MÜSNED-İ HANBEL

MENKIBELER

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

64- Abdurrahman b. Avf

65- Abdullah b. Ebi Evfa

66- Abdullah b. Uneys

67- Abdullah b. Busr el-Mazini

68- Abdullah b. Habbab

69- Abdullah Zu'I-Bicadeyn

 

64- Abdurrahman b. Avf

 

1. ümmü Seleme

 

26702 (1) Ümmü Seleme der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in, hanımlarına şöyle buyurduğunu işittim: ''Benden sonra sizlere ancak dürüst ve iyi olanlar şefkat gösterecektir. Allahım! Abdurrahman b. Av(a cennet pınarlarından içir.''

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Hakim (3/311) sahih olduğunu söylemiş, Zehebi bu hükmünde onu onaylamıştır.

 

 

 

26703 (2)- ümmü Seleme der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in, hanımlarına şöyle buyurduğunu işittim: ''Benden sonra sizlere ancak dürüst ve iyi olanlar şefkat gösterecektir. Allahım! Abdurrahman b. Av(a cennet pınarlarından içir. ''

 

[Sahih]

 

 

2. Hz. Aişe

 

26704- Enes der ki: Aişe, Medine'de evindeyken dışarda bir gürültü işitti. "Bu ne?" diye sorunca: "Abdurrahman b. Avfa ait bir kervan Şam'dan geldi. Yüklerinde de her şeyden var" denildi. Bu kervan da yedi yüz deveden oluşuyordu. Bu sesle tüm Medine sarsılınca Aişe: "Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Abdurrahman b. Av(ın emekleyerek cennete girdiğini gördüm'' buyurduğunu işittim" dedi. Abdurrahman, Aişe'nin bu sözünü işitince: "Elimden geliyorsa cennete ayakta girmek istiyorum" dedi ve kervanı eyederi ve yükleriyle birlikte Allah yolunda bağışladı.

 

[Hasen]

 

Diğer tahric: Bezzar 3/209 (2586) ve Taberani, M. el-Kebir'de 1/264 (264) rivayet ettiler.

 

 

3. Abdurrahman b. Avf

 

26705- Abdurrahman b. Avf der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) filan araziyi ıkta olarak benimle Ömer b. el-Hattab arasında paylaştırdı. Daha sonraları Zübeyr, Ömer'in ailesine gitti ve bu arazideki paylarını satın aldı. Sonra Osman b. Affan'a gitti ve: "Abdurrahman b. Avf, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) filan tarlayı kendisiyle Ömer b. el-Hattab'a ıkta olarak verdiğini söyledi. Ben de Ömer'in payını ailesinden satın aldım" dedi. Osman: "Abdurrahman'ın kendi lehine ve aleyhine yapacağı şahitlik geçerlidir" karşılığını verdi.

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Beyhaki, Sünen'de (10/124) rivayet etti. 16155 (1)'de tekrar etmiştir.

 

 

65- Abdullah b. Ebi Evfa

 

1. Abdullah b. Ebi Evfa

 

26706- Amr b. Murra, Rıdvan biatında bulunanlardan biri olan Abdullah b. Ebi Evfa'dan bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) zekatlarını kendileri getiren kişilere: ''Allahım! Filan oğullarına hayırlar ihsan dı diye dua ederdi. Babam da zekatını götürünce Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Allahım! Ebu Evfa'nın ailesine salat eyle (=hayırlar ihsan et)" diye dua etti.

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Buhari (1497, 4166, 6332, 6359), Müslim (2459-60) ve Ebu Davud (1590) rivayet ettiler.

 

 

66- Abdullah b. Uneys

 

1. Abdullah

 

26707- İbn Abdullah b. Uneys, babasından bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) beni çağırdı ve: ''Bana gelen bilgiye göre Süfyan b. Nubeyh el-Hüzeli bana karşı savaşmak üzere ordu topluyormuş. Şu an Urenelde bulunmakta, gidip onu öldür'' buyurdu. Ona: "Ey Allah'ın Resulü! Onu bana tarif et ki gördüğümde tanıyayım" dediğimde, Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Onu gördüğünde kendinde bir ürperti hissedeceksin'' buyurdu. Kılıcımı kuşanıp yola çıktım. ikindi vakti Urene'de yanındaki kadınlarla birlikte konaklamak için yer ararken onu buldum. Onu gördüğümde Nebi'in (Sallallahu aleyhi ve Sellem) söylediği gibi kendimde bir ürperti hissettim.

 

Onunla aramızda, beni namazdan alıkoyacak bir şeyolmasından da çekiniyordum. Bundan dolayı ona doğru yürürken namazı rüku ve secdelerde başımla işaret ederek imayla kıldım. Yanına yaklaştığımda: "Sen kimsin?" diye sordu. "Araplardan biriyim! Şu adama (Resulullah'a) karşı ordu topladığını işitince sana katılmaya geldim" karşılığını verdiğimde:

"Evet, bunun için uğraşıyorum" dedi. Onunla biraz yürüdükten sonra fırsatını bulduğumda kılıcımı çekip onu öldürdüm. Onu bırakıp döndüğümde yanındaki kadınlar üzerine kapanmış ağlıyordu.

 

Nebi'in (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanına geldiğim zaman beni görünce: ''Bu gelen kurtuluşa erdi'' buyurdu. "Ey Allah'ın Resulü! Onu öldürdüm" dediğimde: ''Doğru söylüyorsun'' buyurdu. Sonra beni evine götürüp bir baston verdi ve: ''Ey Abdullah b. Uneys! Bunu yanından ayırma'' buyurdu. Bu bastonla insanların arasına çıktığımda: "Bu baston da ne?" diye sormaya başladılar. "Bunu bana Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) verdi ve yanımdan ayırmamamı söyledi" karşılığını verdiğimde: "Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gidip bunu sebebini sorsana" dediler. Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) dönüp: "Ey Allah'ın Resulü! Bu bastonu bana neden verdin?" diye sorduğumda: ''Bu bastonı kıyamet gününde seninle aramızda bir işaret olacak. Zira o günde bastonuna dayanarak dolaşan çok az kimse olacaktır'' buyurdu.

 

İbn Abdiillah der ki: "Abdullah bu bastonu kılıcıyla birlikte taşıdı ve onu yanından hiç ayırmadı. Hatta öleceği zaman kefenine konulmasını vasiyet etti. Öldüğünde de onu bu bastonuyla gömdük."

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Ebu Davud (1249) ve İbn Huzeyme (982) rivayet ettiler. 8091 (l)'de tekrar etmiştir.

 

 

67- Abdullah b. Busr el-Mazini

 

1. Abdullah

 

26708- Ebu Abdullah Hasan b. Eyyub el-Hadrami der ki: Abdullah b. Busr başının üzerinde olan benini bana gösterdi. Parmağımı bu benin üzerine koyduğumda: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) de parmağını bu benin üzerine koymuş ve: ''Bir asırlık ömrün olacak '' buyurmuştu. Abdullah b. Busr'un da uzun saçları vardı.

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Hakim, Müstedrek'te (2/549, 500) rivayet etti.

26061 (l)'de tekrar etmiştir.

 

 

68- Abdullah b. Habbab

 

1. Habbab b. el-Eret

 

26709 (1) Humeyd b. Hilal, önceleri Haricilerle birlikteyken sonradan onlardan ayrılan bir adamdan bildiriyor: Hariciler bir kasabaya girince Abdullah b. Habbab korku içinde abasını yerde sürüyerek oradan çıktı. Ona: "Korkmuyhr musun?" dediklerinde: "Vallahi beni korkuttunuz" karşılığını verdi. Ona: "Sen Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in ashabından Abdullah b. Habbab mısın?" diye sorduklarında: "Evet!" dedi. Ona:

"Babanın Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den naklen sana rivayet ettiği bir hadis var mı? Varsa bize de söyle" dediklerinde: "Evet, var" karşılığını verip şöyle devam etti: "Babamdan işittiğime göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) çıkacak olan büyük bir fitneden bahsetmiş, böylesi bir fitnede oturanın ayakta olandan, ayakta olanın yürüyenden, yürüyenin koşandan daha hayırlı olduğunu söyleyip: ''Böyle bir fitneye ulaşırsan Allah'ın öldüren değil, ölen kullarından ol!'' buyurmuştur."

Abdullah'a: "Babanın bunu Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den naklen rivayet ettiğini sen bizzat işittin mi?" diye sorduklarında: "Evet!" karşılığını verdi. Sonra Abdullah'ı ırmağın kenarına götürdüler ve boynunu vurdular. Kanı ırmak suyunun içinde ayakkabı ipi gibi dağılmadan akmaya başladı. Hamile olan ümmü veledinin de karnını deşip çocuğunu öldürdüler.

 

[Hasen]

 

Diğer tahric: Ebu Ya'la (7215) ve Taberani, el-Mu'cemu'l-kebir'de (3630) rivayet ettiler. Heysemi (12335) der ki: "Bunu Ahmed b. Hanbel, Ebu Ya'la ve Taberani rivayet etmiş olup başı şöyledir: İnsanlar tefrikaya düşünce ben de bir topluluğa katıldım. O zamana kadar onlardan daha iyi bir toplulukla beraber olmamıştım. Sonra nehrin kenarına kadar birlikte yürüdük. Orada bir mescid gördük. Mescidde bir adam vardı. Atların yelelerini görünce korkuya kapılıp elbisesini sürüyerek dışarı çıktı. Liderimiz "Korkma!" dedi ... Rivayetin sonunda ise şu ifadeler geçmiştir: "Sonra ise onlardan daha çok nefret ettiğim bir toplulukla beraber olmadığımı anladım ve bir fırsatını bulup kaçtım."

 

Rivayette bahsi geçen Abdülkays kabilesine mensup kişinin kim olduğunu öğrenemedim. Diğer ravileri ise Sahih'in ravileridirler."

 

 

 

26710 (2)- Humeyd b. Hilal bir öncekinin aynısını "Kam ırmak suyunda dağılmadan aktı" ile ''Allah'ın öldüren kulu olmalı lafızlarıyla bildiriyor. Behz de aynı lafızlarla rivayet etmiştir.

 

[Hasen]

 

 

69- Abdullah Zu'I-Bicadeyn

 

1. Ukbe b. Amir

 

26711- Ukbe b. Amir bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), kendisine Zu'l-Bicadeyn denilen biri hakkında: ''O, kendisini Allah'a vermiş (=evvah) biridir'' buyurdu. Böyle söylemesinin sebebi de, Kur'an'ı çokça okuyup Allah'ı zikretmesi ve dua ederken sesini Yükseltmesiydi.

 

[Hasen]

 

Heysemi (15981) der ki: "Ahmed ve Taberani rivayet ettiler. Senetleri hasen dir." 21040 (l)'de tekrar etmiştir.

 

 

2. İbnu'l-Edra'

 

26712- İbnu'l-Edra' der ki: Bir gece Allah Resulü'nü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) korumak amaçlı nöbet tutuyordum. Bir ihtiyacı için çıkınca beni gördü. Kolumdan tutup yürümeye başladık. Kıraatini açıktan yaparak namaz kılan bir adamla karşılaştığımızda: "Belki de adam gösteriş yapıyordur'' buyurdu. "Ey Allah'ın Resulü! Adam açıktan Kur'an okuyarak namaz kılıyor" dediğimde elimi bıraktı ve: ''Bu konuda abartıyla amacınıza ulaşamazsınız!" buyurdu. Başka bir gece yine onun için nöbet tutarken bir iş için dışarıya çıktı ve kolumdan tutarak yine yürümeye başladık. Kur'an okuyarak namaz kılan bir adamla karşılaştığımızda ben: "Belki de adam gösteriş yapıyordur" dedim. Ancak Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Hayır! Bu kişi Allah'a yönelmiş (=evvab) biridir'' buyurdu. Baktığımda bu kişinin Abdullah Zu'l-Biddeyn olduğunu gördüm.

 

[Sahih]

 

23591 (1)'de tekrar etmiştir .

 

 

SONRAKİ