MÜSNED-İ HANBEL |
KIYAMET ALAMETLERİ VE KIYAMET |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
30- Yecuc ve Mecuc'un
Vasıfları
1. Bir Kadın
28709 (1) İbn Harmele, teyzesinden bildirir: Bir defasında Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) bizlere bir hutbe verdi. Parmağı akrep tarafından sokulduğu
için de onu sarmıştı. Hutbesinde şöyle buyurdu: ''Düşmanınızın olmadığını
söylüyorsunuz! Oysa Yecuc ve Mecuc ortaya çıkana kadar savaşıp duracaksınız.
Bunlar da geniş yüzlü, küçük gözlü, siyaha çalan kırmızı saçlı olurlar. Her bir
tepeden akın edip gelirler. Yüzleri, kat kat deriden yapılmış kalkanları
andırır,''
[Sahih]
Heysemi (8/6):
"Ravileri Sahih'in ravileridir" dedi.
AŞAĞIDAKİ HADİSİ BURAYA
TEKERRÜREN ALMAYI FAYDALI GÖRDÜM (mahir)
28690 (1) Nevvas b. Sem'an el-Kilabi anlatıyor: Bir sabah Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem), Deccal'den bahsetti. Ancak ondan bahsederken
sesini bazen alçaltıp bazen de yükseltmesi üzerine Deccal'in (Medine'deki)
hurmalığın içinde olduğunu zannettİk. (Dağılıp) tekrar yanına döndüğümüzde
durumumuzu yüzümüzden anlamıştı. Kendisine: "Ey Allah'ın Resulü! Bu sabah
Deccal'dan bahsettin. Ancak ondan bahsederken sesini bazen alçaltıp bazen de
yükselterek anlattın, biz de onu (Medine'deki) hurmalığın içinde olduğunu
zannettik" dedik. Bunun üzerine şöyle buyurdu: ''Sizin için korktuğum şey
Deccal'den başkasıdır. Şayet ben aranızdayken Deccal çıkacak olsa ben sizin de
yerinize delillerimle onu mağlup ederim. Ancak ben içinizde yokken çıkacak
olursa artık herkes kendi delilleriyle onu yenmeye çalışacaktır. Benden sonra
Allah yerime her müslümanın vekilidir. Deccd) genç, kısa kıvırcık saçlı ve bir
gözü dışarıya çıkmış biridir. Şam ile Irak arasında bir yerden çıkacak ve sağa
sola sataşmaya başlayacaktır. Ey Allah'ın kulları! Onun karşısında sebat
gösterin''
Ona: "Ey Allah'ın
Resulü! Yeryüzünde ne kadar kalacak?" diye sorduğumuzda: ''Kırk gün
kalacak. Ancak bu kırk günün bir günü bir yıl kadar, bir günü bir ay kadar, bir
günü bir hafta kadarken diğer günler de sizin bu günleriniz uzunluğunda
olacaktır'' buyurdu. Ona: "Ey Allah'ın Resulü! O bir yıl gibi olan günde,
kılacağımız bir günlük namaz bizim için yeterli olacak mı?" diye
sorduğumuzda: ''Hayır, Ama zamanın uzunluğuna göre vakitleri siz ayarlarsınız''
buyurdu.
Ona: "Ey Allah'ın
Resulü! Deccal'in yeryüzündeki hızı nasılolacaktır?" diye sorduğumuzda ise
şöyle buyurdu: ''Rüzgar tarafından sürüklenen bir bulut hızında olacak. Bir
topluluğa gelip onları davet edecek, onlar da ona iman edip davetine icabet
edecekler. Göğe emrettiği zaman yağmur yağacak, yere emrettiği zaman da ekinler
yeşerecek. Hayvan sürüleri her zamankinden daha çok yavrulayacak, her
zamankinden daha çok süt verecek ve her zamankinden daha çok doyacaklar. Sonra
başka bir topluluğa gelecek ve onları da davet edecek. Ancak onları onun
sözlerini kabul etmeyecekler. Deccal de oradan ayrılınca malları da onun
peşinden gidecek. Sabah olduğunda o topluluk, mal namına ellerinde bir şeyin
kalmadığını göreceklerdir.
Harabelik bir yere
uğradığı zaman ona: ''Hazinelerini çıkar!'' diyecek (harabe de içinde bulunan
hazineleri çıkaracak). Çıkan hazineler Deccal'in peşinden arıların birbirlerini
takip etmeleri gibi gideceklerdir. Sonra bir adamı çağırıp kılıçla vurup ikiye
ayıracak ve her bir parçası bir ok atımlığı bir mesafeye düşecektir. Sonra onu
çağırdığında o, yüzü parlayarak ve gülerek tekrar yanına gelecektir. Deccal bu
haldeyken Allah, Meryem oğlu Mesih'i gönderecek. Mesıh de Şam'ın doğusundaki
beyaz minarenin yanına, iki güzel giysi içinde, ellerini iki meleğin
kanatlarına koymuş bir şekilde inecek. Deccal'in peşine düşüp onu Ludd
kapısında yakalayacak ve orada öldürecektir. Mesıh bu haldeyken Allah, İsa'ya:
''Kendileriyle savaşmaya kimsenin gücünün yetmeyeceği bazı kullarımı
(diğerlerinden) ayırmıştım. Onları al ve Tur dağına git!'' diye vahyedecek.
Sonra Allah, Yecuc ve Mecuclü gönderecek. Bunlar da ayette zikredildiği gibi
''Her tepeden akın ederler.'' (Enbiya 96)
İsa ve yanındakiler Allah'a dua edince, Yecuc ve Mecuc kavminin
boyunlarından kurtçuklar bitecek ve hepsi birden tek bir kişinin ölümü gibi
ölecek, yok olup gideceklerdir. Daha sonra İsa ve yanındakiler dağdan inip
yeryüzüne dağılacaklar. Ancak yeryüzünde Yecuc ile Mecuc kavminin leşlerinin
kokusunu duyacaklardır. İsa ve arkadaşları Allah'a dua ettiklerinde ise Allah
deve boynu gibi büyük kuşlar gönderecek, bu kuşlar o leşleri alıp Allah'ın
dilediği yere götürüp atacaklardır."
İbn Cabir der ki: Yezid
b. Ata es-Sekseki bana Ka'b'dan veya başka birinden anlatarak: "Kuşlar
onları Mehbil denilen yere atacaktır" dedi. Ona: "Ey Ebu Yezid!
Mehbil neresidir?" dediğimde: "Güneşin doğduğu yerdir"
karşılığını verdi.
"Sonra Allah kırk
gün boyunca yağan bir yağmur gönderecek ki şehirlerde ve yaylada ne kadar ev varsa
hepsi bu yağmurdan nasibini alacak, yeryüzü tertemiz olacak şekilde
yıkanacaktır.
Sonra yere: ''ürünlerini
bitir!'' denilecek. O günü birkaç kişi bir nardan yiyecek ve nar kabuğunun
altında da gölgeleneceklerdir. Hayvanlara bir bereket gelecek. Öyle ki yeni
doğmuş bir devenin eti kalabalık bir topluluğa yetecektir. Yeni doğmuş bir
sığırın eti kalabalık bir topluluğa yetebilecektir. Yeni doğmuş bir koyun dahi
bir aileye yetecektir. İnsanlar bu durumdayken Allah güzel kokulu bir rüzgar
gönderecek, bu rüzgar koltuk altlarından tutup her müslümanın veya müminin
canını alacaktır. Geriye sadece merkepler gibi tepinen insanların en kötüleri
kalacaktır. Kıyamet de işte onların üzerine kopacaktır. ''
[Sahih]
Diğer tahric: Müslim
4/2250 (2137), Tirmizi, fiten 4/510 (2240, "hasen sahih") ve İbn Mace
2/1356 (4075) rivayet ettiler.