DELAİLU NÜBÜVVE |
HENDEK -AHZAB- SAVAŞINA DAİR BÖLÜMLER |
Hendek Savaşının Tarihi
ibn Şihab ile Musa bin Ukbe derler
ki: Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) hicretin ikinci yılında Ramazan
ayında Bedir'de savaştı. Hicretin üçüncü yılında Şevva!
ayında ise Uhud'da savaştı.
Hicretin dördüncü yılı Şevval ayında ise Ahzab savaşı
oldu.
Aynı manada ifadeler
başka bir kanalla Urve'den: "Hendek savaşı Uhud savaşından iki yıl sonra gerçekleşti" şeklinde
nakledilmiştir.
ibn Şihab der ki: Uhud
savaşı, Bedir savaşından bir yıl sonra vaki oldu. Ahzab
savaşı da Uhud savaşından iki yıl sonra
gerçekleşmiştir. Bu savaşta müşriklerin lideri Ebu Süfyan bin Harb'di. Hendek
savaşından sonra Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) Kurayza'yı
kuşattı ve Sa'd bin Muaz'ın
hükmüne razı olarak kalelerinden indiler.
Katade der ki: Bedir savaşı, hicretten on sekiz ay sonra Ramazan
ayında; Uhud savaşı hicretten iki yıl, Hendek
savaşıysa hicretten dört yıl sonra oldu. Bu savaşta müslümanlar
bin kişi, müşrikler ise dört bin kişiydi. Bildirildiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Hendek savaşından sonra: "Bugünden 'Sonra
müşrikler size saldıramazlar" buyurdu.
ibn ishak der ki: "Hendek savaşı, hicretin beşinci yılı
Şevval ayında oldu."
Bu rivayetler arasında
ihtilaf yoktur. Çünkü Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) hicretten bir buçuk yıl sonra
Ramazan ayında Bedir savaşını yaptı. Uhud savaşı da
hicretten iki buçuk yıl sonra Şevval ayında oldu. Hendek savaşıysa Uhud savaşından iki yıl sonra, hicretten dört buçuk yıl
sonra oldu. Dört yıl sonra diyen, beş yıl dolmadan savaşın olduğunu kasdetmiştir. Beş yıl diyen ise beşinci yıla girdikten
sonra savaşın olduğunu kasdetmiştir.
ibn Ömer der ki: "Uhud günü ben ondört yaşında bir çocuk olarak savaşmak için Resulullah'a (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) arzedildim; ama
savaşmama izin vermedi. Hendek gazvesinde onbeş
yaşında bir çocuk olarak savaşmak için Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) arz
edildim. Bu defa savaşmama izin verdi."
Nafi der ki: Ömer bin Abdilaziz
halifeyken yanına gittim ve ona bu hadisi anlattım. Ömer: "Bu, küçük ile
büyüğü birbirinden ayıran sınırdır" deyip bu hükmü, bütün valilerine yazıp
gönderdi.
Buhari ve Müslim bunu Sahih'te Ubeydullah
bin Ömer'den rivayet etmiştir.--- Buhari, megazi (29) ve Tirmizi, Sünen
(1361).
ibn Ömer, Uhud günü henüz on dört
yaşına girmiş olduğu için savaşa çıkmasına izin verilmemiş olabilir. Bu durumda
Hendek savaşında on beş yaşını tamamlamış on altıdan gün almış ve bu sebeple
savaşa katılmasına izin verilmiştir. Bu, on beş yaşın küçük ile büyüğü
birbirinden ayıran sınır olduğunu gösterir. Bazı ilim ehli, Sahih olan bu
rivayetin zahirine göre hüküm vermiş ve on beş yaşını tamamlamış kişinin büyük
sayılacağını söylemiştir.
Bu bize Musa bin
Ukbe'den, "Ebu Süfyan,
Şaban ayında Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) ile karşılaşmak için hicretin
üçüncü yılında, Uhud savaşından bir yıl sonra Bedir'e
doğru yola çıkıp geri döndü. Bu da ikinci Bedir savaşı ve Hendek savaşı
arasındaki süreyle ilgili yapılan bazı rivayetlerle ters düşmektedir"
şeklinde rivayet olunmuştur. Daha önce Musa bin Ukbe'den, Ebu
Süfyan ile karşılaşmak için (ikinci Bedir savaşı)
hicretin üçüncü yılında Şaban ayında, Hendek savaşının da hicretin dördüncü
yılı Şevval ayında çıktığını nakletmiştik. Yine Musa bin Ukbe'nin, Hendek
savaşıyla ilgili: "Ebu Süfyan,
Uhud'dan iki yıl sonra çıkmıştır" dediğini, Uhud'un da hicretin üçüncü yılı Şevval ayında olduğunu
söylediğini nakletmiştik. Uhud hakkında "Hicri
üçüncü yılda oldu" demesi, üçüncü yıla girerken olduğu anlamına gelir.
ikinci Bedir savaşının da hicri üçüncü yılda olduğunu söylemesi de, üç yıl
tamamlanıp dördüncü yıla girerken anlamına gelir. Hendek savaşıyla ilgili de
hicri dört yılında demesi, dört yılın bitip beşinci yıla girmesi anlamına
gelir.
Bu, tarihi Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) Medine'ye gelişiyle hesaplayanlara
göredir. Bazı tarihçiler, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
Medine'ye Rebiulevvel ayında geldiğini söylemişler ve
geriye kalan ayları o yıldan saymamışlardır. Tarihi diğer yılın Muharrem
ayından başlatmışlardır. Bu durumda Bedir gazvesi hicri bir yılında, Uhud iki yılında, ikinci Bedir savaşı üç yılında, Hendek
savaşı ise dört yılında gerçekleşmiş olur.
Ebu Yusuf Yakub bin Süfyan der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Rebiulevvel ayında Medine'ye geldikten sonra bir yıl kaldı.
Bedir savaşı Cuma günü sabahı Ramazan ayının on yedisinde hicretten on yedi ay
sonra gerçekleşmiştir. Sonra Uhud savaşı hicri iki
yılında cumartesi günü Şevval ayının on birinde olmuştur. ikinci Bedir savaşı
ise hicri üçüncü yılında Şaban ayında olmuştur. Hendek gazvesi ise hicri dört
yılında Şevval ayında olmuştur. Beni Lihyan gazvesi
de hicri beş yılında Mustalik oğullarına karşı
olmuştur. Hudeybiye gazvesi ise hicri altı yılında
Zilkade ayında gerçekleşmiştir. Umretu'l-Kaza da
hicri yedi yılında Zilkade ayında vaki olmuştur. Mekke'nin fethi ise hicri
sekiz yılında Ramazan ayında olmuştur. hicri sekiz yılında Attab
bin Useyd hac emiri olmuştur.
hicri dokuz yılında ise Hz. Ebu Bekr
hac emiri olmuştur. Hicri on yılında ise Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sahabeye veda haccını yaptırmıştır. Sonra Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Medine'ye dönüp Zilhicce'nin kalan günlerini, Muharrem
ve Safer aylarını burada geçirmiş ve Rebiulevvel
ayında pazartesi günü vefat etmiştir.
Malik bin Enes der ki:
"Bedir savaşı Resulullah'ın (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) Medine'ye gelişinden bir buçuk yıl
sonra olmuştur. Uhud savaşı ise bundan bir yıl sonra,
Hendek hicri dört yılında, Beni Mustalik gazvesi
hicri beş yılında, Hayber hicri altı yılında, Hudeybiye Hayber savaşıyla aynı
yıl, Mekke'nin fethi hicri sekiz yılında, Kurayza ise
Hendek savaşının yapıldığı yıl olmuştur."
Sonraki sayfa için aşağıdaki
link’i kullan:
Musa
bin Ukbe'nin Megazi' sinde Hendek Savaşıyla ilgili
Anlatım