DELAİLU NÜBÜVVE

TEBUK GAZVESİNE DAİR BÖLÜMLER

Allah Resulü'nün (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Osman bin Ebi'l-As es-Sekafi'ye Şifa Duasını Öğretmesi, Kendisine Dua Etmesi Neticesinde Şeytanın Kendisinden Çıkıp Gitmesi ve Unutkanlığının Yok Olması

Osman bin Ebi'l-As der ki: Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ey Allah'ın Resulü! Muhakkak şeytan benimle namazım ve kıraatim arasına giriyor" dediğimde:

''Bu, kendisine Hinzib denilen şeytandır. Onu hissettiğin vakit ondan Allah'a sığın ve sol tarafına üç defa tükür'' buyurdu. Böyle yaptığımda da Allah onu benden giderdi.

Müslim, Sahih'de Muhammed bin el-Müsenna'dan rivayet etmiştir.

Osman bin Ebi'l-As der ki: Allah Resulü'ne (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Kur'an'ı ezberlemede ezberimin zayıf olduğunu dile getirdiğimde: "Bu, kendisine Hinzib denilen şeytandır. Ey Osman! Yaklaş bana" buyurdu. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) elini göğsüme koydu ki elinin serinliğini iki omuzum arasında hissettim. Sonra: "Ey şeytan! Osman'ın göğsünden çık" buyurdu. Bundan sonra da duyduğum her şeyi kesinlikle unutmaz oldum.

Osman bin Ebi'l-As der ki: Sakif'ten gelen altı kişilik heyetin yaşça en küçükleri ben idim ve Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) beni (daha sonraları) onlardan sorumlu kıldı. Bakara Suresini okuyordum.

Allah Resulü'ne (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ey Allah'ın Resulü! Kur'an hafızamdan Çıkıp gidiyor" dediğimde elini göğsümün üzerine koydu ve: "Ey şeytan! Osman'ın göğsünden çık!'' buyurdu.

Bundan sonra, ezberlemek istediğim hiçbir şeyi unutmadım. --- İbn Mace, tıb 46 (3548).

Osman bin Ebi'l-As der ki: Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gelip: "Ağrım beni neredeyse helak edecek" dedim. Bunun üzerine Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Sağ elinle (ağrıyan yerini) mesh ederek: ‘‘Hissettiğim şeyden Allah'ın izzetine ve kudretine sığınırım’‘ de'' buyurdu. Böyle yaptığımda ise Allah o ağrıyı üzerimden giderdi. O zamandan beri de aileme ve başkasına böyle yapmasını söylerim.

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

Temim Oğullarından Utarid bin Hacib'in Heyeti