DELAİLU NÜBÜVVE |
HUDEYBİYE UMRESİ |
Barış Zamanında Ümmü Gülsüm binti Ukbe bin Ebi Muayt'ın Müslüman Olması ve Resulullah'a (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) Hicret Etmesi
ibn Şihab der ki: Bize bildirilene
göre Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) Kureyş
müşrikleriyle anlaşma yapmış, anlaşma devam ederken de Yüce Allah anlaşmanın
içeriğine yönelik ayetler indirmiştir. Urve bin ez-Zübeyr'in bana bildirdiğine göre Mervan bin el-Hakem ve Misver bin
Mahreme, Resulullah'ın (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) ashabından naklen şöyle
demişlerdir: Hudeybiye'de Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem),
Süheyl bin Amr ile anlaşma yaptığı zaman, bu
anlaşmaya göre Müslüman olsa dahi Kureyşlilerden biri
Resulullah'ın (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) yanına Medine'ye gittiği zaman onu
iade edecek, alınmasına engel olmayacaktı. Müminler öylesi bir maddeyi
kabul etmek istemedilerse de Süheyl bu maddede ısrar etti. Sonuçta Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu maddeyi kabul ederek anlaşmayı yazdı.
Bu maddeye göre de o zamanlarda
ilk olarak Ebu Cendel'i
babası Süheyl bin Amr'a teslim etti. Anlaşma devam
ettiği süre içinde de Müslüman da olsa erkek olarak yanına gelenlerin tümünü Kureyşlilere geri gönderdi. Bu arada mümin olan kadınlar da
Resulullah'a (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) gelmeye başladı. Henüz genç biri
olan Ümmü Gülsüm binti Ukbe
bin Ebi Muayt da müslüman olarak Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
yanına geldi. Ailesi Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
yanına gelip onu istedi, ancak Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Ümmü Gülsüm'ü onlara vermedi.
Zira Yüce Allah bu konuda: "Ey iman edenler! Mümin kadınlar muhacir olarak
size geldiklerinde, onları imtihan edin. Allah, onların imanlarını daha iyi
bilir. Eğer siz onların inanmış kadınlar olduklarını anlarsanız, onları kafirlere geri göndermeyin. Çünkü müslüman
hanımlar kafirlere helal değillerdir. Kafirler de müslüman
hanımlara helal olmazlar"[Mümtehine 10] ayetini
indirmişti.
Urve der ki: Hz. Aişe'nin bana
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem), yanına gelen kadınlardan "Ey
Peygamber! İnanmış kadınlar, Allah'a hiçbir ortak koşmamak, hırsızlık yapmamak,
zina etmemek, çocuklarını öldürmemek, başkasının çocuğunu sahiplenerek kocasına
isnadda bulunmamak ve uygun olanı işlemekte sana
karşı gelmemek şartıyla sana biat etmek üzere geldikleri zaman, onları kabul
et; onlara Allah'tan bağışlanma dile; doğrusu Allah, bağışlayandır,
acıyandır"[Mümtehine 12] ayetindeki hükümleri
isterdi. içlerinden ayetteki bu şartları kabul edenlere sadece sözlü olarak: ''Biatını kabul ediyorum'' derdi. Vallahi biatlarda
kesinlikle eli yabancı bir kadının eline değmemiş, kadınlardan biatı sadece sözle almıştır.
Buhari, Sahih'de Yahya bin Bukeyr'den rivayet etmiştir.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
Ebu Basir es-Sekafi ve Arkadaşlarının Kıssası