EL-ESNA

Fİ ŞERHİ ESMAİLLAHİ’L-HÜSNA

VE SIFATİHİL ULYA

 

5. BÖLÜM

 

Esma-i hüsna konusunda konuşan herkesin gayesi bu şerefli vaadin ifade ettiği büyük lütuf hususu kapsamındaki yerini almaktır. Ebü'lHasan b. Hassar (rahımehullah) dedi ki: Zannediyorum bazı teliflerde şunu gördüm. Cennete girme vaadi bu gaye ile sınırlıdır. Bu görüşte olanların iddia ettiğine göre Allah'ın tüm isimlerini belleyenden başkası cennete girmez. Bu ise ifrattır, cehalettir. Bu görüşün sahipleri de Müslümanların avamı bir tarafa birçok Alime ve ilme mensup olan zatı tekfir etmektedir. Muyatta'da aktarıldığına göre Resulullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: Allah'tan başka ilah olmadığına benim de Allah'ın resulü olduğuma şahitlik eden hiç kimse cehenneme gitmez veya hiç kimseye cehennem dokunmaz.

 

Buhari ve Müslim'in Enes (radıyallahu anh)'ten rivayet ettiklerine göre Resulullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: Hangi kul Allah'tan başka İlah olmadığına, Muhammed'in onun kulu ve resulü olduğuna şahitlik ederse Allah onu ateşe haram kılar. Bunlara benzer hadisler çoktur. Kelime-i şehadeti söyleyen herkes Allah Teala'nın tüm isimlerini bellemiş değildir.

 

Denilirse ki: Cennete girmek ve cehennemden kurtulmak kelime-i şehadeti söylemekle ve az amel işlemekle elde ediliyorsa o zaman bu büyük duruma bağlanan bu şerefli vaadin mahiyeti nedir? Halbuki bu vaad daha kolay bir amelle elde edilmektedir? Bu sorunun cevabında şöyle deNebilir: Allah, hiçbir karşılık olmadan cenneti dilediğine ikram edebilir. Az amel mukabilinde çok sevap verebilir. En zirve amele de en az amele de mükafat ihsan edebilir. Zira bu Allah'ın lütfudur dilediğine ihsan eder. İbnü'l-Hassar (rahımehullah) dedi ki: Bu konudaki izahım şudur: Bu, Alimlerin ilimlerinin marifetullaha dair ulaşabileceği en yüksek gayedir. Bunun arkasında bir gaye yoktur. Çünkü Allah'ın isimleri onun ulu sıfatlarına delalet eder. Buna bağlı olarak Resulullah (s.a.v.)'ın maksadı, bu isimleri belleyen kimsenin mükelleflerden istenen gayeye ulaştığını, Allah'tan en yüce cennetleri kazanmayı hak ettiğini, Allah'ı bilme, tasdik etme ve ona iman etme konusunda cennetle arasında herhangi bir engelin kalmadığını haber vermektir.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

6. BÖLÜM