MARİFETU

SUNEN VE’L-ASAR

DİYETLER

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Deve Yokluğunda Diyeti Başka Mal Üzerinden Almak

 

16046- Şafii der ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) diyeti, yüz deve olarak belirlediğini bütün alimler bilir. Daha sonra Ömer b. el-Hattab bunu aItın ve gümüş sahipleri için dinar ve dirheme çevirdi. Ömer'in yüz deveyi o günün değeri üzerinden dinar ve dirheme çevirdiği de bilinen bir gerçektir.''(--- Şafii, el-Ümm (6/114).

 

16047- Şafii sözlerine devam edip şöyle der: "Sanırım Ömer de yüz deveyi belli bir zaman dilimi ve belli bir bölge üzerinden dinar ile dirheme çevirmiştir. Bunu da katilin ve maktulün velilerinin rızasını almadan yapmış olamaz.''(--- Şafii, el-Ümm (6/114).

 

16048- Eyyub b. Musa'nın bildirdiğine göre İbn Şihab, Mekhul ve Ata şöyle demişlerdir: "Yetiştiğimiz kişilerden işittiğimize göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) zamanında hür müslümanın diyeti yüz deveydi. Ömer b. el-Hattab bu diyeti şehirde oturanlar için para cinsinden bin dinar veya on iki bin dirhem olarak takdir etti. Buna göre katil kişi şayet bedevilerden biri ise diyeti yüz deve olarak öder. Bedevi olan kişi diyeti altın veya gümüş cinsinden ödemekle sorumlu tutulmaz. Bedevi tarafından öldürülen bedevinin de diyeti yüz devedir."(--- Malik, Muvatta (2/850), Beyhakl, es-Sünenü'l-kübra (8/76) ve Abdurrezzak, Musanne! (9/219).

 

16049- Şafii der ki: "Bu da benim dediğim şeyi desteklemektedir. Zira devesi olduğu için bedevinin diyet olarak altın veya gümüş ödemesi istenmez. Şehirde oturanlara gelince -Allah doğrusunu bilir- develerin azlığından dolayı diyet deve yerine ederi üzerinden altın ve gümüş olarak verilir. Zira hak olan bir şey hiçbir durumda zayi olmaz."

 

16050- Amr b. Şuayb der ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yüz deve olan diyeti şehirde oturan kişiler için dört yüz dinar veya aynı değerde olan gümüş olarak takdir ederdi. Bu belirlemeyi de günün deve fiyatları üzerinden yapardı. Şayet deve fiyatları artarsa bu bedeli aynı oranda yükseltir, deve fiyatIarının düşmesi durumunda da bu bedeli aynı oranda düşürürdü."(--- Şafii, el-Ümm (6/115) ve Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (8/76-77).

 

16051- Amr b. Şuayb der ki: "Hz. Ebu Bekr malların artıp develerin fiyatının yükseldiği bir zamanda şehirde oturanlar için yüz deveye karşılık duruma göre altı yüz ile sekiz yüz dinar arasında bir fiyat takdir etti. "(--- Şafii, el-Ümm (6/115).

 

16052- İbn Tavus'un bildirdiğine göre babası: "Şehirli olsun, bedevi olsun herkesin diyet olarak yüz deve ödemesi gerekir" demiştir.(--- Şafii, el-Ümm (6/115) ve Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (8/77).

 

16053- İbn Cüreyc der ki: Ata'ya: "Diyet hayvan olarak mı, yoksa altın olarak mı ödenir?" diye sorduğumda şöyle dedi: "Ömer b. el-Hattab zamanına kadar deve olarak verilirdi. Ömer her bir deveye yüz yirmi dirhem değer biçti. Şehirde oturan kişi isterse diyeti altın yerine deve olarak verir. Ömer zamanındaki ilk uygulama bu şekildeydi.''(--- Şafii, el-Ümm (6/115) ve Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (8/77).

 

16054- Yahya b. Said der ki: "Yetiştiğim alimler müslümanın diyetinin koyun cinsinden iki bin koyun olduğunu söylerlerdi."

 

16055- Amr b. Şuayb bildiriyor: Ömer b. el-Hattab diyet konusunda: ''Koyunu olanlar diyeti koyun olarak verir" demiştir.

 

16056- Muhammed b. el-Hasan bildiriyor: "Bize bildirildiğine göre Ömer b. el-Hattab altın sahiplerinin diyeti bin dinar, gümüş sahiplerinin ise on bin dirhem olarak vermelerine hükmetmiştir."(--- Şafii, el-Ümm (6/115) ve Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (8/80).

 

16057- Aynısını bize Ebu HanIfe, Heysem kanalıyla Şa'bi'den, o da Ömer o. el-Hattab'tan bildirirken: "Sığır sahiplerinin iki yüz sığır, deve sahiplerinin yüz deve, koyun sahiplerinin ise iki bin koyun vermelerine hükmetti" eklemesini yapmıştır. (--- Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (8/80).

 

16058- Şa'bi der ki: "Gümüş sahipleri diyeti on bin dirhem, altın sahipleri ise bin dinar olarak verirler."

 

16059- Muhammed b. el-Hasan der ki: Medine ahalisi: "Ömer b. el-Hattab gümüş sahipleri için diyet olarak on iki bin dirhem vermelerine hükmetti" demişlerdir.(--- Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (8/80).

 

16060- Muhammed b. el-Hasan sözlerine devam edip şöyle der: "Ömer b. el-Hattab'ın diyeti dirhem üzerinden alması konusunu sanırım biz Medinelilerden daha iyi biliriz. Çünkü Irak ahalisine diyeti dirhem üzerinden vermeleri hükmedilmişti ve Irak ahalisi diyeti dirhem üzerinden veriyordu."

 

16061- Muhammed şöyle der: "Medine ahalisi doğru söylüyor, zira dedikleri gibi Ömer b. el-Hattab gümüş sahipleri için diyeti on iki bin dirhem olarak takdir etmiştir. Ancak bir dirhemi altı danik üzerinden hesaplayan ölçüye göre diyeti on iki bin dirhem olarak belirlemiştir."(--- Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (8/80).

 

16062- İbrahım(-i NehaI) de şöyle demiştir: "Diyet develerden ödenirdi. Daha sonra küçük büyük her bir deve dirhemi altı danek üzerinden yüz yirmi dirhem olarak hesaplandı. Bu şekilde yüz deve on bin dirhem olarak takdir edildi. ''(--- Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (8/80).

 

16063- Şerik b. Abdillah'a: "Müslümanlardan bir adam düşmanlardan bir adamla kapışınca yanlışlıkla Müslümanlardan bir adamı vurdu" denilince, Şerik şu karşılığı verdi: "Ebu İshak: ''Müslümanlardan bir adam düşmanlardan bir adamla kapışınca yanlışlıkla Müslümanlardan bir adamı yüzünden vurdu. Aldığı darbeyle bu adamın yüzü, kaşları, burnu, çenesi ve

göğsü kesildi. Osman diyet olarak on iki bin dirhem verilmesine hükmetti. O zamanlarda da bir dirhem altı danek sayılıyordu'' dedi.''(--- Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (8/80).

 

16064- Şafii der ki: Ata, Mekhul, Amr b. Şuayb ve Hicazlı bir çok alimin bildirdiğine göre Hz. Ömer, diyeti on iki bin dirhem olarak takdir etmiştir.

 

16065- Hicaz'da da ona ve Osman b. Affan'a bu konuda muhalif olan tek bir kişi dahi bilmiyorum.

 

16066- Diyetin on iki bin dirhem olduğunu söyleyenler arasında İbn Abbas, Ebu Hureyre ve Aişe de vardır. Eskiden olsun, şimdi olsun Hicaz bölgesinde buna muhalif olan tek bir kişi de tanımıyorum.

 

16067- İkrime'nin de bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) diyet olarak on iki bin dirhem verilmesine hükmetmiştir. (--- Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (B/80).

 

16068- İkrime'nin dediğine göre "Sırf Allah ve Resulü kendi lütfu ile onları zengin kıldığı için intikam almaya kalktılar"[Tevbe, 74 ] ayeti de bu konuda nazil olmuştur.

 

16069- Beyhaki der ki: İkrime'nin hadisi İbn Abbas'tan mevsUl olarak: "ResUlullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) diyet olarak on iki bin dirheme hükmetti" şeklinde rivayet edilmiştir.

 

16070- İbn Abbas devamında şöyle der: "Sırf Allah ve Resulü kendi lütfu ile onları zengin kıldığı için intikam almaya kalktılar''[Tevbe, 74] ayeti de bu konuda nazil olmuştur. Zengin olmaları da diyeti almaları ile gerçekleşmiştir. (--- Ebu Davud, diyet (4546), Tirmizi, diyet (1388,1389 ve İbn Mace, diyet (2629,2632).

 

16071- Aynısını Süfyan b. Uyeyne de Amr'dan mevsul olarak rivayet etmiştir.

 

16072- ŞafiI der ki: Muhammed b. el-Hasan'a: "Diyetin, bir dirhemi altı danek üzerinden on iki bin dirhem olacağı görüşünde misin?" diye sorduğumda: "Hayır!" karşılığını verdi. Ona: "Dediğin gibi gümüş sahiplerinden olduğun için bu konuyu Hicazlılardan daha iyi biliyorsan neye dayanarak Ömer'in bunu böyle takdir ettiğini söylüyorsun? Hem Ömer'in bu konuda verdiği hükmü sen neden vermiyorsun?" diye sorduğumda: "Çünkü onlar hesap kitap bilmiyorlardı" karşılığını verdi. Bunun üzerine adama şöyle dedim: "Sen bir rivayeti kendi hükmüne temel kabul ediyorsun, ancak bunu rivayet eden kişilerin (Hicazlıların) verilen hükmü iyi bilmediğini söylüyorsun öyle mi?" Sonrasında Şafii bunu açıklamalar getirir ve Muhammed b. el-Hasan'ın bu yöndeki delillerine cevaplar verir.

 

16073- Şafii der ki: "Muhammed b. el-Hasan, diyet konusunu Hicazlılardan daha iyi bildiğini iddia ediyor. Diyetin gümüş üzerinden ödenmesini Ömer'den aldığını söylemesine ve Ömer'in Medineli biri olmasına rağmen bu konuyu onlardan daha iyi bildiğini söyleyebiliyor. Oysa hüküm hakim tarafından uygulanıyorsa, hakimin bulunduğu bölge insanları bu hükmü diğer bölgelerde olanlardan daha iyi bilirler."

 

16074- Beyhaki der ki: Muhammed'in Ömer'den ve Osman'dan olan nvayetlerinin isnadında kopukluk vardır. Şafii'nin Ömer'den zikrettiği rivayetin de isnadında kopukluk vardır. Hicaz ahalisi de Ömer'in hükümlerini diğer bölgelerde bulunanlardan daha iyi bilirler. Aynı rivayet bize mevsul olarak da bildirilmiştir.

 

16075- Amr b. Şuayb, babası kanalıyla dedesinden bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) zamanında diyet altın olarak sekiz yüz dinar, gümüş olarak da sekiz bin dirhemdi. O zamanlarda Ehl-i kitab'dan olanların diyeti de Müslüman olanların diyetinin yarısı kadardı. Ömer halife olana kadar da diyet bu şekilde sayıldı. Ömer halife olunca bir konuşma yapıp: "Deve fiyatları arttı" dedi. Sonrasında develerin fiyat artışını göz önünde bulundurarak diyeti altın üzerinden bin dinar, gümüş üzerinden on iki bin dirhem, sığır üzerinden iki yüz sığır, koyun üzerinden iki bin koyun, giysi üzerinden de iki yüz giysi olarak takdir etti. Zımmı olanların diyetini ise olduğu gibi bıraktı, diğerlerinin diyetine yönelik yaptığı bu artışı zımmı olanların diyetine yansıtmadı.(--- Ebu Davud, diyet (4542).

 

16076- Hasan bildiriyor: "Hz. Ali diyeti gümüş üzerinden on iki bin dirhem olarak takdir etti.''(--- Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (S/79).

 

16077- Şafii der ki: Bizim de görüşümüz budur. Iraklılar ise diyetin on bin dirhem olduğunu söylerler.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Ölüme Varmayan Yaralamalarda Diyet