MARİFETU SUNEN VE’L-ASAR |
LİAN |
ANA SAYFA Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
Lian'ın Sünneti,
çocuğu İnkar Etmek ve Onu Annesine Nisbet Etmek
15064- Sehl b. Sa'd
es-Saidl'nin bildirdiğine göre Uveymir el-Aclanı, Asım b. Adiy el-Ensari'ye
gelip: "Ey Asım! Bir erkek hanımıyla başka bir erkeği görse ve o onu öldürse,
siz de (kısas olarak) onu öldürür müsünüz? Ya da bu adam nasıl hareket edecek?
Ey Asım! Benim için bunu Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sor"
dedi. Asım bunu Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sorunca Hz.
Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) böylesi sorulardan hoşlanmadı ve onu
ayıpladı. Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem) işittikleri Asım'ın
ağırına gitmişti. Asım ailesine dönünce Uveymir gelip: "Ey Asım!
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sana ne dedi?" diye sordu. Asım,
Uveymir'e: "Sen hayır getirmedin. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
sorduğun meseleden hoşlanmadı" cevabını verince Uveymir: "Vallahi
bunu sormadan peşini bırakmayacağım" deyip Resulullah'a (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) geldi ve insanların ortasında: "Ey Allah'ın Resulü! Bir erkek
hanımıyla başka bir erkeği görse ve o onu öldürse, siz de (kısas olarak) onu
öldürür müsünüz? Ya da bu adam ne yapacak?" diye sordu. Hz. Peygamber
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Senin ve hanımın hakkında vahiy indi. Git
onu getir" buyurdu. Sehl b. Sa'd der ki: Uveymir ve hanımı Resulullah'ın
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanında lanetleştiler. Ben de insanlarla beraber
oradaydım. Lanetleşmeyi bitirince Uveymir: "Ey Allah'ın Resulü! Ben onu
(nikahım altında) tutacak olursamı onun hakkında yalan söylemiş duruma
düşerim" dedi ve Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona (hanımını
boşaması için) emir vermeden önce onu üç talakla boşadı. ibn Şihab:
"Bundan sonra lanetleşenler bu yolu takip ettiler" demiştir.
Buhari, Sahih'de
Abdullah b. Yusuf ve başkası kanalıyla Malik'ten ve Müslim ise Yahya b. Yahya
kanalıyla Malik'ten rivayet etmiştir.(--- Buhari, talak (5308) ve Müslim, lian
(3673-3675),
15065- Sehl b. Sa'd
anlatıyor: Uveymir el-Aclani, Asım b. Adiy'e gelip: "Ey Asım b. Adiy!
Benim için Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hanımının yanında başka
bir erkek gören onu öldürse, siz de (kısas olarak) onu öldürür müsünüz?
"Ya da bu adam ne yapmalı?'' diye sor" dedi. Asım bunu Resulullah'a
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) sorunca, Hz, Peygamber (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) böylesi sorulardan hoşlanmayıp onu ayıpladı. Uveymir, Asım ile
karşılaşınca:
"Ne yaptın?"
diye sordu, Asım: "Ne yapacağım! Sen bana hayır getirmedin. Resulullah'a
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) sorduğumda bu sorulardan hoşlanmadı"
cevabını verdi. Uveymir: "Vallahi Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) gidip soracağım" dedi ve Hz. Peygamber'e (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) gittiğinde haklarında ayetin nazil olduğunu gördü, Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) onları çağırıp lanetleştirdi. Uveymir: "Ben onu (nikahım
altında tutarak) alıp gidecek olursamı onun hakkında yalan söylemiş duruma
düşerim" dedi ve Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona (hanımını
boşaması için) emir vermeden önce onu boşadı. Sonra Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): "Eğer kadının doğurduğu çocuk siyah ve dolgun kalçalı
olursa o zaman Uveymir doğru söylüyor demektir. Fakat kumral ve kertenkele gibi
kısa doğurursa Uveymir yalan söylüyor demektir" buyurdu. Kadın çocuğu
istenmeyen şekilde doğurdu.
İbn Şihab: "Bundan
sonra lanetleşenler bu yolu takip ettiler" demiştir.(--- Şafii, el-Ümm
(S/12S, 289).
15066- Sehl b. Sa'd'ın
bildirdiğine göre Uveymir, Asım'a gelip: "Bir erkek hanımıyla başka bir
erkeği görse ve o onu öldürse, siz de (kısas olarak) onu öldürür müsünüz? Ey
Asım! Benim için bunu Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sor"
dedi. Asım bunu Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sorunca, Hz.
Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) böylesi sorulardan hoşlanmayıp onu
ayıpladı. Asım, Uveymir'e dönüp Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu
sorulardan hoşlanmayıp kendisini ayıpladığını söyleyince, Uveymir:
"Vallahi Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gideceğim" dedi
ve geldiğinde Asım gittikten sonra Kur'an nazil olduğunu gördü. Resulullah'a
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) sorusunu sorduğunda Hz. Peygamber (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): "Hakkınızda Kur'an indi" buyurdu ve Uveymir ile
hanımı ileri çıkıp lanetleştiler. Sonra Uveymir: "Ben onu nikahım altında
tutacak olursam, onun hakkında yalan söylemiş duruma düşerim" dedi ve
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona (hanımını boşaması için) emir
vermeden önce onu boşadı. Bundan sonra lanetleşenler bu yolu takip ettiler.
Sonra Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Eğer kadının doğurduğu çocuk
kızıl ve kertenkele gibi kısaysa, Uveymir hanımı hakkında yalan söylemiş
demektir. Eğer çocuk siyah, iri gözlü ve dolgun kalçalı olursa o zaman Uveymir
doğru söylüyor demektir.'' Kadın çocuğu istenmeyen şekilde doğurdu.
Buhari, Sahih'de ibn Ebi
Zi'b kanalıyla rivayet etmiştir.
15067- Said b.
el-Müseyyeb ve Ubeydullah b. Abdillah b. Utbe bildiriyor: Allah Resulü
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Eğer kumral ve ince bacaklı doğurursa çocuk
kocasınındır. Eğer siyah ve kıvırcık saçlı doğurursa çocuk itham edildiği
kişinindir'' buyurdu. Kadın siyah bir çocuk doğurdu.(--- Şafii, el-Ümm
(5/125,290).
15068- Sehl b. Sa'd'ın bildirdiğine
göre Ensar'dan bir adam Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gelerek:
"Ey Allah'ın Resulü! Bir erkek hanımıyla başka bir erkeği görse ve o onu
öldürse, siz de (kısas olarak) onu öldürür müsünüz? Ya da bu adam nasıl hareket
edecek?" diye sordu. Bunun üzerine Yüce Allah onun hakkında Kur'an'da
lanetleşmeyle ilgili ayetleri indirdi. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) ona: "Senin ve hanımın hakkında hüküm verilmiştir" buyurdu ve
lanetleştiler. Ben de buna şahit oldum. Sonra adam Resulullah'ın (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) yanında hanımından ayrıldı. Bundan sonra lanetleşenlerin
ayrılmaları uygulana gelmeye başladı. Kadın bu sırada hamileydi ve kocası
çocuğun kendisinden olmadığını söylüyordu. O çocuk annesine nisbet ediliyordu.
Buhari ve Müslim,
Sahıh'de İbn Cüreyc kanalıyla bundan detaylı olarak rivayet etmişlerdir.(---
Şafii, el-Ümm (5/125, 126,290).
15069- Kasım b. Muhammed
der ki: İbn Abbas'ın lanetleşenlerin hadisini anlattığına şahid oldum. İbn
Şeddad, ona: "Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Eğer
delilsiz olarak birini recmedecek olsam bunu recmederdim" dediği söz bu
kadınla ilgili miydi?" diye sorunca İbn Abbas: "Hayır. O İslam'da
açıkça kötülüğü yapan bir kadındı" cevabını verdi.
Buhari ve Müslim,
Sahlh'de Süfyan kanalıyla rivayet etmişlerdir.(--- Buhari, hudUd (6855) ve
Müslimı lian (3689).
15070- İbn Ömer'in
bildirdiğine göre Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) lanetleşen bir
karı kocaya şöyle buyurdu: "Hesabınız Allah'a aittir. Biriniz yalan
söylüyor. Artık hanımına geri dönme imkanın yoktur. Eğer onun hakkındaki
söylediklerinde doğruysan (ona verdiğin mal) kadının fercinin sana helal
kılınmasının karşılığı olur. Eğer onun aleyhinde yalan söylediysen bu (mala
kavuşma imkanı senin için daha da uzaktır.''
Buhari ve Müslim,
Sahıh'de Süfy2ln kanalıyla rivayet etmişlerdir.(--- Buhari, talak (5312) ve
Müslim, lian (3678).
15071- İbn Ömer der ki:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Benı Aclan'dan olan bir karı kocayı
birbirinden ayırıp şahadet ve orta parmağını birleştirerek:
"Allah ta biliyor
ki ikinizden biri yalancısınız. Aranızda tövbe edecek var mı?'' buyurdu.
Buhari ve Müslim,
Sahıh'de Süfyan kanalıyla rivayet etmişlerdir.(--- Buhari, talak (5312) ve
Müslim, lian (3679, 3680).
15072- İbn Ömer'in
bildirdiğine göre Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) zamanında bir adam
hanımının zina ettiğini iddia etti ve çocuğun kendisinden olmadığını söyledi.
Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onları ayırdı ve çocuğu
annesine verdi.
Buhari ve Müslim,
Sahih'de Malik kanalıyla rivayet etmişlerdir.(--- Buhari, talak (5315) ve
Müslim, lian (3682).
15073- Şafii der ki: İbn
Ebi Zi'b'in hadisi Sehl b. Sa'd'ın: "Lanetleşenlerin takib ettiği yol
buydu" dediğinin delilidir. Malik ve İbrahim'in hadisinde, Sehl'in sözünü
İbn Şihab söylemiş gibi geçmektedir. Bu durumda bir aykırılık yoktur. Bazen İbn
Şihab bunu Sehl'i zikretmeden, bazen zikrederek söyleyebilir. İbn Ebi Zi'b,
İbrahim b. Sa'd'ın Malik'in hadisine yaptığı ilaveye muvafakat etmiştir.''(---
Beyhaki, es-Sünenü'l-Kübra (7/399) ve Şafii, el-Ümm (5/126).
15074- Beyhakl der ki:
"İbn Cüreyc, Abdurrezzak'ın rivayetinde bunu İbn Şihab'ın sözü olarak
zikretmiştir. Evzai de bunu İbn Şihab'ın sözü olarak aktarmıştır. "
15075- Sehl b. Sa'd bildiriyor:
"Aclan kabilesinden Uveymir el-Ensari, Asım b. Adiy'e gitti ... "
şeklinde başlayıp Malik'in hadisiyle aynı manada bir rivayette bulunulmuştur;
ancak farklı olarak şu ibare vardır: "Lanetleşme işini bitirdiklerinde
Uveymir: ''Ey Allah'ın Resulü! Ben onu nikahım altında tutacak olursam, onun
hakkında yalan söylemiş duruma düşerim'' dedi ve Hz. Peygamber (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) ona (hanımını boşaması için) emir vermeden önce onu üç
talakla boşadı. Onun, hanımından ayrılmasıyla artık lanetleşenter ayrılmaya
başladılar."
15076- Sehl der ki:
"Uveymir'in hanımı hamileydi ve doğan bu çocuk annesine nisbet edilirdi.
Ondan sonra artık bu durumdaki çocuk annesine, anne de çocuğuna varis olmaya
başladı."
Müslim, Sahih'de
Harmele'den rivayet etmiştir.(--- Müslim, lian (3674).
15077- Şafii der ki:
"(Sehl'in rivayetinde) adam kendi doğruluğundan ve hanımının yalan
söylediğinden emin olduğu için, lanetleşmenin zaten boşanma anlamına geldiğini
bilmeden hanımını üç talakla boşamış olabilir. Bu durum da başka bir konudan
dolayı boş olmuş bir kadını ayrıca boşama gibidir veya satışta muhayyerlik
süresi isteme gibidir veya selef türü satışta garanti istemek gibidir. Zira
bunlar dile getirilse de, getirilmese de zaten gereken şeylerdir.''(--- Şafii,
el-Ümm (5/129).
15078- İbn Ömer bunu
rivayet ederken Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onları ayırdığın!
zikretmiştir. Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ayırması da kocanın
ayrılması gibi değildir. Zira Hz. Peygamber'in (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
ayırması hüküm olarak ayırmadır.
15079- Şafii, Sehl ile
İbn Şihab'ın: "Bundan sonra lanetleşenler bu yolu takip ettiler"
şeklindeki sözleri ile boşanmanın kastedildiğini bildirmiştir.
15080- Şafii'nin kavlini
destekler nitelikte ibn Abbas, Hilal b. Umeyye'nin lanetleşme kıssasını
anlatırken şöyle dedi: "Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) kadına zinacı ve çocuğunun da veledi zina diye çağrılmamasını emretti.
Kadını veya doğacak çocuğu bu şekilde çağıranların da cezalandırılacağını
söyledi. Ortada bir talak veya ölüm olmadan ayrıldıkları için de erkeğin kadına
ev ve nafaka vermesi gerekmediğine hükmetti.''(--- Ebu Davud, talak (2256).
15081- Şafii der ki:
"Yüce Allah'ın Kitabı'ndan sonra Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) sünnetinde Hanın hükmünde açık deliller vardır. Bunlardan bir tanesi,
Uveymir'in sormaktan hoşlanmadığı için bunu kendi adına değil de başka birinin
adına hanımının yanında başka bir erkek gördüğünü bildirerek sormuş olmasıdır.
Yani Uveymir bu meselenin cereyan ettiğini Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) bildirmemiştir."
15082-15083- Amir b.
Sa'd'ın, babasından bildirdiğine göre Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): "Müslümanlar içinde en büyük suçu) haram olmayan bir şey hakkında
soru sorup onun haram kılınmasına sebep olan kişi işler'' buyurmuştur.(---
Buhari, i'tisam (7289) ve Müslim, fedail (7/332). Şafii, el-Ümm (5/126, 127).
15084- Şafii der ki:
Yüce Allah: "Ey iman edenler! Size açıklandığı takdirde, sizi üzecek olan
şeylere dair soru sormayın"[Maide, 101] buyurmaktadır.
15085- Önceleri hakkında
ayetinmeyen şeyler hakkında sorulurdu.
Resulullah'ın
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) zikrettiği gibi gerçekleşmesi hoş karşılanmayan
şeyler hakkında ayetindirildiği zaman artık ebedi olarak o şey haram olurdu.
Ancak Allah'ın bunu neshetmesi veya Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
dili ile sünnetinin başka bir sünnet ile neshedilmesi bunun dışındadır. Bu da
Allah'ın emri ile Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) haram kıldığı
şeyin kıyamet gününe kadar artık haram kaldığına delalet emektedir.
15086- Resulullah'a
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu sorunun sorulması ve Allah'ın bu konuda hüküm
indirene kadar Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hemen cevap
vermeyişi burada bir hükmün olduğuna delalet etmektedir. Hz. Peygamber
(Sallallahu aleyhi ve Sellem), Uveymir'e: "Senin ve hanımın hakkında vahiy
indi" buyurdu ve Allah'ın emrettiği şekilde onları lanetleştirdi. Sonra
onları ayırıp çocuğu anneye nisbet etti ve kendisine: "Artık hanımına geri
dönme imkanın yoktur'' buyurdu. Mehri de kocaya iade etmemişti. Bu da
lanetleşmede verilmesi gereken hükümlerden biri idi.(--- Şafii, el-Ümm (5/127).
15087- Sonra Şafii,
Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu yöndeki sünnetlerini zikretti.
Biz de bunları asıl metinlerde naklettik.
15088- Şafii der ki:
"Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) lanetleşenlere: ''Hesabınız
Allah'a aittir. Biriniz yalan söylüyor'' buyurması, görmüş olduğu kadarıyla
hüküm verdiğine delalet etmektedir. Görmediği şeyleri bilen ise
Allah'tır." Sonra Şafii bu konuda açıklamalarda bulundu. Bu açıklamalar da
başka bölümlerde zikredilmiştir.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan: