SÜNEN DARAKUTNİ

Zekat

 

باب استقراض الوصي من مال اليتيم

Vasi'nin Yetimin Malından Ödünç Alması

 

حدثنا محمد بن إسماعيل الفارسي ثنا يحيى بن أبي طالب ثنا عبد الوهاب ثنا بن أبي عون وصخر بن جويرية عن نافع أن بن عمر كان عنده مال يتيم فكان يستقرض منه وربما ضمنه وكان يزكي مال اليتيم إذا وليه

 

1951- Nafi' bildiriyor: "İbn Ömer'in yanında yetim malı vardı. Ondan bazen ödünç alırdı. bazen de ona kefil olurdu. İbn Ömer gözetiminde bulunan yetim mallarının zekatını verirdi."

 

Tahric: Abdürrezzak 4/71 (6992) ve İbn Ebi Şeybe (4/25).

 

 

أخبرنا محمد ثنا يحيى ثنا عبد الوهاب أنبأ أبو الربيع السمان عن عمرو بن دينار عن عبيد بن عمير أن عمر بن الخطاب رضى الله تعالى عنه قال ابتغوا بأموال اليتامى لا تستهلكها الزكاة

 

1952- Ömer b. el-Hattab der ki: "Vetim malını ticarette kullanın ki zekat onu telef etmesin."

 

Tahric: Abdürrezzak 4/69 (6989- 6991), İbn Ebi Şeybe (3/25) ve Beyhaki (4/107).

 

 

حدثنا أبو بكر الشافعي ثنا إسحاق بن الحسن ثنا مسلم ثنا هشام عن أيوب عن نافع أن بن عمر كان يزكي مال اليتيم ويستقرض منه ويدفعه مضاربة

 

1953- Nafı' bildiriyor: "İbn Ömer gözetiminde bulunan yetim mallarının zekatını verirdi. Ondan ödünç alır ve kardan pay vererek iade ederdi.''

 

Tahric: Abdürrezzak 4/70 (6998- 6999), İbn Ebi Şeybe (4/25).

 

 

حدثنا إبراهيم بن أحمد بن الحسن القريسيني ثنا محمد بن أحمد بن تميم الأصبهاني ثنا محمد بن حميد ثنا مسلمة بن الفضل ثنا منير بن العلاء عن الأشعث عن حبيب بن أبي ثابت عن مجاهد بن وردان عن بن عمر أن النبي صلى الله عليه وسلم أعطى أبا رافع مولاه أرضا فعجز عنها فمات فباعها عمر بمائتي ألف وثمانية آلاف دينار وأوصى إلى علي بن أبي طالب رضى الله تعالى عنه فكان يزكيها كل سنة حتى أدرك بنوة فدفعه إليهم فحسبوه فوجدوه ناقصا فأتوه فقالوا إنا وجدنا مالنا ناقصا فقال أحسبتم زكاته فقالوا لا قال احسبوا زكاته فحسبوه فوجدوه سواء

 

1954- İbn Ömer bildiriyor: Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem), azatlısı Ebu Rafı'ye bir arazi vermişti. Ebu Rafı' onu işlemekten aciz kalıp vefat edince, Ömer b. el-Hattab onu iki yüz sekiz bin dinara sattı ve parayı Ali b. Ebi Talib'e verdi. Ali her yıl bu paranın zekatını vermekteydi. Ebu Rafı'nin çocukları büyüyüp yetişince Ali parayı onlara verdi. Ancak parayı saydılar ve eksik olduğunu gördüler. Bunun üzerine Ali'ye: "Paramız eksiktir" deyince: "Onun zekatını hesapladınız mı?" diye sordu. Onlar: "Hayır" deyince: "O zaman zekatını hesaplayın" dedi. Hesapladıklarında ise doğru olduğunu gördüler.

 

Tahric: İbn Hibban, (7/499).

 

 

حدثنا محمد بن مخلد ثنا علي بن سهل بن المغيرة ثنا محمد بن سعيد الأصبهاني ثنا شريك عن أبي اليقظان عن عبد الرحمن بن أبي ليلى أن عليا زكى أموال بني أبي رافع قال فلما دفعها إليهم وجدوها بنقص فقالوا إنا وجدناها بنقص فقال علي رضى الله تعالى عنه أترون أن يكون عندي مال لاأزكيه

 

1955- Abdurrahman b. Ebi Leyla bildiriyor: Ebu Rafı'nin çocuklarının malları Hz. Ali'nin gözetimi altındaydı ve (her yıl) o malın zekatını verirdi. Malı kendilerine verdiği zaman eksik olduğunu gördüler ve: "Bunlar eksiktir" dediler. Bunun üzerine Ali: "Yanımda bulunan malın zekatını vermeyeceğimi mi sandınız?" dedi.

 

Tahric: Beyhaki (1/108).

 

 

حدثنا محمد بن مخلد ثنا عبيد الله بن جرير بن جبلة ثنا معاذ بن فضالة ثنا بن لهيعة ثنا أبو الأسود عن عكرمة عن بن عباس قال لا يجب على مال الصغير زكاة حتى تجب عليه الصلاة بن لهيعة لا يحتج به

 

1956- İbn Abbas der ki: "Namaz kendisine farz olana kadar küçük çocuğun malının zekatı yoktur."

 

ibn Lehia hüccet kabul edilmez.

 

 

حدثنا الحسين بن إسماعيل ثنا يوسف بن موسى ثنا أبو أسامة عن حسين بن ذكوان عن عمرو بن شعيب عن أبيه عن جده قال جاءت امرأة وابنتها من أهل اليمن إلى رسول الله صلى الله عليه وسلم وفي يدها مسكتان غليظتان من ذهب فقال هل تعطين زكاة هذا قالت لا قال فيسرك أن يسورك الله بسوارين من نار قال فخلعتهما وقالت هما لله ولرسوله

 

1957- Amr b. Şuayb, babası kanalıyla dedesinden bildiriyor: Yemen ahalisinden bir kadınla kızı kolunda altından iki büyük bilezikle Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) geldiler. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bunların zekatını veriyor musun?" diye sorunca: "Kadın: "Hayır" dedi. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "(Kıyamet gününde) Allah'ın sana ateşten bilezikler takmasını ister misin?" buyurunca, kadın omarı ellerinden çıkardı ve: "Bunlar, Allah ve Resulü'nündür" dedi.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Koyun'ların ve Develerin Zekatı