DELAİLU NÜBÜVVE |
RESULULLAH'IN (S.A.V.) KATILDIĞI GAZVELER VE GÖNDERDİĞİ
ASKERİ BİRLİKLER BÜYÜK BEDİR SAVAŞI |
Resulullah'ın
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) Amcası Hamza bin Abdilmuttalib, Ebu Ubeyde bin el-Cerrah
ve Sa'd bin Ebi Vakkas'la Gönderdiği Askeri Birlikler, Ebva (Veddan) Gazvesi,
Buvat (Radva) Gazvesi, Uşeyra Gazvesi ve İlk Bedir Gazvesi
Urve ve ibn Şihab derler
ki: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Hz. Hamza'yı otuz süvariyle gönderdi.
Bu, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gönderdiği ilk askeri birlikti.
Bu askeri birlik Cuheyne topraklarında olan deniz sahiline gelince yanında yüz
otuz müşrik olan Ebu Cehil bin Hişam ile karşılaştılar. Mahşı bin Amr el-Cuheni
aralarına girince -ki Mahşı ve kabilesi iki tarafla da anlaşmalıydı- ona itiraz
etmediler ve iki grup ta savaşmadan yurtlarına döndüler. Nebi (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) bundan sonra bir müddet bekleyip öyle gazveye çıktı.
Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ilk çıktığı gazve, hicretin on
ikinci ay başında Safer ayında yaptığı gazvedir. Resulullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) Ebva'ya geldikten sonra geri döndü ve ilk Muhacirlerden altmış
kişiyi gönderdi. Bu gazveye Ensar'dan kimse katılmadı. Başlarına da Ubeyde bin
el-Haris bin Muttalib'i görevlendirdi. Rabiğ'de Ahya adındaki subaşında
kalabalık bir müşrik topluluğuyla karşılaşınca birbirlerine karşılıklı ok
attılar. Müslümanlar geride kendilerini koruyacak kişileri bırakıp
Seniyyetu'l-Mirre'ye çekildiler. Sa'd bin Ebi Vakkas, o gün arkadaşlarını
korumak için ok attı. İslam tarihinde Allah yolunda ilk ok atan Sa'd'dır.
Müslümanlarla
müşriklerin karşı karşıya geldiği ilk gün, Utbe bin Gazvan ve Mikdad bin
el-Esved, müşriklerden kaçarak Müslümanların yanına geldiler. Müslüman
oldukları için Kureyşliler onları hapsetmişlerdi. Kureyşliler savaşa çıktıkları
zaman onlar da müşriklerle çıkmış, sonra Ubeyde ve arkadaşlarına katılmışlardı.
Hadisin lafzı Musa bin
Ukbe'ye aittir. Urve bin ez-Zübeyr'in rivayetinde ibare şu şekildedir:
"Ebu Cehil bin Hişam, Ubeyde'nin karşısına üç yüz süvariyle çıktı. Sonra
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Medine'de on bir ay kalıp Safer ayında
yola çıkarak Ebva'ya geldi." Hadisin diğer kısmı öncekiyle aynı manadadır.
ibn ishak der ki: Sonra
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yüce Allah'ın kendisine emrettiği
cihad buyruğuna uyarak Arap müşriklerle harp etmeye hazırlandı. Nebi
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) Medine'ye Rebiyülevvel ayının on ikisinde geldi.
Medine'de on bir ay ikamet ettikten sonra Kureyş ve Beni Damra bin Bekr bin
Abdimenat bin Kinane ile savaşmak için yola çıktı. Bu gazvenin adı Ebva
gazvesidir. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Beni Damra kabilesinin
reisi olan Mahşı bin Amr ed-Damrı ile barış akdi yaptıktan sonra herhangi bir
tuzak ve komployla karşılaşmadan Medine'ye döndü. Safer ayının kalan kısmı ile
Rebiyülevvel ayının ilk günlerinde Medine'de kaldı.
Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) Ubeyde bin el-Haris bin Muttalib'i Muhacirlerden oluşan
altmış süvariyle gönderdi. Bu, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
verdiği ilk sancaktı. Yine Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Hamza bin
Abdilmuttalib'i de Muhacirlerden oluşan otuz süvariyle İs nahiyesindeki deniz
kıyısına gönderdi. Ebu Ubeyde ve müşrikler Seniyyetu'l-Mirre'de Ahya suyunun
başında karşı karşıya gelip birbirlerine ok attılar. Müşriklerin başında Ebu
Süfyan bin Harb vardı. Allah yolunda ilk ok atan Sa'd bin Ebi Vakkas'tı. O gün
Mikdad bin elEsved ve Utbe bin Gazvan müşriklerin arasından ayrılıp
müslümanlara katıldılar.
Hamza bin Abdilmuttalib
otuz süvariyle deniz kıyısına gelince Ebu Cehil bin Hişam onları üç yüz
süvariyle karşıladı. Aralarına, iki tarafla da anlaşmalı olan Mecdi bin Amr
el-Cüheni girince Hz. Hamza savaşmadan geri döndü. Halk sancağın Hz. Hamza ve
Ubeyde'den hangisine önce verildiği konusunda ihtilaf etmiştir. Kimi Hamza'ya
daha önce verdiğini söylerken kimi de Ubeyde'ye daha önce verdiğini
söylemiştir. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ikisini birden uğurladığı
için halk hangisinin sancağının önce bağlandığında ihtilaf etmiştir. --- İbn
Hişam, es-Sire (2/228-230).
Sonra Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) Rebiu'l-Ahir ayında Kureyşlilerle savaşmak için yola
çıkıp Radva tarafında olan Buvat'a kadar geldi ve karşısına kimse çıkmadı.
Orada Rebiu'l-Ahir ayının son ve Cemaziye'l-Evvelin ilk günlerini geçirip
Kureyşlilerle savaşmak maksadıyla Beni Dinar bin en-Neccar geçidinden geçip
Yenbu vadisindeki Uşeyre'de konaklayarak Cemaziye'lEvvel ayını ve
Cemaziye'l-Ahir ayının bazı günlerini orada geçirdi. Bu sırada Beni Mudlic ve
Beni Damra'dan olan anlaşmalılarıyla barış anlaşması yaptı. --- İbn Hişam,
es-Sire (2/233-234).
Ammar bin Yasir der ki:
Yenbu vadisindeki Uşeyra gazvesinde ben ve Ali bin Ebi Talib beraberdik.
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) burada bir ay konakladı ve Beni Mudlic
ve Beni Damra'dan olan anlaşmalılarıyla barış anlaşması yaptı. Ali bin Ebi
Talib bana: "Ey Ebu'l-Yakzan, pınarlarında çalışan Beni Mudlic'den olan şu
grubun yanına gidip nasıl çalıştıklarına bakalım mı?" dedi ve yanlarına
gidip bir müddet onları seyrettik. Uykumuz gelince yumuşak topraklardaki küçük
hurma ağaçlarının altına gidip uyumaya başladık. Vallahi, Resulullah'ın (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) ayağıyla bizi dürterek uyandırdığını gördük. Üzerinde
uyuduğumuz o yumuşak toprak üzerimize bulaşmıştı. Kalkıp oturduğumuzda
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) o gün Hz. Ali'nin üzerine toprak
bulaşması sebebiyle: "Ey Ebu Turab (Ey toprak babası)" diye hitab
etti. Kendisine neler yaptığımızı anlatınca: "İnsanların en bahtsız iki
kişisini size haber vereyim mi?" diye sordu. Biz: "Evet ey Allah'ın
Resulü!" karşılığını verince Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
şöyle buyurdu: "Biri Salih'in devesini kesen Semud'un Uhaymir'idir. Diğeri
de ey Ali, senin şuranı vuracak olan adamdır. -Böyle derken Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) elini Hz. Ali'nin başına koyup şöyle dedi-:
"Ta ki şuralarına kan değip ıslanıncaya kadar." Böyle derken de elini
Hz. Ali'nin sakalı üzerine koydu. --- İbn Hişam, es-Sire (2/236-237).
ibn ishak der ki:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Uşeyra'dan dönünce Medine'de on gece
kalmadan Kurz bin Cabir el-Fihrl, Medine'de otlatılmaya bırakılan deve ve
davarlara saldırdı. Bunun üzerine Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onu
yakalamak için yola çıktı ve Bedir tarafındaki Sefevan vadisine vardı. Bu, ilk
Bedir gazvesidir. Ancak Kurz daha önceden kaçıp gittiğinden Nebi (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) onu yakalayamadı. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu
gazveden döndüğünde Medine'de Cemaziyel-Ahir, Receb ve Şaban aylarını geçirdi.
Bu sırada sekiz muhacirin başında birlik komutanı olarak da Sa'd'ı göndermişti.
Yola çıkan Sa'd ve adamları da kimseyle çarpışmadan geri döndüler. --- İbn
Hişam, es-Sire (2/238).
Sa'd bin Ebi Vakkas der
ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Medine'ye gelince bizi yüz kişiden
daha az kişiyle gönderip Cüheyne kabilesinin yanında Kinane oğullarından bir kabileye
baskın yapmamızı emretti. Onlara saldırdık; ancak sayıları çok olduğu için
Cüheyne kabilesine sığındık. Bize: "Neden haram ayda savaşıyorsunuz?"
diye sorduklarında: "Bizi Haram beldeden çıkaranlarla haram ayda
savaşıyoruz" cevabını verdik. O zaman ganimeti kim alırsa onun olurdu.
Bazılarımız: "Kureyş'ten başka kabileye baskın yapalım" derken
bazısı: "Hayır, olduğumuz yerde kalalım" dedi.
Ben ve arkadaşlarımızdan
bazıları: "Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gidip durumu
bildirelim" diyerek Nebi'e (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gittik.
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sinirden yüzü kızarmış bir şekilde
kalkıp: "Benim yanımdan hep birlikte toplu olarak gittiniz, ama bölünüp
parçalanarak geri geldiniz! Sizden öncekileri helak eden şeyı bölünüp
parçalanmadır. Size, hayırlınız olmayan ama açlığa ve susuzluğa karşı sizden
daha dayanıklı ve sabırlı olan bir adamı göndereceğim'' buyurdu ve Abdullah bin
Cahş'ı gönderdi. Abdullah, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
görevlendirdiği ilk komutandır.
Bu hadis başka bir
kanalla ganimet zikredilmeden nakledilmiştir. Ayrıca bu hadiste: "Bazıları
Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) dönerken ben bazılarıyla Kureyş
kervanını yakalamak için kaldık" ibaresi vardır. --- İbn Hişam, es-Sire (2/240).
Muhammed bin Ömer
el-Vakıdi der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), hicretten yedi ay
sonra Ramazan ayında Kureyş kervanına baskın yapmak için gönderdiği Hamza bin
Abdilmuttalib'e ilk sancağı verdi. --- Vakıdi, Megazi (1/2).
Hicretin birinci yılında
da Zeyd bin Harise ve Ebu Rafi'yi de; hanımı Sevde binti Zem'a ve kızlarını
getirmeleri için gönderdi.
Vakıdi der ki:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sancağı Sa'd bin Ebi Vakkas'a hicretin
dokuzuncu ayında Zilkade ayında vermişti. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
hicretin ikinci yılında ashabından seksen kişiyle, Umeyye bin Halef'in lider
olduğu Kureyş kervanına baskın yapmak için Radva'ya gitti. Medine'de yerine
Sa'd bin Muaz'ı bıraktı. O zaman Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
sancağını Sa'd bin Ebi Vakkas taşıyordu. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) kimseyle savaşmadan Medine'ye döndü.
Deniliyor ki: Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) ilk Bedir savaşına hicretin ikinci yılında çıktı.
O zaman Medine'nin deve ve davarları otlaktaydı. Kurz bin Cabir el-Fihri bu
deve ve davarları alıp gidince Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
Muhacirlerle beraber peşinden gitti. Bu seferde Resulullah'ın (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) sancağını Ali bin Ebi Talib taşımıştı. Nebi (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) Medine'de yerine Zeyd bin Harise'yi bırakmıştı. Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) Bedir'e kadar Kurz'un peşinden gitti; ancak ona
yetişemedi. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Kurz'u yakalayamayınca Medine'ye
geri döndü ve bu gazveye ilk Bedir gazvesi adı verildi.
Deniliyor ki: Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) hicretin ikinci yılında Muhacirlerle beraber
Uşeyre'ye çıkınca yerine Medine'de Ebu Seleme bin Abdilesed'i bıraktı.
Bu gazvede sancağını
Hamza bin Abdilmuttalib taşıdı. Yenbu vadisine geldiklerinde Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) Beni Mudlic ve Beni Damra'dan olan anlaşmalıları
ile barış anlaşması yapıp geri döndü. --- Vakıdi, Megazi (1/2-3).
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan: