HAKİM

el-Müstedrek

NİKAH

 

1147- Zevcenin Kocası Üzerindeki Hakkı

 

2818- ... Bize Hammad b. Seleme tahdis etti, bize Ebu Kazaa Suveyd b. Huceyr el- Bahili, Hakim b. Muaviye el- Kuşeyfi’den tahdis etti. O babasından şöyle dediğini nakletti: Ey Allah'ın Rasulü birimizin hanımının üzerimizdeki hakkı nedir? diye sordum, o şöyle buyurdu: "Yediği zaman hanımına da yedirmesi, giyecek edindiği zaman ona da giyecek almasıdır. Ayrıca yüze vurmasın, (onu) takbih etmesin (çirkin söz söylemesin, çirkin olduğunu yüzüne vurmasın) ve evin dışında herhangi bir yerde darılmasın (ayrı kalmasın)."

 

Bu senedi sahih bir hadis olmakla birlikte Buhari ve Müslim bunu tahriç etmemişlerdir.

 

Diğer Tahric: İbn Mace, 1850; İmam Ahmed, Müsned, IV, 447; Nesai es-Sünenu'l-Kübra, VIII, 432 - Tuhfe'de belirtildiği üzere-; Taberani, el-Kebir, 1039 ve önceki rivayetleri; Beyhaki, esSünenu'l-Kübra, VII, 295, 305. Hasen, sahih bir hadistir. Aynı şekilde Ebu Davud'da 2142 ve İbn Hibban, Sahih, 4175

 

 

 

2819- ... Bize Süfyan, ez-Zühri’den tahdis etti. O Ubeydullah'tan, o Abdullah'tan, o Iyas b. Abdullah b. Ebi Zubab'dan şöyle dediğini nakletti: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Allah'ın kadın kullarına vurmayınız" buyurdu. Ömer (r.a) Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'a gelerek şöyle dedi: Ey Allah'ın Rasulü kadınlar bize karşı yüreklendiler, cesaret kazandılar. Onları dövebilelim diye bize ruhsat ver dedi. Nihayet Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ın hanımlarının yanına, kocalarını şikayet eden pek çok kadın geldi. Bu sefer Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Andolsun ki Muhammed (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ın zevcelerinin yanına pek çok kadın gelip, kocaLarını şikayet ettiler. (Böyle yapmış olan) bu kimseler sizin hayırlılarınız değildir."

 

Bu senedi sahih bir hadis olmakla birlikte Buhari ve Müslim bunu tahriç etmemişlerdir.

 

Diğer Tahric: Ebu Davud, 2146; Beyhaki, es-Sünenu'l-Kübra, VII, 304; İbn Hibban, Sahih, 4189; Abdurrezzak, Musannef, 17945; Taberani, el-Kebir, 784; İbn Mace, 1985; Darimi, Sünen, II, 147; Nesai, es-Sünenu'l-Kübra, II, 10 - Tuhfetu'l-Eşrafta olduğu gibi-; lyas'ın ashabdan olup olmadığı hususunda ilim adamları ihtilaf etmişlerdir ama senedin tashih edildiğinde şüphe yoktur. Asıl muteber olan ise bu husustaki görüş ayrılığına rağmen hadisin Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den sahih olarak gelmiş olmasıdır. Buhari dedi ki: Iyas'ın ashabdan olduğu bilinmemektedir. (Buhari, et-Tarihu'l-Kebir, I, 440). Ebu Hatim ve Ebu Zur'a ise el-Cerh, II, 280'de belirtildiği üzere ashabdan olduğunu kabul etmişlerdir. İbn Hacer de Tehzibu't- Tehzib adlı eserinde (l, 389) böyle demiştir.

 

 

 

2820- * ... Musa b. Ukbe’den, o annesinden, o Ebu Seleme'nin kızı Um Külsum’dan şöyle dediğini nakletti: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Ümmü Seleme ile evlendiğinde ona şöyle dedi: "Ben Necaşi'ye birkaç ukiye misk ile bir hulle (altlı üstlü elbise) hediye ettim. Gördüğüm kadarıyla o ölmüş bulunuyor. Kanaatimce de ona gönderilen hediye geri gönderilecektir. Eğer bu hediye bana geri gönderilecek olursa o senindir -yahut sizindir-." Nitekim onun dediği gibi Necaşi ölmüştü. Hediye ona geri gönderildiğinde hanımlarından her birisine o miskten bir ukiye kadar verdi, diğerini de Ümmü Seleme'ye verdi, hulleyi de yine ona verdi.

 

Bu senedi sahih bir hadis olmakla birlikte Buhari ve Müslim bunu tahriç etmemişlerdir.

 

Diğer Tahric: Beyhaki, es-Sünenu'l-Kübra, VI, 26; ez-Zinci vahi bir ravidir, Zehebi de buna dikkat çekmiş bulunmakta ve hadis münkerdir demiştir.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

1148- Kocanın Zevcesi Üzerindeki Hakkı