HAKİM

el-Müstedrek

YİYECEKLER

 

2998- Nebi (s.a.v.)'in Hürriyetine Kavuşturulacak Kölenin Seçimi ile ilgili Öğrettikleri

 

7260- ... Bize Abdulmelik b. Umeyr, Ebu Seleme b. Abdurrahman’dan tahdis etti. O Ebu Hureyre (r.a)’den şöyle dediğini nakletti: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) çıkma alışkanlığı olmadığı bir vakitte ve kimsenin kendisiyle karşılaşmadığı bir zamanda dışarı çıkmıştı. Ebu Bekr (r.a) onun yanına giderek: "Ey Ebu Bekr senin gelmene sebep ne oldu" buyurdu. Ebu Bekr: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile karşılaşmak, onun yüzüne bakmak ve ona selam vermek üzere çıkmıştım dedi. Aradan fazla zaman geçmeden Ömer (r.a) çıkıp geldi. Ona da: "Ey Ömer gelmene sebep ne oldu" buyurdu. Ömer: Açlık ey Allah'ın Rasulü dedi. Allah Rasulü: "Ben de o dediğini biraz hissettim" buyurdu. Hep birlikte Ebu'l-Heysem b. et-Teyyihan el-Ensari'nin evine gittiler. Hurma ağaçları ve koyunları çok bir adamdı. Herhangi bir hizmetçiyi de bulamadılar, onu da bulamayınca hanımına: Senin eşin nerede dediler. Hanımı: Bize tatlı su bulmak üzere gitti dedi. Aradan fazla zaman geçmeden Ebu'l-Heysem'in bir parça zorlanarak bir kırba taşıyıp getirmekte olduğunu gördüler. Ebu'l-Heysem bu kırbayı yere bıraktı. Sonra gelip Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e sarıldı, babasının, annesinin ona feda olmasını istediğini söyledi. Onları alıp bir bahçeye götürdü, altlarına bir sergi serdi. Sonra da bir hurma ağacına giderek bir salkım alıp getirdi ve önlerine bıraktı. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bunun yerine bize olgunlaşmış olanlarını seçip, getirseydin ya" buyurdu. Ebu'l-Heysem: Ey Allah'ın Rasulü sizin olgunlarını da, koruk olanlarını da seçmenizi istedim diye cevap verdi. Onlar da o hurma salkımından yediler, o sudan içtiler. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "İşte bu Allah'a yemin olsun ki kıyamet gününde kendilerinden sorgulanacağınız naim (nimetler) dir. Serin bir gölge, hoş ve güzel olgunlaşmış hurma ve soğuk su."

 

Ebu'I-Heysem onlara yemek yapmak üzere gitti. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona: "Sakın sağmal bir koyun kesmeyesin" buyurdu. O da onlara ya koyun ya da keçi türünden bir oğlak kesti. Önlerine getirdi, onlar da ondan yediler. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Senin bir hizmetçin var mı" dedi. O, hayır dedi. Allah Rasulü: "Bana esirler gelecek olursa yanımıza gel" buyurdu. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e üçüncüleri olmayan iki esir getirildi. Ebu'I-Heysem yanına geldi ve: Ey Allah'ın Rasulü (bana) bir hizmetçi (sözü vermiştin) dedi. Allah Rasulü: İkisinden birisini seç buyurdu. Ebu'l-Heysem: Ey Allah'ın Rasulü bana sen seç dedi. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kendisine istişare edilen kişi kendisine güvenilen kişidir. Sen bunu al, ben onun namaz kıldığını gördüm, onun hakkında da (başkalarına) iyi (davranmaları için) tavsiyede bulun" buyurdu. Ebu'I-Heysem hizmetçiyi alıp hanımının yanına götürdü. Ona Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ın söylediğini de bildirdi. Hanımı ona: Sen ancak buna hürriyetini verirsen Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ın dediğinin gereğini hakkıyla yerine getirmiş olabilirsin dedi. Bunun üzerine Ebu'lHeysem de: O artık hürdür dedi. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) da şöyle buyurdu: "Şüphesiz yüce Allah'ın gönderdiği her bir nebinin ve her bir halifenin mutlaka iki tane çok yakın dostu olur. Bunların biri ona iyiliği emreder, onu kötülükten alıkor, diğeri ise onun kötülüğünü istemekten asla geri durmaz. Her kim kötü arkadaştan korunmuşsa o gerçekten korunmuş demektir."

 

Bu Buhari ve Müslim'in şartına göre senedi sahih bir hadis olmakla birlikte bunu tahriç etmemişlerdir. Bunu Yunus b. Ubeyd ve Abdullah b. Keysan, İkrime’den, o İbn Abbas'tan diye Ebu Hureyre'nin rivayet ettiği bu hadisten daha tam ve uzunca rivayet etmiş bulunmaktadır.

 

Diğer Tahric: Tirmizi -uzun uzadıya- Tuhfetu'l-Ahvezi, 2474; Nesai, VII, lS8'de kısmen.

 

 

 

7261- Yunus b. Ubeyd yoluyla gelen hadis: Onu bana Ammar b. el-Cebbar haber verdi. .. el-Mikdad b. Ebi Kerime Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)’den şöyle buyurduğunu nakletti: "Herhangi bir Müslüman birkaç kişiyi misafir eder de eğer o misafir mahrum olarak sabahı ederse o geceki misafirliği sebebiyle misafir edenin ekininden ve malından (misafirlik kadarını) alıncaya kadar ona yardımcı olmak her Müslüman üzerinde bir haktır."

 

 

7262- Bize Ebu'l-Abbas Muhammed b. Ahmed el-Mahbubi haber verdi. .. Bize el-Cureyri, Ebu Nadra’dan bildirdi. O Ebu Said el-Hudri (r.a)’den, o Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)’den şöyle dediğini nakletti: "Bir çobanın yanına gidecek olursan üç defa ona seslen. Eğer sana karşılık verirse (mesele yok) değilse, herhangi bir (hayvana veya mala) zarar vermeksizin (süt) içebilirsin. Şayet bir bahçeye gidecek olursan üç defa bahçe sahibine seslen. Sana karşılık verirse (mesele yok), aksi takdirde herhangi bir zarar vermeksizin yiyebilirsin."

 

Derim ki: Bu sözlerinin anlamı bu hadisi senedin zahirine bakarak Müslim'in yaptığının gereği olarak sahih olduğudur. Yoksa Buhari ve Müslim'in sahihlerinde bulunanlara benzeyen her bir hadis onların şartlarına uygundur anlamında değildir çünkü onların bunun dışında şartları da vardır. Aynı şekilde Ebu'z-Zubeyr'in Cabir’den diye naklettiği bütün rivayetlerin sahih kabul edilmesi de sahih değildir. Bu yoldan gelen rivayet daha iyi olsa dahi. Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır.

 

Bu Müslim'in şartına göre sahih bir hadis olmakla birlikte Buhari ve Müslim bunu tahriç etmemişlerdir.

 

Diğer Tahric: İbn Mace, 2300 Yezid (b. Harun)'dan böylece rivayet etmiştir. Busiri, Zevaid'de: Senedinde el-Cureyri vardır ki adı Said b. lyas'tır. Son zamanlarında hafızası karışmıştır. Yezid b. Harun ise hafızası karıştıktan sonra ondan rivayette bulunmuştur ama Müslim Sahih'inde Yezid yoluyla Cerir’den diye onun rivayetini nakletmiş bulunmaktadır demiştir.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

2999- Aşırı Derecede Açlıkla Karşı Karşıya Kalan Abillahm'in Azatlısının Hikayesi