MÜSNED-İ HANBEL

ARAZİ İHYASI / ORTAKLIĞI VE KORULUK

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

4- Arazinin Parsellenerek Verilmesi veya Koru Yapılması

 

1. Abdullah b. Ömer

 

16153- İbn Ömer'in bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Zübeyr'e Süreyr'deki bir arazinin, atının bir defa koşması (neticesinde katedeceği mesafe) kadarım verdi. Zübeyr atım koşturdu ve durunca kamçısını (ileriye doğru) attı. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Bu araziyi kamçısının eriştiği yere kadar Zübeyr'e verin'' buyurdu.

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Ebu Davud (3/142), Buhari (9/281-283, 6/181) ve İbn Sa'd (8/182-183) rivayet ettiler.

 

 

2. Esma binti Ebi Bekr

 

16154- Esma binti Ebi Bekr der ki: Zübeyr benimle evlendiği zaman bir at dışında, ne malı, ne kölesi, ne de başka bir şeyi vardı. Ben onun atını yemler ve tımarlardım. Su taşıyan devesi içinde çekirdek kırar, onu yemler ve deve ile eve su taşırdım. Aynı zamanda yırtık olan kovasını diker ve hamur yoğururdum, ama ekmek yapmasını bilmezdim. Ensar'dan olan komşularım ekmeği yaparlardı ve onlar doğru kadınlardı. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Zübeyr'e bir bahçe vermişti. Ben o bahçeden başımın üstünde fersahın üçte ikisi (dört km civarı) kadar bir mesafeye hurma çekirdeği taşıyordum. Yine bir gün başımda hurma taşırken Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) beraberinde ashabından bir grupla geldi ve beni arkasına bindirmek için çağırıp (devesine): ‘‘Ihh!" dedi. Ben erkekler ile beraber gitmekten utandım ve Zübeyr'i ve kıskançlığını hatırladım. O insanların en kıskancıydı. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) utandığımı anladı ve bırakıp gitti. Zübeyr'e geldiğimde: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ashabından bir grup ile başımda hurma taşıyorken geldi ve arkasına binmem için devesini çöktürdü. Ben utanıp binmedim ve senirı kıskançlığını hatırladım" dedim. Zübeyr: "Vallahi başında hurma taşıman benim için onun arkasına binmenden daha zordur" dedi. Bu olaydan sonra Ebu Bekr bana bir hizmetçi gönderdi. O hizmetçi beni atın tımarından kurtarmış ve sanki beni azat etmişti.

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Buhari (3151, 5224) ve Müslim (2182) rivayet ettiler.

 

 

3. Abdurrahman b. Avf

 

16155- Abdurrahman b. Avf der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), ben ve Ömer arasında falan tarlayı paylaştırdı. Zübeyr, Ömer'in ailesine gidip onlardan hisselerini satın aldı ve Osman b. Affan'a gidip: "Abdurrahman b. Avf, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in, kendisiyle Ömer'e falan tarlayı paylaştırdığını iddia ediyor. Ben de Ömer'in hissesini satın aldım" dedi. Osman: "Abdurrahman'ın, lehine ve aleyhine yaptığı şehadet geçerlidir" karşılığını verdi.

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Beyhaki, es-Sünenu'l-kübra'da (10/124) rivayet etti.

26705 (l)'de tekrar edecektir.

 

 

4. Enes b. Malik

 

16156- Enes der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) aralarında Bahreyn'i paylaştırmak için Ensar'ı çağırınca: "Muhacir olan kardeşlerimize de bizim gibi verilmedikçe olmaz" dediler. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Benden sonra zorluklarla karşılaşacaksınız. O zaman bana kavuşuncaya kadar sabrediniz'' buyurdu.

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Buhari, fadail (5/41) ve Müslim, imare (3/1474, 1845) rivayet ettiler.

 

 

5. Vail

 

16157- Alkarne b. Vail, babasından bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bana bir araziyi verince, araziyi bana teslim etmesi için Muaviye'yi benimle gönderdi. Muaviye bana: "Beni bineğinin terkisine bindir" deyince, ben: "Sen kralların arkasına binecek biri değilsin" karşılığını verdim. Muaviye: "O zaman bana ayakkabılarını ver de giyeyim" deyince, ben:

"Devenin gölgesinde yürü" karşılığını verdim. Muaviye idareyi eline alınca yanına gittim, beni koltuğuna yanına oturttu ve bu olayı hatırlattı. Simak der ki: Vail: "O zaman, Muaviye'yi önümde bindirmiş olmayı isterdim" dedi.

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Ebu Davud, harac 3/173 (3058), Tirmizi 3/656 (1381 "hasen), Darimi, buyu 2/347 (2609) ve Beyhaki (6/144) rivayet ettiler.

 

 

5- Madenieri (Parselleyip) Vermek

 

1. İbn Abbas

 

16158 (1) Amr b. Avf el-Müzenı bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem),

el-Kabeliyye (denilen nahiye)nin madenlerini deresiyle tepesiyle Bilal b. el-Haris el-Müzeni'ye bağışlamıştır. Ayrıca (ona) Kuds (denilen dağ)dan ziraate elverişli olan yerleri de verdi. Fakat bunları verirken ona hiçbir müslümanın hakkını vermedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona bunları verince şöyle bir vesika yazdı: ''Bismillahirrahmanirrahim. Allah'ın Resulü Muhammed'in, BildI b. el-Haris el-Müzeni'ye verdiği (yerleri bildiren) bir vesikadır. el-Kabeliyye (isimli nahiye)yi deresiyle tepesiyle ona bağışlamıştır. Ayrıca (Ona) Kuds (denilen dağ)dan ziraate elverişli olan yerleri verdi. Fakat bunları verirken onahiç bir müslümanın hakkını vermedi.''

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Ebu Davud (3/138-139) rivayet etti.

 

 

 

16159 (2)- Bu hadis başka bir kanalla İbn Abbas'tan rivayet edilmiştir.

 

[Sahih]

 

 

SONRAKİ