HAKİM

el-Müstedrek

MA’RİFETU’S-SAHABE

 

1750- Halifelik Hususunda Ayrılığın Ortaya Çıkması Sonra da Ebu Bekr (r.a)'ın Halifeliği Üzerinde icma Edilmesi

 

4514- * ... Bize Ebu Nadra, Ebu Said el-Hudri (r.a)'dan şöyle dediğini tahdis etti: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) vefat edince ensarın hatibleri ayağa kalkarak bu Hatıblerden birisi şöyle demeye başladı: Ey muhacirler topluluğu! Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sizden herhangi birisine bir kamu görevi verdiği vakit onunla birlikte bizden birisini de tayin ederdi. Bu sebeple bizler bu işi biri sizden, diğeri bizden olmak üzere iki kişinin üzerine alması kanaatindeyiz dedi. (Ebu Said) dedi ki: Ensarın hatibleri ardı arkasına bu şekilde konuşmaları sürdü. Sonra Zeyd b. Sabit ayağa kalkıp şöyle dedi: Şüphesiz ki Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) muhacirlerden idi ve elbette imam da muhacirlerden olmalıdır. Bizler de Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ın ensarı (yardımcıları) olduğumuz gibi, onun da yardımcıları olacağız. Bu sefer Ebu Bekr (r.a) ayağa kalkarak şunları söyledi: Ey ensar topluluğu! Allah size hayırlı bir şekilde mükafat versin ve sizin adınıza konuşan(lar)a da sebat versin. Sonra şunları ekledi: Ama bundan başka bir şey yapacak olursanız o hususta biz sizinle anlaşamazdık. Sonra Zeyd b. Sabit, Ebu Bekr'in elini tutarak şöyle dedi: İşte bu sizin arkadaşınız (bu işin başına getireceğiniz kişiniz)dir. Haydi, ona bey'at ediniz. Sonra ayrılıp gittiler. Ebu Bekr minberin üzerine çıkıp oturunca orada bulunanların yüzlerine baktı, Ali'yi görmedi. Onu sordu, ensardan bazı kimseler kalkıp (gidip) onu getirdiler. Ebu Bekr şöyle dedi: (Sen ki) Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ın amcasının oğlusun ve onun damadısın. Sen Müslümanların birliğini parçalamak mı istedin? Ali: Kınanmamı gerektiren bir durum yok ey Allah Rasulü?nün (Sallallahu aleyhi ve Sellem) halifesi! dedi sonra ona bey'at etti. Arkasından ez-Zubeyr b. el-Avvam'ı göremeyince onu da sordu, nihayet onu da getirdiler. Ebu Bekr (sen ki) Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ın halasının oğlusun ve onun havarisisin. Yoksa Müslümanların birliğini bozmak mı istedin? dedi. Zubeyr de onun (Ali'nin) dediği gibi: Ey Allah Rasulünün (Sallallahu aleyhi ve Sellem) halifesi! Azarlanmamı gerektiren bir durum yok dedi ve böylece ikisi de ona bey'at etti.

 

Bu Buhari ve Müslim'in şartına göre sahih bir hadis olmakla birlikte bunu tahriç etmemişlerdir.

 

Diğer Tahric: İbn Sad, III, 212'de: Bize Affan haber verdi deyip, rivayeti muhtasar olarak: Sizinle anIaşamazdık. .. ifadesine kadar kaydettiği gibi, Taberani, Kebir 4785; İmam Ahmed, Müsned, V, 185; Ebu Davud et-Tayalisi, Müsned, 2663'de rivayet etmiştir. Mecmau'z-Zevaid, VI, 183'de hadisin İmam Ahmed ve Taberani tarafından rivayet edilmiş olduğunu belirttikten sonra: Ravileri Sahih'in ravileridir demiştir.

 

 

 

4515- ... Bize Ma'mer, ez-Zühri’den tahdis etti. O Urve’den, o Aişe (r.anha)’den şöyle dediğini nakletti: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) geceleyin Mescid-i Aksa'ya götürülünce (isra) insanlar sabahleyin bu hususu konuşmaya başladılar. Daha önce ona iman etmiş ve onu tasdik etmiş kimselerden bazıları irtidad etti. Müşriklerden birkaç kişi de Ebu Bekr (r.a)'a koşarak: Arkadaşın için ne diyeceksin? Bu gece kendisinin Beytu'l-Makdis'e götürüldüğünü iddia ediyor dediler. Ebu Bekr: O böyle bir şey dedi mi? diye sordu. Onlar evet deyince, o: Böyle bir şey demiş se doğru söylemiştir dedi. Onlar: Sen onun bu gece Beytu'l-Makdis'e gidip sabah olmadan önce geri geldiği iddiasını doğruluyor musun dediler. Ebu Bekr: Evet, ben onun bundan daha ileri derecede söyledikleri hususunda dahi onu tasdik ediyorum. Sabah yahut akşam semadan aldığı haberler hususunda onu doğruluyorum dedi. İşte bundan dolayı ona Ebu Bekr es-Sıddik (doğrulayan) (r.a) adı verildi,

 

Bu Buhari ve Müslim'in şartına göre sahih bir hadis olmakla birlikte bunu tahriç etmemişlerdir. (Ravilerden) Muhammed b. Kesir es-San'ani ise doğru sözlü (saduk) birisidir.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

1751- Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ın Ebu Bekir'e Namazda insanlara imamlık Yapmasını Emretmesi