MARİFETU SUNEN VE’L-ASAR |
KURBANLAR |
ANA SAYFA Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
Akika Kurbanı
19124- Ümmü Kürz der ki:
Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kurban etlerini sormak için
gittiğimde şöyle buyurduğunu işittim: "Erkek çocuk adına iki koyun) kız
çocuğu için ise bir koyun kesitir. Koyunların erkek veya dişi olması fark etmez.''
Yine Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Kuşları yuvalarında kendi
hallerine bırakınız'' buyurduğunu işittim.(--- Ebu Davud, adahi (2835, 2836) ve
İbn Mace, adahi (3162).
19125- Müzenı,
el-Muhtasar'da hadisi bu şekilde rivayet etmiştir. Hadiste iki yönden hata
vardır: Bunlardan biri, Ubeydullah b. Ebi Yezid kanalıyla Siba' ve İbn
Uyeyne'den nakledilmesidir. Bunu Ubeydullah, babası kanalıyla Siba'dan rivayet
etmiştir. Diğeri ise: "Siba b. Vehb denilmesidir. Halbuki ismin Siba b. Sabit
olması gerekir.
19126- Ebu Cafer b.
Selame et-Tahavı bunu Müzeni'den, o da Şafii'den rivayet etmiştir.
19127- Bu hadis başka
bir kanalla Ümmü Kürz'den: "Hudeybiye günü Resulullah'a (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) kurban etlerini sormak için gittim ... " şeklinde
nakledilmiştir.
19128- Süfyan b.
Uyeyne'nin diğer talebeleri de hadisi bu şekilde rivayet etmiştir.
19129-Hammad b. Zeyd
ise, Ubeydullah b. Ebi Yezid kanalıyla Siba b. Sabitten rivayet etmiştir.
19130- Ebu Davud der ki:
Hadis böyledir. Süfyan'ın, "Ubeydullah b. Ebi Yezid'den, babasından ...
" şeklindeki rivayeti hatalıdır.
19131- Beyhaki der ki:
İbn Cüreyc bunu Abdullah b. Ebi Yezid kanalıyla Siba b. Sabinen, o Muhammed b.
Sabit b. Siba'dan, o da Ümmü Kürz'den rivayet etmiştir.
19132- Ümmü Kürz der ki:
Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanına gittiğimde onun: "Erkek
çocuk adına birbirine denk iki koyun, kız çocuğu için ise bir koyun
kesilir" dediğini işittim.
19133- Selman b. Amir
der ki: Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Doğan çocuk için
akika kesilir. Bundan dolayı doğan çocuklara akika kesin ve ona eziyet verecek şeyleri ondan giderip
temizleyin" buyurduğunu işittim.(--- Buhari, akika (7/109).
19134- Buhari Asım
el-Ahvel ve Hişam b. Hassan'ın, Hafsa'dan olan rivayetini buna şahit
göstermiştir. Buhar) bunu Eyyub kanalıyla Muhammed b. Sirın'den, o da
Selman'dan kendi sözü olarak rivayet etmiş ve Hammad b. Seleme'nin, Eyyub,
Katade, Hişam ve Habıb'in, İbn Sırın kanalıyla Selman'dan, onu da Resulullah'tan
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) olan rivayetini şahit göstermiştir.
19135- Semure b.
Cundub'un bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Doğan her çocuk yedinci gününde kendisi için kesilecek olan akika kurbanı
karşılığında konmuş bir rehine gibidir. (Akika kurbanı kesildikten sonra) onun
saçları kesilir ve ismi konulur" buyurmuştur.
19136- Hemmam b. Yahya
bunu Katade'den: " ... onun saçları kesilir ve kurban kesilir'' şeklinde
nakletmiştir.
19137- Ebu Davud der ki:
" ... onun saçları kesilir ve ismi konulur'' şeklindeki rivayet daha
sahlhtir.
19138- Ahmed b. Hanbel
der ki: "Hadisten, kendisi için akıka kurbanı kesilmeyen çocuğun,
büyümeden vefat ederse, anne babasına şefaatçi olmayacağı kastedilmiştir."
19139- Bazlları hadisten
kastedilenin, çocuğun, kendisi için kesilecek olan akıka kurbanı karşılığında
konmuş bir rehine gibi olmasından, çocuğun saçlarının ona zarar vermesi
kastedilmiştir. Çünkü Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): " ... ona
eziyet verecek şeyleri ondan giderip temizleyin'' buyurmuştur. Ebu Süleyman
(Hattabi): "Burada çocuğun anne rahmindeyken saçlarına bulaşıp kalan kan
kastedilmiştir" demiştir.(--- Hattabi, Mealumu's-Sünen (4/286).
19140- Şafii der ki:
Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Hz. Hasan ve Hüseyin için akika
kurbanı kestiği ve saçlarını tıraş ettiği, Hz. Fatıma'nın da saçların
ağırlığınca gümüş tasadduk ettiği nakledilmiştir.(--- Malik, Muvatta (2/S0l).
19141- İbn Abbas'ın
bildirdiğine göre Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Hasan ve Hüseyin için
akika olarak birer koç kurban etti.(--- Ebu Davud, adahi (2841).
19142- Cafer b.
Muhammed'in, babasından bildirdiğine göre Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) kızı Fatıma, Hz. Hasan, Hüseyin, Zeyneb ve Ümmü Gülsüm'ün saçlarını
tartıp ağırlığınca gümüş tasadduk etti.(--- Malik, Muvatta (2/501).
19143- Cafer b.
Muhammed'in babasından bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) Hz. Fatıma'nın, Hasan ve Hüseyin için akika kurbanı olarak kestiği
koyunun bir budunun ebeye gönderilmesini emretti ve: ''Yiyin, başkasına
yedirin, ancak bir kemiğini bile kırmayın" buyurdu.
19144- Zeyd b. Eslem'in,
Benu Damra'dan bir adam kanalıyla babasından bildirdiğine göre Resulullah'a
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) akıka konusu sorulunca bu isimden pek hoşlanmamış
gibi (akık kelimesinin anne babaya karşı gelme anlamını kastederek):
"Ukak'u (Anne babaya karşı gelinmesini) sevmem" buyurdu.
19145- Yine Allah
Resulü: "Kimin bir çocuğu olur da kurban (akika) kesmek isterse,
kessin" buyurdu.(--- Malik, Muvatta (2/S00).
19146- Hadis, Amr b.
Şuayb'dan da bu şekilde nakledilmiştir.(--- Ebu Davud, adahi (2842).
19147- Şafii der ki:
"Cahiliye döneminde yeni doğan çocuk için akika kurbanı kesilirdi.
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu kurbanı Müslümanlara emretmiş,
ancak ismi hoş karşılamamıştır."
19148- Zeyd b. Eslem der
ki: Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) akıka kurbanı sorulunca, bu
isimden pek hoşlanmamış gibi (akık kelimesinin anne babaya karşı gelme anlamını
kastederek): "Ukuk'u (Anne babaya karşı gelinmesini) sevmem" buyurdu.
19149- Muhammed b.
İbrahım b. el-Haris et-Teymı der ki: "Bir serçe de olsa akika kesmek
müstehaptır."(--- Malik, Muvatta (2/501).
19150- Malik:
"Serçe kesmek akika kurbanı yerine geçmez" demiştir.
19151- Şafii yukarıdaki
rivayeti, Malik'İn, Medine alimlerinin bu konudaki görüşünü terk etmesine
karşılık irad etmiştir.(--- Şafii, el-Ümm (7/217).
19152- Şafii,
Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Kuşları yuvalarında kendi hallerine
bırakınız" sözüyle ilgili şöyle dedi: Araplar, fal, kuş uçurma ve şansa
önem verirlerdi. Kişi bir iş için evinden çıkınca ilk gördüğü kuşa dikkat
ederdi. Eğer kuş sol tarafa uçarsa, sağına döner ve: "Bu kolaylık
kuşudur" deyip işine giderdi. Kuş sağ tarafa uçarsa, sol tarafa döner ve:
"Bu uğursuzluk kuşudur" deyip geri dönerek: "Bu yapmak istediğim
iş uğursuzdur" derdi.
19153- Hutay'a, Ebu Musa
el-Eş'ari'yi överken şöyle demiştir: Kuş süzülerek uçup yanından geçerse onu
ürkütmez Fal oklarına da meyletmez.
19154- Yani, Allah'a
tevekkülde İslam'ın ölçüsünü kabul etmiş ve kuşların uçuş şeklinden uğursuzluk
çıkarmayı terk etmiştir.
19155- Arap şairlerden
biri kendini överek şöyle demiştir: Ben kuşları yuvalarından uçuran biri
değilim.
Bir karga ötse veya
yoluma çıksa ya da bir tilki YOlumu kesse bile
Cahiliye döneminde
Araplar, karşılarına kuş çıkmazsa, yuvasındaki bir kuşu uçurmak için korkutur
ve işiyle ilgili kuşun uğursuzluğu mu, yoksa uğurluyu mu göstereceğine
bakarlardı. Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem): Kuşları yuvalarında
kendi hallerine bırakınız" sözüyle, onları yuvalarından uçmaları için
korkutmamaları kastedilmiş olabilir. Kuş uçurmak için uğraşmalarının bir şeye
işaret etmesi mümkün değildir. Çünkü kişi Allah'ın takdir ettiği şeye
yöneltilir.
19156- Resulullah'a
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) bazı şeyleri uğursuz saymakla ilgili sorulunca:
"Bazen kişi içinde öyle şeyler hissedebilir. Ancak bu his sizi yapacağınız
şeyden alıkoymasın" buyurdu.
19157- Muaviye b.
el-Hakem bildiriyor: Hz. Peygamber'in (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ashabı:
"Ey Allah'ın Resulü! Bazılarımız bir şeyleri uğursuz sayıyor"
dediğinde: "Bazen kişi içinde öyle şeyler hissedebilir. Ancak bu his sizi
yapacağınız şeyden alıkoymasın" buyurdu. "Bazılarımız kahine
başvuruyor" dediklerinde de: "Kahinlere başvurmayın!" buyurdu.
Müslim bunu Sahih'te
Abdurrezzak kanalıyla rivayet etmiştir.(--- Müslim, salat (1179,1180).
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
Fera' ve Atire
Denilen Kurbanlar