MÜSNED-İ HANBEL |
YÖNETİCİLİK VE HİLAFET |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
56- Ali b. Ebi Talib'in Faziletleri
57- Ali b. Ebi Talib'in Faziletleri
Konusunda Farklı Rivayetler
58- Hz. Ali'nin Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'e Olan Konumu
56- Ali b. Ebi
Talib'in Faziletleri
1. İbn Abbas
27470 (1) Amr b. Meymun der ki: İbn Abbas'ın yanında oturmuşken dokuz
kişilik bir grup yanına geldi ve: "Ey Ebu Abbas! Ya sen kalkıp bizimle gel
ya da yanındakiler bizi seninle yalnız bıraksınlar" dedi. İbn Abbas:
"Bilakis ben sizinle gelirim" karşılığını verdi. O zamanlar gözleri
sağlamdı ve henüz kör olmamıştı. Sonrasında konuşmaya başladılar, ama ne
konuştuklarını bilmiyorduk.
Bir süre sonra İbn Abbas
yaka silkerek ve oflayıp puflayarak geldi. "On fazileti bulunan bir adama
(Ali'ye) dil uzatıyorlar" dedi ve şöyle devam etti:
Nebi (Sallallahu aleyhi
ve Sellem)'in, (Hayber'de) hakkında: ''Allah'ın kendisini mahçup etmeyeceği,
Allah ve Resulünü de seven birini göndereceğim'' buyurduğu bir adama dil
uzatıyorlar! Hatta Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu sözü üzerine
bazıları beklenti içine girip kendilerini göstermeye çalıştılar. Ancak Nebi
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Ali nerede?'' diye sordu. "El
değirmeniyle un öğütüyor" dediklerinde, Nebi (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): ''Öğütme işini sizden biri yapamaz mıydı?'' buyurdu. Ali geldiğinde
önünü göremeyecek kadar gözleri ağrıyordu. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
onun gözlerine tüfledi ve sancağı üç defa sallayarak ona verdi. Bu gidişinde de
(Hayber'in fethiyle) Safiyye binti Huyey'i getirmişti.
Bir diğeri, (Hac emiri
olarak) filan kişiyi (Ebu Bekr'i) Tevbe Suresi'yle göndermişken arkasından
Ali'yi göndermiş ve bu görevi Ali ondan devralmıştı. Bu konuda da Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Bu görevi ancak benden bir parça olan benim de
ondan bir parça olduğum biri yapabilir'' buyurdu.
Bir diğeri, Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) amcaoğullarına: ''Dünya ve ahirette içinizden kim
benim velim (yardımcım) olur?'' diye sormuştu. Hiçbiri bunu kabul etmeyince
yanında oturan Ali: "Dünya ve ahirette ben senin velin (yardımcın)
olurum" dedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona: ''Hem dünyada,
hem de ahirette sen benim velimsin" buyurdu. Sonra Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) bir daha onlara dönüp: "Dünya ve ahirette içinizden kim
benim velim (yardımcım) olur?'' diye sordu. Yine hiçbiri bunu kabul etmeyince
Ali bir daha: "Dünya ve ahirette ben senin velin (yardımcın) olurum"
dedi. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona: ''Hem
dünyada, hem de ahirette sen benim velimsin'' buyurdu.
Bir diğeri de Ali,
Hatice'den sonra ilk müslüman olan kişidir. Bir diğeri, ResululIah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) giysisini alıp Ali, Fatıma, Hasan ve Hüseyin'in üzerine örttü
ve: "Ey Ehl-i Beyt! Allah sizden, sadece günahı gidermek ve sizi tertemiz
yapmak istiyor"[Ahzab 33] ayetini okudu.
Bir diğeri, (hicret
esnasında) Ali kendi canını feda edip Nebi'in (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
giysisini giymiş ve onun yerine yatmıştır. Müşrikler de gelip Resulullah'ı
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) taşlarlardı. Ali, Nebi'in (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) yatağında yatmışken Ebu Bekr geldi. Onu Nebi (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) zannedip: "Ey Allah'ın Resulü!" diye seslendi. Ali:
"Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Meymun kuyusuna doğru gitti, ona
yetiş" dedi. Ebu Bekr, Nebi'e (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yetişti ve
birlikte mağaraya girdiler. Müşrikler her zamanki gibi gelip taş atmaya başladı.
Ali de atılan taşlardan dolayı kıvranıyordu. Giysisini başına sarmıştı ve
sabaha kadar da başını giysisinin içinden çıkarmadı. Sabah olup da başını
giysisinin içinden çıkarınca müşrikler: "Adi birisin! Oysa arkadaşını
(Nebi'i) taşladığımız zaman hiç kıvranmazdı. Biz de zaten kıvranmanı
garipsemiştik" demeye başladılar.
Bir diğeri, Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) TEbuk savaşına çıkacağı zaman Ali: "Ben de
seninle çıkayım mı?" dedi. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Hayır!''
karşılığını verince Ali ağlamaya başladı. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): "Benim yanımdaki konumunun, Harun'un, Musa'nın
yanındaki konumu gibi olmasına razı olmaz mısın? Ne var ki sen bir Nebi
değilsin. Sen benim burada halifem olarak kalmadan da benim gitmem uygun
olmaz'' buyurdu. Bir diğeri, Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona: ''Benden
sonra her müminin benim yerime velisi sensin'' buyurmuştur.
Bir diğeri, Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem), Ali'nin kapısı dışında Mescid'e açılan diğer
bütün kapıları kapattırmıştı. Bu şekilde Ali cünup iken de Mescid'e girerdi.
Zira yolu üzerindeydi ve başka da yolu yoktu. Bir diğeri, Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona: ''Her kimin mevlası isem Ali de onun
mevlasıdır'' buyurmuştur.
Bir diğeri de Allah
Kur'an'da, kalplerinde olanı bildiği için onlardan ve Rıdvan biatına
katılanlardan razı olduğunu bildirmiştir. Peki, daha sonra onlara öfkelendiği
yönünde bir şey indirdi mi?
Bir diğeri de, Ömer bir
adam için: "İzin ver de boynunu vurayım!" deyince Nebi (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): ''Gerçekten de bunu yapar mısın? Ama Allah'ın Bedir savaşına
katılanların durumunu görüp: ''Dilediğinizi yapabilirsiniz!'' buyurmadığını
nereden biliyorsun?'' karşılığını verdi.
[Sahih]
27471 (2)- Ahmed başka
bir kanalla bir öncekinin aynısını bildiriyor.
57- Ali b. Ebi
Talib'in Faziletleri Konusunda Farklı Rivayetler
1. Ebu Said
27472- Ebu Said el-Hudri der ki: İnsanlar Hz. Ali'den şikayette
bulununca Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bizlere bir hutbe verdi.
Hutbesinde:
ı Nesai
es-Sünenu'l-kübra'da (8355, 8374, 8548) rivayet etti. Heysemi (14696) der ki:
"Ahmed rivayet etti. Taberani de el-Mu'cemu'l-kebir'inde ve
el-Mu'cemu'l-evsat'ında muhtasar bir şekilde rivayet etti. Ahmed'in ravileri,
Ebu Belc el-Pezari: dışında Sahih'in ravileridir. O da güvenilirdir, ama
kendisinde gevşeklik vardır."
''Ey insanlar! Bana
Ali'yi şikayet etmeyin! Vallahi O, Allah için -veya- Allah yolunda biraz sert
biridir'' buyurduğunu işittim.
[Sahih]
Diğer tahric: Hakim
(3/134) sahih olduğunu söylemiş, Zehebi bu hükmünde onu onaylamıştır.
Heysemi (9/129),
ravilerinin güvenilir olduğunu söyledi.
2. Amr b. Şas
27473- Hudeybiye'de bulunanlardan biri olan Amr b. Şas el-Eslemi
der ki: Ali ile birlikte Yemen'e gittim. Ancak yolda bana o kadar sert davrandı
ki ona karşı içimde bir kızgınlık oluştu. Geri döndüğümüzde Mescid'de ondan
yana şikayetlerde bulundum. Bu şikayetlerim de Resulullah'a (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) ulaştı. Bir sabah Mescid'e gittiğimde Nebi (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) ashabıyla birlikteydi. Beni görünce sert bir şekilde baktı. Oturduğumda
bana: ''Ey Amr! Vallahi bana eziyet ettin'' buyurdu. "Ey Allah'ın Resulü!
Sana eziyet etmekten Allah'a sığınırım" dediğimde: ''Ettin! Zira Ali'ye
eziyet eden bana eziyet etmiş olur'' buyurdu.
[Sahih]
Diğer tahric: İbn Ebi
Şeybe, (adail 12175 (21157) ve İbn Hibban (s. 543, no. 2202) rivayet ettiler.
Hakim (3/122) sahih olduğunu söylemiş, Zehebi bu hükmünde onu onaylamıştır.
3. Hubşı b. Cunade
27474 (1) Veda haccında bulunanlardan biri olan Hubşi b. Cunade
esSeluli'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Ali benden, ben de Ali'denim ve verdiğim sözleri benden başka sadece Ali
benim adıma yerine getirebilir'' buyurmuştur.
İbn Ebi Bükeyr
rivayetinde: ''Borçlarımı benden başka sadece Ali yerime ödeyebilir'' ibaresi
geçmiştir.
[Sahih]
Diğer tahric: Tirmizi,
menakib 5/536 (3719) ve İbn Mace, mukaddime 1/44 (119) rivayet ettiler.
27475 (2)- Başka bir
kanalla yukarıdaki hadisin aynısı nakledilmiştir.
Ravi Şerik der ki: Ebu
İshak'a: "Bunu Hubşi'den nerede işittin?" diye sorduğumda:
"Sebi' mezarlığındaki meclisimizdeyken atının üzerinde yanımızda durdu ve
bunu rivayet etti" dedi.
[Sahih]
27476 (3)- Hubşı b.
Cunade der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in: "Ali benden,
ben de Alidenim ve verdiğim sözleri benden başka benim adıma sadece Ali yerine
getirebilir'' buyurduğunu işittim.
[Sahih]
Diğer tahric: Tirmizi, menakib 5/636 (3719, "hasen
garib"), İbn Mace, mukaddime 1/44 (119), İbn Ebi Şeybe (12/59), Taberani,
M. el-Kebir'de (4/19-20), İbn Ebi Asım, Sünne'de (2/564,598) ve Nesai, Hasaisu
Ali'de (34, 35, 37) rivayet ettiler.
27477 (4)- Hubşı b.
Cunade der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in: "Ali benden,
ben de Alidenim ve verdiğim sözleri benden başka benim adıma sadece Ali yerine
getirebilir'' buyurduğunu işittim.
Ravi Şerik der ki: Ebu
İshak'a: "Bunu Hubşi'den nerede işittin?" diye sorduğumda:
"Filan yerde, adını hatırlayamıyorum" dedi.
[Sahih]
27478 (5)- Veda haccında
bulunanlardan biri olan Hubşı b. Cunade es-Selull'nin bildirdiğine göre
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ali benden, ben de Ali'denim ve
verdiğim sözleri benden başka sadece Ali benim adıma yerine getirebilir''
buyurmuştur.
[Sahih]
4. ümmü Seleme
27479- Ümmü Seleme der ki: Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve
Sellem), Ali'ye: ''Mümin olan biri sana öfke duymazı münafık olan biri de seni
sevmez'' buyurduğumu işittim.
[Hasen]
Diğer tahric: Tirmizi,
menakib 5/635 (3717, "hasen garib") rivayet etti.
5. ümmü Seleme
27480- Ebu Abdullah el-Cedeli der ki: ümmü Seleme'nin yanına
girdiğimde bana: "Sizde Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
sövülüyor mu?" dedi. Ona: "MaazAllah! -veya- SübhanAllah!" veya
buna benzer bir şeyle cevap verdiğimde şöyle dedi: "Resulullah'ın
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''AIf ye söven bana sövmüş olur'' buyurduğunu
işittim."
[Sahih]
6. Ali b. Ebi Talib
27481 (1) Hz. Ali der ki: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bana:
''Seni ancak mümin olan biri sever ve sana ancak münafık olan biri öfke duyar''
buyurdu.
[Sahih]
Heysemi (9/130):
"Ravileri Sahih'in ravileridir" demiştir.
27482 (2)- Hz. Ali der
ki: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bana: ''Seni ancak mümin olan biri sever
ve sana ancak münafık olan biri öfke duyar'' buyurdu.
Diğer tahric: Müslim
(152), Tirmizi (3736), Nesai (8/115) ve İbn Mace (114) rivayet etmişlerdir.
27483 (3)- Hz. Ali der
ki: "Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) üzerinde durarak bana
söylediği sözlerden biri de bana ancak münafık olanların öfke duyacağı ve beni
ancak mümin olanların seveceğidir."
[Sahih]
7. İbn Abbas
27484- İbn Abbas der ki: "Hatice'den sonra Resulullah'la (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) birlikte ilk namaz kılan kişi Ali'dir." Başka bir
defasında rivayet ederken ise: "Hatice'den sonra ilk müslüman olan kişi
Ali' dir" demiştir.
[Sahih]
Diğer tahric: Tirmizi
(4/332) rivayet etti. 24919 (1)'de tekrar etmiştir.
8. İbn Ömer
27485- İbn Ömer der ki: "Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in
zamanında: "İnsanların en hayırlısı Resulullah'tır (Sallallahu aleyhi ve
Sellem), sonra Ebu Bekr, sonra da Ömer'dir" derdik. İbn Ebi Talib'in ise
üç özelliği var ki bunlardan birine sahip olmayı genç develere tercih ederdim.
Bunlardan biri Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in, kızını onunla
evlendirmesi ve ondan çocukları olmasıdır. Diğeri onun kapısı dışında Mescid'e
açılan tüm kapıları kapatılmasıdır. Bir diğeri de Hayber savaşında
Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem), sancağı ona vermesidir."
[Sahih]
Heysemi,
Mecmau'z-Zevaid'de (9/120) zikretmiş ve: "Ahmed ve Ebu Ya'la rivayet etti,
ravileri Sahih'in ravileridir" demiştir.
9. Sa'd b. Malik
27486- Abdullah b. er-Rukaym el-Kinani der ki: Cemel vakası
zamanlarında Medine'ye gittiğimizde orada Sa'd b. Malik ile karşılaştık. Sa'd
bize: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Mescid'de açılan tüm
kapıların kapatılmasını emretti. Sadece Ali'nin kapısını açık bıraktı"
dedi.
[Hasen]
Heysemi,
Mecmau'z-Zevaid'de (9/114) zikretmiş ve: "Ahmed'in isnadı hasen'dir"
demiştir.
10. Ali b. Ebi Talib
27487 (1) Zazan Ebu Ömer der ki: Ralıbe'de Ali'nin: "Gadir Hum'da
Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) benim hakkımda o söylediklerini kim
işitti?" dediğine ve işitenlerin bunu söylemelerini istediğine şahit
oldum. Bunun üzerine on üç adam kalktı ve o günü Resulullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem)'in: ''Ben kimin mevlasıysamı Ali de onun mevlasıdır'' buyurduğuna
şehadet ettiler.
[Zayıf]
Heysemi,
Mecmau'z-Zevaid'de (9/107) zikretmiş ve: "İsnadında tanımadığım raviler
vardır" demiştir.
27488 (2)-Z Ebu İshak
(Said b. Vehb ile Zeyd b. Yusey'den) bildiriyor: Ralıbe'de Hz. Ali: "Gadir
Hum'da Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in benim hakkımda
söylediklerini kim işitti?" dedi ve işitenlerin bunu söylemelerini istedi.
Bunun üzerine Said'in bulunduğu taraftan altı, Zeyd'in bulunduğu taraftan da
altı kişi kalkıp şuna şehadet ettiler: "Gadir Hum'da iken Resulullah'ın
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Allah müminlere kendi canlarından daha
öncelikli değil midir?'' diye sorduğunu işittik. Ashab: ''Tabi ki öyledir''
deyince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Allahım! Ben kimin mevlasıysamı
Ali de onun mevlasıdır. Allahım! Onu seveni sen de sev, ona düşman olana sen de
düşman ol'' buyurdu."
[Sahih]
Diğer tahric: Bezzar
(Keşf2541) ve Nesai Hasilis Ali'de (86) rivayet ettiler.
27489 (3)-Z Ahmed başka
bir kanalla bir öncekinin aynısını bildiriyor, ancak: ''Ona yardım edene sen de
yardım et. Onu yalnız bırakanı sen de yalnız bırak'' eklemesini yapar.
[Sahih]
27490 (4)-Z Zeyd b.
Erkam, Nebi'den (Sallallahu aleyhi ve Sellem) aynısını bildiriyor.
[Sahih]
Diğer tahric: Uzun bir
metinle Hakim, Müstedrek'te (3/109) rivayet etti.
27491 (5)-Z Abdurrahman
b. Ebi Leyla er ki: Rahbe'de Hz. Ali'nin:
"Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in Gadir Hum'da: ''Ben kimin mevlasıysam Ali de
onun mevlasıdır'' buyuyurduğunu işitenler Allah için söylesin" dediğine
şahit oldum. Bunun üzerine Bedir savaşına katılanlardan on iki kişi kalktı ki
birinin yüzüne şu an bile bakar gibiyim. Bunlar kalkıp şöyle şehadet ettiler:
"Gadir Hum'da iken Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in:
''Müslümanlara kendi canlarından daha öncelikli değil miyim? Hanımlarım da
onların anneleri değil midir?'' diye sorduğunu işittik. "Ey Allah'ın
Resulü! Tabi ki öyledir" dediğimizde, Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
''Allahım! Ben kimin mevlasıysam Ali de onun mevlasıdır. Allahım! Onu seveni
sen de sev; ona düşman olana sen de düşman 01'' buyurdu."
[Hasen]
Diğer tahric: Ebu Ya'la
(567) rivayet etti.
27492 (6)-Z Simak b.
Ubeyd b. Velid el-Absi der ki: Abdurrahman b. Ebi Leyla'nın yanına girdiğime
bana şunu anlattı: Rahbe'de Hz. Ali: "Gadir Hum'da Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'in konuşmasını dinleyenler Allah adına kalksınlar! Ancak
sadece görüp dinleyenler kalksın" dediğine şahit oldum. Bunun üzerine on
iki adam kalkıp: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in, Ali'nin
elinden tuttuğunu ve: ''Allahım! Onu seveni sen de sev; ona düşman olana sen de
düşman ol! Ona yardım edene sen de yardım et. Onu yalnız bırakanı sen de yalnız
bırak'' buyurduğunu hem işittik hem de gördük" dedi. Ancak aynısını işitip
gören üç adam kalkmayınca Ali onlara beddua etti ve bedduası da tuttu.
[Sahih]
Heysemi,
Mecmau'z-Zevaid'de (9/105): "Ebu Ya'la ve Abdullah b. Ahmed rivayet etti.
Ebu Ya'la'nın ravileri güvenilir bulunmuştur" demiştir.
27493 (8)-Z Nuaym b.
Hakim bildiriyor: Hz. Ali'nin sohbet arkadaşlarından biri olan Ebu Meryem'in
bana bildirdiğine göre Hz. Ali: "Gadir Hum'da iken Nebi (Sallallahu aleyhi
ve Sellem): ''Ben kimin mevlasıysamı Ali de onun mevlasıdır'' buyurdu"
demiştir. Ancak insanlar sonradan buna "Allahım! Onu seveni sen de sev,
ona düşman olana sen de düşman ol!" sözünü eklemişlerdir.
[Sahih]
Heysemi,
Mecmau'z-Zevaid'de (9/107): "Ahmed rivayet etti, ravileri
güvenilirdir" demiştir.
27494 (8)- Ziyid b. Ebi
Ziyid der ki: Ali b. Ebi Talib'in: "Gadir Hum'da Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'in benim hakkımda söylediklerini işiten müslümanların bunu
söylemelerini istiyorum" dediğini işittim. Bunun üzerine Bedir savaşına
katılanlardan on iki adam kalktı ve sözkonusu sözlerin söylendiğine dair
şehadet ettiler.
[Sahih]
Heysemi,
Mecmau'z-Zevaid'de (9/106-107) zikretmiş ve: "Ahmed rivayet etti, ravileri
güvenilirdir" demiştir.
11. Ashabdan Bazıları
27495 (1) Said b. Vehb der ki: Hz. Ali, bir konuda insanların
şahitliğini isteyince, ashabdan beş veya altı kişi kalkıp Resulullah'ın
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ben kimin mevlasıysamı Ali de onun
mevlasıdır" buyurduğuna dair şehadet ettiler.
[Sahih]
27496 (2)- Zeyd b. Erkam
der ki: Hz. Ali, müslümanlara: "Hz.
Nebi (Sallallahu aleyhi
ve Sellem)'in: ''Allahım! Ben kimin mevlasıysamı Ali de onun mevlasıdır.
Allahım! Onu seveni sen de sev,ana düşman olana sen de düşman all'' buyurduğunu
işiten kişilerin Allah için bunu söylemelerini istiyorum" deyince, on altı
adam kalkıp bu yönde şehadette bulundu.
[Sahih]
Diğer tahric: Taberani,
el-Mu'cemu'l-kebir'de (4996) rivayet etti.
12. Bureyde
27497- İbn Bureyde'nin, babasından bildirdiğine göre Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ben kimin velisiysem, Ali de onun
velisidir" buyurmuştur.
[Sahih]
13. Ebu Eyyub
27498 (1) Riyah b. el-Haris der ki: Rahbe'de Hz. Ali'nin yanına bir
grup geldi ve: "Ey Mevlamız! es-Selamu Aleyke!" şeklinde selam
verdiler. Ali: "Sizler Arap iken ben sizin nasıl mevlanız (sizi azat eden)
oluyorum?" diye sorunca: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'in, Gadir Hum'da iken: ''Ben kimin mevlasıysamı Ali de onun
mevlasıdır'' buyurduğunu işittik" dediler. Çekip gittiklerinde peşlerinden
gittim. Birilerine: "Bunlar kim?" diye sorduğumda: "Ensar'dan
bir grup, içlerinde de Ebu Eyyub el-Ensari de var" dediler.
[Sahih]
Heysemi (14610) der ki:
"Ahmed'in ravileri güvenilirdir."
27499 (2)- Riyah b.
el-Haris der ki: "Ensar'dan bir grubun Rahbe'de bulunun Hz. Ali'nin yanına
geldiğini gördüm. Ali: "Kimsiniz?" diye sorunca: "Ey müminlerin
emiri! Biz senin mevaliniziz" dediler..." Sonrasında ravi bir önceki
hadisin aynısını aktarır.
[Sahih]
14. Bera b. Azib
27500- Bera b. Azib der ki: Resulullahlla (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) birlikte bir yolculuktayken Gadir Hum'da mala verildi. "Cemaatle
namaza!" diye çağrı yapıldı. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) için
iki ağacın altı temizlenip hazırlandı. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) öğle
namazını kıldıktan sonra Ali'nin elinden tuttu ve: ''Müminlere kendi
canlarından bile daha öncelikli olduğumu biliyorsunuz değil mi?'' buyurdu.
Ashab: "Tabi ki öyle" deyince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): ''Ben kimin mevlasıysamı Ali de onun mevlasıdır! Allahım, Onu seveni
sen de sev, ona düşman olana sen de düşman Ol!'' buyurdu, Daha sonra Ömer,
Ali'yle karşılaşınca: "Ey İbn Ebi Talib! Seni tebrik ederim!. Erkek kadın
her müminin mevlası olarak sabaha çıkıp akşamı bulacaksın" dedi."
[Hasen]
Diğer tahric: İbn Mace
1/43 (116) rivayet etti.
15. Zeyd b. Erkam
27501 (1) Atiyye el-Avfi der ki: Zeyd b. Erkam'a:
"Hısımlarımızdan biri senden naklen, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'in, Ali hakkında Gadir Hum'da söylediği bir sözü aktardı. Ben bunu
senden duymak istiyorum" dediğimde: "Siz Iraklıların içinde olduğu
durum (fitneler) biliniyor" karşılığını verdi. Ona: "Benden sana
zarar gelmez" dediğimde ise şöyle anlattı: "Peki; Cuhfe'de iken bir
öğle vakti Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanımıza çıktı. Ali'nin
kolundan tutuyordu. ''Ey insanlar! Müminlere kendi canlarından bile daha
öncelikli olduğumu biliyorsunuz değil mi?'' diye seslenince: ''Evet,
biliyoruz'' dediler. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
''Ben kimin mevlasıysamı Ali de onun mevlasıdır'' buyurdu."
Ona: "Orada
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Allahım! Onu seveni sen de sev,
ona düşman olana sen de düşman ol!" buyurmadı mı?" diye sorduğumda:
Zeyd: "Ben sana işittiğimi söylüyorum" karşılığını verdi.
[Hasen]
Diğer tahric: Taberani,
el-Mu'cemu'l-kebir'de (5069) rivayet etti.
27502 (2)- Ebu't-Tufeyl
der ki: Hz. Ali, Rahbe'de insanları topladı ve: "Resulullah'ın (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) Gadir Hum'da benim hakkımda söylediklerini işitenlerin Allah
için kalkıp bunu söylemelerini istiyorum" dedi. Bunun üzerine otuz kişi
-Ebu Nuaym rivayetinde "Bunun üzerine çok kişi kalktı" ibaresi
geçmiştir- kalkıp şöyle şehadette bulundu: "Resulullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) (Gadir Hum'da) Ali'nin elini tuttu ve insanlara: ''Müminiere kendi
canlarından bile daha öncelikli olduğumu biliyorsunuz değil mi?'' diye
seslendi. Oradakiler: ''Evet, Ey Allah'ın Resulü!'' dediler. Bunun üzerine Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Ben kimin mevlasıysamı bu da (Ali de) onun
mevlasıdır. Allahım! Onu seveni sen de sev, ona düşman olana sen de düşman
ol!'' buyurdu."
Oradan ayrıldığımda
sanki içimde bu konuda bir tereddüt vardı. Zeyd b.
Erkam'la karşılaştığımda
ona: "Ali'nin şöyle şöyle dediğini işittim" dedim. Zeyd: "Bunun
neyini garipsiyorsun? Ben de Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona
bunları söylediğini işittim" karşılığını verdi.1
[Sahih]
27503 (3)- Meymun Ebu
Abdillah der ki: Zeyd b. Erk am' ın yanındayken Fustat'ın uzak bir bölgesinden
bir adam gelip bu konuyu ona sordu. Zeyd dedi ki: "Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): ''MüminIere kendi canlarından bile daha öncelikli değil
miyim?'' diye sorunca, ashab: "Tabi ki öyledir!" dediler. Bunun
üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Ben kimin mevlasıysamı Ali
de onun mevlasıdır'' buyurdu."
Bazıları da bana
Zeyd'den naklen Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in orada ayrıca:
''Allahım! Onu seveni sen de sev, ona düşman olana sen de düşman ol''
buyurduğunu da söyledi.
[Hasen]
27504 (4)- Meymun Ebu
Abdillah der ki: Zeyd b. Erkam'ın şöyle dediğini işittim: Resulullahlla
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) birlikteyken Hum adında bir vadide konakladık.
ResululIah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) emriyle öğle namazını gün ortasında
kıldık. Sonra bizlere bir konuşma yaptı. Semure ağacının üzerine bir giysi
atılarak Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gölge yapılmıştı.
Konuşmasında: ''Her mümine kendi canından daha öncelikli olduğumu biliyorsunuz
değil mi? -veya- kabul ediyorsunuz değil mi?'' diye sorunca:
"Tabi ki"
dediler. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Ben kimin
mevlasıysamı Ali de onun mevlasıdır. Allahım! Onu seveni sen de sev, ona düşman
olana sen de düşman ol!'' buyurdu.
[Hasen]
58- Hz. Ali'nin
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e Olan Konumu
1. Sa'd b. Ebi Vakkas
27505- Aişe binti Sa'd, babasından bildiriyor: Nebi (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) (TEbuk savaşı için) yola çıkınca, Hz. Ali uğurlamak için
onunla çıktı. Veda tepesine yetiştiklerinde Ali ağlayarak: "Beni geride
kalanlarla beraber mi bırakıyorsun?" deyince, Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): ''Ey Ali! Benim yanımdaki konumunun, Nebilik hariç, Hz.
Harun'un, Musa'nın yanındaki konumu gibi olmasına razı olmaz mısın?'' buyurdu.
[Sahih]
Diğer tahric:
Farklılafızlada Buhari (7/60), Müslim (2/226-227) ve Tirmizi (4/329-331)
rivayet ettiler.
25494 (1)'de tekrar
etmiştir.