HAKİM

el-Müstedrek

TEFSİR-2

Sened Sahih Olduğu halde NEBİ (s.a.v.)'in Buhari ve Müslimde Olmayan Kraatleri

 

1509- Kıyame Suresi  VE  "Cennetliklerin En Alt Mertebedekileri ile En Üstün Mertebede Olanları

 

3932- * ... Bize Cerir, Muğire’den bildirdi. O Temim ed-Dabbi’den, o Said b. Cubeyr’den şöyle dediğini nakletti: Bir sene boyunca İbn Abbas (r.a.)'ın yanına gidip geldim. Ben de onunla konuşmadım, o da beni tanımıyordu. (Temim dedi ki): Said b. Cubeyr'i şöyle derken dinledim: İbn Abbas bana: Bu adam kim (sen kimsin?) dedi. Ben Iraklılardanım dedim. o:

Hangilerinden? dedi, ben: Esed oğullarındanım diye cevap verdim. O onların Haruralılarından mı yoksa Allah'ın kendisine nimet verdiği kimselerden mi? dedi. Ben: Allah'ın kendisine nimet verdiği kimselerden dedim. O: Sor, dedi. Ben: "Hayır, kıyamet gününe yemin ederim." (el-Kıyame, 1) dedim. O şu cevabı verdi: Rabbim yarattıklarından dilediği şeye yemin eder. Ben: "Yine hayır, kendisini kınayan nefse yemin ederim" (el-Kıyame, 2) buyruğu (ne demektir) dedim. o: Kınanan nefse yemin ediyor dedi. Ben: "İnsan biz onun kemiklerini asla toplayıp bir araya getiremeyeceğimizi mi zanneder? Evet, biz parmak uçlarını bile toplayıp düzenlemeye kadiriz." (el-Kıyame, 3-4) (buyrukları ne demektir?) dedim. Şöyle buyurdu: (Allah) dileseydi onu (insanın parmak uçlarını) bir küçükbaş yahut büyük baş hayvan ayağı gibi kılabilirdi dedi. Ben: "Kimi bir karar yerindedir, kimi bir emanet yerindedir" (En'am, 98) (buyruğu ne demektir?) dedim. o: Karar kılınan yer rahimdir, emanet bırakılan yer de (erkeklerin) sulbündedir dedi.

 

Bu senedi sahih bir hadis olmakla birlikte Buhari ve Müslim bunu tahriç etmemişlerdir.

 

Diğer Tahric: ed-Durru'l-Mensur, vı, 462'de belirtildiği üzere İbn Cerir ve İbnu'l-Münzir tarafından rivayet edilmiştir. Ayrıca bk. İbn Kesir, Tefsir, IV, 448. Bu haberin bir kısmı daha önceden ilgili yerinde (En'am suresinin tefsirinde 3286 numaralı hadiste) geçmiş bulunmaktadır.      

 

 

 

3933 - * ... Bize İsrail, Ebu İshak'tan tahdis etti. O Said b. Cubeyr’den, o İbn Abbas (r.a)’dan: "Fakat insan önündekini (kıyamet i) yalanlamak ister." (el-Kıyame, 5) ileride tövbe ederim, der. "Kıyamet de ne zamanmış diye sorar." (el-Kıyame, 6) buyruğu hakkında da: Artık göz kamaştığı vakit her şeyonun için açıkça belli olur demektir dediğini nakletmektedir.

 

Bu Buhari ve Müslim'in şartına göre sahih bir hadis olmakla birlikte bunu tahriç etmemişlerdir.

 

Diğer Tahric: ed-Durru'l-Mensur, VI, 465'te belirtildiği Üzere el-Piryabi, Abd b. Humeyd, İbn Cerir, İbnu'l-Münzir, İbn Ebi Hatim ve Şuabu'l-İman'da Beyhaki rivayet etmişlerdir. Ravileri sikadır. Ebu İshak(ın hafızası son zamanlarında) değişikliğe uğramıştır. tedlis de yapan bir ravidir.

 

 

 

3934- * ... Ebu'd-Duha’dan, o Mesruk'tan, o Abdullah (r.a)'tan aziz ve celil olan Allah'ın: "Rabbinin ayetlerinden biri geldiği gün daha önce iman etmemiş .. , olan kimseye imanı fayda vermez." (En'am, 158) buyruğu hakkında şöyle dediğini nakletmektedir: (Maksat) güneşin battığı yerden doğmasıdır. Sonra şu: "Güneş ve ay bir araya getirildiği zaman o günde insan kaçış nereye der?" (el-Kıyame, 9-10) ayetini okudu.

 

Bu Buhari ve Müslim'in şartına göre sahih bir hadis olmakla birlikte bunu tahriç etmemişlerdir.

 

Diğer Tahric: ed-Durru'l-Mensur, II, 113'te belirtildiği üzere Musannef'inde İbn Ebi Şeybe ve Abd b.

Humeyd rivayet etmiştir. Sahih bir hadistir.

 

 

 

**********************************************************************************

"Cennetliklerin En Alt Mertebedekileri ile En Üstün Mertebede Olanları

**********************************************************************************

 

3935- ... Bize Abdulmelik b. Ebcer, Suveyr b. Ebi Fahite’den tahdis etti.

O İbn Ömer (r.a)’den şöyle dediğini nakletti: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:

"Muhakkak cennet ehlinin en alt mertebede olanları mülküne iki bin yıllık bir süre kadar bakar, onun en yakın noktasını nasıl görüyorsa en uzak yerini de öyle görür. Zevcelerine, hizmetçilerine ve tahtlarına bakar. Cennet ehlinin mevki itibariyle en üstün olanları da her günde iki defa yüce Allah'ın yüzüne bakan kimsedir." Ona (Abdulmelik'e) İsrail b. Yunus da Suveyr’den, o İbn Ömer (r.a)’den şöyle dedi diyerek mutabaatta bulunmuştur: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Şüphesiz ki cennet ehli arasında mevki itibariyle en alt mertebede olanları mülkünde iki bin yıl süre(lik bir mesafe) gören kimsedir. Mevki itibariyle aralarında en üstün olanları ise yüce Allah'ın yüzüne her gün iki defa bakan kimsedir." Sonra da: "O günde yüzler var ki apaydınlıktır." (el-Kıyame, 22) buyruğunu okudu ve: Aklık ve arı ve duruluk diye açıkladı. "Rablerine bakıcıdırlar." (el-Kıyame, 23) buyruğu hakkında da: "Her gün Aziz ve Celil Allah'ın yüzüne bakar" diye açıklamıştır.

 

Bu bid'atçilere red hususunda müfesser bir hadistir. Suveyr b. Ebi Fahite ise her ne kadar Buhari ve Müslim tarafından rivayetleri tahriç edilmemiş ise de Şiilik eğilimi dışında hakkında olumsuz bir tenkitte bulunulmamıştır.

 

Diğer Tahric: Tirmizi, 2556, 3327. Hadis İbn Ömer’den de rivayet edilmiş olmakla birlikte merfu olarak zikredilmemiştir ve o garib bir hadistir. Zehebi Hakim'i eleştirerek şöyle demiştir: Aksine o -yani Suveyr- hadisi vahi birisidir. ed-Durru'l-Mensur, vı, 470'te de hadisin Musannefinde İbn Ebi Şeybe, Abd b. Humeyd, İbn Cerir ve başkaları tarafından rivayet edildiği belirtilmektedir.

 

 

 

3936- *Bana adaletli Ali b. Hamşaz tahdis etti, bize Arim tahdis etti, bize Ebu Avane, Musa b. Ebi Aişe’den tahdis etti. O Said b. Cubeyr’den şöyle dediğini nakletti: İbn Abbas (r.a.)'a: "Sana layıktır evet sana layıktır." (el-Kıyame, 34): Bu Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ın söylediği (ve onun sözü olarak ayrıca indirdiği) bir şey midir yoksa Allah'ın (dolaysız olarak) indirdiği bir şey midir? dedim. o: Bunu (önce) Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) söyledi sonra Allah da bunu indirdi,

 

Bu Buhari ve Müslim'in şartına göre sahih bir hadis olmakla birlikte bunu tahriç etmemişlerdir.

 

Diğer Tahric: Nesai, es-Sünenu'l-Kübra, 11638; Mecmau'z-Zevaid, VII, 132'de Taberani tarafından da rivayet edildiğini belirtmekte, ravilerinin sika olduklarını da söylemektedir. ed-Durru'l-Mensur, VI, 479'da ise ayrıca Abd b. Humeyd, İbnu'l-Münzir, İbn Merduye ve başkaları tarafından da rivayet edildiğini belirtmiştir.

 

 

 

3937- ... Bize Yezid b. Iyad, İsmail b. Umeyye’den bildirdi. O Ebu'lYesar’dan, o Ebu Hureyre (r.a.)’den rivayet ettiğine göre Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bunları yapanın ölüleri diriltmeye gücü yetmez mi?" (el-Kıyame, 40) buyruğunu okudu mu "Elbette yeter" derdi: "Allah hakimlerin hakimi değil mi?" (Tin, 8) buyruğunu da okudu mu: "Evet, öyledir" derdi.

 

Bu senedi sahih bir hadis olmakla birlikte Buhari ve Müslim bunu tahriç etmemişlerdir.

 

Diğer Tahric: Tirmizi, 3344; Ebu Davud, 887. Ayrıca ed-Durru'l-Mensur, VI, 479'da gösterilen kaynaklar. Tirmizi bu hadisi Süfyan yoluyla nakletti. (İsmail) dedi ki: Ben bedevi ve çöl Araplarından bir adamı şöyle derken dinledim: Ebu Hureyre'yi. .. dinledim deyip, hadisi zikretti. Tirmizi dedi ki: Bu hadis ancak bu isnatla bu bedevi zattan, o Ebu Hureyre’den diye rivayet edilmiş olup Bedevinin adı verilmemiştir. Fethu'I-Vedud adlı eserde de böyle denilmiş olup, bunu da Avnu'l-Mabud, III, ıoO'de böylece nakletmiştir. Bu hususta ise kendisine görünen kişi Süfyan'dır. Yezid b. Iyad'ın söylediği değildir. Çünkü imamlardan birden çok kişi onu yalanlamıştır. Dolasıyla onun isim vermesi kabul edilmez.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

1510- Sema da Allah'a Secde Eden Bir Meleğin Bulunmadığı Dört Parmak Kadar Bir Yer Dahi Yoktur