HAKİM el-Müstedrek |
TALAK |
1163- Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ın Kızı
Zeyneb'in Mekke'den Hicret Etmesi Olayı |
2865- ... Davud b.
el-Huseyn'den, o İkrime'den, o İbn Abbas (r.a)'dan şöyle dediğini nakletti:
Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kızı Zeyneb'i Ebu'l-As b. er-Rabi'a ilk
nikah esası üzere geri verdi ve yeni herhangi bir şey yapmadı.
Diğer Tahric: Ebu
Davud, 2240; Tirmizi, 1143; İbn Mace, 2009; İmam Ahmed, Müsned, l, 217, 261,
351. Davud'un, İkrime'den rivayeti zayıftır. Bir öncekine de bakınız.
2866- * ... Bize Yahya
b. Eyyub bildirdi. Bana İbnu'l- Had tahdis etti. Bana Amr b. Abdullah b. Urve
b. ez-Zubeyr, Urve b. ez-Zubeyr’den tahdis etti. O Nebi (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'ın zevcesi Aişe (r.anha)’dan rivayet ettiğine göre Rasulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) Medine'ye gelince kızı Zeynep de Mekke'den Kinane
-yahut İbn Kinane- ile birlikte (hicret etmek üzere) çıktı. Mekkeliler onun
izinden çıktılar, Hebbar b. el-Esved onu yetişti. Mızrağı ile devesini dürtüp
durdu. Sonunda deve Zeyneb'i yere düşürdü, karnındaki cenini de düştü, kanlar
içinde kaldı.
Haşim oğulları ile
Umeyye oğulları onun hakkında birbirleriyle tartışarak Umeyye oğulları: Biz ona
daha yakın ız dediler. Zeynep de amcalarının oğlu Ebu'l-As'ın nikahı altında
idi. Bu sebeple de Utbe b. Rabia'nın kızı Hind'in yanında bulunuyordu. Hind de
kendisine: Bu (başına gelenler) baban sebebiyledir diyordu.
Rasulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) Zeyd b. Harise'ye: "Gidip de bana Zeyneb'i getirmez
misin" buyurdu. Zeyd: Getiririm ey Allah'ın Rasulü dedi. Allah Rasulü:
"O halde yüzüğümü al" buyurdu ve yüzüğünü ona verdi. Zeyd yola
koyuldu. Devesi (bir yerde) çöktü. Zeyd görünmemeye çalışarak (ilerlerken) bir
çoban ile karşılaştı. Ona: Kime çobanlık ediyorsun? dedi. O: Ebu'l-As'ın
çobanıyım dedi. Peki, bu koyunlar kimindir? diye sordu. Çoban: Muhammed'in kızı
Zeyneb'indir dedi. Onunla bir süre yürüdükten sonra ona: Sana kimseye söz
etmemek şartıyla Zeyneb'e vermen üzere bir şey versem ona verir misin? dedi.
Çoban evet deyince, ona yüzüğü verdi. Çoban da yola koyulup, koyunlarını
(ağıla) soktu, Zeyneb'e de yüzüğü verdi. Zeynep yüzüğü tanıdı. Sana bunu kim
verdi? dedi. O: Bir adam deyince, Zeynep: Onu nerede bıraktın? (geldin) dedi.
Çoban: Şu şu yerde dedi. (Urve) dedi ki: Zeynep susup sesini çıkarmadı. Gece
olunca onun yanına çıkıp gitti. Zeyd'in yanına geldiğinde Zeyd kendisine:
Devemin üzerinde önümde bin dedi. Zeynep: Hayır sen önüme bin dedi. Zeyd bindi,
Zeynep de arkasına bindi ve nihayet (Medine'ye) geldi. Bu sebeple Rasulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "O kızlarımın en
faziletlisidir. Çünkü benim yolumda o musibete uğradı." Bu husus Ali b.
el-Huseyn'e ulaşınca Urve'nin yanına giderek dedi ki: Senden naklettiğini işittiğim
ve onunla Fatıma'nın hakkını eksilttiğin hadis ne oluyor? dedi. Urve şu cevabı
verdi: Allah'a yemin ederim doğu ile batı arasındaki her şeyin benim olması
karşılığında dahi olsa Fatıma'ya ait olan herhangi bir hakkı eksiltmeyi arzu
etmem ama bundan sonrası için sana ebediyen bu hadisi nakletmeyeceğime söz
veriyorum dedi.
Urve dedi ki: Bu hadise:
"Onları babalarına nispet edip çağırın. Bu Allah nezdinde daha
adildir." (Ahzab, 5) ayetinin nüzulünden önce olmuştu.
Bu Buhari ve Müslim'in
şartına göre sahih bir hadis olmakla birlikte bunu tahriç etmemişlerdir.
Diğer Tahric:
Taberani, el-Kebir, XXII, 1051, Evsat, 354; Bezzar, Müsned, 250/a-b; Heysemi,
Mecmau'z-Zevaid, IX, 213'de: Ravileri Sahih'in ravileridir diyerek. Şu kadar
var ki Zehebi, Telhis'inde Yahya b. Eyyub'un sika oluşunu tenkit etmiştir.
Hadis ileride birtakım değerlendirmelerle birlikte IV, 42-43'de de gelecektir.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
1164- Lian
Meselesi ve Hilal b. Umeyye'nin Hikayesi