|
DELAİLU NÜBÜVVE |
UHUD GAZVESİNE DAİR BÖLÜMLER |
Bu Gazvede Gerçekleşen
Mucizeler ve Cabir bin Abdillah elEnsari'nin
Yavaş Giden Devesinin Hızlanması
Cabir bin Abdillah der ki: Nebi (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) ile beraber bir gazveye çıktım. Devem
beni geri bırakıp yürümeyince Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
yanıma geldi ve: ''Ey Cabir!" diye seslendi. Ben: ''Buyur'' karşılığını
verince Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): ''Neden geri kaldın?" diye
sordu. Ben:
''Devem yorulduğu için
yavaş gidiyor ve beni geride bırakıyor'' cevabını verince Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)
devesinden inip kargısıyla devemi çekmeye başladı ve: ''Haydi şimdi bin'' dedi.
Ben de bindim. Bu defa da devem, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
devesiyle yarışmaya başladı. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
bana: ''Evlendin mi?'' diye sorunca: ''Evet" cevabını verdim. ''Kız mı,
yoksa dul mu aldın?'' diye sorunca: ''Dul" cevabını verdim. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Neden senin onunla, onun da seninle
oynaşacağınız bakire almadın'' diye sorunca: ''Bakmakla yükümlü olduğum kız
kardeşlerim var. Onun için bir kadınla evlenmeyi, bunun da çocukları
toplamasını ve saçlarını, başlarını taramasını ve bunlar üzerinde bir mürebbiye
olmasını daha uygun buldum" dedim.
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Şimdi sen Medine'ye varıyorsun. Vardığında artık
ailene karşı akıllı, olgun, bağlı ol " buyurdu. Sonra: ''Deveni satar
mısın'' diye sordu. Ben: ''Olur'' cevabını verince devemi bir ukiyyeye satın aldı. Sonra Nebi (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) benden önce Medine'ye gitti. Ben de
kuşluk vakti vardım. Mescid'e gelince onu Mescid'in kapısı önünde bulduk. Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)
bana: ''Şimdi mi geldin?" diye sorunca: "Evet" cevabını verdim. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Artık deveni bırak da Mescid'e
gir ve iki rekat namaz kıl" buyurdu. Ben de girip
iki rekat namaz kıldım. Sonra Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem),
Bilal'e bir ukiyye gümüş
tartıp bana vermesini emretti. Bilal de, bir ukiyye
hatta biraz daha fazla verdi. Ben arkamı dönüp eve giderken birden Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Cabir'i bana çağır" buyurdu. Ben Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) devemi beğenmedi de şimdi geri verecek sandım. Halbuki bana bu deve kadar sevimsiz bir şey yoktu. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Deveni al, bedeli de senin olsun" buyurdu.
Buhari bunu Sahih'te Bundar kanalıyla Abdulvehhab es-Sekafi'den, Müslim
ise Muhammed bin el-Müsenna'dan rivayet etmiştir. ---
Buhari, buyu (34) ve Müslim, reda
16(57).
Cabir bin Abdillah der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile
beraber Nahl'dan Zatu'r-Rika gazvesine gittim. Dönüşte ise devemin yavaş gitmesi
sebebiyle gerilemeye başladım. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bana
yetişip: ''Ey Cabir! Neden geri kaldın?'' diye sordu. ''Ey Allah'ın Resulü!
Devem yavaşlayıp gitmez oldu'' dediğimde Allah Resulü (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): ''Deveni çöktür" buyurdu ve
kendisi de devesini çöktürdü. Sonra: ''Şu elindeki sopayı bana ver'' veya:
"Bir ağaçtan bana sopa kes" buyurdu. Dediği gibi yapıp sopayı
verdiğimde Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onunla deveyi birkaç defa dürttü. Sonra bana:
''Bin!'' buyurdu. Resulullah'ı (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) hak olarak gönderene yemin olsun ki
deveye bindiğimde o kadar hızlı gitmeye başladı ki Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)
bana yetişmekte zorlanıyordu.
Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile
birlikte sohbet ettik. Sohbet esnasında bana: ''Ey Cabir! Deveni bana satar
mısın?'' diye sorunca: ''Onu sana hibe ederim, ey Allah'ın Resulü!''
karşılığını verdim. Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): ''Hayır, onu bana sat'' buyurunca:
''Nasıl istiyorsan öyle olsun'' dedim. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Bunu kaça satarsın?'' diye sorunca: ''Fiyatını sen belirle" cevabını
verdim. Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): ''Onu bir dirheme aldım''
buyurunca: ''Hayır, olmaz ey Allah'ın Resulü!'' karşılığını verdim. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) devemin fiyatını yükseltmeye devam edip bir ukiyyeye kadar çıkınca kabul ettim ve: ''Deve
senindir" dedim. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Ey Cabir! Evlendin
mi?'' diye sorunca: ''Evet" cevabını verdim. ''Kız mı, yoksa dul mu
aldın?'' diye sorunca: "Dul" cevabını verdim. Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Neden senin onunla, onun da seninle oynaşacağınız bakire almadın?'' diye
sorunca: ''Ey Allah'ın Resulü! Babam Uhud savaşında
vefat ettiğinde geride yedi kız bıraktı. Ben de onlara göz kulak olacak ve
başlarında duracak bir kadınla evlenmek istedim" dedim. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
''Güzel ve isabetli bir şey yapmışsın" buyurdu. Daha sonra bana: ''Sırar'a ulaştığımız zaman birkaç devenin kesilmesini
söyleyelim. O günü de orada kalalım. Karın da geldiğimizi duyar ve evdeki
yastıkları hazırlar" buyurdu. Ona: "Ey Allah'ın Resulü! Vallahi
yastıklarımız yok" dediğimde, Allah Resulü (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): "Ama olacak'' buyurdu.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan: