MARİFETU

SUNEN VE’L-ASAR

TAHARE

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

TEYEMMÜM

 

1527- Şafii der ki: Yüce Allah: "Temiz bir toprakla teyemmüm edin. Bunun için de yüzlerinizi ve ellerinizi o toprakla meshedin"[Maide, 6] buyurmaktadır. (--- Şafii, el-Ümm (1/44).

 

1528- ibnu's-Simma bildiriyor: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) teyemmüm alıp yüzünü ve kollarını meshetti." (--- Tahrici daha sonra yapılacaktır.

 

1529- Şafii der ki: "Eğer teyemmüm abdestin yerine geçiyorsa, o zaman makulolan, abdest alırken yüzün ve kolların yıkandığı yerleri teyemmüm ederken de mesh etmektir. Ancak yüce Allah sadece bunları zikretmiş ve abdest ile gusülde yıkanan diğer uzuvların mesh edilmesini muaf kılmıştır." (--- Şafii, el-Ümm (1/49).

 

1530- İbnu's-Simma der ki: "(Bir gün) küçük abdestini yapan Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile karşılaştım. Selam verdiğimde bana cevap vermedi ve (abdestini bitirdikten sonra) kalkıp yanındaki baston ile duvarı eşele Sonra ellerini duvara koydu (sürdü) ve yüzü ile kollarını mesh ettikten sonra bana cevap verdi." (--- Buhari (337) ve Müslim (800).

 

1531- Şafii bu hadisin metnini teyemmüm bölümünde kısa olarak rivayet etmiş ve abdestsiz olarak Allah'ı zikretme bölümünde devamını zikretmiştir. (--- Beyhaki, es-Sünenü'l-Kübra (1/205).

 

1532- İbrahım b. Muhammed veya Ebu'l-Huveyris tarafından isnadı kısa tutulmuştur. Çünkü A'rec yani Abdurrahman b. Hürmüz, İbnu's-Simma'dan hadis işitmemiştir. A'rec bunu İbn Abbas'ın azatlısı Umeyr kanalıyla İbnu'sSimma'dan işitmiştir.

 

1533- İbn Abbas'ın azatlısı Umeyr bildiriyor: Hz. Peygamber'in (Sallallahu aleyhi ve Sellem) eşi Meymune'nin azatlısı Abdullah b. Yesar ile birlikte Ebu'l-Cuheym b. el-Haris b. es-Simma el-Ensari'nin yanına girdik. Ebu'l-Cuheym bize şöyle anlattı: "Bir defasında Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Cemel kuyusu taraflarından geldi. Adamın biri onunla karşılaşınca selam verdi. Ancak Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona cevap vermedi. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir duvarın yanına gidip yüzünü ve ellerini mesh ettikten (teyemmüm ettikten) sonra adamın se!amına karşılık verdi."

Buhari, Sahih'de Yahya b. Bükeyr kanalıyla rivayet etmiştir. (--- Buhari bunu 7 numaralı hadiste geçtiği üzere rivayet etmiştir.

Müslim de bunu rivayet etmiş ve rivayetinde: "Leys b. Sa'd şöyle dedi demiştir. (--- Müslim, Sahih (1/281).

 

1534-1535- Leys'in katibi Ebu Salih Abdullah b. Salih bunu aynı isnad ve aynı mana ile Leys'ten aktarmıştır. Ancak rivayetinde: "Yüzü ile kollarını mesh ettikten sonra adamın selamına karşılık verdi" ifadesini kullanmıştır. (--- Beyhaki, es-Sünenü'l-Kübra (1/205).

 

1536- Bu da kolları (meshetmeyi) zikretme konusunda Ebu'l-Huveyris'in rivayetine muvafıktır. Abdullah b. Ömer'in hadisi de buna şahittir.

 

1537- Nafi' der ki: Bir işi için İbn Ömer ile birlikte İbn Abbas'ın yanına gittik. İbn Ömer'in orada işini görmesinin yanında bize anlattıklarından biri de şöyleydi: "Adamın biri Medine yollarından bir yolda küçük veya büyük abdestini yapıp gelen Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile karşılaşınca selam verdi. Ancak Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) selamına karşılık vermedi. Ardından Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) duvarın birine gidip ellerini bir defa vurdu ve yüzünü meshetti. Sonra bir daha vurup dirseklere kadar kollarını meshetti. Bitirince de: "Selamına karşılık vermeyişimin tek sebebi abdestimin olmayışıydı" buyurdu. (--- Beyhaki, es-Sünenü'l-Kübra (1/206).

 

1538- Muhammed b. Sabit el-Abdı bir önceki hadisi aynı isnad ve aynı mana ile rivayet etmiştir. Ancak rivayetinde: "Adam yolda kaybolmak üzere iken Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) duvarın birine gidip ellerini bir defa vurdu ve yüzünü meshetti. Sonra bir daha vurup kollarını meshetti" ibaresi geçmektedir.  (--- Beyhaki, es-Sünenü's-suğra (1/94).

 

1539- Ebu Davud bunu Sünen'de rivayet etmiştir.

 

1540- Bir grup bunu hadis imamları kanalıyla Muhammed b. Sabit'ten rivayet etmişlerdir. Bunlardan bazıları Yahya b. Yahya, Mualla b. MansOr, Said b. MansOr ve başkalarıdır.

 

1541- Müslim b. İbrahım der ki: Musa b. Hasan b. Abbad'ın rivayeti: "Muhammed b. Sabit el-Abdı bize şöyle anlattı" şeklindedir ve kendisi doğru sözlü birisidir.

 

1542- Osman b. Said ed-Darimi'nin rivayetinde Yahya b. Main, onda bir sakınca görmemiştir.

 

1543- Muhammed b. İsmail el-Buhari, Muhammed b. Sabifin bu hadisi merfu olarak rivayet etmesini kabul etmemiştir.

 

1544- Bu hadisin merfu olarak rivayet edilmesinde bir sakınca yoktur. Çünkü Dahhak b. Osman selam konusundaki bu hadisi Nafi' kanalıyla İbn Ömer'den merfu olarak rivayet etmiştir. Ancak teyemmüm kısmını rivayet etmeksizin hadisi muhtasar olarak zikretmiştir.

 

1545- Yezid b. Abdillah b. Usame b. el-Had bunu Nafi' kanalıyla İbn Ömer'den selam kısmını da teyemmüm kısmını da zikrederek rivayet etmiştir. Ancak rivayetinde: "Sonra yüzünü ve ellerini meshetti" demiştir.

 

1546- Yahya b. Bükeyr kanalıyla Leys'ten, İbnu's-Simma'nın hadis yönünde zikredilmiştir.

 

1547- Muhammed b. Sabit bu hadiste kolları zikretme konusunu rivayette tek kalmıştır.

 

1548- Abdullah b. Ömer yüzünü ve kollarını mesh ederek teyemmÜ etmiştir. Bu şekilde de fetva vermesi Muhammed b. Sabifin rivayeti kuvvetlendirmekte ve sıhhati konusunda ona şahitlik etmektedir.

 

1549- Bu şahitlerle de artık bilindiğine göre Abdullah b. Ömer selam ve teyemmüm kıssasını Allah Resulü'nden (Sallallahu aleyhi ve Sellem) rivayet etmiştir. Kendisi de rivayeti ile Allah Resulü'ne (Sallallahu aleyhi ve Sellem) muhalif değildir. Yüzünü ve dirseklere kadar kolları mesh ederek teyemmüm etmesi de bunu Allah Resulü'nden (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu şekilde ezberlemiş olmasına delalet etmektedir. Muhammed b. Sabit te bunu Nati'den ezberlemiştir. Doğrusunl.: da Allah bilir.

 

1550- Malik bildiriyor: "Abdullah b. Ömer'in azatlısı Nafi' ve Abdullah b. Ömer birlikte Curut'tan geldiler. Mirbed'e ulaştıklarında Abdullah b. Ömer inip toprakla teyemmüm ederek yüzünü ve dirseklere kadar kollarını meshetti. Sonra namaz kıldı." (--- Malik, Muvatta (1/56) ve Beyhaki, es-Sünenü'l-Kübra (1/207) ve es-Sünenü's-suğr," (1/94).

 

1551- İbn Ömer der ki: "Teyemmüm biri yüz için, biri de dirseklere kadar kollar için olmak üzere toprağa iki defa vurmayla yapllır." (--- Malik, Muvatta (1/56).

 

1552- Malik bildiriyor: "Abdullah b. Ömer'in azatlısı Nafi' ve Abdullah b. Ömer birlikte Curut'tan geldiler. Mirbed'e ulaştıklarında Abdullah b. Ömer inip toprakla teyemmüm ederek yüzünü ve dirseklere kadar kollarını meshetti. Sonra namaz kıldı." (--- Malik, Muvatta (1/56), Beyhaki, es-Sünenü'l-Kübra (1/207) ve es-Sünenü's-suğra (1/94).

 

1553- Malik'in, Nafi' kanalıyla bildirdiğine göre Abdullah b. Ömer teyemmüm ederken kollarını dirseklere kadar meshederdi.

 

1554-1555- ibn Ömer der ki: "Teyemmüm biri yüz için, biri de dirseklere kadar eller için olmak üzere toprağa iki defa vurmayla yapllır." (--- Malik, Muvatta (1/56), Beyhaki, es-Sünenü'l-Kübra (1/207) ve es-Sünenü's-suğra (1/94).

 

1556- Aynısı Cabir b. Abdillah el-Ensari hadisinden de bize rivayet olundu. (--- Beyhaki, es-Sünenü'l-Kübra, (1/207) ve Darakutni, Sünen (1/66).

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Teyemmümün Yapılma Şekli Hakkında İhtilaflar