HAKİM el-Müstedrek |
HİCRET |
1658- Suraka'nın Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'ı Takip Etmesi ve Onu Gördüğü Sırada Atının Ön Ayaklarının Kuma
Batması |
4328- ... Bize Abdullah
b. Muaz es-San'ani, Ma'mer b. Raşid’den tahdis etti. O ez-Zühri’den şöyle
dediğini nakletti: Abdurrahman b. Malik elMudlici -ki o Suraka b. Cuşum'un
kardeşinin oğludur-'nin bana haber verdiğine göre babası kendisine şunu haber
vermişti: O Suraka b. Cuşum'u şöyle derken dinledi: Kureyş kafirlerinin
elçileri yanımıza gelerek Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile Ebu Bekr
için onları öldüren yahut esir alan kimselere her birisi için bir diyet ödül
vaat ettiklerini söylediler. Ben de Müdlk oğullarından olan kavmimin
meclislerinden birisinde oturuyor iken onlardan bir adam geldi ve önümüzde
dikilerek: Ey Suraka! Ben az önce sahilde bazı karartılar gördüm. Zannederim
onlar Muhammed ve arkadaşlarıdır dedi. Suraka dedi ki: Onların onlar
(arananlar) olduklarını bildim. Ben onlara: Hayır, onlar o dediklerin değildir
ama ben filan ve filanı (onları) yakalamak isteği ile yola koyuldu klarını
gördüm, dedim. (Suraka devamla) dedi ki: Sonra o mecliste ancak kıs;: bir süre durdum ve kalktım. Evime girdim, cariyeme bir
kum tepeciğinin arkasında bulunan atımı bana çıkarmasını emrettim. Onu benim
için alıkoymasını söyledim. Sonra mızrağımı alıp evin arka tarafından çıktım.
Mızrağımın sivri ucunu yere doğru indirdim ve üst tarafını da eğdim. Nihayet
atımın yanına vardım, atıma bindim. Atımı kaldırdım. O beni (onlara) yaklaştırıp
durdu, nihayet karartılarını gördüm. Onlara sesimi duyuracak kadar yaklaştığım
vakit atım tökezledi. Ben de üzerinden düştüm. Kalkıp hemen ok torbama uzandım,
faloklarını çıkartıp onlarla fal açtım. Hoşuma gitmeyen. onlara zarar vermemi
emreden ok çıktı. Ben de faloklarına itaat etmeyerek atıma bindim ve onu
kaldırdım. At beni (onlara) yaklaştırıp durdu. Nihayet onlara yaklaştığımda
Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ın okuma sesini duydum. O dönüp bakmıyordu.
Ebu Bekr ise çokça bakıyordu. Atımın ön ayakları dizlerine kadar kuma battı ve
ben de üzerinden düştüm sonra onu kaldırdım, o da kalktı. Ancak henüz ön
ayaklarını çıkaramamıştı. Ayağı dimdik doğrulunca ön ayaklarının göğe doğru bir
toz bulutunun yükseldiğini gördüm. -(Ravilerden) Abdullah dedi ki: Bu sözleriyle
ateş olmadan konuşan dumanı kastetmektedir.- Sonra tekrar faloklarını çıkardım.
Onlarla fal açtım. Yine hoşuma gitmeyen, onlara zarar vermememi söyleyen ok
çıktı. Onlara (benden yana) güvenlik altınd;: olacaklarına dair seslendim.
Onlar da durdular. Atıma binip onların yanlarına vardım. Onlara yetişmemin
engellenmesi ile karşılaştığım için içimden Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'ın durumunun güçleneceği kanaati uyandı. Bu sebeple on;: şöyle dedim:
Senin kavmin senin karşılığında diyet ödülü koydular dedim ve onlara
yolculuklarına dair haberleri, insanların onlardan neler istediklerini
bildirdim. Onlara azık ve eşya vermeyi teklif ettim. Hiçbir şeyi kabul
etmediler ve benden ancak şu istekte bulundular: Sen bizim durumumuzu gizle
dediler. Ben de Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'tan bana kendisi ile
güvenlik altında olacağım bir emanname yazmasını istedim. Ebu Bekr'in azatlısı
Amir b. Fuheyre'ye emir verdi, o da bana bir deri parçası üzerine (emannamemi)
yazdı sonra yollarına devam ettiler.
Bu Buhari ve Müslim'in
şartına göre sahih bir hadis olmakla birlikte bunu tahriç etmemişlerdir.
Diğer Tahric: Buhari,
3692'de Aişe'nin hicret hakkındaki hadisi içerisinde; Abdurrezzak, Musannef,
9743 nolu hadis arasında; İmam Ahmed, Müsned, ıv, 175; Taberani, Kebir, 6601;
el-Metalibu'/-Aliye, 4294'te belirtildiği üzere İbn Ebi Şeybe ve el-Haris
farklı bir anlatımla rivayet etmis olmakla birlikte senedinde Ali b. Zeyd b.
Cud'an vardır ki zayıf bir ravidir. Hadis ayrıca Ebu Nuaym, Delailu'n-Nubuvve, no:
236'da yer almıştır. Ayrıca bk. Fethu'l-Bari, VIII, 239; er-Ravdu'l-Unuf, II,
6; el- Vefa bi Ahvali'l-Mustafa, i, 241. Hakim hadisi muhtasar olarak III.
67'de (4482 numara ile) tekrar edecektir. Hadis ile ilgili değerlendirmesinde
yanılmıştır.
4329- ... Bize el- Leys,
Akil’den tahdis etti. O ez-Zühri’den, o Ebu Seleme'den, o Abdullah b. Adiy b.
el-Hamra ez-Zühri'den şöyle dediğini nakletti: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'ı el- Hazvere'de bineği üzerinde şöyle buyururken dinledim: "Allah'a
yemin olsun ki muhakkak sen Allah'ın yeryüzündeki en hayırlı yerisin. Allah'ın
arzından Allah'ın en sevdiği yersin. Eğer senden çıkarılmamış olsaydım,
çıkmayacaktım."
Bu Buhari ve Müslim'in
şartına göre sahih bir hadis olmakla birlikte bunu tahriç etmemişlerdir.
Diğer Tahric: Tirmizi,
3925; İmam Ahmed, Müsned, ıv, 305; İbn Hibban, Sahih, 3708; Hakim, Müstedrek,
III, 280 (5270 numaralı hadis) ve III, 431'de (5883 numaralı hadis)
4330- ... Bize Şu'be,
el-A'meş'ten tahdis etti. O Müslim el-Batil'den, o Said b. Cubeyr’den, o İbn
Abbas (r.a)’dan şöyle dediğini nakletti: Rasulullal:. (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) Mekke'den çıkınca Ebu Bekr şöyle dedi: İnna lillah ve inna ileyhi
raciun. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) çıkartıldı. Andolsun ki helak
edileceklerdir. (İbn Abba devamla) dedi ki: Bunun üzerine şu ayet-i kerime
nazil oldu: "Kendileri ile savaşılanlara zulme uğradıkları için (cihada)
izin verildi. Allah onlara yardım etmeye elbette kadirdir. Onlar ki
yurtlarından haksız yere ... çıkarıldılar." (Hac, 39-40) ayeti nazil oldu.
Ebu Bekr yakında kıtal (sava, olacağını anlamıştı.
Bu Buhari ve Müslim'in
şartına göre sahih bir hadis olmakla birlikte bunu tahriç etmemişlerdir.
Diğer Tahric: Tirmizi,
3171; Nesai, VI, 2; İbn Hibban, Sahih, 4710; İmam Ahmed, Müsned, 1, 216; İbn
Cerir, XVII, 172; Taberani, Kebir, 12336. Hadis mürselolarak da rivayet edilmiş
ama tercih edilen mevsul rivayettir. Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
1659- Hicret
Esnasında Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ın Geçtiği Yerler