MÜSNED-İ HANBEL

VASİYET VE FERAİZ (MİRAS)

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

5- Varise Vasiyet Yapılmaz

 

1. Amr b. Harice

 

16467 (1) Amr b. Harice der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Mina'da devesinin üzerinde bize hutbe veriyordu. Deve geviş getirip yutarken salyası iki omuzun arasına akmakta idi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hutbede şöyle buyurdu: ''Allah her insana mirastaki nasibini taksim etmiştir. Dolayısıyla miras alacak olana vasiyet yoktur. Çocuk, doğduğu yatağın sahibi olan erkeğe aittir. Zina edene ise mirastan mahrum olma / taşlanma vardır. Kim babasından başkasına babam budur diye intisab ederse veya köle olan kimse kendi sahibinin dışındaki kimsenin efendisi olduğunu iddia ederse kendi babasından ve efendisinden bağlarını koparırsa Allah'ın, meleklerin ve bütün insanların laneti onun üzerine olsun. '' Said rivayetinde hadisin devamında: ''Allah bu tür kimselerin hiçbir hiçbir nafile ve farz ibadetini kabul etmez'' buyurduğu; Yezid rivayetinde ise: ''Hiçbir farz ve nafile ibadetini kabul etmez -veya- hiçbir nafile ve farz ibadetini kabul etmez '' dediği; Yezid rivayetinde: "Amr b. Harice, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in kendilerine devesinin üzerinde hutbe verdiğini söyledi" ibaresi geçmiştir.

 

[Hasen]

 

Diğer tahric: Darimi (2529, 3260) ve Nesai (2/247) rivayet ettiler.

 

 

 

16468 (2)- Amr b. Harice der ki: Ben, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in devesinin yularım tutmuştum. Deve geviş getirip yutarken salyası iki omuzun arasına akmakta idi. Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Allah her hak sahibine hakkını vermiştir. Dolayısıyla miras alacak olana vasiyet yoktur. Çocuk, doğduğu yatağın sahibi olan erkeğe aittir. Zina edene ise mirastan mahrum olma / taşlanma vardır. Kim babasından başkasına babam budur diye intisab ederse veya köle olan kimse kendi sahibinin dışındaki kimsenin efendisi olduğunu iddia ederse Allah'ın, meleklerin ve bütün insanların laneti onun üzerine olsun.''

Hemmam bu senetle, Abdurralıman b. Ganm'ı zikretmeden şu ilaveyi yapmıştır: "Bu sırada ben devenin altındaydım." Şu ilaveyi de yapmıştır: "Allah bu tür kimselerin hiçbir farz ve nafile ibadetini kabul etmez. '' Yine Hemınam'ın rivayetinde: ''... kendi babasından ve efendisinden bağlarını koparırsa ...'' ibaresi vardır.

 

[Hasen]

 

Diğer tahric: Darimi (2529, 3260), İbn Mace (2712), Tirmizi (2121) ve Nesai (6/247) rivayet ettiler.

 

 

 

16469 (3)- Amr b. Harice der ki: Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) devesinin üzerinde hutbe veriyordu, ben de devenin boynunun altında idim. Deve geviş getirip yutarken salyası iki omuzun arasına akmakta idi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Allah her hak sahibine hakkını vermiştir. Dolayısıyla miras alacak olana vasiyet yoktur. Çocuk, doğduğu yatağın sahibi olan erkeğe aittir. Zina edene ise mirastan mahrum olma / taşlanma vardır. Kim babasından başkasına babam budur diye intisab ederse veya köle olan kimse kendi sahibinin dışındaki kimsenin efendisi olduğunu iddia ederse Allah'ın, meleklerin ve bütün insanların laneti onun üzerine olsun. Bu kişinin hiçbir nafile ve farz ibadeti kabul edilmez.''

 

[Hasen]

 

 

 

16470 (4)- Amr b. Harice der ki: Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) devesinin üzerinde hutbe veriyordu. Deve geviş getirip yutarken salyası iki omuzun arasına akmakta idi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Allah her insana mirastaki nasibini taksim etmiştir. Dolayısıyla miras alacak olana vasiyet yoktur. Çocuk, doğduğu yatağın sahibi olan erkeğe aittir. Zina edene ise mirastan mahrum olmaltaşlanma vardır. Kim babasından başkasına babam budur diye intisab ederse veya köle olan kimse kendi sahibinin dışındaki kimsenin efendisi olduğunu iddia ederse, Allah'ın, meleklerin ve bütün insanların laneti onun üzerine olsun. Allah bu kişinin hiçbir nafile ve farz -veya- farz ve nafı"le ibadetini kabul etmez.''

 

[Hasen]

 

 

 

16471 (5)- Amr b. Harice der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Mina'da devesinin üzerinde bize hutbe veriyordu. Ben de devenin boynunun altında idim ve deve geviş getirip yutarken salyası iki omuzun arasına akmakta idi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hutbede şöyle buyurdu: ''Allah her insana mirastah nasibini taksim etmiştir. Dolayısıyla miras alacak olana vasiyet yoktur. Çocuk, doğduğu yatağın sahibi olan erkeğe aittir. Zina edene ise mirastan mahrum olma / taşlanma vardır. Kim babasından başkasına babam budur diye intisab ederse veya köle olan kimse kendi sahibinin dışındaki kimsenin efendisi olduğunu iddia ederse kendi babasından ve efendisinden bağlarını koparırsa Allah'ın, meleklerin ve bütün insanların laneti onun üzerine olsun.''

 

Said der ki: Matar, Şehr b. Havşeb'den, Abdurrahman b. Canın'den, Amr b. Harice'den aynı rivayette bulundu. Matar, rivayetinde: ''Bu kişinin hiçbir nafile ve farz ibadeti kabul edilmez'' ibaresini ekledi.

 

[Hasen]

 

 

 

16472 (6)- Bu hadis başka bir kanalla Amr b. Harice'den nakledilmiştir, ancak Matar: ''Onun hiçbir nafile ve farz ibadeti kabul edilmez'' ibaresini eklemiştir.

 

[Hasen]

 

 

 

16473 (5)- Arın b. Harice der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Mina'da devesinin üzerinde bize hutbe veriyordu. Deve geviş getirip yutarken salyası iki omuzun arasına akmakta idi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hutbede şöyle buyurdu: ''Ailah her insana mirastaki nasibini taksim etmiştir. Dolayısıyla miras alacak olana vasiyet yoktur. Çocuk, doğduğu yatağın sahibi olan erkeğe aittir. Zina edene ise mirastan mahrum olma / taşlanma vardır. Kim babasından başkasına babam budur diye intisab ederse veya köle olan kimse kendi sahibinin dışındaki kimsenin efendisi olduğunu iddia ederse kendi babasından ve efendisinden bağlarını koparırsa Allah'ın, meleklerin ve bütün insanların laneti onun üzerine olsun.''

İbn Cafer, Said'en, Matar rivayetinde hadisin devamında şöyle dediğini bildirir: ''Allah bu tür kimselerin hiçbir hiçbir nafile ve farz ibadetini kabul etmez. '' Yezid rivayetinde: ''Hiçbir farz ve nafile ibadetini kabul etmez -veya- hiçbir nafile ve farz ibadetini kabul etmez '' ifadesi ile "Amr b. Harice, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in kendilerine devesinin üzerinde hutbe verdiğini söyledi" ibaresi geçmiştir.

 

[Hasen]

 

Diğer tahric: Nesai, vasaya 6/247 (3642), İbn Mace 2/905 (2712) ve Da.rekutni, Sünen (4/152) rivayet ettiler.

 

 

 

16474 (8)- Amr b. Harice der ki: Ben, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in devesinin yularım tutmuştum. Deve geviş getirip yutarken salyası iki omuzun arasına akmakta idi. Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Allah her hak sahibine hakkını vermiştir. Dolayısıyla miras alacak olana vasiyet yoktur. Çocuk, doğduğu yatağın sahibi olan erkeğe aittir. Zina edene ise mirastan mahrum olma / taşlanma vardır. Kim babasından başkasına babam budur diye intisab ederse veya köle olan kimse kendi sahibinin dışındaki kimsenin efendisi olduğunu iddia ederse Allah'ın, meleklerin ve bütün insanların laneti onun üzerine olsun. ''

Affan der ki: Hemmam bu isnadla, Abdurrahman b. Ganın'ı zikretmeden şu ilaveyi yapmıştır: "Bu sırada ben devenin altındaydım." Şu ilaveyi de yapmıştır: "Allah bu tür kimselerin hiçbir farz ve nafile ibadetini kabul etmez. '' Yine Hemmam'ın rivayetinde: " ... kendi babasından ve efendisinden bağlarını koparırsa ... '' ibaresi vardır.

 

[Hasen]

 

Diğer tahric: Nesai (6/247), Ebu Davud 3/290 (2870), Tirmizi (2121), İbn Mace (2714) ve Taberani, el-Kebir (8/160) rivayet ettiler.

 

 

 

16475 (9)- Amr b. Harice der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) devesinin üzerinde bize hutbe verdi ve: ''Bilin ki, sadaka (zekat) ne bana, ne de Ehl-i Beytime helal değildir'' buyurup, devesinin boynundan bir tüy aldı ve: "Şunun kadar -veya- ağırlığı kadar olsa bile’’ buyurdu,

 

 

2. Ebu Umame el-Bahili

 

16476- Ebu Umame el Balıili der ki: Veda haccında, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in hutbe verirken şöyle buyurduğunu işittim: "Allah her hak sahibine hakkını vermiştir. Dolayısıyla miras alacak olana vasiyet yoktur. Çocuk, doğduğu yatağın sahibi olan erkeğe aittir. Zina edene ise mirastan mahrum olma / taşlanma vardır ve onların hesabı (sevap, ceza, bağışlanma) Allah'a aittir. Kim babasından başkasına babam budur diye intisab ederse veya köle olan kimse kendi sahibinin dışındaki kimsenin efendisi olduğunu iddia ederse kıyamet gününe kadar Allah'ın laneti onun üzerine olsun. Kadın kocasının evinde, ancak kocasının izniyle infakta bulunabilir. '' Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e: "Ey Allah'ın Resulü! Yemek bile mi?" diye sorulunca: ''Esasen mallarımızın en değerlisi odur'' cevabını verdi. Sonra Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Ödünç (sahibine) ödenmelidir ve süt vb. için ödünç verilen hayvan da (sahibine) iade edilmelidir. Borç ödenmelidir ve kefilolanı borç ödenmezse o borcu ödemekle yükümlüdür."

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Tirmizi, vasaya 4/376 (2120), Taberani, el-Kebir 8/160 (7615), Nesai, faraid (6/247) ve Beyhaki, faraid (6/212) rivayet ettiler.

 

 

SONRAKİ