DELAİLU NÜBÜVVE |
UHUD GAZVESİNE DAİR BÖLÜMLER |
"İki topluluğun
karşılaştığı gün, içinizden yüz çevirip kaçanları, şeytan ancak yaptıkları bazı
hatalardan dolayı yoldan kaydırmak istemişti. Ama yine de Allah onları affetti.
Kuşkusuz Allah çok bağışlayandır, Halim'dir"[Al-i İmran 155] Ayeti
Vakıdi'nin bildirdiğine göre hocaları şöyle dedi: Uhud
günü iblis: "Muhammed öldürüldü!" diye bağırınca insanlar dağıldılar.
Hatta bazıları Medine'ye gidip hanımlarının yanına girince hanımları: "Resulullah'tan mı kaçıyorsunuz?" demeye başladılar.
Kaçanlar arasında Haris bin Hatıb, Sevvad bin Gaziyye, Sa'd bin Osman, Ukbe bin Osman ve Harice bin Amir. Bunlar Melel denilen yere gelince Uveys
bin Kayzı, Harise oğullarından bir grupla beraber Şukra denilen yere yetişmişti. Ümmü
Eymen karşılarına çıkıp yüzlerine toprak saçarak
içlerinden birine: "Şu kirmanı al da kadınlar gibi ip eğir. Kılıcını da
bana ver" dedi.
Mukatil bin Hayyan, Uhud
günü kaçanlarla ilgili şöyle dedi: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
yanlarına gelince: "Ey Allah'ın Resulü! Canımız sana feda olsun. Bize
öldürüldüğün söylendi ve kalbimizi korku kaplayarak kaçtık'' dediler.
Osman bin Abdillah bin Mevheb'in
bildirdiğine göre ibn Ömer kendisine soru soran bir
adama: "Bana sorduğun: ‘‘Osman Bedir savaşına katıldı mı?’‘ sorusuna
gelince; o Resulullah'ın (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) kızıyla meşguldü. Bu sebeple Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona ganimetten payayırdı.
Rıdvan biatı sırasında ise Nebi (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) onu Mekke halkına elçi olarak
göndermişti. Eğer Mekke vadisinde Osman'dan daha çok şeref ve nüfuz sahibi biri
bulunsaydı, muhakkak Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) Osman'ın yerine onu gönderirdi.
Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
Osman'ı gönderip, o Mekke'ye gittikten sonra Rıdvan biatı
yapılmıştı. Osman'ın bu şerefli biattan mahrum
olmaması için, Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) sağ eline işaret ederek: "İşte
bu, Osman'ın elidir" buyurdu. Uhud günü
kaçmasına gelince; şahitlik ederim ki Allah onu bağışladı. Sana verdiğim bu
cevaplarla beraber, şimdi gidebilirsin.
Buhari bunu Sahih'te Musa bin ismail
kanalıyla Ebu Avane'den
rivayet etmiştir.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan: