EL-ESNA Fİ ŞERHİ ESMAİLLAHİ’L-HÜSNA VE SIFATİHİL ULYA |
5- EL-KAİN |
Manası, yine mevcut
olan, her şeyden önce her şeyden sonra kaim olandır.
Derim ki: Bu isim,
isimler arasında geçmemiştir. el-Mükevvin
de öyle. Manası: her şeyi var eden, yaratandır. Ancak İbn
Ebi'd-Dünya (rahimehullah)
el-Ferec kitabında şunu rivayet eder. Der ki: Bana Ahmed b. Abdul-a'la eş-Şeybani (rahimehullah) anlattı, dedi ki: Bize Ebu
Abdurrahman el-Kufi (rahimehullah)
anlattı, Salih b. Hassan'ın Muhammed b. Ali
(r.a.)'den rivayet ettiğine göre Nebi (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) Ali (r.a.)'ye onu kederlendiren,
düşündüren bir olay olduğunda dua edeceği bir dua öğretti. Ali (r.a.) de
bu duayı çocuklarına öğretirdi: Ey her şeyden önce kain
(var) olan! Ey her şeyin mükevvini (yaratanı) olan!
Ey her şeyden sonra kain (var olacak) olan! Bana şunu,
şunu .... ihsan eyle!"
Bu munkatı bir rivayettir. Beyhaki
(rahimehullah) Muhammed b. Abdurrahman
b. Es-Selmani (rahimehullah)
yoluyla müsned olarak babası yoluyla İbn Ömer'den aktarmıştır. İbnus-Selmani ise zayıftır. Dedi ki: Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ın dualarından biri şöyleydi: Ey her şeyden önce kain olan! Ve her şeyin mükevvini
olan! Hiçbir şey kalmadıktan sonra da "kain"
olan. Bakışlarından bağışlayan, vacip kılan kurtuluşa vesile olan bir bakışla
senden niyaz ediyorum." Beyhaki (rahimehullah) dedi ki: Bu rivayet sahih ise lahza bakıştan
maksat nazardır. Kullarının işleri nazarı da onlara rahmet etmesidir.
Derim ki: Bu ismin sahih
olduğuna Buhari'nin İmran b. Husayn'dan
rivayeti de şahitlik eder. Dedi ki: NebI (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in
yanındaydım. O sırada TemImoğullarından bir gurup
geldi. (Onlara) Dedi ki: Ey TemImoğulları! Müjdeyi
kabul edin. Dediler ki: Müjde verdin, bize ver. Ardından Yemen halkından
birtakım insanlar girdiler. Dedi ki: Ey Yemenli'ler!
Müjdeyi kabul edin! Dediler ki: Kabul ettik, biz dinde fıkıh sahibi olmak ve bu
işin başlangıcını sormak için geldik. Ne oldu? Ne vardı? Buyurdu ki: Allah
vardı, ondan başka bir şey yoktu. Arşı su üzerindeydi. Sonra gökleri ve yeri
yarattı. Zikirde (Levh-i Mahffız)
her şeyi yazdı.
Her mükellefin, Allah'ın
kain (var) ve mevcut olduğunu, mabud,
mezkur rab olduğu, evvel ve ahir olduğunu bilmesi gerekir. Varlıkları var etmiş
kainatın hepsini "kun"
kelimesi ile tekin etmiştir.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan: