HAKİM

el-Müstedrek

NİKAH

 

1125- Bir Hurma Ağacı Salkımı Hususunda Ebu Bekr ve Rabia (r.anhuma)'nın Anlaşmazlığı

 

2772- *Bize Hafız Hakim Ebu Abdullah Muhammed b. Abdullah imla yoluyla 398 Recep ayında tahdis etti. Bize adaletli Ali b. Hamşaz tahdis etti ... Bize el-Mubarek b. Fedale, Ebu İmran el-Cevni’den tahdis etti. O Rabia b. Ka'b b. Eslemi’den şöyle dediğini nakletti: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ye hizmet ediyordum. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bana: "Ey Rabia evlenmez misin?" diye sordu. (Rabia) dedi ki: Ben Allah'a yemin ederim ki hayır ey Allah'ın Rasulü evlenmek istemiyorum. Hanımın ihtiyaçlarını karşılayacak bir şeyim yok, herhangi bir hususun da beni uğraştırarak senden alıkoymasını da arzu etmiyorum dedim. (Rabia): Benden yüz çevirdi (gitti) dedi. (Rabia) dedi ki: Sonra kendi kendime düşündüm ve şöyle dedim: Allah'a yemin ederim ey Allah'ın Rasulü dünya ve ahirette beni neyin ıslah edeceğini sen daha iyi bilirsin dedim. (Rabia) dedi ki: Kendi içimde de: Keşke üçüncü bir defa daha bana söylese de andolsun evet diyeceğim dedi. (Rabia) dedi ki: Üçüncü bir defa bana: "Ey Rabia evlenmez misin" dedi. (Rabia) dedi ki: Ben evlenirim ey Allah'ın Rasulü bana neyi dilersen yahut neyi arzu edersen emir buyur dedim. Şöyle buyurdu: "Filanın oğullarına git" deyip, Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ın yanına gelmeleri nispeten gecikmiş, ensardan bir ailenin ismini verdi. "Onlara deki: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ın size selamı var ve sizlere -onlardan bir kadının ismini söyleyerek- filan kadını Rabia ile evlendirmenizi emrediyor."

(Rabia) dedi ki: Ben de onların yanına gittim ve onlara bu sözleri söyleyince, Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'a da Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ın Rasulüne (elçisine) de merhaba! Allah'a yemin ederim Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ın €lçisi ihtiyacını karşılamadan geri dönmeyecektir. (Rabia) dedi ki: Bana ikramda bulundular ve bana evleneceğim kadını verdiler. Benden herhangi bir delil, belge de istemediler. Üzüntülü bir şekilde geri döndüm. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bu halin ne?" buyurdu. Ben: Ey Allah'ın Rasulü çok kerim bir topluluğun yanına gittim. Beni evlendirdiler, bana ikram ettiler, benden hiçbir delil istemediler. Ben nereden mehir bulacağım? dedim. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Bureyde el-Eslemi'ye: "Ey Bureyde buna bir hurma çekirdeği ağırlığınca altın toplayın." (Rabia) dedi ki: Benim için bir hurma çekirdeği ağırlığınca altın topladılar. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bunu onlara götür ve bu onun mehridir de" buyurdu. O altını alıp onlara götürdüm ve: Bu onun mehridir dedim. (Rabia) dedi ki: Hem çok, hem pek hoş dediler. Onu kab . edip, memnun oldular.

 

(Rabia) dedi ki: Peki nereden düğün ziyafeti vereceğim dedim. Bu sefer Allah Rasulü: "Ey Bureyde onun için bir koyun (alacak kadar) toplayın" buyurdu. Bana sütten kesilmiş, semiz bir koça yetecek kadar para topladılar. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ayrıca dedi ki: "Aişe'nin yanına git ve: Erzağın içinde bulunduğu zenbile bir bak ve onu benimle gönder de" buyurdu. (Rabia devamla) dedi ki: Aişe (r.anha)'ın yanına gittim ve ona bunları söyleyince, o: İşte bu oradaki zenbildir. İçinde yedi sa' arpa vardır. Allah'a yemin ederim ki ondan başka yiyecek bir şeyimiz de yoktur dedi. (Rabia) dedi ki: Onu alıp Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ye getirdim: "Bunu onlara götür ve bunu siz yanınızda ekmek yapınız de" buyurdu. Ben de zenbile ve koçu alıp gittim. Götürdüğüm yemek malzemesini kabul edip aldılar, koçu bizim yerimize siz pişirin dedi. (Rabia) dedi ki:

Eslem’den bazı kimseler gelip (koçu) kestiler, yüzdüler ve pişirdiler. (Rabia) dedi ki: Böylece ekmeğimiz ve etimiz oldu. Ben de ziyafet verdim, Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ı da davet ettim.

(Rabia devamla) dedi ki: Rasulullah da bana bir miktar arazi verdi. Ebu Bekre de bir miktar arazi verdi. Bir hurma ağacının salkımı hususunda anlaşmazlığa düştük. (Rabia) dedi ki: Ve dünya(lık) bize geldi (verildi). Ebu Bekr:

Bu benim sınınm içerisindedir dedi. Ben: Hayır, o benim sınırımın içerisindedir dedim. (Rabia) dedi ki: Bu sefer Ebu Bekr bana hoşuma gitmeyen bir söz söyledi ve söylediğine de pişman oldu. Sonra bana: Ey Rabia! Sana söylediğimin aynısını bana söyle ki kısas olsun dedi. Ben: Allah'a yemin ederim sana hayırdan başka bir şey söyleyecek değilim dedim. Ebu Bekr: Allah'a yemin olsun sana söylediğim gibisini bana söyleyeceksin ki kısas olsun, değilse senin aleyhine Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ın yanında davacı olacağım dedi.

(Rabia devamla) dedi ki: Ben: Hayır, Allah'a yemin ederim sana hayırdan başka bir şey demeyeceğim dedim. Bu sefer Ebu Bekr araziyi bıraktı ve Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ın yanına gitti. Ben de hemen arkasından gittim. Eslemlilerden bazı kimseler şöyle dedi: Allah Ebu Bekr'e rahmetini ihsan etsin. O söylediklerini söyleyen o olduğu halde senin aleyhine davacı mı? olacak dediler. (Rabia) dedi ki: Kendilerine şöyle dedim: Bunun kim olduğunu biliyor musunuz?

 Bu Ebu Bekr'dir, bu ikinin ikincisidir. Bu Müslümanların ak saçhsıdır. Sakın arkasına dönüp de sizin ona karşı bana yardımcı olduğunuzu görmesin. O takdirde kız ar ve Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ın yanına gider. Allah Rasulü de onun kızmasından ötürü kızar, Allah da her ikisinin kızmasından ötürü gazaplanır ve sonunda Rabia helak olur.

(Rabia devamla) dedi ki: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ey Rabia seninle sıddık arasında ne var?" dedi. Ben onun dediği gibi şöyle şöyle oldu dedim. Sonra bana: "Sana dediğinin aynısını söyle" buyurdu. Ben ona böyle demeyi kabul etmedim. Bu sefer Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Peki, sana söylediğinin aynısını ona söyleme ama: Ey Ebu Bekr Allah sana mağfiret buyursun de" buyurdu.

(Rabia) dedi ki: Ebu Bekr (r.a) ağlayarak gerisin geri gitti.

 

Bu Müslim'in şartına göre sahih bir hadis olmakla birlikte Buhari ile bunu tahriç etmemişlerdir.

 

Diğer Tahric: İmam Ahmed, Müsned, IV, 58-59; Taberani, el-Kebir, V, 4577, 4578. Bu hadisi Heysemi de Mecmau'z-Zevaid'de IV, 257'de, IX, 45'de olmak üzere iki yerde zikretmiş olup şunları söylemektedir: Senedinde Mübarek b. Fedale vardır ki onun rivayet ettiği hadis has en mertebesindedir. Ahmed'in senedindeki diğer raviler ise sikadırlar.

Zehebi ise Müslim, Mübarek (b. Fedalel'ın rivayetini delil göstermemiştir demektedir.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

1126- Nikahı Akd Etme Yetkisi Onların (Kadınların) Değil, Velilerin Hakkıdır