EL-ESNA

Fİ ŞERHİ ESMAİLLAHİ’L-HÜSNA

VE SIFATİHİL ULYA

 

4- EL-MÜTEALİ

 

Bu isim Kitap ve Sünnet'te varid olmuş, ümmetin alimleri de üzerinde icma etmişlerdir. Allah Teala buyuruyor ki: "Gaybı ve görünen alemi bilendir. Büyüktür, el-Mütealdir."(Ra'd, 9) el-Aliy, el-A'la Allah'ın isimleridir. Hepsi de Kur'an'da vardır. Tirmizı rivayetinde el-A'la geçmemiş el-Aliy ve el-Müteali geçmiştir.

 

el-A'la: Zatında, herhangi bir varlığa nispetle olmaksızın mutlak ulvilik sıfatına sahip olandır.

 

el-Aliy: Şeref ve yücelikte başkasından üstün olandır.

 

el-Müteali: İnkarcıların ona nispet etmiş oldukları denklerden, benzerlerden yüce münezzeh olandır.

 

Zatı bütün bunlardan uludur. Bundan dolayı kendisine yakışmayan bir sıfat nispet edildiğinde Allah bundan Mütealidir (yüce ve münezzehtir) denilir. Yine "Subhan, el-Aliy, el-A'la, el-Müteali" denir. Zikrettiğimiz manaları cem etmesi yönünden bu vasıfları birlikte zikredersin. el-Müteali, "te-aa-Ia'llah" (Allah yüceldi, münezzeh oldu) fiilinin ismi failidir. Uluvv, kökeninden gelmiş "te-fa-ul" kalıbında kullanılmıştır. Ferra (rahımehullah) der ki: Te-aa-Ia'llah ve Allah el-Müteali denilir.

 

"Te-aa-Ia" fiilinin mastarı da kullanılmaz, çünkü araplar hiç telaffuz etmemişlerdir.

Başkası şöyle der: Şayet kullanılmasaydı sarf kurallarına göre "tealiyen" denmeliydi. Ancak kullanılmamıştır. Bundan dolayı "Tealal'lah, tebarekallah" denilir. Tebareke ise "bereket" mastarından türemiştir. Te-aa-Ia için "ulüvv" mastarından denilir. Sonra, Allah el-Müteali'dir, denilmiştir. Tebareke fiilnden ismi fail kullanılmamıştır. "Mütebarik" denildiği duyulmamıştır. Allah Tealanın sıfatlarında ümmetin kullandığı ve vahiyle gelenler sınırında durulur, ötesine geçilmez. Bu tür bir kullanım Resül (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den gelir veya ümmet kullanacak olursa Arapçada da yeri olur, kullanılır.

 

Halimi (rahimehullah) der ki: el-Müteali: Manası: yaratılmış varlıklar için caiz olan eş sahibi, evlat sahibi olma, azaları, organları bulunma, oturmak için koltuk döşek edinme, görünmemek için perdeyle örtünme, bir mekandan başka bir mekana intikal etme v.b sıfatların kendisi için caiz olmasından yüce, ulu olan demektir. Çünkü bu özelliklerden bazılarını ispat sonlu olmayı gerektirir. Bazıları muhtaç olmayı, bazıları da değişmeyi ve halden hale girmeyi icap eder. Bunlardan hiçbiri kadim olana yakışmaz, onun için caiz olmaz. el-Aliy isminin şerhinde kula bu isim ile ibadet noktasında vacip olan hususları aktarmıştık.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

5- EL-BATİN