DELAİLU NÜBÜVVE |
RESULULLAH'IN (S.A.V.) KATILDIĞI GAZVELER VE GÖNDERDİĞİ
ASKERİ BİRLİKLER BÜYÜK BEDİR SAVAŞI |
Bedir'e Katılan Melek ve
Sahabenin Fazileti
Muaz bin Rifaa bin Rafi'nin
-ki Rifaa, Bedir savaşına katılmıştı- bildirdiğine
göre Rifaa oğluna şöyle derdi: "Benim Akabe biatında hazır bulunmam yerine Bedir'de hazır bulunmuş
olmam beni sevindirmez." Rifaa şöyle dedi:
Cibril Resulullah'a (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): "Bedir ehli hakkında ne
düşünürsünüz?" diye sorunca Nebi (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): "En hayırlılarımızdır"
cevabını verdi. Bunun üzerine Cibril: "Aynı şekilde Bedir savaşına katılan
melekler de meleklerin en hayırlılarıdır" dedi.
Buhari bu hadisi Sahih'te Süleyman bin Harb'dan
rivayet etmiştir.
Muaz bin Rifaa bin Rafi'nin
babasından -ki babası Bedir savaşında, dedesi de Akabe biatında
bulunmuştur- bildirdiğine göre şöyle dedi: Cibril, Resulullah'a
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)
gelerek: "Bedir ehli hakkında ne düşünürsünüz?" diye sorunca Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
''Müslümanların en faziletlisi veya hayırlzsı-
olduklarını düşünürüz" cevabını verdi. Bunun üzerine Cibril: "Aynı
şekilde Bedir savaşına katılan melekler de aynı şekildedir" dedi.
Buhari bu hadisi Sahih'te ishak bin İbrahim'den rivayet etmiştir.
Yahya bin Eyyub da Yahya bin Said'den
bu şekilde mevsul olarak aktarmıştır. Hammad bin Zeyd ile Yezid bin Harun ise bunu mürsel
olarak rivayet etmiştir.
Hz. Ali anlatıyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), beni, Ebu Mersed el-Ganevı'yi, Zübeyr bin el-Avvam'ı ve Mikdad bin Esved'i atlı olarak
göndererek: "Gidin, Hah bahçesine yetiştiğinizde Hatıb'dan
müşriklere mektup götüren bir kadın göreceksiniz. O mektubu alıp bana
getirin" buyurdu. Oraya vardığımızda Resulullah'ın
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)
buyurduğu gibi kadın devesinin üzerinde gidiyordu. Biz ona: "Mektubu
ver" deyince: "Benim yanımda mektup yok" karşılığını verdi.
Devesini çökertip aradığımızda mektubu bulamadık ve: "Allah'ın Resulü
yalan söylemez, ya mektubu çıkarırsin veya seni
soyarız" dedik. Kadın, meselenin ciddi olduğunu anlayınca, çarşafının
bağlandığı noktaya yöneldi ve mektubu çıkardı. Biz mektupla beraber Resulullah'a (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) gelince Hz. Ömer: "Ey Allah'ın
Resulü! O, Allah'a, Resulü'ne ve müminlere ihanet etmiştir. Bırak da onun
boynunu vurayım'' dedi. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Hatıb'a: ''Seni yaptığın
işe sevk eden sebep nedir?" diye sorunca Hatıb:
''Allah'a yemin olsun ki ben, Allah'a ve Resulü'ne inanan bir kişiden başkası
değilim. istedim ki kavmim yanında Allah'ın bu sayede
ailemi ve malımı koruyacağı bir gücüm olsun. Ashabından herkesin orada Allah'ın
onunla ailesini ve malını koruduğu bir akrabası bulunmaktadır'' cevabını verdi.
Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
''Doğru söylüyor, ona hayırdan başka bir şey demeyin" buyurunca, Hz. Ömer:
"Muhakkak ki o; Allah'a, Resulü'ne ve müminlere ihanet etmiştir, bırak ta
boynunu vurayım'' dedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
''O, Bedir ehlinden değil mi? Belki Allah Bedir ehlinin durumuna muttali olmuştur
da bu sebeple onlar için: ‘‘İstediğinizi yapın, Ben size cenneti vacib kıldım -veya- Ben sizi bağışladım’‘ buyurmuştur"
deyince Hz. Ömer, iki gözü yaşararak: ''Allah ve Resulü en iyisini bilendir''
dedi.
Buhari ve Müslim bu hadisi Sahih'te ishak bin İbrahim'den rivayet
etmiştir.1
Cabir bin Abdillah'ın bildirdiğine göre Hatıb
bin Ebi Beltea'nın bir
kölesi Resulullah'a (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) gelerek Hatıb'ı
şikayet edip: "Ey Allah'ın Resulü! Hatıb
cehenneme girecek" dedi. Nebi (Sallallahu aleyhi
ve Sellem): ''Yalan söyledin. O cehenneme girmeyecek.
Çünkü Bedir ve Hudeybiye'de bulunmuştur"
karşılığını verdi.
Müslim bu hadisi
Sahih'te Kuteybe'den rivayet etmiştir. --- Buhari, megazi 9(3983) ve Müslim,
fadail 36 (161).
Sonraki sayfa için aşağıdaki
link’i kullan: