DELAİLU

NÜBÜVVE

RESULULLAH'IN (S.A.V.) DOĞUMUYLA

İLGİLİ BÖLÜMLER

 

Zemzem Kuyusunun Kazılması

 

Abdullah bin Zureyr el-Gafikı şöyle dedi: Ali bin Ebi Talib, Zemzem kıssasını anlatırken şöyle dedi: Abdulmuttalib, Hicr'de uyurken rüyasında kendisine: "Berre'yi kaz" denildi. O: "Berre nedir?" diye sorduktan sonra uyandı, ikinci gün aynı yerde uyurken yine rüyasında: "Madnune'yi kaz" denildi. O:

 

"Madnune nedir?" diye sorduktan sonra uyandı. Ertesi gün aynı yerde uyurken yine rüyasında:

 

"Taybe'yi kaz" denildi. O: "Taybe nedir?" diye sorduktan sonra uyandı. Ertesi gün aynı yerde uyurken yine rüyasında: "Zemzemi kaz" denildi. O: "Zemzem nedir?" diye sorunca: "O, hiç kesilmez ve akmaz" cevabı verildi ve zemzemin yeri kendisine tarif edildi. Abdulmuttalib, kendisine tarif edilen yeri kazmaya başlayınca Kureyşliler: "Bu da nedir ey Abdulmuttalib?" dediler. O: "Zemzemi kazmam emredildi" cevabını verdi. Zemzem kazılıp su ortaya çıkınca Kureyşliler: "Ey Abdulmuttalib! Bizim de bunda hakkımız var. Bu, atamız ismail'in kuyusudur" dediler. Abdulmuttalib: "Bu, sizin değildir. Bu sadece bana verildi" karşılığını verince: "Bizimle bu konuda muhakeme ol" dediler. O: "Olur" karşılığını verince: "Said bin Huzeym oğullarının kahinesi -ki bu kadın Şam civarındaydı- aramızda hüküm versin" dediler. Abdulmuttalib kardeşlerinden bir grupla, Kureyş'in diğer kolları da yakınlarından birer grupla yola çıktılar. Yolda Abdulmuttalib ve yanındakilerin suyu bitince susuzluktan ölecek hale gelerek yanlarındakilerden su istediler. Ancak onlar:

"Sizin gibi biz de susuz kalmaktan korktuğumuz için size su veremeyiz" deyince Abdulmuttalib, yanındakilere: "Bu konuda görüşünüz nedir?" diye sordu. Onlar: "Biz senin görüşünü kabul ederiz" karşılığını verince: "Her biriniz, kalan gücüyle bir çukur kazsın. Kim ölürse diğerleri onu çukuruna Katsın. Bu, son kişi atılıncaya kadar devam etsin. Bu şekilde bir kişinin defnedilmemesi, hepimizin defnedilmemesinden daha iyidir" dedi ve böyle yaptılar. Sonra Abdulmuttalib: "Vallahi, su aramadan bu şekilde yapmak ve bile bile ölüme gitmek acizliktir" deyip yanındakilere: "Haydi yola çıkın" deyip yola devam ettiler.

 

Abdulmuttalib devesine binince, devesinin ayağının altından tatlı su fışkırmaya başladı. Bunun üzerine develerini çökerttiler, hem kendileri içtiler hem hayvanlarını suladılar. Sonra diğerlerini çağırıp: "Suya gelin! Allah bize su gönderdi" dediler. Kureyşliler gelip hem kendileri içip hem hayvanlarını suladıktan sonra: "Ey Abdulmuttalib! Vallahi, hüküm senin lehine verilmiştir. Bu sahrada sana suyu veren, Zemzem suyunu da vermiştir. Haydi git, zemzem senindir. Biz onda hak iddia etmeyeceğiz" dediler.

 

 

 

ibn ishak der ki: Abdulmuttalib, Zemzemi kazmaya başladı ve uzun süre kazdıktan sonra Cürhümlülerin Mekke'den çıkarılırken gömdüğü altından yapılmış iki ceylan heykelini buldu. Sonunda Abdulmuttalib, Yüce Allah'ın, Hz. ismail bin ibrahim'e küçüklüğünde susuz kalınca verdiği zemzem kuyusunu buldu.

 

 

 

ibn ishak anlatıyor: Abdulmuttalib iki ceylan heykeliyle beraber kılıçlar da bulmuştu. Kureyşliler: "Ey Abdulmuttalib! Bunlarda senin gibi bizim de hakkımız vardır" deyince: "Hayır! Ancak gelin aramızda kura çekelim" karşılığını verdi. Onlar: "Nasıl yapacağız?" diye sorunca: "iki kura Kabe'ye, iki kura size, iki kura da bana çekeriz. Kime ne çıkarsa onu alır" cevabını verdi. Onlar: "insaflı davrandın, buna razı olduk" deyince Abdulmuttalib, Kabe için iki tane sarı, kendisi için iki siyah, Kureyşliler için de iki tane beyaz kura çubuğu koydu. Sonra bunları kurayı çekecek kişiye verdiler ve Abdulmuttalib kalkıp şöyle demeye başladı:

 

Allahım! Sen övgüye layık olan Melik'sin. Ey Rabbim sen ilk yaratan ve tekrar diriltensin. Sağlam direkleri ayakta tutansın, Eski, yeni, hepsi senden gelmiştir. İstersen, süs ve demirin yerini, İlham edip bana bildirirsin. Bu gün, dilediğin gibi açıkla. Çünkü ben sözümü yerine getirmeyi adadım, Rabbim! Onu bana nasib et. Çünkü ben geri dönmem.

 

Kura çekecek olan kişi kuraları çekince iki ceylan Kabe'ye çıktı.

Abdulmuttalib onları Kabe'nin kapısına astı. Bunlar Kabe'ye asılan ilk altın süstü. iki kılıç ve zırhlar Abdulmuttalib'e çıktı ve bunları o aldı. Kureyş ve diğer Araplar, Cahiliye döneminde zor duruma düşüp dua ederken kafiyeli sözlerle dua ederlerdi ve bu dualar nadiren kabul edilmezdi.

 

[İbn Kesir, el-Bidaye ve'n-Nihaye (2/246).]

 

 

 

ibn ishak der ki: Allah, Abdulmuttalib'e Zemzem kuyusunun yerini gösterip onu kazınca, onun kavmi arasındaki değerini ve saygınlığını yükseltti. Zemzem kuyusu çıkınca Mekke'deki diğer bütün sular terk edilip herkes zemzemin Kabe'ye olan yakınlığı ve Allah'ın Hz. ismail'e verdiği su olması sebebiyle bereketinden ve faziletinden nasiplenmek için ona yönelmeye başladı.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Abdulmuttalib'in Adak Adaması