HAKİM el-Müstedrek |
BUYU’ |
905- Her Kim Borcunu Ödemekte Zorlanan Bir Kimseye
Mühlet Tanır, Borcunu indirecek Olursa, Allah O Kimseyi Kendi Gölgesinde
Gölgelendirecektir |
2271 - ... Bize Hatim b.
İsmaiL, Ebu Harze Yakub b. Mücahid'den tahdis etti. O Ubade b. es-Samit'ten
şöyle dediğini nakletti: Ben babamla birlikte vefat etmelerinden önce ensardan
olan şu mahalle ahalisinden ilim tahsil etmek üzere çıktık. İlk karşılaştığımız
kişi Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ın sahabesi olan Ebu'lYeser oldu.
Onunla birlikte bir kölesi de vardı. Üzerinde meafir türü bir elbise vardı.
Aynı şekilde kölesinin üzerinde de meafir türü elbise vardı. Beraberinde de bir
tomar sahife bulunuyordu. Babam Ebu'l-Yeser'e: Yüzünde bir gazap (öfke)
belirtisi görüyorum sanki dedi. Ebu'l-Yeser: Evet, dedi. Benim harami filan
oğlu filan üzerinde bir alacak malım vardı. Onun aile halkına gittim:
O kişi burada mıdır?
dedim. Onlar hayır dediler. Bir oğlu çıktı, ona: Baban nerede? dedim. Oğlu:
Senin sesini duyunca annemin örtülü kanepesine girdi dedi. Ben: Çık, senin
nerede olduğunu öğrendim deyince, yanıma çıkıp geldi. Ona: Benden saklanmana
seni iten ne oldu? dedim. Şu cevabı verdi: Allah'a yemin ederim sana
anlatacağım ve yalan söylemeyeceğim. Allah'a yemin ederim seninle konuşup, sana
yalan söylemekten yahut sana söz verip, sözümde duramamaktan korktum. Halbuki
ben Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ın ashabındandım. Ben:
Ödeyemeyecek durumda olduğuna dair Allah adına yemin edebilir misin? dedim. [O:
Allah adına yemin ederim, dedi.] Ben: Allah adına yemin eder misin? dedim. O:
Allah adına yemin ederim dedi. Ben: Allah adına yemin eder misin? dedim. O:
Allah adına yemin ederim dedi. (Ravi) dedi ki: (Ebu'l-Yeser) sahifeyi açtı ve
hakkı sildi ve şunları söyledi: Ödeyecek parayı bulursan ödersin, aksi takdirde
sana helal ediyorum. Şahitlik ederim ki şu iki gözüm gördü -deyip, iki
parmağını gözlerinin üzerine koydu- şu iki kulağım işitti -deyip, parmaklarını
kulaklarına koydu- ve kalbim de şunu belledi ve kalbine de işaret etti- ki
Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Her kim (borcunu)
ödemekte zorluk çeken bir kimseye süre tanır ve ondan alacağını indirirse Allah
onu kendi gölgesinde gölgelendirecektir."
Bu Müslim'in şartına
göre sahih bir hadis olmakla birlikte Buhari ile bunu tahriç etmemişlerdir.
Hadis aynı şekilde muhtasar olarak Zeyd b. Eslem, Rıb'i b. Hiraş ve Hanzala b.
Kays’dan da rivayet edilmiştir ki hepsi bunu Ebu'l-Yeser'den diye rivayet
etmişlerdir.
Diğer Tahric:
Taberani, el-Kebir, XIX, 380; Beyhaki, es-Sünenu'l-Kübra, V, 327; Darimi,
Sünen, II, ı76; İbn Mace, II, 808; Müslim, 3006; Kudai, Müsnedu'ş-Şihab,
462 Derim ki: Bu da (hakkındaki
değerlendirmesinde) Hakim'in yanıldığı hadislerden birisidir. Allah'ın rahmeti
üzerine olsun.
2272- ... Bize Muhammed
b. Cuhade, Süleyman b. Bureyde'den tahdis etti. O babasından şöyle dediğini
nakletti: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ı şöyle buyururken dinledim:
"Kim borcunu ödemekte zorlanan bir kimseye mühlet verecek olursa borcun
ödeneceği vade gelmeden önce her bir gün karşılığında onun için bir sadaka
(ecri) vardır. Borcun vadesi gelip de bundan sonra ona süre tanıyacak olursa
onun için her bir güne mukabil o borcu kadar bir sadaka (ecri) vardır,"
Bu Buhari ve Müslim'in
şartına göre sahih bir hadis olmakla birlikte bunu tahriç etmemişlerdir.
Diğer Tahric: İbn
Mace, 2418. Başka bir yoldan Nufey'den. Ebu Davud da Bureyde'den rivayet etmiş-
tir. Nufey zayıf bir
ravidir. Burada ona mutabaatta bulunulmuştur. Ayrıca bk. Misbahu'zZücace, 853
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
906- Borcunu
Ödemekte Zorluk Çektiğini Gördüğünüz Kimsenin Borcunu Affediniz