MÜSNED-İ HANBEL

KIYAMET ALAMETLERİ VE KIYAMET

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

49- Ashabdan Bazılarının Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in Şefaatini istemesi; O'nun (s.a.v.) Şirk Koşmayanlara Şefaati

 

1. Ebu Musa ile Muaz

 

28860 (1) Ebu Musa der ki: Resulullah'la (Sallallahu aleyhi ve Sellem) birlikte bir savaşa çıkmıştık. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gece vakti bir yerde konakladığında gecenin bir vaktinde Resulullah'la (Sallallahu aleyhi ve Sellem) görüşmek istedim, ancak kaldığı yerde onu bulamadım. Aramaya çıktığımda ashabından bir adamın da onu aradığını gördüm. Adamla birlikte onu ararken Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) karşıdan geldi. Ona:

 

"Ey Allah'ın Resulü! Savaş halinde olduğumuz kişilerin topraklarındayız. Güvenliğinden yana endişe ediyoruz. Bundan dolayı bir ihtiyacın için bir yere gitmek istediğin zaman ashabından bazılarına söyle de seninle birlikte gitsinler" dediğimizde şöyle buyurdu: ''El değirmenin gürültüsü veya arı uğultusu gibi bir ses işittim. Rabbimin katından bana bir elçi geldi ve ümmetimin üçte birinin cennete girmesi ile onlara şefaatte bulunmam arasında seçim yapmamı istediğini bildirdi. Ben de daha kapsamlı olacağını düşünerek onlara şefaat etmeyi seçtim. ümmetimin yarısının cennete girmesi ile onlara şefaatte bulunmam arasında seçim yapmamı isteyince de daha kapsamlı olacağını düşünerek yine onlara şefaat etmeyi seçtim. ''

 

Ona: "Ey Allah'ın Resulü! Allah'a dua et de bizi şefaat edeceğin kişilerin arasında kılsın" dediğimizde bu yönde dua etti. Bunu Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in diğer ashabına bildirdiğimizde yanına gelip: "Ey Allah'ın Resulü! Allah'a dua et de bizi şefaat edeceğin kişilerin arasında kılsın" demeye başladılar. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) de gelenlere bu yönde dua etti. Ancak bu konu için gelip gidenler çok olunca sonunda: ''Allah'tan başka ilah olmadığına şehadet eden ve bu şekilde ölenler benim şefaatime nail olacaktır'' buyurdu.

 

[Hasen]

 

 

 

28861 (2)- Ebu Musa bildiriyor: Bir defasında ashabı Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) için nöbet tutuyordu. Gece kalktığımda onu yatağında bulamadım. Olanları ve olabilecekleri düşününce ona bakmaya gittim. Giderken Muaz'la karşılaştım ki, o da benim gibi düşünmüş ve Resulullah'ı (Sallallahu aleyhi ve Sellem) aramaya çıkmıştı. O sırada el değirmenin gürültüsüne benzer bir ses işitince yerimizde durduk. Sonrasında sesin geldiği taraftan Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) geldi. ''Nereden geldiğimi ve ne yaptığımı biliyor musunuz?" diye sordu ve şöyle devam etti: "Rabbimin katından bana bir elçi geldi ve ümmetimin yarısının cennete girmesi ile onlara şefaatte bulunmam arasında seçim yapmamı istedi. Ben de onlara şefaat etmeyi seçtim. '' Ona: "Ey Allah'ın Resulü! Allah'a dua et de bizi şefaat edeceğin kişilerin arasında kılsın" dediğimizde: "Sizler ve Allah'a şirk koşmadan ölen herkes benim şefaatime nailolacaktır" buyurdu.

 

[Sahih]

 

 

 

28862 (3)- Ebu Musa (ile Muaz b. Cebel) bildiriyor: Yolculuk sırasında Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir yerde konakladığı zaman Muhacirler hemen yanında konaklardı. Yine bir yolculuk sırasında bir yerde konaklayınca biz de çevresinde konakladık. Gece vakti Muaz'la birlikte uyanıp baktığımızda Resulullah'ı (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yerinde göremedik. Aramaya çıktığımızda el değirmenin gürültüsüne benzer bir ses işittik. Çok geçmeden Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) geldi. Bizi görünce: ''Ne oldu?'' diye sordu. Ona:

 

"Uyanıp seni yerinde göremeyince başına bir şey geldi diye endişeye kapıldık ve seni aramaya çıktık" dediğimizde: ''Rüyamda (Rabbimin katından bana) biri geldi ve ümmetimin yarısının cennete girmesi ile onlara şefaatte bulunmam arasında seçim yapmamı istedi. Ben de onlara şefaat etmeyi seçtim'' buyurdu. Ona: "İslam dini ve aramızdaki arkadaşlık hakkı için bizi de cennete sokmanı istiyoruz" dedik. Diğerleri de başında toplanıp bizim istediğimizin aynısı isteyince: ''Allah'a şirk koşmadan ölen herkes, benim şefaatime nail olacaktır'' buyurdu.

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Taberani, el-Mu'cemu'l-kebir'de (20/342) rivayet etti.

 

 

 

28863 (4)- Ebu Musa bildiriyor: "Bir defasında ashabı Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) için nöbet tutuyordu ... " Sonrasında ravi bir öncekinin aynısını aktarır.

 

[Sahih]

 

 

2. Avf b. Malik

 

28864 (1) Avf b. Malik el-Eşcai bildiriyor: Hz. Peygamber {Sallallahu aleyhi ve Sellem} ile bir yolculuktaydım. Namaz kılmak için durduklarımız dışında hiçbir yerde mola vermeden gecesi ve gündüzüyle birlikte bir gün boyunca yol aldıktan sonra gece yarısına doğru bir yerde konakladık. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yükünü indirince adamın biri onun için nöbet tuttu. Bir ara etrafıma baktığımda herkesler uyumuş, bütün develer çöküp uykuya dalmıştı. Biraz yükselip Resulullah'ın {sallallahu aleyhi ye selle m} bulunduğu yere baktığımda onun yerinde olmadığını gördüm. İnsanların arasında yürüyüp onları geçtim ve gecenin karanlığı içinde yol aldım. Bir ara zil sesine benzer bir ses işittim. Sesin geldiği tarafa gittiğimde orada Muaz b. Cebel ile Ebu Musa el-Eşari'yi gördüm. Yanlarına vardığımda: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) nerede?" diye sordum. O esnada el değirmeninin gürültüsüne benzer bir ses işitince: "Sanırım Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu sesin olduğu yerde bulunuyor" dedim. Muaz ile Ebu Musa: "Otur ve sus" karşılığını verdiler.

 

Az bir zaman geçtikten sonra Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bize doğru geldi. Yanına gidip: "Ey Allah'ın Resulü! Seni yerinde göremeyince endişeye kapıldık ve seni aramaya çıktık" dedik. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Rabbimin katından bana bir elçi geldi ve ümmetimin yarısının cennete girmesi ile onlara şefaatte bulunmam arasında seçim yapmamı istedi. Ben de şefaat etmeyi seçtim'' buyurdu. Ona: "Ey Allah'ın Resulü! Allah için ve aramızdaki arkadaşlık adına bizi şefaatine nail olacaklardan kılmanı istiyoruz" dediğimizde: ''Siz de onlardan olacaksınız'' buyurdu. Diğerlerinin yanına gittiğimizde onlar da Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in etrafında toplanıp: "Bizi de onlardan kıl" demeye başladılar. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Siz de şahit olun ki ümmetimden Allah'a şirk koşmadan ölen herkes şefaatime nail olacaktır'' buyurdu.

 

[Zayıf]

 

 

 

28865 (2)- Avf b. Malik el-Eşcai der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir gece bir yerde konakladı. Herkes kendi devesinin bacağına dayanıp uykuya geçti. Bir ara develere baktığımda Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) devesinin önünde kimsenin bulunmadığını farkettim. Resulullah'ı (Sallallahu aleyhi ve Sellem) aramaya çıktığımda Muaz b. Cebel ve Abdullah b. Kays ile karşılaştım. Onlara: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) nerede?" diye sorduğumda:

 

"Bilmiyoruz, ama vadinin üst taraflarında bir ses işittik" dediler. O esnada el değirmeninin gürültüsüne benzer bir ses işittiğimizde onlara: "Biraz bekleyelim" dedim.

Sonrasında Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanımıza geldi ve: ''Bu gece Rabbimin katından bana bir elçi geldi ve ümmetimin yarısının cennete girmesi ile onlara şefaatte bulunmam arasında seçim yapmamı istedi. Ben de şefaat etmeyi seçtim'' buyurdu. Ona: "Ey Allah'ın Resulü! Allah için ve aramızdaki arkadaşlık adına bizi şefaatine nailolacaklardan kılmanı istiyoruz" dediğimizde: ''Siz şefaatime nail olacaksınız'' buyurdu. Hızlıca diğerlerinin yanına geldiğimizde onlar da Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yokluğundan dolayı endişeye kapılmışlardı. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onlara da:

 

''Bu gece Rabbimin katından bana bir elçi geldi ve ümmetimin yarısının cennete girmesi ile onlara şefaatte bulunmam arasında seçim yapmamı istedi. Ben de şefaat etmeyi seçtim'' buyurdu. Onlar da: "Ey Allah'ın Resulü! Allah için ve aramızdaki sohbet adına bizi şefaatine nail olacaklardan kılmanı istiyoruz" deyip yanında toplaşınca: ''Siz de şahit olun ki ümmetimden Allah'a şirk koşmadan ölen herkes şefaatime nail olacaktır'' buyurdu.

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: İbn Hibban (211, 6463, 6470) ve Hakim (1/67) rivayet ettiler.

 

 

 

28866 (3)- Avf b. Malik el-Eşcai der ki: "Yolculuklarından birinde Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile birlikteydik. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) devesini çöktürünce biz de çöktürdük ... " Sonrasında ravi bir öncekinin aynısını "Şefaat etmem ile ümmetimin yarısının cennete girmesi arasında tercih yapmamı istedi'' lafzıyla aktarır.

 

[Sahih]

 

 

 

28867 (4)- Başka bir kanalla yukarıdaki hadisin aynısı; "ümmetimin yarısının cennete girmesi ile onlara şefaatte bulunmam arasında seçim yapmamı istedi'' lafzıyla rivayet edilmiştir.

 

[Sahih]

 

 

3. Ubade b. es-Samit

 

28868- Ubade b. es-Samit der ki: Bir gece Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ashabı Allah Resulü'nün (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yokluğunu farkettiler. Bir yerde konakladıkları zaman da onu ortalarına alırlardı. Yokluğunu farkettikleri zaman Allah'ın onun için başka arkadaşlar seçtiğini düşünüp endişeye kapıldılar. Uzaktan Hz. Peygamber'in (Sallallahu aleyhi ve Sellem) karartısını gördüklerinde de tekbir getirdiler ve: "Ey Allah'ın Resulü! Allah'ın senin için başka arkadaşlar seçtiğini düşünüp endişeye kapıldık" dediler. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Aksine dünyada da, ahirette de benim arkadaşlarım sizlersiniz'' buyurdu ve şöyle devam etti: ''Allah beni uyandırdı ve: ''Ey Muhammed! Gönderdiğim bütün peygamber ve elçiler benden bir şey istediler, ben de bu isteklerini yerine getirdim. Ey Muhammed! Sen de iste ki istediğini sana vereyim'' buyurdu. Ona: ''Benim istediğim kıyamet gününde ümmetime şefaat etmemdir'' dedim. ''

Ebu Bekr: "Ey Allah'ın Resulü! Bu şefaat nedir?" diye sorunca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: ''Rabbim! Benim bir şefaat isteğim vardı'' dediğimde, Rabbim: ''Evet, var'' karşılığını verecek ve ümmetimden (cennete girenler dışında) geriye kalanları cehennemden çıkarıp cennete koyacaktır.''

 

[Sahih]

 

Heysemi (18487) der ki: "Ahmed ve Taberani rivayet ettiler. Ahmed'in ravileri bazılarında olan zayıflığa rağmen güvenilirdir."

 

 

4. Enes

 

28869- Enes der ki: Hz. Peygamber'den (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kıyamet gününde bana şefaat etmesini istediğimde: ''Şefaat ederim'' buyurdu. Ona: "Ey Allah'ın Resulü! O zaman seni nerede arayayım?" diye sorduğumda: ''Beni ilk önce Sırat köprüsünde ara'' buyurdu. Ona: "Seni Sırat'ta bulamazsam?" diye sorduğumda: ''Beni Mizan'ın yanında ara'' buyurdu. Ona: "Mizan'ın yanında da bulamazsam?" diye sorduğumda, Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''O zaman beni Havz'ın yanında ara. Mutlaka bu üç yerden birinde olurum '' karşılığını verdi.

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Tirmizi, kzyame 4/621 (2433) rivayet etti.

 

 

5. Ebu Hurayra

 

28870 (1) Osman'ın azatlısı İbn Darre der ki: Baki'de Ebu Hureyre ile beraberken: "İnsanlar içinde Muhammed'in (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kıyamet günündeki şefaatini en iyi ben biliyorum" dediğini işittik. İnsanlar etrafında toplanıp: "Allah sana merhamet etsin! Devam et" dediklerinde: "O zaman: "Allahım! Bana iman etmiş ve sana şirk koşmamış her müslümanı bağışla'' buyurucaktır" karşılığını verdi.

 

[Hasen]

 

 

 

28871 (2)- Osman'ın azatlısı İbn Darre der ki: Baki'de Ebu Hureyre ile beraberken: "İnsanlar içinde Muhammed'in (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kıyamet günündeki şefaatini en iyi ben biliyorum" dediğini işittik. İnsanlar etrafında toplanıp: "Allah sana merhamet etsin! Devam et" dediklerinde: "O zaman: ''Allahım! Bana iman etmiş ve sana şirk koşmamış her müslümanı bağışla'' buyurucaktır" karşılığını verdi.

 

[Hasen]

 

 

SONRAKİ