SÜNEN DARAKUTNİ

Zekat

 

باب في قدر الصدقة فيما أخرجت الأرض وخرص الثمار

Mahsullerin Zekatı ve Mahsulün Miktarının Takdiri

 

حدثنا أبو بكر محمد بن الحسن بن محمد النقاش المقري ثنا أحمد بن محمد بن الحجاج بن رشدين ثنا يحيى بن سليمان الجعفي ثنا صالح بن موسى الطلحي ثنا منصور بن المعتمر عن إبراهيم عن الأسود عن عائشة قالت جرت السنة من رسول الله صلى الله عليه وسلم في صداق النساء اثنا عشر أوقية الأوقية أربعون درهما فذلك ثمانون وأربعمائة درهم وجرت السنة من رسول الله صلى الله عليه وسلم في الغسل من الجنابة صاع والوضوء رطلين والصاع ثمانية أرطال وجرت السنة من رسول الله صلى الله عليه وسلم فيما أخرجت الأرض الحنطة والشعير والزبيب والتمر إذا بلغ خمسة أوسق الوسق ستون صاعا فذلك ثلاثمائة صاع بهذا الصاع الذي جرت به السنة لم يروه عن منصور بهذا الإسناد غير صالح بن موسى وهو ضعيف الحديث

 

2003- Hz. Aişe der ki: "Kadınların mehri konusunda Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) uygulaması on iki ukiyyedir. Bir ukiyye (112gr gümüş) kırk dirhemdir. Bu da dört yüz seksen dirhem yapar. Yine cünüplükten gusletmek için yeterli suyun miktarı Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) uygulamasında bir sa' dır. Abdest için ise iki rıtıl yeterlidir. Bir sa sekiz rıtıldır. Buğday, arpa, kuru üzüm ve hurma gibi ürünler beş vesk (650kg) miktarına ulaşınca zekatını vermek te Resulullah'ın {Sallallahu aleyhi ve Sellem} uygulamasındandır. Bir vesk altmış sa'dır. Bu da Resulullah'ın {Sallallahu aleyhi ve Sellem} uygulamasındaki sa ile üç yüz sa eder."

 

Bu hadisi bu isnadla sadece Salih b. Musa et-Talhı rivayet etmiştir, O da zayıftır.

 

 

حدثنا أحمد بن إسحاق بن وهب البندار ثنا موسى بن إسحاق الأنصاري ثنا محمد بن عبيد المحاربي ثنا صالح بن موسى عن منصور عن إبراهيم عن الأسود عن عائشة قالت جرت السنة من رسول الله صلى الله عليه وسلم أنه ليس فيما دون خمسة أوساق زكاة والوسق ستون صاعا فذلك ثلاثمائة صاع من الحنطة والشعير والتمر والزبيب وليس فيما أنبتت الأرض من الخضر زكاة

 

2004- Hz. Aişe der ki: "Resulullah'ın {Sallallahu aleyhi ve Sellem} uygulaması, beş veskten (650 kg) daha az olan buğday, arpa, hurma ve kuru üzümden zekat alınmaması şeklindedir. Bir vesk altmış sa'dır. Bu da üç yüz sa' eder. Yerde biten otun da zekatı yoktur.

 

 

حدثنا أبو الأسود عبيد الله بن موسى بن إسحاق الأنصاري حدثنا جعفر بن محمد الشيرازي ثنا عبد الله بن صالح ثنا أبو بكر بن عياش عن يحيى بن سعيد عن عمرو بن يحيى عن أبيه عن أبي سعيد الخدري قال قال رسول الله صلى الله عليه وسلم ليس فيما دون خمس أواق صدقة وليس فيما دون خمس ذود صدقة وليس فيما دون خمس أوساق صدقة والوسق ستون صاعا

 

2005- Ebu Said el-Hudri'nin bildirdiğine göre Resulullah {Sallallahu aleyhi ve Sellem} şöyle buyurdu: "Beş ukiyye'yi (560gr) bulmadıkça da (gümüşte) zekat yoktur. Beşi bulmadıkça develerde zekat yoktur. Beş vesk'i (650kg) bulmadığı sürece tahıllarda ve hurmada zekat yoktur. " Bir vesk altmış sa' dır.

 

Tahric: Buhari (1447).

 

 

حدثنا أبو محمد بن صاعد ثنا يحيى بن المغيرة أبو سلمة المخزومي ثنا عبد الله بن نافع عن عاصم بن عمر عن عبد الله بن دينار عن بن عمر أن النبي صلى الله عليه وسلم قال ما كان بعلا أو سيلا أو عثريا ففي كل عشرة واحدة

 

2006- İbn Ömer'in bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Sulanmayan veya akarsuyla veya yağmurla sulananlarda onda bir zekat vardır. "

 

Tahric: İbn Hibban, (8/81).

 

 

وحدثنا أبو بكر عبد الله بن زياد ثنا أحمد بن عبد الرحمن بن وهب ثنا عمي أخبرني يونس عن بن شهاب عن سالم عن أبيه أن رسول الله صلى الله عليه وسلم فرض فيما سقت السماء والأنهار والعيون وما كان عثريا العشر وما سقي بالنضح نصف العشر

 

2007- Salim'in, babasından bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Yağmurla sulananlarda onda bir, kuyu suyu ile sulananlarda ise öşrün yarısı (yirmide bir zekat) vardır" buyurdu.

 

Tahric: Buhari (1483).

 

 

حدثنا أبو بكر النيسابوري ثنا يزيد بن سنان ثنا بن أبي مريم ثنا بن لهيعة أخبرني يزيد بن حبيب عن بن شهاب عن سالم بن عبد الله عن أبيه أن رسول الله صلى الله عليه وسلم فرض في البعل وما سقت السماء والأنهار والعيون العشر وما سقي بالنضح نصف العشر

 

2008- Salim b. Abdillah'ın, babasından bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sulanmayan veya yağmurla veya akarsuyla veya pınarlarla sulananlarda onda bir, kuyudan sulananlarda ise öşrün yarısı (yirmide bir zekat) kadar zekat verilmesini farz kıldı.

 

Tahric: Tahavı (2/36).

 

 

حدثنا أبو بكر قال سمعت الربيع يقول سمعت الشافعي يقول البعل الذي بلغت أصوله الماء

 

2009- Şafii: "Ba'l, bitkilerin suyunu kökleriyle topraktan almasına denir" demiştir. 

 

Tahric: Beyhaki, Ma'rifetu's-Sünen 3/286 (2338).

 

 

حدثنا أبو بكر ثنا عبد الرحمن بن بشر ثنا عبد الرزاق ثنا عبيد الله عن نافع عن بن عمر عن عمر قال فيما سقت السماء والأنهار والعيون العشر وفيما سقي بالرشاء نصف العشر

 

2010- İbn Ömer'in bildirdiğine göre Hz. Ömer der ki: "Göğün (yağmurun), nehirlerin, pınarların suladığında onda bir, kuyudan su çekerek sulananlarda ise öşrün yarısı (yirmide bir zekat) vardır."

 

Tahric: Abdürrezzak 4/134- 135 (7235).

 

 

حدثنا إبراهيم بن حماد ثنا علي بن مسلم ثنا محمد بن بكر أخبرناه بن جريج أخبرني موسى بن عقبة عن نافع عن بن عمر قال كتب رسول الله صلى الله عليه وسلم إلى أهل اليمن إلى الحارث بن عبد كلال ومن معه من اليمن من معافر وهمدان إن على المؤمنين صدقة العقار عشر ما سقى العين وسقت السماء وعلى ما سقى الغرب نصف العشر

 

2011- İbn Ömer'in bildirdiğine göre Resulullah {Sallallahu aleyhi ve Sellem} Yemen halkına, Haris b. Abdikelal ve onunla olan Me'afir ve Hemdanlılara şöyle yazdı: "Müminlerin, kaynak suları ve yağmur suyuyla sulanan ürünlerde zekat olarak onda bir vermeleri gerekir. Taşıma suyla sulanan ürünlerde ise yirmide bir zekat verirler. ''

 

Tahric: İbn Ebi Şeybe (3/145); Beyhakl (4/130) ve Abdürrezzak 4/135-136 (7239).

 

 

حدثنا أبو بكر النيسابوري ثنا يونس بتن عبد الأعلى ثنا بن وهب أخبرني عمرو بن الحارث حدثني أبو الزبير أنه سمع جابر بن عبد الله يذكر أن رسول الله صلى الله عليه وسلم قال فيما سقت الأنهار والعيون العشر وفيما سقي بالسانية نصف العشر

 

2012- Cabir'in bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) "Nekir ve pınarların suladığında onda bir, deveyle sulananda ise yirmide bir zekat vardır" buyurdu.

 

Tahric: Müslim (981),

 

 

حدثنا الحسين بن إسماعيل ثنا يوسف بن موسى ثنا سعيد بن سليمان ثنا عباد بن العوام ح وحدثنا أبو بكر النيسابوري ثنا محمد بن يحيى ثنا سعيد بن سليمان ثنا عباد بن العوام عن سفيان بن حسين عن الزهري عن أبي أمامة بن سهل عن أبيه قال أمر رسول الله صلى الله عليه وسلم بصدقة فجاء رجل من هذا السخل بكبائس قال سفيان يعني الشيص فقال رسول الله صلى الله عليه وسلم من جاء بهذا وكان لا يجيء أحد بشيء إلا نسب إلى الذي جاء به فنزلت { ولا تيمموا الخبيث منه تنفقون } قال ونهى رسول الله صلى الله عليه وسلم عن الجعرور ولون الحبيق أن يؤخذا في الصدقة قال الزهري لونين من تمر المدينة وقال يوسف إلا نسبوه

 

2013- Ebu Umame b. Sehl, babasının şöyle dediğini bildirir: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) zekat verilmesini emredince bir adam henüz (zekat) hurmalarını olgunlaşmamış ve çerçöpüyle getirdi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bunu kim getirdi?" diye sordu. Getirilen şeyler onları getirene nisbet ediliyordu. Bu olay üzerine: "İğrenmeden alamayacağınız pis şeyleri vermeye kalkmayın" (Bakara Sur. 267) ayeti nazil oldu.

 

Tahric: EbU Davud (1607).

 

 

حدثنا العباس بن العباس بن المغيرة ثنا الرمادي ثنا سعيد بن سليمان الواسطي بإسناده مثله

 

2014- Bu hadis başka bir kanalla nakledilmiştir.

 

 

حدثنا عبد الله بن محمد بن زياد الفقيه ثنا محمد بن يحيى ح وحدثنا الحسين بن إسماعيل ثنا يوسف بن موسى قالا نا أبو الوليد ثنا سليمان بن كثير ثنا الزهري عن أبي أمامة بن سهل بن حنيف عن أبيه أن رسول الله صلى الله عليه وسلم نهى عن لوين من التمر الجعرور ولون الحبيق قال كان الناس يتيممون شر ثمارهم فيخرجونها في الصدقة فنهى عن لونين من التمر ونزلت { ولا تيمموا الخبيث منه تنفقون } قال يوسف قال هشام بن عبد الملك سليمان قال عن أبيه وقد قاله من كان معه في المجلس وصله أبو الوليد عن سليمان بن كثير وأرسله عنه غيره

 

2015- Ebu Umame b. Sehl b. Huneyf, babasının şöyle dediğini bildirir:

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hiçbir işe yaramayan bir hurma çeşidi olan cu'rur ile yine bu türden olan levn-i hubeyk tipi hurmaların zekat olarak verilmesini yasakladı. Halk hurmalarının en kötüsünü sadaka olarak verirlerdi. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onlara bu iki tür hurmayı vermelerini yasakladı. Bunun üzerine: "İğrenmeden alamayacağınız pis şeyleri vermeye kalkmayın" (Bakara Sur. 267) ayeti nazil oldu.

 

Yusuf der ki: Hişam b. Abdulmelik bunu "Süleyman'da, babasından" şeklinde naklederken, Ebu'I-Velid "Süleyman b. Kesir" şeklinde ve mürsel olarak rivayet etmiştir.

 

Tahric: Beyhakl (4/136) ve Taberani, M. el-Kebir (5566).

 

 

حدثنا أبو طالب الحافظ ثنا أحمد بن محمد بن عيسى البرتي ثنا مسلم بن إبراهيم ومحمد بن كثير قالا ثنا سليمان بن كثير عن الزهري عن أبي أمامة بن سهل قال كان الناس يتيممون شر ثمارهم فيخرجونها في الصدقة فنهى رسول الله صلى الله عليه وسلم عن لونين ثم ذكر نحوه ولم يقولا عن أبيه أرسله مسلم ومحمد بن كثير

 

2016- Müslim b. İbrahim ve Muhammed b. Kesir aynı manada bir hadisi: "Ebu Umame b. Sehl der ki: Halk hurmalarının en kötüsünü seçip zekat olarak verirlerdi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kötü olan iki çeşit hurmanın verilmesini yasakladı" şeklinde rivayet ettiler ancak "babasından ibaresini kullanmadılar. Müslim ve Muhammed b. Kesir bunu mürsel olarak rivayet ettiler.

 

 

حدثنا أبو عثمان سعيد بن محمد بن أحمد الحناط ثنا يوسف بن موسى ثنا عبد الله بن وهب أخبرني عبد الجليل بن حميد اليحصبي أنه سمع الزهري يقول حدثني أبو أمامة بن سهل بن حنيف في هذه الآية التي قال الله ولا تيمموا الخبيث منه تنفقون قال هو الجعرور ولون بن حبيق فأبى رسول الله صلى الله عليه وسلم أن يقبلهما في الصدقة

 

2017- Ebu Umame b. Sehl b. Huneyf, "iğrenmeden alamayacağınız pis şeyleri vermeye kalkmayın" (Bakara Sur. 267) ayetiyle ilgili olarak şöyle dedi: "Ayette kastedilen pis şey, cu'rur ile yine bu türden olan levn ibn hubayk tipi hurmaların zekat olarak verilmesidir. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bunların zekat olarak verilmesini kabul etmedi. 

 

Tahric: Nesai (5/43).

 

 

حدثنا الحسين بن إسماعيل ثنا عبد الله بن شبيب حدثني إسحاق بن محمد حدثني عبد الرحمن بن عبد العزيز الأيامي ثنا بن شهاب الزهري عن سعيد بن المسيب عن عتاب بن أسيد قال أمرني رسول الله صلى الله عليه وسلم أن أخرص أعناب ثقيف خرص النخل ثم تؤدى زكاته زبيبا كما تؤدى زكاة النخل تمرا وخالفه الواقدي رواه عن عبد الرحمن بن عبد العزيز فزاد في الإسناد المسور بن مخرمة

 

2018- Attab b, Esid der ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ağaçtaki hurmanın tahmin edildiği gibi asmalardaki üzümün de tahmin etmemi, sonra ağaçtaki hurmanın zekatının kuru hurma olarak verildiği gibi üzümün zekatının da kuru üzüm olarak verilmesini emretti."

 

Vakıdı bu hadisi Abdurrahman b. Abdilazız kanalıyla rivayet edip, isnadda Misver b, Mahreme'yi de zikrederek ona muhalefet etmiştir.

 

 

حدثنا محمد بن عمرو بن البختري ثنا أحمد بن الخليل ثنا الواقدي ثنا محمد بن عبد الله بن مسلم عن الزهري عن سعيد بن المسيب عن عتاب بن أسيد قال الواقدي وحدثنا عبد الرحمن بن عبد العزيز عن الزهري عن سعيد بن المسيب عن المسور بن مخرمة عن عتاب بن أسيد قال أمر رسول الله صلى الله عليه وسلم أن نخرص أعناب ثقيف كخرص النخل ثم تؤدى زبيبا كما تؤدى زكاة النخل تمرا

 

2019- Attab b. Esıd der ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ağaçtaki hurmanın tahmin edildiği gibi Sakif kabilesinin asmalarındaki üzümün de tahmin edilmesini, sonra ağaçtaki hurmanın zekatının kuru hurma olarak verildiği gibi üzümün zekatının da kuru üzüm olarak verilmesini emretti."

 

 

حدثنا محمد بن أحمد بن الصواف وأبو بكر الشافعي قالا نا بشر بن موسى ثنا الحميدي ثنا عبد الله بن رجاء عن عبد الرحمن بن إسحاق عن الزهري عن سعيد بن المسيب عن عتاب بن أسيد ح وحدثنا إسماعيل بن محمد الصفار ثنا محمد بن صالح كيلجة ثنا عبد العزيز بن السري ثنا بشر بن منصور عن عبد الرحمن بن إسحاق عن الزهري عن سعيد بن المسيب عن عتاب بن أسيد أن النبي صلى الله عليه وسلم أمر بخرص العنب كما تخرص النخل فتؤخذ زكاته زبيبا كما تؤخذ صدقة النخل تمرا تابعهما محمد بن صالح التمار وابن أخي الزهري ورواه الواقدي عن عبد الرحمن بن عبد العزيز عن الزهري عن سعيد بن المسيب عن المسور بن مخرمة عن عتاب بن أسيد

 

2020- Attab b. Esıd der ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ağaçtaki hurmanın tahmin edildiği gibi asmalardaki üzümün de tahmin edilmesini, sonra ağaçtaki hurmanın zekatının kuru hurma olarak verildiği gibi üzümün zekatının da kuru üzüm olarak verilmesini emretti."ı 

 

Muhammed b. Salih et-Temmar ve Zühri'nin yeğeni, Zührı'den rivayet ederek ona mutabaat ettiler. Vakıdı - Abdurrahman b. Abdilazız - Said b. el-Müseyyeb Misver b. Mahreme - Attab b. Esid kanalıyla rivayet etmiştir.

 

Tahric: Ebu Davud 12/112 (1603) ve Nesal (5/110).

 

 

حدثنا علي بن محمد المصري ثنا مقدام بن داود ثنا خالد بن نزار ثنا محمد بن صالح التمار عن بن شهاب عن سعيد بن المسيب عن عتاب بن أسيد أن رسول الله صلى الله عليه وسلم قال في زكاة الكرم إنها تخرص كما تخرص النخل ثم تؤدى زكاته زبيبا كما تؤدى زكاة النخل تمرا تابعه عبد الله بن نافع عن محمد بن صالح عن الزهري

 

2021- Attab b. Esid der ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) üzüm asmalarının zekatıyla ilgili olarak şöyle buyurdu: "Ağaçtaki hurma tahmin edildiği gibi asmalardaki üzümde tahmin edilir; sonra ağaçtaki hurmanın zekatının kuru hurma olarak verildiği gibi üzümün zekatının da kuru üzüm olarak verilir. "

 

Abdullah b. Nafi bu hadisi Muhammed b. Salih - Zührı kanalıyla rivayet ederek ona mutabaat etmiştir.

 

Tahric: Ebu Davud 2/112 (1604); Tirmizi 3/27 (644) ve İbn Mace (1819).

 

 

حدثنا أبو بكر النيسابوري ثنا يونس بن عبد الأعلى ثنا عبد الله بن نافع وحدثنا أبو بكر ثنا المزني قال قال الشافعي ثنا عبد الله بن نافع عن محمد بن صالح عن الزهري عن بن المسيب عن عتاب بن أسيد أن رسول الله صلى الله عليه وسلم قال في زكاة الكرم ثم ذكر مثله سواء

 

2022- Aynı hadis başka bir kanaHa nakledilmiştir.

 

Tahric: Şafii, el-Ümm (2/31); İbn Huzeyme 4/41 (2316) ve Beyhaki, S. el-Kübra (4/112).

 

 

حدثنا محمد بن أحمد بن صالح الأزدي ويوسف بن يعقوب بن إسحاق بن بهلول ثنا الزبير بن بكار ثنا عبد الله بن نافع عن محمد بن صالح عن بن شهاب عن سعيد بن المسيب عن عتاب بن أسيد أن النبي صلى الله عليه وسلم كان يبعث على الناس من يخرص كرومهم وثمارهم

 

2023- Attab b. Esid der ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) halkın üzüm asmalarının ve meyvelerinin talımin edilmesi için adam gönderirdi."

 

Tahric: Abdürrezzak 4/123 (7203) ve Beyhaki, S. el-Kübra (4/123).

 

 

وحدثنا محمد بن أحمد بن الحسن ثنا عبد الله بن الصفار ثنا إبراهيم بن المنذر ومحمد بن إسحاق المسيبي قالا نا عبد الله بن نافع حدثني محمد بن صالح عن بن شهاب عن سعيد بن المسيب عن عتاب بن أسيد أن رسول الله صلى الله عليه وسلم أمره أن يخرص العنب زبيبا كما يخرص التمر

 

2024- Attab b. Esid der ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ağaçtaki hurmanın tahmin edildiği gibi asmalardaki üzümünde tahmin edilmesini emretti."

 

Tahric: Ebu Davud 2/112-113 (1604).

 

 

حدثنا علي بن منيع وأنا أسمع حدثكم أبو خيثمة حدثنا محمد بن سابق ثنا إبراهيم بن طهمان عن أبي الزبير عن جابر قال أفاء الله خيبر على رسوله فأقرهم رسول الله صلى الله عليه وسلم وجعلها بينه وبينهم فبعث عبد الله بن رواحة فخرصها عليهم ثم قال يا معشر يهود أنتم أبغض الخلق إلي قتلتم أنبياء الله وكذبتم على الله وليس يحملني بغضي إياكم أن أحيف عليكم قد خرصت عشرين ألف وسق من تمر فإن شئتم فلكم وإن أبيتم فلي قالوا بهذا قامت السماوات والأرض قد أخذناها قال فاخرجوا عنا

 

2025- Cabir der ki: Allah Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Hayber'in fethini nasib edince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Hayber halkının orada kalmalarına müsaade edip, Hayber'i kendisi ile Hayberliler arasında (ortak) kıldı. Abdullah b. Revaha'yı gönderdi ve Abdullah Hayber arazilerinin ürünlerini tahmin ederek hesapladı, sonra: "Ey Yahudiler! Siz benim en çok nefret ettiğim insanlarsınız. Allah'ın peygamberlerini öldürdünüz ve Allah adına yalan söylediniz. Yine de bundan dolayı bilerek size karşı adaletsiz davranacak değilim" dedi. Daha sonra yirmi bin vesk (2600 ton) hurma olduğunu tahmin edip: "Isterseniz bu hesap üzerinden payımızı alınz ve kalanı sizin olur. İsterseniz, bu hesap üzerinden siz payınızı alınız ve kalan Durmalar bizim olur" dedi. Yahudiler bunu duyunca: "Gökler ile yer işte bununla (adaletle) ayakta durmaktadır. Kabul edip aldık, yanımızdan çıkın" dediler. 

 

Tahric: Beyhaki, Sünen (4/123); İbn Ebi Şeybe (4/49); Abdürrezzak (4/124 (7205).)

 

 

حدثنا محمد بن أحمد بن الحسن حدثنا عبد الله بن الصقر ثنا إبراهيم بن المنذر ومحمد بن إسحاق المسيبي قالا نا عبد الله بن نافع حدثني محمد بن صالح عن بن شهاب عن سعيد بن المسيب عن عتاب بن أسيد أن النبي صلى الله عليه وسلم أمر أن يخرص العنب زبيبا كما يخرص التمر

 

2026- Attab b. Esid'in bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ağaçtaki hurmanın tahmin edildiği gibi asmalardaki üzümünde tahmin edilmesini emretti. 

 

Tahric: Ebu Davud 2112-113 (1604).

 

 

حدثنا أبو بكر النيسابوري ثنا محمد بن يحيى ح وحدثنا بن صاعد ثنا محمد بن عبد الملك بن زنجويه ثنا عبد الرزاق ثنا بن جريج عن الزهري عن عروة عن عائشة أنها قالت وهي تذكر شأن خيبر وقالت كان النبي صلى الله عليه وسلم يبعث بابن رواحة إلى اليهود فيخرص النخل حين تطيب أول التمرة قبل أن يؤكل منها ثم يخبر يهود يأخذونها بذلك الخرص أو يدفعونه إليهم بذلك الخرص وإنما كان أمر رسول الله صلى الله عليه وسلم بالخرص لكي تحصى الزكاة قبل أن تأكل الثمار وتفرق رواه صالح بن أبي الأخضر عن الزهري عن بن المسيب عن أبي هريرة وأرسله مالك ومعمر وعقيل عن الزهري عن سعيد عن النبي صلى الله عليه وسلم مرسلا

 

2027- Hz. Aişe Hayber'i anlatırken şöyle dedi: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Abdullah b. Revaha'yı; Yahudilere gönderirdi. O da hurma olgunlaşınca ondan yenmeden önce miktarını tahmin ederdi. Sonra onlara bu tahmin üzere paylarını almalarını veya kendisinin bu payı alıp kalanı onlara bırakmayı teklif ederdi. Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) böyle yapmasının nedeni, meyveler yenmeden ve dağıtılmadan önce zekatın miktarını tesbit etmekti.''

 

Salih b. Ebi'l-Ahdar - Zührı - ibnu'l-Müseyyeb - Ebu Hureyre kanalıyla nakletti. Malik, Ma'mer ve Ukayl bunu Zührl, Said kanalıyla mürsel olarak naklettiler.

 

Tahric: Ebu Davud 2/113 (1606)

 

 

حدثنا أبو بكر النيسابوري ثنا إبراهيم بن هانئ نا يحيى بن معين ثنا حجاج بن محمد عن بن جريج قال أخبرت عن بن شهاب عن عروة عن عائشة عن النبي صلى الله عليه وسلم نحوه

 

2028- Aynı manada bir hadis başka bir kanalla nakledilmiştir.

 

Tahric: Ebu Davud 2/113 (1606)

 

 

حدثنا الحسين بن إسماعيل ثنا عبد الله بن شبيب حدثني عبد الجبار بن سعيد حدثني محمد بن صدقة حدثني محمد بن يحيى بن سهل بن أبي حثمة عن أبيه عن جده سهل بن أبي حثمة أن رسول الله صلى الله عليه وسلم بعثه خارصا فجاء رجل إلى رسول الله صلى الله عليه وسلم فقال يا رسول الله إن أبا حثمة قد زاد علي في الخرص فدعاه رسول الله صلى الله عليه وسلم فقال إن بن عمك يزعم أنك زدت عليه في الخرص فقلت يا رسول الله لقد تركت له قدر خرفة أهله وما يطعم المساكين فقال رسول الله صلى الله عليه وسلم قد زادك بن عمك وأنصف

 

2029- Sehl Ebu Hasme'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kendisini meyve tahmini yapmak üzere gönderince bir adam Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gelip: "Ey Allah'ın Resulü! Ebu Hasme benim ürünümü çok tahmin etti" dedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Ebu Hasme'yi çağırıp: ''Amcan oğlu ürününü (olduğundan) çok tahmin ettiğini iddia etti?" deyince, Ebu Hasme: "Ey Allah'ın Resulü! Ailesinin ve fakirlerin yiyeceği kısmı bu tahminin dışında tuttum" karşılığını verdi. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) adama: ''Amcan oğlu sana fazlasıyla bırakmış ve insaflı davranmıştır" buyurdu.

 

Tahric: Ebu Davud 2/113 (1605); Nesai (5/42) ve Tirmizi 3/35 (643).

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Zekat Vermeye Teşvik ve Dağıtımı