MÜSNED-İ HANBEL

TIB, RUKYE, NAZAR VE UĞUR

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

23- Rukye'de Söylenen Sözler

FARKLI HADİSLER: TÜMÜNE BAK !!!

 

1. Ubade b. es-Samit

 

19545 (1) Ubade b. es-Samit der ki: Bir sabah hasta olan Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanına girdim. Rahatsızdı ve çektiği acıyı ancak Allah biliyordu. Aynı günün akşamında yanına girdiğimde ise iyileşmiş olduğunu gördüm. Ona: "Sabah yanına girdiğimde ancak Allah'ın bileceği kadar acın vardı. Akşam girdiğimde ise iyileşmiştin" dedim. "Ey İbnuls-Samit! Cebrail'in bana yaptığı rukye ile iyileştim. Bu rukyeyi sana da öğreteyim mi?'' deyince: "Tabi ki, öğret" karşılığını verdim. Şöyle buyurdu: ''Sana eziyet veren her şeyden, her türlü hasetten ve hasetçi gözlerden Allah'ın adıyla korunmanı diliyorum. Allah'ın, adıyla sana şifa vermesini diliyorum. ''

 

[Hasen]

 

Diğer tahric: Nesai, Amelu yevm vel-leyle'de (1004) ve Taberani, Dud'da (1090) rivayet ettiler.

 

 

 

19546 (2)- Ubade bildiriyor: Resulullah {Sallallahu aleyhi ve Sellem) acıdan titrerken Cebrail yanına gelmiş ve: ''Sana eziyet veren her şeyden, her türlü hasetten ve hasetçi gözlerden Allah'ın adıyla korunmanı diliyorum. Allah'ın, adıyla sana şifa vermesini diliyorum'' şeklinde rukye yapmıştır.

 

[Hasen]

 

 

 

19547 (3)- Ahmed başka bir kanalla bir öncekinin aynısını ''Her türlü hasetten ve gözden Allah'ın adıyla korunup şifa bulmanı diliyorum'' lafzıyla rivayet etmiştir.

 

 

2. Ebu Said el-Hudri

 

19548 (1) Ebu Said el-Hudri bildiriyor: Cebrail, Nebi'e (Sallallahu aleyhi ve Sellem} geldi ve: "Ey Muhammed! Hasta mısın?" diye sordu. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Evet!'' karşılığını verince Cebrail ona şöyle dua etti: "Sana eziyet veren her şeyden, tüm kötü nefislerden ve hasetçi gözlerden Allah'ın adıyla korunmanı dilerim. Allah'ın adıyla korunmanı ve Allah'ın sana şifa vermesini dilerim."

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Müslim (2186), Tirmizi (972) ve İbn Mace (3523) rivayet ettiler.

 

 

 

19549 (2)- Ebu Said el-Hudri der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hastalandığında Cebrilil yanına geldi ve: "Sana eziyet veren her şeyden, her türlü nazardan ve hasetten Allah'ın adıyla korunmanı ve şifa bulmanı diliyorum'' sözleriyle ona rukye yaptı.

 

[Sahih]

 

 

 

19550 (3)- Ebu Said el-Hudri der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hastalandığında Cebrilil yanına geldi ve: ''Allah'ın adıyla korunmanı diliyorum. Sana eziyet veren her şeye, her türlü haset ve nazara karşı Allah sana şifa versin '' sözleriyle ona rukye yaptı.

 

[Sahih]

 

 

 

19551 (4)- Ebu Said bildiriyor: Cebrilil, Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e geldi ve: "Ey Muhammed! Hasta mısın?" diye sordu. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Evet!'' karşılığını verince Cebrilil ona şöyle dua etti: "Sana eziyet veren her şeyden, tüm kötü göz ve nefıslerden Allah'ın adıyla korunmanı dilerim. Allah'ın, adıyla sana şifa vermesini diliyorum."

 

[Sahih]

 

 

3. Hz. Aişe

 

19552- Hz. Aişe bildiriyor: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hastalandığı zaman Cebrail ona: "Allah'ın adıyla korunmam diliyorum. Allah her türlü hastalıktan yana sana şifa versin, haset ettiği zaman hasetçinin şerrinden ve nazardan korusun" şeklinde rukye yapardı.

 

[Sahih]

 

Heysemi (8438) der ki: "Hadisi İmam Ahmed rivayet etmiş olup, ravileri Sahih'in ravileridir. "

 

 

4. Ebu Hureyre

 

19553- Ebu Hureyre der ki: Hastalandığımda Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanıma geldi. Bana: ''Sana (buna karşı olan rukyeyi) öğreteyim mi?'' diye sorunca: "Annam babam sana feda olsun! Tabi ki!" dedim. Bunun üzerine: "Allah'ın adıyla, sana eziyet veren her türlü hastalıktan yana şifa bulmanı, düğümlere üfleyenlerin ve haset ettiği zaman hasetçinin şerrinden korunmanı diliyorum'' buyurdu.

 

Abdurrahman ise bunu şu şekilde rivayet eder: Hastalandığımda Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ziyaretime geldi. Bana: ''Cebrail'in bana yaptığı rukyeyi sana da yapayım mı?'' diye sorunca: "Annam babam sana feda olsun! Tabi ki!" dedim. Bunun üzerine: "Allah'ın adıyla, sende olan her türlü hastalıktan yana şifa bulmanı, düğümlere üfürenlerln ve haset ettiği zaman hasetçlnln şerrlnden korunmanı diliyorum'' buyurdu.

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: İbn Mace 2/1164 (3524), Hakim (2/541) ve İbn Eb! Şeybe (7/403) rivayet ettiler.

 

 

5. Meymune

 

19554- Abdurrahman b. es-Saib (Meymune el-Hilaliyye'nin erkek kardeşinin oğlu) bildiriyor: Meymune bana: "Yeğenim! Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yaptığı rukyeyi sana da yapayım mı?" diye sorunca: "Tabiki, yap" karşılığını verdim. Bunun üzerine şöyle dedi: "Allah'ın adıyla! Allah'ın, sende bulunan her türlü hastalığa şifa vermesini diliyorum. İnsanların Rabbı! Sıkıntıyı gıder ve ona şifa ver. Şifa versen sensin. Senden başka da şifa verecek yoktur.''

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Nesai, es-Sünenu'l-kübra'da (10860), İbn Hibban (6095), Tahavi, Şerh Meani'lasar'da (4/329) ve Taberani, el-Mu'cemu'l-kebir'de (23/1061) rivayet ettiler.

 

 

6. Fadale b. Ubeyd

 

19555- Fadale b. Ubeyd el-Ensari der ki: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bana bir rukye öğretti ve istediğim kişilere bunu okuyabileceğimi söyledi. Bana şöyle buyurdu: ''Şöyle de: ''Ey ismi göklerde kutsananı buyrukları hem gökte, hem de yerde hakim olan Rabbimiz! Allahım! Buyrukların göklerde hakim olduğu gibi rahmetini de yeryüzüne ihsan et. Ey iyilerin Rabbi! Hatalarımızı, günahlarımızı ve kusurlarımızı bağışla! Filan kişideki rahatsızlık için rahmetinden bir rahmet, şifandan bir şifa indir!'' Bunu demen halinde o kişi iyileşir. Bunu üç defa dedikten sonra üçer defa da Muavvizeteynli (Felak ile Nas surelerini) oku.''

 

[Hasen]

 

Diğer tahric: Hakim (1/343) sahih olduğunu söylemiştir. Başka kanalla mütabii vardır.

 

 

7. Enes b. Malik

 

19556 (1) Abdulaziz der ki: Sabit'le birlikte Enes b. Malik'in yanına girdik. Sabit ona: "Hastalandım" deyince, Enes: "Ebu'l-Kasım'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) rukyelerinden bir tane yapayım mı?" diye sordu. Sabit: "Tabi ki" karşılığını verince Enes şöyle dedi: "De ki: "İnsanların Rabbi ve sıkıntıları gideren Allahım! Ona şifa ver. Şifa versen sensin. Ona, hastalığı söküp atan bir şifa ver.''

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Ebu Davud, tıb 4/11 (3890) rivayet etti.

 

 

 

19557 (2)- Enes b. Malik bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir hastayı ziyarete gittiğinde ona: "İnsanların Rabbi! Sıkıntısını gider ve ona şifa ver. Şifa versen sensin. Senden başka şifa verecek yoktur. Ona, hastalığı söküp atan bir şifa ver'' diye dua ederdi.

Hammad rivayetinde: ''Gerçek şifa, ancak senin vereceğin ve hastalığı söküp atan şifadır'' ibaresi geçmiştir.

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Buhari, tıh (7/157), Müslim, selam 4/1722 (2191), Ebu Davud, tıb 4/212 (3883) ve İbn Mace, tıb 2/1166 (3530) rivayet ettiler.

 

 

8. İbn Mes'ud

 

19558- Abdullah b. Mes'ud'un karısı Zeyneb anlatıyor: Abdullah, dışardan eve geleceği zaman habersiz girmesi halinde hoşlanmayacağı şeylerle karşılaşmamak için kapıda ses verip tükürürdü. Bir gün eve geldiğinde yılancık hastalığına karşı bana rukye yapan bir kadın içerdeydi. Abdullah'ın sesini duyduğumda kadını yatağın altına sakladım. Abdullah gelip yanımda oturdu. Boynumda bir ip görünce: "Bu ip de ne?" diye sordu. "Hastalığım için bu ipe okundu" dediğimde Abdullah bu ipi kopardı ve: "Abdullah'ın ailesi şirkten uzaktırlar! Resulullah'ın da (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Rukye, muska ve sihir yapmak şirktir!'' buyurduğunu işittim" dedi.

Ona: "Neden öyle diyorsun ki? Oysa gözüm ağırdığında Yahudi olan filan kadının yanına giderdim, o da bana rukye yapar okurdu. Okuduğu zaman da ağrım dinerdi" dediğimde, Abdullah şöyle karşılık verdi: "Zaten o ağrı şeytanın gözüne dürtmesiyle oluşan bir ağrıydı. Gözüne okununca da elini gözünden çekiyor. Oysa sen de Allah Resulü'nün (Sallallahu aleyhi ve Sellem) duası gibi dua etseydin yeterli olurdu ki Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle dua ederdi: ''İnsanIarın Rabbi! Sıkıntıyı gider ve şifa ver. Şifa versen sensin! Gerçek şifa senin vereceğin ve hastalığı söküp atan bir şifadır,''

 

[Hasen]

 

Diğer tahric: Farklı lafızlarla Ebu Davud (4/11, 12) ve İbn Mace (2/188) rivayet ettiler.

 

 

9. Ümmü Cemil

 

19559 (1) Muhammed b. Hatib bildiriyor: Annem Ümmü Cemil binti'l-Mücellil bana şunu anlattı: Habeşistan'dan seninle birlikte çıktım. Medine'ye bir veya iki günlük mesafedeyken sana yemek pişirmeye koyuldum. Ancak odun bitince ben toplamak için gittim. Sen de tencereyi üzerine devirince kolun yandı. Seni Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e getirdim ve: "Ey Allah'ın Resulü! Anam babam sana feda olsun! Bu oğlum Muhammed b. Hatib'tir" dedim. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ağzına doğru okuyup tüfledi ve başını okşadı. Senin için dualar ediyor ve koluna doğru üflüyordu. Duasında: "İnsanların Rabbi! Sıkıntıyı gider ve şifa ver. Şifa versen sensin! Gerçek şifa senin vereceğin ve hastalığı söküp atan bir şifadır" diyordu. Onun yanından kalktığımda senin kolun da iyileşmişti.

 

[Hasen]

 

Heysemi (8456) der ki: "Hadisi İmam Ahmed ve "Ben ''Ey Allah'ın Resulü! Bu, Muhammed b. Hatıb senin isim taktığın ilk kişidir'' dedim" ibaresiyle Taberani rivayet etmiş olup senedinde yer alan Abdurrahman b. Osman el-Hatıbl'yi Ebu Hatim zayıf kabul etmiştir."

 

 

 

19560 (2)- Muhammed b. Hatib bildiriyor: Annem Ümmü Cemil binti'l-Mücellil bana şunu anlattı: Habeşistan'dan seninle birlikte yola çıktım. Medine'ye bir veya iki günlük mesafedeyken sana yemek pişirmeye koyuldum. Ancak odun bitince ben toplamak için gittim. Sen de tencereyi üzerine devirince kolun yandı. Seni Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e getirdim ve: "Ey Allah'ın Resulü! Anam babam sana feda olsun! Bu oğlum Muhammed b. Hatib'tir" dedim. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ağzına doğru okuyup tüfledi ve başını okşadı. Senin için dualar ediyor ve koluna doğru üflüyordu. Duasında: "İnsanların Rabbi! Sıkıntıyı gider ve şifa ver. Şifa versen sensin! Gerçek şifa senin vereceğin ve hastalığı söküp atan bir şifadır" diyordu. Onun yanından kalktığımda senin kolun da iyileşmişti.

 

[Sahih]

 

 

 

19561 (3)- Muhammed b. Hatib der ki: Çocukken kaynayan tencereye doğru emekledim. Elimi içine sokunca da yandı ve şişti. Annem beni Batha'da bulunan bir adamın yanına götürdü. O adam bir şeyler okuyup elime üfledi. Osman'ın halifeliği zamanında anneme: "O adam kimdi?" diye sordum. Annem: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) idi" dedi.

 

[Hasen]

 

Diğer tahric: İbn Ebi Şeybe (8/43) ve Taberani, el-Mu'cemu'l-kebir'de (19/538) rivayet ettiler.

 

 

 

19562 (4)- Muhammed b. Hatib der ki: Küçükken kaynayan tencereden su dökülünce elim yandı. Annem beni bir yerde bulunan bir adamın yanına götürdü. O adam bir şeyler söyledi. Söyledikleri arasında: "İnsanların Rabbi! Sıkıntıyı gider ve şifa ver. Şifa versen sensinr sözleri de vardı. Bunları söylüyor ve elime doğru üflüyordu.

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Nesai, es-Sünenu'l-kübra'da (7496) rivayet etti.

 

 

 

19563 (5)- Muhammed b. Hatib der ki: Küçükken annemin kaynattığı tencereye elimi sokunca elim yandı. Annem beni Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e götürdü. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir şeyler söyleyip elimi silmeye başladı. Henüz küçük olduğum için de ne dediğini anlamıyordum. Daha sonraları anneme ne söylediğini sorduğumda: "İnsanların Rabbi! Sıkıntıyı gider ve şifa ver. Şifa versen sensin! Gerçek şifa senin vereceğin şifadır'' diyordu" dedi.

 

[Sahih]

 

 

 

19564 (6)- Muhammed b. Hatib eder ki: Küçükken kaynayan tecereye dokununca elim yandı ve şişti. Annem de beni bir adama götürdü. Adam anlamadığım sözler söyleyip üflemeye başladı. Osman'ın hilafeti zamanında anneme o adamın kim olduğunu sorduğumda: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) idi" dedi.

 

[Hasen]

 

 

 

19565 (7)- Muhammed b. Hatib eder ki: Küçükken kolumu kaynayan tencereye sokunca elim yandı. Annem beni Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e götürdü. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) elime doğru üfleyip: "İnsanların Rabbi! Sıkıntıyı gider ve ona şifa ver. Şifa versen sensin!'' diyordu.

 

[Sahih]

 

 

10. Hz. Aişe

 

19566 (1) Hz. Aişe bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ailesinden birine istiaze (korunma duası) yaparken sağ elini üzerinde dolaştırarak: ''İnsanIarın Rabbi! Sıkıntısını gider ve ona şifa ver. Şifa versen sensin. Gerçek şifa senin vereceğin ve hastalığı söküp atan bir şifadır'' derdi.

 

[Sahih]

 

Süfyan der ki: "Bunu Mansur'a zikrettiğimde o, İbrahim'den, o Mesruk'tan, o da Aişe'den aynısını rivayet etti."

 

Diğer tahric: Buhari, marad 10/131 (5675), Müslim, selam 4/1721 (2191), Ebu Davud, tıb 4/11 (3890), Tirmizi, cenaiz 3/294 (973, "Sahih") ve İbn Mace, cenaiz 1/517 (1619) rivayet etiler.

 

 

 

19567 (2)- Hz. Aişe der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): İnsanların Rabbi! Sıkıntısını gider ve ona şifa ver. Şifa versen sensin. Gerçek şifa senin vereceğin ve hastalığı söküp atan bir şifadır'' sözleriyle istiaze yapardı. Vefatına sebep olan hastalığı sırasında elini tuttum, üzerinde gezdirmeye ve bu sözleri söylemeye başladım. Ancak elini elimden çekti ve: ''Rabbim beni bağışla ve Yüce Dos(a (Refik-i dIalya) eriştir'' dedi.

 

[Sahih]

 

Ebu Muaviye rivayetinde devamında Aişe'nin: "Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem) son işittiğim sözler de bunlar oldu" dediği ibaresi geçmiştir.

İbn Cafer rivayetinde ise: "Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir hastayı ziyaret ettiği zaman elini üzerinde dolaştırır ve şöyle dua ederdi: ''Rabbim! Sıkıntıyı gider ... '' ibaresi geçmiştir

 

 

 

19568 (3)- Hz. Aişe bildiriyor: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) rukye yapacağı zaman: ''İnsanIarın Rabbi! Sıkıntıyı yok et! Şifa senin elindedir. Sıkıntıyı da ancak sen giderirsin'' derdi.

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Buhari, tıb 10/206 (5744) rivayet etti.

 

 

 

19569 (4)- Hz. Aişe der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hastalandığı zaman elimi göğsüne koydum ve: "İnsanların Rabbi! Sıkıntıyı gider! Tabib de, şifa veren de sensin" demeye başladım. Ancak Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu hastalığı sırasında: "Beni Yüce Dos(a (Refik-i ala'ya) eriştir! Beni Yüce Dosta eriştirin derdi.

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Nesai, Amelu yevm vel-leyle'de (1015) rivayet etti.

 

 

 

19570 (5)- Hz. Aişe bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hasta birini ziyaret ettiği zaman ona şöyle dua ederdi: "İnsanların Rabbi! Sıkıntısını gider ve ona şifa ver. Şifa versen sensin. Gerçek şifa senin vereceğin ve hastalığı söküp atan bir şifadır.''

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Buhari (7/157, 171, 173), Müslim (7/15, 16), İbn Mace (1619, 3520) ve Nesai., Amelu yevm vel-leyle'de (1010-3) rivayet ettiler.

 

 

 

19571 (6)- Hz. Aişe bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e hasta biri getirildiği zaman ona şöyle dua ederdi: "İnsanların Rabbi! Sıkıntısını gider ve ona şifa ver. Şifa versen sensin. Gerçek şifa senin vereceğin ve hastalığı söküp atan bir şifadır. ''

 

[Sahih]

 

 

 

19572 (7)- Hz. Aişe der ki: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hasta düştüğünde elini tuttum. Onu göğsünde gezdirip: "İnsanların Rabbi! Sıkıntıyı gider!" diye dua etmeye başladım. Ancak Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) elini elimden çekti ve: ''Allah'tan en Yüce Mutlu Dost ile birlikte olmayı diliyorum'' dedi.

 

[Sahih]

 

 

 

19573 (8)- Hz. Aişe der ki: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hasta düştüğünde elini tuttum. Onu göğsünde gezdirip: "İnsanların Rabbi! Sıkıntıyı gider!" diye dua etmeye başladım. Ancak Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) elini elimden çekti ve: ''Allah'tan en Yüce Mutlu Dost birlikte olmayı diliyorum'' dedi.

 

[Sahih]

 

 

 

19574 (9)- Hz. Aişe bildiriyor: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir hastayı ziyaret ettiği zaman elini üzerinde gezdirir ve: "İnsanların Rabbi! Sıkıntısını gider ve ona şifa ver. Şifa versen sensin. Gerçek şifa senin vereceğin ve hastalığı söküp atan bir şifadır'' diye dua ederdi. Vefatına sebep olan hastalığı sırasında ben de elinden tutup bu şekilde dua etmeye başladım. Ancak Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) elini elimden çekti ve: ''Allahım! Beni bağışla ve Dos(a kavuştur'' dedi.

 

 

 

19575 (10)- Hz. Aişe der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), biri hastalandığı zaman elini üzerinde gezdirir ve: "İnsanların Rabbi! Sıkıntısını gider ve ona şifa ver. Şifa versen sensin. Gerçek şifa senin vereceğin ve hastalığı söküp atan bir şifadır'' diye dua ederdi.

 

[Sahih]

 

 

 

19576 (11)- Hz. Aişe der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hastalandığı zaman elimi O'nun göğsüne koyar ve: "İnsanların Rabbi! Sıkıntıyı yok et! Şifa senin elindedir. Sıkıntısını da ancak sen giderirsin" diye dua ederdim.

 

[Sahih]

 

 

 

19577 (12)- Hz. Aişe der ki: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) (hastalara): ''İnsanIarın Rabbi! Sıkıntıyı yok et! Şifa senin elindedir. Sıkıntısını da ancak sen giderirsin'' diye dua ederdi.

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Buhari (7/172), Müslim (7/16) ve Nesai, Am'elu yevm vel-Ieyle'de (1019) rivayet ettiler.

 

 

 

19578 (13)- Hz. Aişe der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e hasta biri getirildiği zaman ona şöyle dua ederdi: "İnsanların Rabbi! Sıkıntısını gider ve ona şifa ver. Şifa versen sensin. Gerçek şifa senin vereceğin ve hastalığı söküp atan bir şifadır. ''

 

[Sahih]

 

 

 

19579 (14)- Hz. Aişe der ki: Göz değmesine karşı Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e: "İnsanların Rabbi! Sıkıntıyı yok et! Şifa senin elindedir. Sıkıntısını da ancak sen giderirsin" diye rukye yapardım.

 

[Sahih]

 

 

 

19580 (15)- Hz. Aişe der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e hasta biri getirildiği zaman ona şöyle dua ederdi: "İnsanların Rabbi! Sıkıntısını gider ve ona şifa ver. Şifa versen sensin. Gerçek şifa senin vereceğin ve hastalığı söküp atan bir şifadır. ''

 

[Sahih]

 

 

11. Hz. Aişe

 

19581- Hz. Aişe bildiriyor: Biri rahatsızlandığı zaman Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) (tükürüğüyle ıslattığı parmağını yere koyar ve) şu duayı ederdi: "Bismillah! Yerimizin toprağı birimizin tükrüğü ile Rabbimizin de izniyle hastamıza şifa olsun. ''

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Buhari, tıb 10/206 (7545), Müslim, selam 4/1724 (2194), Ebu Davud, tıb.4/12 (3895) ve İbn Mace, tıb 2/1163 (3521) rivayet ettiler.

 

 

 

12. Ali b. Ebi Talib

 

19582- Hz. Ali der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hasta birine dua edeceği zaman: "İnsanların Rabbi! Sıkıntısını gider ve ona şifa ver. Şifa versen sensın. Gerçek şifa senin vereceğin ve hastalığı söküp atan bir şifadır'' derdi.

 

[Hasen]

 

Diğer tahric: Abd b. Humeyd (66) ve Tirmizi (3565) rivayet ettiler.

 

 

13. İbn Abbas

 

19583 (1) İbn Abbas bildiriyor: ResululIah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) torunları Hz. Hasan ile Hz. Hüseyin'e: "Her türlü Şeytan ve dertten, sizleri kınayan her türlü gözden Allah'ın tam ve eksiksiz olan kelimelerine sizleri sığındırırım" sözleriyle istiaze yapar ve: "Hz. İbrahim de oğulları İsmail ile İshak'a bu sözlerle istiaze yapardı'' buyururdu.

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Buhari (3371), Ebu Davud (4737), Tirmizi (3/166, "hasen sahih"), İbn Mace (3525) ve Nesai, es-Sünenu'l-kübra'da (7679) rivayet ettiler.

 

 

 

19584 (2)- İbn Abbas der ki: ResululIah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) torunları Hz ..

Hasan ile Hz. Hüseyin'e: "Her türlü Şeytan ve dertten, sizleri kınayan her türlü gözden Allah'ın tam ve eksiksiz olan kelimeleri korusun '' sözleriyle istiaze yapar ve: "Hz. İbrahim de oğulları İsmail ile İshak'a bu sözlerle istiaze yapardı'' buyururdu.

 

[Sahih]

 

 

SONRAKİ