MÜSNED-İ HANBEL

CENAİZ

 

DEVAM: 46- Ölü Halkına Taziyede Bulunmak, Ölü Ailesinin Sabretmesinin Sevabı, Onlara Sabrı Tavsiye Etmek ve Böyle Bir Durumda Söylenmesi Gereken Sözler

 

4. Ümmü Seleme

 

8880 (1) Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in eşi Ümmü Seleme der ki:

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in şöyle buyurduğunu işittim: "Bir kul musibete uğradığı zaman: ''İnna lillahi ve inna ileyhi raciun'' Allahım! Bu musibete sabrımın ecrini ver ve bana daha hayırlı bir durum ihsan et'' diye dua ettiği zaman Allah mutlaka bu musibetten dolayı ecrini verir ve daha hayırlı bir durum ihsan eder. '' Kocam Ebu Seleme vefat ettiği zaman kendi kendime: "Kim Resulullah'ın sahabisi Ebu Seleme'den daha hayırlı kim olabilir ki?" dedim. Ancak Allah'ın da inayetiyle Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in buyurduğu gibi: "Allahım! Bu musibete sabrımın ecrini ver ve ondan (Ebu Seleme'den) daha hayırlı birini İhsan et" diye dua ettim. Bunun üzerine Allah, Ebu Seleme'den daha hayırlı birini, Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i bana eş olarak ihsan etti.

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Müslim (918) rivayet etti.

23072 (1)'de tekrar edecektir.

 

 

 

8881 (2)- Ümmü Seleme anlatıyor: Ebu Seleme şöyle dedi: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Sizden biri bir musibete uğradığı zaman: ''İnna lillahi ve inna ileyhi raciun'' desin ve: ''Allahım! Bu musibete sabrımın ecrini ver ve bana daha hayırlı bir durum ihsan et'' diye dua etsin'' buyurdu." Ebu Seleme'nin ölüm anı geldiği zaman: "Allahım! Aileme benden daha iyisini ınsan et" diye dua etti. Vefat ettiği zaman ben: "İnna lillahi ve inna ileyhi rariun" deyip: "Allahım! Bu musibete sabrımın ecrini ver" diye dua ettim. "Bana daha hayırlı bir durum ihsan et" diye dua etmek istedim, ama kendi kendime: "Kim Ebu Seleme'den daha hayırlıdır ki?" dedim. Bu şekilde dua edene kadar hep öyle düşündüm.

 

Ravi der ki: Ümmü Seleme iddetini doldurduğu zaman Hz. Ebu Bekr onu istedi. Ancak Ümmü Seleme kabul etmedi. Sonra onu Hz. Ömer istedi, onu da reddetti. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onu istemek için kendisine birini gönderince: "Resulullah'a ve elçisine merhaba. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e benim kıskanç biri olduğumu, çocuklarımın olduğunu ve şahid olarak da velilerimden yanımda kimsenin bulunmadığını haber ver" dedi. Bunun üzerine Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona: ''Çocuklarım var diyorsun, çocuklarının bakımı için Allah sana yeter. Kıskançlığına gelince, kıskançlığını gidermesi için Allah'a dua edeceğim. Velilerinden bulunan ya da bulunmayan olsun bana razı olmayacak bir kimse yoktur'' diye haber gönderdi.

 

Ümmü Seleme, Hz. Ömer'e: "Kalk, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i evlendir" dedi. Bunun üzerine Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Hanımıml falanca kardeşine mehir olarak verdiğim şeylerden sana eksik vermeyeceğim. Sana iki el değirmeni, iki testi ve içi hurma lifi dolu deri yüzlü bir yastık vereceğim'' buyurdu. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanına geldiği zaman Ümmü Seleme kızı Zeyneb'i emzirmek için alıp kucağına koyardı. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) utangaç biri idi. Bu sebeple geri dönerdi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) birkaç defa öyle yaptı. Ammar b. Yasir, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in niçin öyle yaptığını bilmişti. Bir gün Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gelince Ümmü Seleme'nin anneden bir kardeşi olan Ammar gelip çocuğu kucağından çekerek: "Onun yüzünden Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e eziyet ettiğin şu çirkini bırak artık" dedi. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gelip içeri girince adayı süzerek: ''Zeyneb nerede? Zeyneb ne yaptı?'' diye sordu. Ümınü Seleme: "Amınar gelip onu aldı" dedi. Bunun üzerine yanında kaldı. Sonra: "İstersen yanında yedinci güne kadar kalırım. Eğer yanında yedi gün kalırsam, öbür hanımlarımın da her birinin yanında yedişer gün kalırım'' buyurdu.

 

[-Sahih-]

 

 

 

8882 (3)- Bu hadis Ömer b. Ebi Seleme'den mürselolarak nakledilmiştir.

 

[-Sahih-]

 

 

 

8883 (4)- Abdulaziz ibn binti Ümınü Seleme bildiriyor: Ümınü Seleme'ye, Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in: "Bir Müslüman musibete uğradığı zaman: ''İnna lillahi ve inna ileyhi raciun! Allahım! Bu musibete sabrımın ecrini ver ve bana daha hayırlı bir durum ihsan et'' diye dua ederse mutlaka Allah ona istediğini verir'' buyurduğu haberi ulaşınca şöyle dedi: "Musibet (eşimin ölümünü) yaşadığım zaman öyle dua ettim ve kendi kendime: "Bana Ebu Seleme'nin yerine kimi verecek ki?" dedim." Ancak iddeti bittiği zaman onu, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) istedi.

 

[Hasen]

 

 

 

8884 (5)- Ümmü Seleme der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kimin başına bir musibet gelirse: ''İnna lillahi ve inna ileyhi raciun'' deyip: ''Allahım! Bu musibete sabrımın ecrini ver ve bana daha hayırlı bir durum ihsan et'' diye dua etsin'' buyurdu. Ebu Seleme vefat ettiği zaman bu şekilde dua ettim. Her: "Bana daha hayırlı bir durum ihsan et" kısmına ulaştığım zaman kendi kendime: "Kim Ebu Seleme'den daha hayırlıdır ki?" diyerek bu kısımla dua etmedim. Sonra bunu da söyleyerek dua ettim.

Ravi der ki: Ümmü Seleme iddetini doldurduğu zaman Hz. Ebu Bekr onu istemek için birini gönderdi. Ancak Ümmü Seleme kabul etmedi. Sonra Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona Ömer b. el-Hattab'ı gönderdi. Ümmü Seleme: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e benim kıskanç biri olduğumu, çocuklarımın olduğunu ve şahid olarak da velilerimden yanımda kimsenin bulunmadığını haber ver" dedi. Bunun üzerine Ömer, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e gelip durumu kendisine haber verdi. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Ömer'e şöyle buyurdu: ''Ona geri dön ve şöyle de: ''Kıskanç olduğunu söylemişsin. Kıskançlığını gidermesi için Allah'a dua edeceğim ve kıskançlığın giderilecektir. Çocuklarım var diyorsun, çocuklarının bakımı için Allah sana yeter. Velilerinden burada bulunsun ya da bulunmasın bana razı olmayacak hiç kimse yoktur. ''

 

[Sahih]

 

 

 

8885 (6)- Ümmü Seleme bildiriyor: (Onun eşi) Ebu Seleme'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Sizden birine bir musibet isabet ettiği zaman: ''İnna lillahi ve inna ileyhi raciun'' deyip: ''Allahım! Bu musibete sabrımın ecrini ver ve bana daha hayırlı bir durum ihsan et'' diye dua etsin'' buyurmuş. Ebu Seleme vefat ettiği zaman Allah, Ebu Seleme'den daha hayırlı birini, Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i bana eş olarak ınsan etti.

 

[-Sahih-]

 

Diğer tahric: Müslim, cenaiz 2/631 (918), Ebu Davud, cenaiz 3/191 (3119), Tirmizi, cenaiz 5/533 (3511) ve Hakim (4/16) rivayet ettiler.

 

 

 

8886 (7)- Ümmü Seleme anlatıyor: Bir gün (eşim) Ebu Seleme Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanından bana geldi ve şöyle dedi: "Allah Resulü'nden işittiğim şu söz beni çok sevindirdi: ''Bir Müslüman musibete uğradığı zaman ''İnna lillahi ve inna ileyhi raciun'' deyip: ''Allahım! Bu musibete sabrımın ecrini ver ve bana daha hayırlı bir durum ihsan et'' diye dua ederse Allah mutlaka bu dileğini yerine getirir. ''

Ebu Seleme'nin bu sözünü aklımda tuttum. Daha sonra vefat ettiğinde "İrma lillahi ve inna ileyhi raciun" deyip: "Allahım! Bu musibete sabrımın ecrini ver ve bana ondan (Ebu Seleme'den) daha hayırlı birini ihsan et" diye dua ettim. Sonra kendi kendime Ebu Seleme'den daha hayırlı birini nereden bulacağım, diye düşündüm. İddetim dolunca Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir deriyi tabakladığım sırada benden izin istedi. Ben de elimi tabaklamak için sürdüğüm şeyden yıkayarak kendisine izin verdim. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) için içi lif ile dolu olan deri bir yastık koydum. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onun üzerine oturdu ve beni kendisi için istedi. Sözünü bitirince de: "Ey Allah'ın Resulü! Bende rağbet edeceğin hiç bir şey yoktur. çünkü ben çok kıskanç bir kadınım. Benden Allah'ın beni azablandırmasına vesile olacak bir şey görmenden korkarım. Ben yaşlanmış bir kadınım ve çocuklarım bulunmaktadır" dedim.

Bunun üzerine Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Bahsettiğin kıskançlığı ileride Allah senin üzerinden alacaktır. Zikrettiğin yaşlılığa gelince, senin yaşlılığın gibi ben de yaşlandım. Bahsettiğin çocuklar ise, senin çocukların benim çocuklarımdır'' buyurdu. Ben de Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e teslim oldum. Böylece Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) benimle evlendi ve Allah, Ebu Seleme'den daha hayırlı birini, Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i bana eş olarak ihsan etti.

 

[Hasen]

 

el-Fesevi, el-Ma'rife vet-tiaih'te (1/246) rivayet etti.

 

 

 

5. Usame b. Zeyd (r.a.)

 

8887 (1) Usame b. Zeyd der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e Umeyme binti Zeyneb verilince can çekişmekteydi. Sanki kuru bir kırba gibiydi. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Allah'ın aldığı ve verdiği her şey Allah'a aittir. Her şeyin belli bir sonu vardır'' buyurdu ve gözleri yaşardı. Bunun üzerine Sa'd b. Ubade: "Ey Allah'ın Resulü! Ağlıyor musun? Ağlamayı yasaklamadın mı?" deyince: ''Bu, Allah'ın kullarının kalbIerine bırakmış olduğu rahmettir. Allah kullarından ancak merhametli olanlara rahmet eder'' dedi.

 

Diğer tahric: Buhari (1284, 5655, 6602, 6655, 7377, 7448) ve Müslim (2090) rivayet ettiler.

8390 (2)'de tekrar etmiştir.

 

 

SONRAKİ