EL-ESNA

Fİ ŞERHİ ESMAİLLAHİ’L-HÜSNA

VE SIFATİHİL ULYA

 

30. BÖLÜM

 

"(Allah'ın) isimlerinde sapanları bırakın"(A'raf, 180) buyruğunun tefsiri: İlhad: Maksattan ayrılıp, sapmaktır, meyletmektir. İlhad üç şekilde olur:

 

1- İsimleri değiştirmek. Nitekim müşrikler böyle yapmıştır. Onlar bu isimleri hak olan kullanımdan alıp putlarına isim olarak vermişlerdir. Lat ismini Allah lafzından, Uzza ismini Aziz'den Menat ismini Mennan'dan türettiler. Bu tefsiri İbn Abbas (radıyallahu anh) ve Katade (radıyallahu anh) yapmıştır.

 

2- İsimlere ziyade yaparak

 

3- Eksilterek. Birtakım cahillerin uydurdukları Allah'ı ismi olmayan isimlerle andıkları dualarda olduğu gibi.

 

İbnü'l-Arabi (rahimehullah) der ki: Bunlardan sakının! Allah'ın kitabı ve Kutub-i Hamse: Buhari, Müslim, Tirmizi, Ebu Davud ve Nesai de olan isimler dışında bir isimle dua etmesin. İslam'ın üzerine bina edildiği kitaplar bunlardır. Bu tasniflerin aslı olan Muvatta'da bu kitaplar arasında yer almıştır. Bunların dışındakileri bırakın. Sakın biriniz ben şu isim bu isimle dua etmeyi seçiyorum demesin. Zira Allah onun için seçmiş ve bu konuda kullarına resulünü göndermiştir.

 

İsimlerde ziyadenin manası, teşbih noksanlığın manası ise ta'tildir. (sıfatları inkar) Çünkü müşebbihe Allah Teala'yı onda olmayan sıfatlarla vasfetmişler, Muattile ise var olanları inkar etmişler. Bundan dolayı Ehlü'l-hak dediler ki: Bizim dinimiz iki yol arasındaki yoldur. Ne teşbih ne de ta'til.

 

Şeyh Ebü'l-Hasen el-Buşenci (rahımehullah)'ye tevhid soruldu. Dedi ki: Zatlara benzemeyen, sıfatlardan da ta'til edilmeyen bir zatın varlığını ispattır. "Allah'ın isimlerinde ilhad edenler..." buyruğu hakkında şöyle de denilmiştir: Böylelerini terk edin, onlarla tartışmayın, karşılarına çıkmayın. Bu izaha göre ayet, kıtal (savaş) emriyle mensuh olmuştur. İbn Zeyd (rahımehullah) demiştir. Ancak uzak bir ihtimaldir. Çünkü buna rağmen cizye vermekteler veya köleleştirilmektedirler.

 

Denildi ki: Manası tehdittir. Ayetin Zahiri bunu göstermektedir. Çünk.'ü arkasından "yaptıklarının cezasını çekeceklerdir" buyurulmaktadır.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

31. BÖLÜM