MARİFETU SUNEN VE’L-ASAR |
SİYER |
ANA SAYFA Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
Ganimetin Savaşılan
Bölgede Taksim Edilmesi
17842- Rabi der ki:
Şafii, Ebu Hanife'nin, Evzal'nin ve Ebu Yusuf'un bu konuda naklettiklerinden
sonra şöyle demiştir: "Doğrusu Evzal'nin dediği gibidir. ''Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) başka bir ganimeti savaş bölgesinde taksim etti'' şeklinde
gelen ve buna huccet saydığı rivayet Meğazi alimleri tarafından bilinen ve
hakkında ihtilaf etmedikleri bir hadistir.(--- Şafii, el-Ümm (7/335).
17843- Ebu Yusuf'un huccet
saydığı hadis şöyledir: "Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem),
Mustalik oğullarına karşı zafer kazanarak beldelerini fethetti. Onların beldesi
de artık Müslümanların beldesi oldu. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem),
Mustalik oğullarına, gafil bulundukları ve hayvanlarını suladıkları bir sırada
saldırdı. Onları öldürdü, kalanları da esir aldı. Mallarını ve esirlerini
hicretin beşinci yılında kendi beldelerinde taksim etti. Bundan bir zaman sonra
da bu kişiler Müslüman oldular."
17844- Hicretin onuncu
yılında da Velid b. Ukbe'yi zekatlarını toplamak için gönderdi. Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) oradan geri döndüğünde orası savaş beldesi idi.
(--- Şafii, el-Ümm (7/335).
17845- Bildiğim
kadarıyla Hayber' de sadece bir Müslüman vardı.
Oradakiler Yahudi ve
dinleri üzere idiler. Hayber'in bütün etrafı savaş beldesi idi. Yine bildiğim
kadarıyla Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir müfrezesi bir zafer
kazandığı zaman ganimeti yerinde taksim etmeden oradan geri dönmezdi.(---
Şafii, el-Ümm (7/335).
17846- Mücalid'in, Şa'bi
kanalıyla: "Ömer, (Sa'd b. Ebi Vakkas'a): ''(Yardımcı olarak sana bir
birlik gönderdim) her iki taraftan ölen kişilerin cesetleri birbirlerinden
ayırt edilmeden önce yetişen kişileri ganimete ortak kıl'' dedi"
şeklindeki hadise gelince; eğer bu sabit bir hadis değil ise Evzal'nin sebebi
ile kınandığı hadisler konumundadır. Çünkü onu güvenilir olarak bilinmeyen
kimselerden rivayette bulunduğu için kınamaktadır. Ancak bildiğim kadarıyla
Evzai bu konuda Allah Resulü'nden (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ancak bilinen
kişiler kanalıyla rivayette bulunmuştur.(--- Şafii, el-Ümm (7/335).
17847- Evzal'nin
rivayette bulunduğu kişilerden kendisinin rivayette bulunmamasını buna huccet
saymıştır. Eğer Mücalid'in hadisi sabit bir hadis ise kendisine muhalefet
ediyor demektir. Yardımcıların gelmesi konusunda zikredildiği gibi kendisine
muhalif olma sebebini zikretti.(--- Şafii, el- Ümm (7/335).
17848- Bana bildirilene
göre kendisi (Ebu Yusuf) şöyle demiştir: "Ganimet savaş bölgesinde taksim
edildikten sonra, her iki taraftan ölen kişilerin cesetleri birbirlerinden
ayırt edilmeden önce yardımcılar gelirse ganimetten onlara bir şey yoktur. Daha
savaş bölgesinde olmaları halinde, her iki taraftan ölen kişilerin cesetleri
birbirlerinden ayırt edilmiş olsa bile durum aynıdır.
Ebu Bekr ile Ömer'den bu
şekilde rivayet edilmiştir.(--- Şafii, el-Ümm (7/335).
17849- Ebu Yusuf'un bu
konudaki hucceti; Allah Resulü'nün (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Bedir
ganimetini Medine'ye döndükten sonra taksim etmesidir. Bilindiğine göre
hadisinde: "Bunun delili Allah Resulü'nün (Sallallahu aleyhi ve Sellem),
Bedir savaşında bulunmayan Osman ve Talha'ya pay vermesidir" demiştir.
Eğer dediği gibi ise Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sünnetine
muhalif oluyor demektir. Çünkü kendisi yöneticinin savaşa katılmayan ve
yardımcı olarak da gitmeyen birine ganimetten pay verme yetkisinin olmadığını
söylemektedir. Aynı zamanda Allah Resulü'nün (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
yardımcı olmadıkları ve savaşta bulunmadıkları halde bu iki kişiye pay
verdiğini söylemektedir.
17850- Ancak (Bedir
ganimetinin taksimi) dediği gibi (Medine'ye
döndükten sonra)
değildir. Çünkü Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Bedir ganimetini
Bedir'e yakın olan SaMı vadilerinde kendisine Seyr denilen bir tepede taksim
etmiştir. Müslümanların Bedir ganimetini elde etmesi (Ubade b. es-Samit'in
rivayet ettiği gibi) Enfal Suresi inmeden önce idi. Bu konuda ashab aralarında
çekişince Yüce Allah: "Sana ganimetler hakkında soruyorlar. De ki:
"Ganimetler, Allah'a ve Resulüne aittir''[Enfal, 1] buyruğuyla onu
ellerinden aldı. Bedir ganimeti Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) has
idi. Ganimeti savaşa katılanlar arasında taksim etmiş ve kendileriyle birlikte
savaşta bulunmayan sekiz kişiye daha pay vermiştir. Bunlar Muhacirlerden ve
Ensar'dan olup savaş sırasında Medine'de idiler. Ancak Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) onlara kendi malından vermiştir. Çünkü: "Bilin ki
ganimet olarak aldığınız herhangi bir şeyin beşte biri Allah'ın, Peygamberin ve
yakınlarının, yetimlerin, düşkünlerin ve yolcularındır"[Enfal, 41] ayeti,
Bedir ganimetinden sonra inmiştir.
17851- Bu ayet nazil
olduktan sonra Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) savaşta hazır
bulunmayana bir pay verdiğini bilmiyoruz. Kalplerini İslam'a ısındırmak için
pay verdiği kimselere ve başkalarına gelince; onlara ganimetin beşte dördünden
değil de, kendi payından (humustan) vermiştir.(--- Şafii, el-Ümm (7/335).
17852- Abdullah b. Cahş
ile İbnu'l-Hadramı arasındaki olayı bu konuda delil getirenlere gelince,
bunların arasındaki olay, Bedir savaşından ve bu ayetin nazil olmasından
önceydi. Bu olay, haram ayın son gününde olmuştu. "Sana haram ayı, yani
onda savaşmayı soruyorlar. De ki: O ayda savaşmak büyük bir
günahtır"[Bakara, 217 ] ayeti nazil oluncaya kadar da bu yaptıklarından
dolayı tutuklu kaldılar. Bu olaydan, Evzal'nin muhalif olarak bu konuda dediği
yönde bir şey çıkmaz.''(--- Şafii, el-Ümm (7/335).
17853- Beyhaki der ki:
Böyle demesinin sebebi, Ebu Yusuf'un şunu huccet saymasından dolayıdır:
"Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Abdullah b. Cahş'ı bir
müfrezede komutan olarak gönderdiğinde Amr b. el-Hadrami'yi öldürüp bir veya
iki esiri ele geçirmişti. Onlarla birlikte de yanlarındaki deri ve kuru üzümü
ele geçirmişti. Bunları Medine'ye Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
yanına gelene kadar da taksim etmedi."
17854- Şafii bu konuda
şöyle cevap vermiştir: "Ganimeti taksim etmemelerinin sebebi, haram ayda
savaşmalarından dolayı tutuklu olmalarıdır. Bu da Bedir savaşından ve ganimetin
taksim edilmesi hakkındaki ayetin nazil olmasından önce idi.(--- Şafii, el-Ümm
(7/335).
17855- Ebu Yusuf,
Evzal'nin rivayette bulunduğu kişilerden hadis nakletmekten sakındığı için bunu
kendisine karşı huccet saymıştır. Ayrıca Ebu Yusuf bu konuda Hasan b. Umare'nin
hadisini huccet saymıştır. Zira Hasan b. Umare'nin, Hakem kanalıyla Miksem'den
onun da İbn Abbas'tan bildirdiğine göre Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve
Sellem), Bedir ganimetini Medine'ye geldikten sonra taksim etmiştir. Bazı
hocaları kanalıyla da Zühri ile Mekhul'den bildirdiğine göre Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) kesinlikle hiçbir ganimeti savaş bölgesinde
taksim etmemiştir.
17856- Bu, munkatı bir
hadistir. Hasan b. Umare de hadis alimlerine göre metruk birisidir.
17857- Şafii'nin, Bedir
ganimeti taksimi konusunda dediğini Meğazı sahibi Muhammed b. İshak b. Yesar da
zikretmiştir.
17858- Ayetin nüzulü
hakkında zikrettiğini de Ubade b. es-Samit te zikretmiştir.
17859- Savaşta
bulunmadıkları halde Allah Resulü'nün (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kendilerine
pay verdiği sekiz kişiyi de zikretmiştir. Bunlar Muhacirlerden Osman b. Affan,
Talha b. Ubeydillah ve Said b. Zeyd'dir. Ensar'dan da Ebu Lübabe, Haris b.
Hatib, Asım b. Adiy, Havvat b. Cübeyr ve Haris b. es-Sımma'dır. Ebu'l-Esved'de
bunları Meğazi'de Urve b. ez-Zübeyr'den zikretmiştir. Muhammed b. İshak b.
Yesar da bunları zikretmiştir.
17860- Şafii başka bir
yerde: "Yedi veya sekiz kişi" demiştir. Böyle demesinin sebebi, Musa
b. Ukbe'nin, Haris b. Hatib'i zikretmeyişinden dolayıdır.
17861- Ebu Yusuf'un bu
konudaki hucceti, Allah Resulü'nün (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Mustalik
oğulları beldesini fethettiği zaman o beldenin İslam beldesi olması ve
Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Velid b. Ukbe'yi zekatlarını
toplamak üzere oraya göndermesidir. Bu da hadis alimlerinin meğazi konusunda
bildiklerine muhaliftir.
17862- Nafi'den gelen
sabit hadiste ise İbn Ömer şöyle bildirmiştir:
"Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem), Mustalik oğullarına gafil bulundukları ve hayvanlarını
suladıkları bir sırada saldırdı. İçlerinden savaşabilecek olanlarını öldürdü,
kadın ve çocuklarını esir aldı."(--- Buhari, ıtk (2541) ve Müslim, meğazi
(1730).
17863- Urve ile Musa b.
Ukbe'nin, İbn Şihab'dan bildirdiğine göre bu olay hicretin beşinci yılında
olmuştur.(--- Beyhaki, es-Sünenü'Z-kübra (9/54).
17864- Ebu Musa
el-Hemdani'nin, Velid b. Ukbe'den bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) hicretin sekizinci yılında Mekke'yi fethettiği zaman Mekke
ehli çocuklarını Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) getirmiş ve Hz.
Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu çocukların başlarını mesh ederek
onlara dua etmiştir. Ancak Velid b. Ukbe getirilince onun başını mesh
etmemiştir.(--- Ebu Davud, tereccüZ (4181) ve Beyhaki, es-Sünenü'Z-kübra
(9/55).
17865- Ganimeti taksim
ederken oranın İslam beldesi olmasından dolayı Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi
ve Sellem), Velid b. Ukbe'yi oraya göndermesini buna delil saymak nasıl caiz
olur ki! Oysa Velid b. Ukbe hicretin sekizinci yılında bile daha çocuk idi.
Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kendisini zekat memuru olarak
göndermesi Şafii'nin dediği gibi bu olaydan uzun bir zaman sonra idi.
17866- Bu hadislerin
isnadlarını Sünen Kitabı'nda zikrettik.(--- Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (9/54).
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
Müfrezenin Yem ve
Yiyecek Alması