HAKİM el-Müstedrek

FİTEN VE MELAHİM

3489- Muaz b. Cebel'in Vefatı Esnasındaki Vasiyeti

3490- Zor ve içinden Çıkılmaz işlerden Sakın

8488- ... Bize Hammad b. Seleme tahdis etti, bize Eyyub, Ebu Kilabe’den bildirdi. O Yezid b. Umeyra’dan, o Muaz b. Cebel (r.a)’den şöyle dediğini nakletti: Bir fitne olacaktır ki o fitnede mal çoğalacak, Kur'an kolaylaştırılacak. O kadar ki mümin münafık, küçük büyük, erkek kadın onu okuyabilecek. Kişi Kur'an'ı gizlice okuyacak ama bu kıraati dolayısıyla arkasından kimse gitmeyecek. Bu sefer: Allah'a yemin ederim ki ben bunu açıktan okuyacağım diyecek sonra da onu açıktan okuyacak. Yine kıraati hususunda ona kimse uymayacak. Bu sefer bir mescit edinecek ve Allah'ın kitabında da, Rasulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sünnetinde de olmayan bir sözü bid'at olarak uyduracak. İşte siz böyle birisinden uzak durunuz çünkü bid'at olarak sonradan uydurulan her bir şey bir dalalet (doğru yoldan sapma)dır. (Yezid) dedi ki: Muaz b. Cebel vefatı ile neticelenen hastalığına yakalandığı vakit zaman zaman bayılır, zaman zaman ayılırdı. Sonunda öyle bir bayıldı ki biz artık onun ruhunun kabzedildiğini zannettik. Sonra ayıldı ben de karşısında durmuş ağlıyordum. Bana: Neden ağlıyorsun? dedi. Ona şu cevabı verdim: Allah'a yemin ederim senden elde ettiğim bir dünyalık için yahut benimle senin arandaki bir soyakrabalığı dolayısıyla ağlamıyorum ama ben senden duyageldiğim ilim ve hikmetin gidecek olmasına ağlıyorum. Bana şöyle dedi: Hiç ağlama çünkü ilim ve iman yerlerinde duruyor. Onları arayan her ikisini de bulur. Sen ilim ve hikmeti İbrahim (a.s)'ın aradığı yerde ara. O yüce Allah'tan ilmi yokken (ilim) diledi ve (Muaz) yüce Allah'ın: "Ben Rabbime gidiyorum, o bana hidayet verecektir." (es-Saffat, 37/99) ayetini okudu. Benden sonra onu (ilmi) şu dört kişide ara eğer onlardan birisinde bulamazsan sen onu insanlar arasından muayyen kimselere sor. Abdullah b. Mesud, Abdullah b. Selam, Selman, Uveymir ve Ebu'd-Derda'nın (yanında ara ve onlara sor). Hikmet sahibi kimsenin yanılmasından ve münafık kimsenin hükmünden sakın.

(Yezid) dedi ki: Ben: Ben nasıl hikmet sahibi kimsenin sapmasını anlayabilirim? dedim. Şöyle dedi: Bir dalalet (doğru yoldan sapma) sözünü şeytan bir adamın dili üzerine bırakır. O da bunu taşımaz ve bundan dolayı da dikkatle düşünmez. Bazen münafık da doğruyu söyleyebilir ama sen sana nereden gelirse gelsin ilmi al. Şüphesiz ki hakkın üzerinde bir nur vardır ve zor ve içinden çıkılmaz hususlardan uzak dur.

Bu Müslim'in şartına göre sahih bir hadis olmakla birlikte Buhari ve Müslim bunu tahriç etmemişlerdir.

8474 numara ile geçti.

8489- ... Bize Abdullah b. Salim el-Hımsi, el-Ala b. Utbe el-Yahsubi’den tahdis etti. O Umeyr b. Hani el-Absi’den şöyle dediğini nakletti: Abdullah b. Ömer (r.a)'ı şöyle derken dinledim: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ın huzurunda idik. Fitneleri sözkonusu etti ve onlardan oldukça çok bahsetti. Nihayet Ahlas fitnesini de sözkonusu etti. Birisi: Ahlas fitnesi nedir dedi, Allah Rasulü şöyle buyurdu: "O bir kaçış ve bir savaş fitnesidir. Sonra Sera yahut Serra fitnesi olacaktır sonra da insanlar kaburga kemiğinin kalça kemiği üzerinde oturmasının imkansızlığını andıran bir şekilde bir adam üzerinde anlaşmaya varacaklardır. Sonra ed-Dehma fitnesi ortaya çıkacaktır. Bu ümmette kendisine adeta bir tokat indirmediği bir kimse bırakmayacaktır. Kesildi, sona erdi denileceği zaman yine devam edip gidecektir. O fitnede adam mümin olarak sabahı eder, kafir olarak akşama ulaşır. Nihayetinde insanlar biri içinde münafıklık bulunmayan iman atağı, diğeri içinde iman bulunmayan münafıklık otağı olmak üzere iki büyük atağa ayrılırlar. İşte bu halolduğu vakit bugün ya da yarın Deccal'i bekleyiniz."

Bu senedi sahih bir hadis olmakla birlikte Buhari ve Müslim bunu tahriç etmemişlerdir.

Diğer Tahric: Ebu Davud, II, 200; İmam Ahmed, Müsned, II, 133

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

3491- Yırtıcı Hayvanlar insanlarla Konuşmadıkça Kıyamet Kopmayacaktır