EL-ESNA

Fİ ŞERHİ ESMAİLLAHİ’L-HÜSNA

VE SIFATİHİL ULYA

 

14- ET-TAYYİB

 

Esma hadisinde de Kitap'ta da geçmemiştir. Kadı Ebü Bekr b. Arabi (rahimehullah) der ki: Birçok alim bu ismi saymaktan uzak durmuştur. Çünkü onlar bu ismi hakkıyla takdir etmediler, sıhhatini bilmediler. Derim ki: Aişe (r.anha) hadisinde geçmiştir. Tahir ve Nazif isimlerini anlatırken o hadisi verdik. Müslim (rahimehullah)'de Ebü Hüreyre (r.a.)'den şunu rivayet eder. Dedi ki: Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: Ey İnsanlar! Muhakkak ki Allah, "Tayyib"dir, ancak tayyib olanı kabul eder, Allah da mü'minlere, peygamberlere emrettiğini emretmiştir. Buyurdu ki: Ey Resüller! Tayyibattan yiyin salih amel işleyin. Muhakkak ki ben yaptıklarını bilenim."(Mü'minun, 51) yine buyurdu ki: "Ey iman edenler! Size verdiğimiz tayyibat olan rızıklardan yiyin."(Bakara, 172) sonra bir adamdan söz etti. Uzun yolculuk yapmış, saçı-başı dağınık, toz duman içinde. Ellerini semaya kaldırıp "Ya Rab, ya Rab" diye yakarıro Halbuki yediği haram, içtiği haram, giydiği haram ve de haramla beslenmiş. Buna nasıl icabet edilsin."

 

Allah'tan başkası için kullanılacağında ihtilaf yoktur. Allah Teala şöyle buyurur: ''Tayyib olan erkekler, Tayyib olan kadınlar."(Nur, 26) Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) da Ammar'a şöyle dedi: "Tayyibe, mutayyebe (güzelolana, güzel kılınana) merhaba!" yani "tahir olan". Ali (r.a.) Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i yıkadığında "anam-babam sana feda olsun hem hayattayken hem ölüyken tayyibsin (güzelsin). Zira Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'tan, ölüden çıkan ifrazatler çıkmamıştır. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Medine hakkında "Taabe ve Taybe" demiştir. Yani pisliği ve pis olanları dışarı atar.

 

Tayyib, habisin zıddıdır. Tayyib yaratılıştan gelen ayıplardan uzak olmayı, nezafet ise dışarıdan gelen ayıplardan (kirlerden) uzak kalmayı ifade eder.

 

Bu isimlerin -"Zekiy, Nazif, Tayyib, Cemil"- hepsi Allah Teala hakkında selbi (nefy) ifade eden isimler arasından sayılırlar. "Allah tayyibdir" ifadesinin manası, noksanlıklardan ve kötülüklerden münezzehtir demektir. Buna göre el-Kuddüs manasına gelir. Şöyle denildi: Övgüleri Tayyib yani güzel olandır. Ariflerin nezdinde isimlerini anmak keyif verendir. Bu iz aha göre Tayyib, esma-i hüsnadandır. Sünnetten alınan isimlerin cümlesinden sayılmıştır. Cemil, Nazif gibi.

 

Derim ki: Bu izaha göre Tayyib, zat isimlerindendir. Bununla beraber fiillerin sıfatlarından olur. Velilerini Tayyib kılar onlara cenneti Tayyib eder. (Hoş kılar) Allah Teala meleklerden haber vererek şöyle der:

 

"Selam olsun sizlere! Tayyib (temiz) oldunuz."(Zümer, 73) Yani dünyada temiz oldunuz, amelleriniz de güzeldi. Şöyle de buyurur: "Allah yolunda öldürülenlere gelince, onların amellerini zayi etmeyecektir."(Muhammed, 4) Denildi ki:

 

Manası, amellerini onlar için Tayyib yapmış yani güzelleştirmiştir.

 

Cevheri (rahimehullah) dedi ki: Kulun, Tayyib olmak için çaba sarfetmesi vaciptir. Yani (Tayyib) iffetli ve şerefli olmayı, hakkında herhangi bir şüphe itham bulunmamalıdır. Allah Teala buyuruyor ki: "Temiz kadınlar temiz erkeklere, temiz erkekler temiz kadınlara yakışır." (temiz diye tercüme edilen kelime ayette 'tayyib' şeklinde geçer). Kastı iffetli olanları "İşte onlar uzak olanlardır."(Nur, 26) yani münezzeh olanlardır. Demek istediği, eşlerine bağlı iffetli kimselerdir. Arapça da "kemeri, kuşağı Tayyib" denir. Manası, iffetli harama bulaşmamış, demektir. Sonra böyle biri sadece Tayyib (temiz, helal) olanı infak eder, sadece temiz olanı yer. Kur'an'da: "Habis olanı seçip infak etmeyin."(Bakara, 267), "Allah faizi yok eder, sadakaları arttırır."(Bakara, 276) yani helal, Tayyib olanı kabul eder, haram ve habis olanı yok eder, iptal eder. Muhtaç olacağın günde karşısında bulacağın ameli seç. Zira kişiye, kabirde önden gönderdiği salih amel dışında yoldaşlık edecek bir şeyolmaz.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

15- EL-CEMİL