancak o, burada başka türlüsü caiz olmayacak şekilde bir beyit nakletmiştir. Onun da son mısraı şöyledir: "Ve ben kırk yılı aşmış bulunuyorum."

 

el-Ferra, Beniamirlilerden, onların: "Ey filan, ben onun yanında yıllarca ikamet ettim," şeklinde bu kelimeyi munsarıf olarak kullundıklarını nakletmiştir. Devamla der ki: Temimoğulları ise bunu mu nsarıf kabul etmez ve: "Ey filan, onun yılları geçti, derler. (...) ise, (...): Yılın çoğuludur. Burada (...) ise, yıl anlamında değil, kuraklık anlamındadır. Nitekim; ''Topluluk kuraklığa mübtela oldu," ifadesi buradan gelmektedir. Abdullah b. ez-Ziba'ri de şöyle demektedir: "O yücelerin Amr'ı (Peygamberimizin dedesi Abdulmuttalib'in babası Haşim b. Abdimenafı kastetmektedir) kavmine tirit hazırladı.

 

Ve Mekke'nin yiğitleri kıtlık ve kuraklık içinde idiler."

"İbret alırlar" yani, öğüt alırlar, kalpleri yumuşar "diye ... "

 

SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E TIKLAYIN

 

A’raf 131

 

 

 

ANA SAYFA             SURELER    KONULAR