MARİFETU

SUNEN VE’L-ASAR

ALIŞVERİŞ

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Peşin ve Veresiye Satışlarında Faizin Karışabileceği Mallar ve bu Konudaki Rivayet

 

11016- Malik b. Evs b. el-Hadesan bildiriyor: Yüz dinar bozdurmak istediğimde Talha b. Ubeydillah beni çağırdı. Bozdurma miktarı konusunda karşılıklı anlaşmamız üzerine dinarları benden aldı ve elinde evirip çevirdikten sonra bana: "Cariyem -veya haznedarı m- Gabe'den geldiğinde karşılığını sana veririm" dedi. Ömer b. el-Hattab da bizi dinliyordu. Talha böyle deyince, Ömer: "Vallahi olmaz! (Dinarların karşılığını) alana kadar yanından ayrılma!" diye çıkıştı ve şöyle devam etti: "Zira Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Peşin olmadıktan sonra altını gümüş karşılığında satmak (veya satın almak) faizdir. Peşin olmadıktan sonra buğdayı buğday karşılığında satmak (veya satın almak) faizdir. Peşin olmadıktan sonra hurmayı hurma karşılığında satmak (veya satın almak) faizdir. Peşin olmadıktan sonra arpayı arpa karşılığında satmak (veya satın almak) faizdir'' buyurdu."

 

11017- Şafii der ki: Bu hadisi Malik'e tereddütsüz ve doğru bir şekilde okumuştum. Ezberimden değil de okuyarak aktardığım için aradan uzun bir zaman geçtikten sonra "Haznedarım" mı yoksa "Cariyem" mi olduğu konusunda tereddüde düştüm. Ancak başkası bunu ondan rivayet ederken "Haznedarım" lafzını kullanmıştır.

Buhari, Sahih'de Abdullah b. Yusuf kanalıyla Malik'ten "Haznedarım geldiğinde" lafzıyla aktarmıştır. Müslim ile Buhari de Leys ve başkası kanalıyla Zühri'den rivayet etmişlerdir.(--- Buhari, buyu' (2134) ve Müslim, buyu' (3982).

 

11018- Başka bir yolla Malik b. Evs aynısını Hz. Ömer hadisiyle Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem) rivayet etmiştir. Bu rivayette: "Haznedarım Gabe'den geldiğinde" ibaresi geçmiştir.

Şafii der ki: "Bunu ise iyice aklımda tuttum, herhangi bir tereddüdüm yoktur."

Müslim, Ebu Bekr b. Ebi Şeybe ve başkası kanalıyla İbn Uyeyne'den rivayet etmiştir.

 

11019- Ebu Said el-Hudri'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Aynı miktarda olmadıktan sonra altını altınla değiştirmeyin. Aynı miktarda olmadıktan sonra gümüşü de gümüşle değiştirmeyin. Değiştirirken bunlardan birini diğerinden daha fazla tutmayın. Henüz mevcut olmayanı hazır olan bir şey karşılığında satmayın. ''

Buhari ve Müslim, Sahih'de Malik b. Enes'ten tahric etmişlerdir.(--- Buhari, buyu' (2177) ve Müslim, buyu' (1584).

 

11020- Ebu Said'in rivayetine göre Şafii şöyle demiştir: Ubade de mana olarak aynısını daha açık bir şekilde Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem) rivayet etmiştir.

 

11021- Müslim b. Yesar ve başka bir adamın Ubade b. es-Samit'ten bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Altını altınla, gümüşü gümüşle, buğdayı buğdayla, arpayı arpayla, hurmayı hurmayla, tuzu da tuzla aynı miktarda, aynı ölçüde ve peşin olmadıktan sonra değiştirmeyin. Ama altını gümüş, gümüşü altın, buğdayı arpa, arpayı buğday, hurmayı tuz, tuzu da hurma karşılığında peşin olduktan sonra istediğiniz gibi değiştirebilirsiniz. "

Ravilerden biri bunu rivayet ederken tuzu veya hurmayı zikretmemiş, biri de rivayet ederken: "Kim fazla verir veya fazla alırsa faiz alıp vermiş olur" eklemesini yapmıştır.(--- Nesai, buyu' (3/274-275) ve İbn Mace, ticaret (2254).

 

11022- Beyhaki der ki: Diğer adamın Abdullah b. Ubeyd olduğu söylenmiştir. Bunu Seleme b. Alkame, Muhammed b. Sırın'den naklen söylemiştir. Aynı şekilde Müslim b. Yesar'ın hadisi bizzat Ubade'den işitmediği, Eş'as es-San'anı kanalıyla Ubade'den işittiği söylenmiştir. Katade hadisi bu şekilde Ebu'l-Halil kanalıyla Müslim el-Mekki'den, o Ebu'l-Eş'as'tan, o da Ubade'den rivayet etmiştir.

 

11023- Ebu'l-Eş'as bildiriyor: Ubade'nin bir hutbesine şahit oldum.

Ubade, Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem) naklen şöyle dedi: "Altın ağırlığı denk olacak şekilde altınla değiştirilir. Gümüş ağırlığı denk olacak şekilde gümüşle değiştirilir. Buğdayaynı ölçekte buğdayla değiştirilir. Arpa aynı ölçekte arpayla değiştirilir. Aynı şekilde hurma aynı ölçekte hurmayla, tuz aynı ölçekte tuzla değiştirilir. Arpa daha fazla olacak şekilde buğdayı arpa karşılığında değiştirmenin bir sakıncası yoktur. Bu değiştirmede daha fazla veren veya alan faize bulaşmış olur.''

 

11024- Beyhaki der ki: Başka bir kanalla rivayet edilirken Ebu Kılabe'nin:

"Şam'da Müslim b. Yesar'ın bulunduğu ders halkasında otururken Ebu'l-Eş'as geldi ve Ubade'den naklen şöyle dedi... " dediği zikrediliL Hadis bu kanalla sabittir ve Müslim bunu Sahih'de rivayet etmiştir. Hadis bazı ziyadelerle farklı raviler tarafından zikredilmiştir.

 

11025- Ebu'l-Eş'as anlatıyor: Muaviye'nin komutanlığında bir savaşa çıkmıştık. Bu savaşta ganimet olarak altın ve gümüş elde ettik. Muaviye, bir adama bu altın ve gümüşleri insanlara atiyyeleri karşılığında satmasını emredince, insanlar bunları almak için koşuştu. Ubade kalkıp onları bundan alıkoyunca aldıklarını iade ettiler. Bir adam gidip Muaviye'ye şikayette bulununca, Muaviye konuşma yapmak üzere kalktı ve: "Bazılarına ne oluyor da bizim Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem) işitmediğimiz sözleri aktarıp onun adına yalan söylüyorlar!" dedi. Ubade kalkıp şöyle dedi: "Vallahi Muaviye hoşlanmasa da Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hadis söyleyeceğiz. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Aynı miktarda) aynı ölçüde ve peşin olmadığı sürece altını altın) gümüşü gümüş) buğdayı buğday) arpayı arpa) hurmayı hurma ve tuzu tuz karşılığında satmayın'' buyurdu."

Müslim, Sahih'de İshak b. İbrahım kanalıyla Abdulvehhab'dan rivayet etmiştir.(--- Müslim, buyu' (1587).

 

11026- Ebu'l-Eş'as es-San'anı bildiriyor: Muaviye'nin komutanlığı altında bazıları altın ve gümüş kapları atiyyelerine (maaşlarına) karşılık satın almak isteyince Ubade b. es-Samit kalkıp şöyle dedi: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), aynı miktarda ve ölçüde olmadığı sürece altını altın, gümüşü gümüş, buğdayı buğday, hurmayı hurma, arpayı arpa ve tuzu tuz karşılığında değiştirmeyi yasakladı ve verilen veya alınan fazlalığın da faiz olacağını söyledi."(--- Müslim, buyu' (1587).

 

11028-11027 - Ubade b. es-Samit'in bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Altını altın, gümüşü gümüş, buğdayı buğday, arpayı arpa, hurmayı hurma ve tuzu tuz karşılığında sadece aynı miktarda, aynı ölçüde ve peşin olduğu sürece değiştirebilirsiniz. Değiştirdiğiniz şeyin cinsi farklı ise de peşin olduktan sonra dilediğiniz gibi değiştirin. ''

Müslim, Sahih'de Ebu Bekr b. Ebi Şeybe'den rivayet etmiştir.

 

11029- Eşcai de bunu Süfyan'dan, değiştirilen farklı cinslerin açıklamasını da yaparak rivayet etmiştir.

 

11030- Ebu Said el-Hudri bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bizlere elde mevcut olan erzaklardan dağıtırdi. Ancak daha güzelini canımız çektiği için bize verilen erzaktan iki sa' verip karşılığında iyisinden bir sa' alırdık. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bundan haberdar olunca: ''Bu yaptığınız da ne oluyor?" dedi. Ona: "Ey Allah'ın Resulü! Bize dağıttığın erzak çok kaliteli olmayabiliyor. Cammız daha iyisini çektiği için de bize verilen erzaktan iki sa' verip karşılığında iyisinden bir sa' alıyoruz" karşılığını verdiğimizde Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Bir dinarı bir dinarla, bir dirhemi bir dirhemle, bir sa' hurmayı bir sa' hurmayla, bir sa' arpayı da bir sa' arpayla aralarında fazlalık olmadan değiştirebilirsiniz" buyurdu.

 

11031-11032- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Dinarı dinarla, dirhemi de dirhemle aralarında fazlalık olmadan değiştirebilirsiniz. "

Müslim, Sahih'de Malik ve başkasından rivayet etmiştir.(--- Müslim, buyu' (1588).

 

11033-11035- Hz. Osman'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Bir dinarı iki dinar, bir dirhemi de iki dirhem karşılığında satmayın'' buyurmuştur.

Malik hadisi bu şekilde mürselolarak rivayet etmiştir. Malik'in bunu Mahreme b. Bükeyr kanalıyla babası Bukeyr'den rivayet ettiği de söylenir. İbn Vuheyb'in Mahreme'den bildirdiğine göre Mahreme'nin babası şöyle demiştir: Süleyman b. Yesar'dan işittiğime göre Malik b. Ebi Amir, Osman'ın bunu Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem) rivayet ettiğini işitmiştir.

Müslim, Sahih'de Ebu't-Tahir'den rivayet etmiştir.(--- Müslim, buyu' (1585).

 

11036- Mücahid'in bildirdiğine göre İbn Ömer: "Dinarı dinarla, dirhemi dirhemle, aralarında fazlalık olmadan değiştirebilirsiniz. Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bize söylediği, bizim de size söyleyeceğimiz budur" demiştir.(--- Malik, buyu' (31), Nesai, buyu' (7/278), Şafii, er-Risale (760) ve Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (5/279).

 

11037- Mücahid der ki: Abdullah b. Ömer'in yanındayken kuyumculardan biri geldi ve: "Ey Ebu Abdirrahman! Ben altın işliyor, bu altına el emeğimin karşılığı kadarını koyup kendi ağırlığından biraz daha ağır bir bedele satıyorum" dedi. İbn Ömer bunu yapmamasını söyledi. Kuyumcu aynı şeyi tekrar tekrar sordukça, İbn Ömer onu bundan alıkoydu. Bu şekilde Mescid'in kapısında bulunan bineğinin yanına kadar ulaştıklarında İbn Ömer: "Dinarı dinarla, dirhemi dirhemle, aralarında fazlalık olmadan değiştirebilirsiniz. Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bize söylediği, bizim de size söyleyeceğimiz budur" dedi.(--- Bak: Malik, buyu' (31), Nesai, buyu' (7/278), Şafii, er-Risale (760) ve Beyhaki, es-Sünenü'l-Kübra (5/279).

 

11038- Şafii der ki: Hatalı bir rivayettir. Zira Süfyan b. Uyeyne bize şöyle bildirmiştir: Verdan er-ROml, İbn Ömer'e: "Ben takı işleyen sonra da emeğim karşılığı kadarını üzerine koyup satan biriyim" deyince, İbn Ömer: "Altını herhangi bir fazlalık olmadan altın la değiştirebilirsiniz. Arkadaşımızın bize söylediği, bizim de size söyleyeceğimiz budur" karşılığını verdi.

 

11039- Şafii der ki: "İbn Ömer'in arkadaşımız sözünden kastı, Ömer b. el-Hattab'tır."

 

11040- Beyhaki der ki: Durum Şafii'nin dediği gibidir. Bu yönde gelen rivayetler İbn Ömer'in bu konuda Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir şey işitmediğini göstermektedir. Ancak Ebu Said el-Hudri ve başka arkadaşları tarafından bu hadisin Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem) geldiğinin sabit olduğunu görünce "Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bize söylediği, bizim de size söyleyeceğimiz budur" demesi normaldir.

 

11041- Ata b. Yesar bildiriyor: Muaviye b. Ebi Süfyan, altından veya gümüşten bir su kabını ağırlığından daha fazla altın veya gümüşe satınca Ebu'd-Derda ona: "ResUlullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) böylesi bir satışı yasakladığını işittim" dedi. Muaviye: "Bunda bir sakınca görmüyorum" karşılığını verince Ebu'd-Derda: "Muaviye'ye tavrımdan dolayı artık beni mazur görün! Ben ona ResUlullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sözünü aktarıyorum, o kendi görüşünü söylüyor. Artık seninle aynı yerde bulunmayacağım!" dedi.(--- Malik, buyu' (33), Nesai, buyu' (7/279), Şafii, er-Risale (1228) ve Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (5/280).

 

11042- Başka bir kanalla Malik'ten aynısı zikredilir. Ancak burada: "Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem), aynı miktarda olmadıktan sonra böylesi bir satışı yasakladığını işittim" ibaresi geçmiştir. Ayrıca Ebu'd-Derda'nın: "Artık senin bulunduğun bir yerde bulunmayacağım!" dediği zikredilip şöyle devam edilir: "Daha sonra Ebu'd-Derda, Ömer'in yanına gelip olayı anlattı. Ömer de Muaviye'ye aynı değerde ve ağırlıkta olmadıktan sonra böylesi bir satışı yapmaması konusunda bir mektup yazdı.''(--- Malik, buyu' (33), Nesai, buyu' (7/279), Şafii, er-Risale (1228) ve Beyhaki, es-Sünenü'l-Kübra (5/280).

 

11043- Şafii, el-Kadım'de şöyle der: "Aynısını Eba Bekre de Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem) rivayet etmiştir."

 

11044- Beyhaki der ki: Eba Bekre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Misli misline olmadıktan sonra altını altın karşılığında satmayın. Misli misline olmadıktan sonra gümüşü gümüş karşılığında satmayın. Ancak altını gümüş, gümüşü de altın karşılığında istediğiniz şekilde satabilirsiniz. ''

Buhari, Sahih'de Sadaka kanalıyla İsmail b. Uleyye'den rivayet etmiştir. Buhari ve Müslim, Abbad b. el-Avvam kanalıyla Yahya'dan tahric etmişlerdir.(--- Buhari, buyu' (2175) ve Müslim, buyu' (1590).

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Faizin Veresiye Satışlarda Olduğunu Söyleyenler