HAKİM el-Müstedrek |
AHKAM |
2947- Dava Sahipleri Hakimin
Önünde Otururlar |
7111- *Bana el-Hasan b. Hakim el-Mervezi haber verdi. Bize Ebu'l-Müveccih bildirdi,
bize Abdan bildirdi. Bana Mus'ab b. Sabit b. Abdullah b. ez-Zubeyr babası
(Sabit)'ten haber verdiğine göre babası Abdullah b. ezZubeyr ile kardeşi Amr b.
ez-Zubeyr arasında bir anlaşmazlık vardı. Abdullah b. ez-Zubeyr, Said b.
el-As'ın huzuruna girdi. O sırada Amr b. ez-Zubeyr de onunla birlikte divanın
üzerinde bulunuyordu. Said, Abdullah'a: (Sen de) buraya (gelotur) dedi. Ancak
Abdullah: Hayır, Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ın hükmü ve
Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ın sünnetine göre hasımlar hakimin
önünde oturur dedi. [Hasendir]
Bu senedi sahih bir
hadis olmakla birlikte Buhari ve Müslim bunu tahriç etmemişlerdir.
7112- ... Bize Ebu
Muaviye, el-Ameş'ten, o el-Kasım'dan, o babasından, o Abdullah'tan şöyle
dediğini nakletti: Her kime hüküm vermek için bir husus arzedilecek olursa
Allah'ın kitabındaki buyruklara göre hüküm versin. Şayet ona aziz ve celil olan
Allah'ın kitabında bulunmayan bir husus dava edilirse o takdirde Nebi
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in verdiği hüküm ile hüküm versin. Eğer ona aziz
ve celil olan Allah'ın kitabında da bulunmayan, Nebisinin (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) da hakkında hüküm vermediği bir husus gelirse bu sefer Salihlerin
dediklerine göre hüküm versin. Eğer ona Allah'ın kitabında bulunmayan,
Nebisinin (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hakkında hüküm vermediği, salih kimselerin
de hakkında hüküm vermediği bir husus gelirse kendi görüşüne göre içtihad
etsin. Eğer bunu beceremeyecek olursa açıkça söylesin ve utanmasın.
Bu senedi sahih bir
hadis olmakla birlikte Buhari ve Müslim bunu tahriç etmemişlerdir. Senetteki
el-Kasım ise Kasım b. Abdurrahman b. Abdullah b. Mesud'dur.
Diğer Tahric:
Sahihtir. Nesai, VIII, 230. Hadisin akabinde: Bu hadis ceyyiddir, ceyyiddir
demiştir.
7113- ... Bize Said b.
Ebi Arube Katade'den, o Said b. Ebu Burde'den, o babasından, o dedesi Ebu Musa’dan
rivayet ettiğine göre iki adam bir devenin yahutta bir bineğin (her birisi ayn
ayn) kendilerine ait olduğunu Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in huzurunda
dava ettiler. Ancak onlardan birisinin herhangi bir delili yoktu. Nebi
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) da her ikisinin o hayvanda ortak olduğuna
hükmetti.[Sahih]
Bu Buhari ve Müslim'in
şartına göre sahih bir hadis olmakla birlikte bunu tahriç etmemişlerdir. Hemmam
b. Yahya bu hadisin metninde Said b. Ebu Arube'ye muhalefet etmiştir:
7114- Bize Ebu Bekr b.
İshak haber verdi, bize Muhammed b. Eyyub bildirdi (H). Bana ayrıca Ebu'l-Velid
ve Ebu Bekr b. Kureyş de haber verdi. Bize el-Hasen b. Süfyan tahdis etti. Bize
Hutbe b. Halid tahdis etti, bize Hemmam b. Yahya tahdis etti. Bize Katade, Said
b. Ebu Burde’den tahdis etti. O babasından, o Ebu Musa’dan rivayet ettiğine
göre iki adamın her biri aynı devenin kendisine ait olduğunu iddia etti ve
onların her biri de buna dair iki şahit getirdi. Nebi (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) da onu ikisi arasında paylaştırdı.
Bu hadis de aynı
şekilde Buhari ve Müslim'in şartına göre sahih olmakla birlikte bunu tahriç
etmemişlerdir.
7115- *Bana Usame b.
Zeyd, Üm mü Seleme'nin azatlısından haber verdi.
O Ümmü Seleme
(r.anha)’dan şöyle dediğini nakletti: İki adam Nebi (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'e gelerek aralarındaki miras malları hususunda iddialarda bulundular
ama her ikisinin de herhangi bir delilleri yoktu. Bu sebeple Nebi (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) kendilerine eşit olarak paylaştırmalarını ve olabildiği kadar
adaleti gözetmelerini sonra da kura çekmelerini ve onların her birinin diğerine
hakkını helal etmesini emir buyurdu. [Sahih]
Senedi sahih olmakla
birlikte Buhari ve Müslim bunu tahriç etmemişlerdir. Ümmü Seleme'nin azatlısı
ise rivayetleri Buhari ve Müslim'in sahihlerinde yer almış bulunan Ubeydullah
b. Ebi Rafi'dir.
7116- * ... Bize Usame
b. Zeyd tahdis etti, bana Ümmü Seleme'nin azatlısı Ubeydullah b. Ebi Rafi
tahdis etti: Ümmü Seleme (r.anha)'yi şöyle derken dinledim: Nebi (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'in yanında idim. İki adam onun yanına gelerek aralarındaki
bir miras hususunda birbirlerinden davacı oldular ama onlardan hiçbirisinin de
elinde bir delili yoktu. Onların her biri de diğeri hakkında: Ey Allah'ın
Rasulü bu benim hakkımdır ve ben bunu filan kişiden istiyorum diyordu. Allah
Rasulü şöyle buyurdu: "Hayır (böyle olmaz) ama gidin. Adil bir şekilde
hakkı gözetin sonra aranızda kura çekin sonra paylarınızı alın sonra da sizden
her biriniz arkadaşına (hakkı geçmişse) helallik versin."
Bu Müslim'in şartına
göre sahih bir hadis olmakla birlikte Buhari ile bunu tahriç etmemişlerdir.
7117- * ... Bize
Abdulvaris, Ata b. es-Saib’den tahdis etti. O Ebu Yahya’dan, o İbn Abbas
(r.a)’dan rivayet ettiğine göre bir adam bir başkasında bir hak alacağının
olduğunu iddia etti. Her ikisi de Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in
huzurunda davalaştılar. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ondan (davacıdan)
beyyine istedi. Davacı: Beyyinem yok dedi. Allah Rasulü diğerine (davalıya):
"Yemin et" dedi. O da yemin ederek: Allah'a yemin olsun ki onun
yanında bir alacağı yoktur dedi. Bu sefer Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): "Aksine onun hakkı senin yanındadır. Haydi ona hakkını öde"
buyurdu. Sonra Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona: "Allah'tan
başka hiçbir ilah olmadığına şahadet getirmen (yalan yere) yaptığın yeminin
için bir kefarettir."
Bu senedi sahih bir
hadis olmakla birlikte Buhari ve Müslim bunu tahriç etmemişlerdir.
7118- " ... Bize
Süfyan, el-Hasan b. Amr'dan tahdis etti. O Muhammed b. Müslim es-Saib’den, o
Abdullah b. Amr (r.a)’dan şöyle dediğini nakletti: Rasulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Ümmetimin eğer korkuya kapılarak zalime:
Ey zalim demediğini gördüğün takdirde artık onlara elveda denilmiş demektir."
Bu senedi sahih bir
hadis olmakla birlikte Buhari ve Müslim bunu tahriç etmemişlerdir.
Diğer Tahric: İmam
Ahmed, Müsned, II, 163, 190; Taberani, Mekarimu'l-Ahlak, 80
7119- ... Bize el-Eclah,
eş-Şabi’den tahdis etti. O Abdullah b. el-Halil’den, o Zeyd b. Erkam’dan
rivayet ettiğine göre Ali (r.a)'yi Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Yemen'e
göndermişti. Üç kişi bir çocuk hakkında anlaşmazlığa düşmüş ve ona davacı
olarak gelmişlerdi. Her birisi onun kendi oğlu olduğunu iddia ediyordu. (Zeyd)
dedi ki: Önce iki kişi ile yalnız kaldı ve: İkiniz gönül hoşluğuyla diğerine
(bunu) verir misiniz dedi. İkisi de hayır dediler. Yine iki kişi ile baş başa
kalarak onlara da aynı şeyi söyledi, bu diğer ikisi de hayır dediler. Bu sefer:
Gördüğüm kadarıyla anlaşmak istemeyen huysuz ortaklarsınız ben de aranızda kura
çekeceğim. Aralarında kura çektikten sonra onu onlardan birisine verdi ve diğer
ikisine de diyetin üçte ikisini tazminat olarak ödetti. (Zeyd) dedi ki: Bu
(Ali'nin verdiği hüküm) Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e zikredilince
azı dişleri görününceye kadar güldü.
Buhari ve Müslim
(Allah ikisinden de razı olsun) el-Eclah b. Abdullah el-Kindi'den rivayet
almayı kabul etmemişlerdir ama onun naklettiği rivayetler arasında terkedilmiş
(metruk) yoktur çünkü ona yöneltilen tenkit mezhebi görüşlerinden dolayıdır.
Diğer Tahric: Humeydi,
Müsned, 785; İmam Ahmed, Müsned, IV, 374; İbn Ebi Şeybe, Musannef, VII, 352;
Nesai, VI, 182; İbn Mace, 2348; Ebu Davud, 2522; Beyhaki, es-Sünenu'l-Kübra, X,
267; Taberani, Kebir, 4990 el-Eclah'dan bu şekilde gelen çeşitli rivayet
yollarıyla onun rivayetleri de hasendir.
7120- ... Bize Cerir,
Mansur’dan bildirdi. O Mücahid’den, o Zubeyr'in azatlısı Yusuf'tan, o Abdullah
b. ez-Zubeyr’den şöyle dediğini nakletti: Zemea'nın kendisiyle ilişki kurduğu
bir cariyesi vardı. Bir başka adamın da onunla ilişki kurduğuna dair bir zan da
besleniyordu. Zemea bu cariye hamile iken öldü sonra cariye kendisiyle ilişki
kurduğu zannedilen o adama benzeyen bir çocuk doğurdu. Sevde (durumu) Nebi (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'e sözkonusu edince şöyle buyurdu: "Miras onundur (yani
bu çocuk Zemea'ya mirasçıdır). Sana gelince sen de ondan hicabın arkasına
saklan çünkü o senin kardeşin değildir."
Bu senedi sahih bir
hadis olmakla birlikte Buhari ve Müslim bunu tahriç etmemişlerdir.
Diğer Tahric: Nesai,
vı, 180; Hafız İbn Hacer, Fethu'I-Bari, XII, 31'de has en olduğunu söylemiştir.
7121 - ... Bize Ziyad b.
Sad'ın, Hilal b. Usame’den haber verdiğine göre Medine halkından doğru bir adam
olan Ebu Meymune Süleyman dedi ki:
Ben Ebu Hureyre (r.a)'ın
yanında oturuyorken beraberinde bir oğlu bulunan kocası tarafından boşanmış
Harisi bir kadın ona gelerek şöyle dedi: Ey Eb-Hureyre sonra kendi diliyle
konuştu. Ona Farsça şöyle dedi: Kocam oğlumu almak istiyor. (Ebu Meymune) dedi
ki: Derken kocası da geldi ve: Beni (oğlumdan) kim ayırabilir dedi. Ebu Hureyre
şöyle dedi: Ben bu hususta (kendi görüşümle) bir şey demeyeceğim. Ancak ben
şunu duydum (ve gördüm). Bir kadın Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e ben
de onun yanında bulunuyorken gelerek şöyle dedi: Babam anam sana feda olsun.
Kocam benim bu oğlumu elimden almak istiyor. Halbuki o (oğlum) bana Ebu Utbe
kuyusundan su getirip içiriyor ve artık onun bana faydası dokunuyor dedi. Allah
Rasulü: "Onun için kura çekiniz" buyurdu, kocası: Ey Allah'ın Rasulü
kocamdan beni kim ayırabilir dedi. Bu sefer Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
şöyle buyurdu: "Ey çocuk bu senin baban, bu da senin annendir. Sen bu
ikisinden hangisini istiyorsan onun elinden tut" buyurdu. Çocuk da
annesinin elinden tutunca annesi onu alıp gitti.
Bu senedi sahih bir
hadis olmakla birlikte Buhari ve Müslim bunu tahriç etmemişlerdir.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
2948- Her Bir
Hurma Ağacının Dallarının Uzandığı Yer Onun Koruma Alanıdır