MARİFETU

SUNEN VE’L-ASAR

NAFAKALAR

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Anne-Baba İçinden çocuğu En Çok Hangisi Hak Eder?

 

15600- Sünen Harmele'de şöyle geçmektedir: Ebu Meymune bildiriyor: Farisi bir adam ve (boşadığı) eşi bir oğullarıyla birlikte davalaşmak üzere Ebu Hureyre'ye geldiler. Farisı: "Ey Ebu Hureyre! Bu bizim oğlumuzdur" dedi. Bunun üzerine Ebu Hureyre: "Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu konuda hüküm verdiğini gördüğüm gibi aranızda hüküm vereceğim. Ey çocuk! İşte baban, işte annen! İstediğini seç" dedi. Sonra Ebu Hureyre şöyle devam etti: "Bir adamın ve bir kadının oğulları konusunda davalaşmak üzere Allah Resulü'ne (Sallallahu aleyhi ve Sellem) geldiklerine şahit oldum. Adam: ''Ey Allah'ın Resulü! Oğlum bana faydalı oluyor'' deyince, kadın da: ''Oğlum bana Ebu Utbe kuyusundan su getirip içiriyor'' dedi. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Ey çocuk! İşte baban, işte annen!

 

15601- Umare el-Cermı der ki: Hz. Ali, annem ile amcam arasında seçim yapmamı istedi. Sonra da benden daha küçük olan kardeşim için: "Şayet bu da şunun yaşında olsaydı onun da tercih yapmasını söylerdim" dedi.(--- Şafii, el-Ümm (5/92) ve Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (8/4).

 

15602- Başka bir kanalla bir öncekinin aynısı rivayet edilirken Umare'nin: ''O zamanlar yedi veya sekiz yaşlarındaydım" dediği zikredilir.(--- Şafii, el-Ümm (5/92).

 

15603- Za'ferani'nin rivayetinde Şafii'nin el-Kadım'de isnadıyla bildirdiğine göre Ömer b. el-Hattab bir erkek çocuğundan, yanında kalması için babası veya annesinden birini seçmesini istemiştir.(--- Abdurrezzak, Musannef (7/155), Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (8/4) ve İbn Hazffi, el-Muhalla 10/328).

 

15604- Şafii, el-Kadım'de şöyle demiştir: "Kendi başına yemek yiyip kendi başına giysilerini giyebilecek duruma gelene kadar çocukta hak sahibi annedir. Bundan sonra da babadır. Hayız görene kadar da kız çocuğunda hak sahibi annedir."

 

15605- Sonra sözlerine devam ederek şöyle dedi: "Rivayet edildiğine göre Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir çocuğu anne ve babası arasında muhayyer bırakmıştır. İkisinden biri de müşrik idi. Hz. Ali ile (kadı) Şureyh'ten aynı fetva sabit (sahih) bir şekilde rivayet edilmiştir. Rivayetleri huccet sayılacak hiç kimse de buna muhalefet etmemiştir.

 

15606- Beyhaki der ki: "Hz. Ali'den olan rivayeti Şafii, el-Cedid'de daha önce zikredilen isnadla zikretmiştir."

 

15607- Abdulhamıd b. Cafer, babasından bildiriyor: Rafi' b. Sinan Müslüman olurken karısı Müslüman olmayı kabul etmedi. Kadın Hz. Peygamber'e (Sallallahu aleyhi ve Sellem) geldi ve: "Kızımı istiyorum, sütten de kesilmiş bir kız" veya buna benzer bir şey dedi. Rafi' de: "Ben de kızımı almak istiyorum" dedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Rafi'ye: ''Şu tarafta otur" buyurdu. Sonra kadına: ''Sen de şu tarafta otur" buyurdu. Sonra kızı ortalarında oturttu ve: ''Her biriniz kızı çağırın" buyurdu. Kız çocuğu önce annesine doğru yöneldi. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Allahım! Onu doğru olana yönlendir" diye dua edince babasına doğru döndü. Bu şekilde de kızı babası aldı.(--- Ebu Davud, talak (2244), Nesai, talak (3/162), İbn Mace, ahkam (2/788) ve Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (8/30).

 

15608- Şafii der ki: "Kadın evlenirse artık çocuğu yanında tutma hakkı yoktur''(--- Şafii, el-Ümm (5/92).

 

15609- Amr b. Şuayb, babası kanalıyla dedesi Abdullah b. Amr'dan bildiriyor: Kadının biri: "Ey Allah'ın Resulü! Ben şu çocuğu karnımda taşıdım, göğsümden emzirdim ve kucağımda korudum. Ancak babası beni boşadı ve onu elimden almak istiyor" dedi. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Evlenmediğin müddetçe çocuğun velayetini daha çok sen hak edersin" buyurdu.(--- Abdurrezzak, Musannef (7/153), Ahmed, Müsned (2/182), Ebu Davud, talak (2276) ve Hakim, el-Müstedrek (1/207).

 

15610- Şafii der ki: "Kadın evlenir ve dul annesi varsa, çocuğun anneannesi, çocuğun annesi konumundadır.''(--- Şafii, el-Ümm (S/92).

 

15611- Kasım b. Muhammed der ki: Ömer b. el-Hattab, Ensarlı bir kadınla evlenmişti ve bu kadından Asım b. Ömer dünyaya geldi. Daha sonra Ömer bu kadından ayrıldı. Bir defasında Ömer, Kuba'ya yolculuğu sırasında oğlunu mescidin avlusunda oynarken gördü. Ömer çocuğun kolundan tutup kaldırdı ve bineğe önüne koydu. Ancak kadının anneannesi yetişip çocuğu elinden aldı. İkisi Ebu Bekr'in huzuruna çıktılar. Ömer: "Oğlum!" derken, nine de: "Oğlum!" diyordu. Ebu Bekr, Ömer'e: "çocuğu ona bırak" deyince, Ömer bir daha onu almaya çalışmadı.(--- Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (B/S).

 

15612- Beyhaki der ki: Ali b. Ebi Talib'den bize bildirilene göre Hamza'nın kızı konusunda davalaştıklarında, Hz. Ali: "Onu ben alacağım, o benim kardeşimin kızıdır" dedi. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kızın teyzesinde kalmasına hükmetti ve: "Teyze, anne konumundadır" buyurdu.(--- Tirmizi, hac (938, "hasen sahih").

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Kölelerin Nafakası