|
MÜSNED-İ HANBEL |
ZEKAT |
DEVAM: 10- Define ve
Madenierin Zekatı
4- Abdullah b. Amr b.
el-As
9209 (1) Amr b. Şuayb, babasından, o da dedesinden bildiriyor:
Müzeyne kabilesinden bir adamın Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e:
"Ey Allah'ın Resulü! Yitik devenin durumunu sana soracaktım" dediğini
duydum. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona şöyle cevap verdi: ''Onun sağlam
ayakları, yetecek kadar suyu vardır. Ağaçlardan yer, su başına da gelip içer.
Onu arayan (sahibi) gelinceye kadar onu (kendi haline) bırak. '' Adam:
"Yitik koyunun durumu nedir?" diye sorunca, Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): ''0 ya senin, ya kardeşinin veya kurdundur. Onu arayan
gelinceye kadar muhafaza et'' buyurdu. Adam: "Meradan çalınan koyun hakkında
ne dersin?" diye sorunca Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
''Değerinin iki katını öder ve ceza olarak kendisine vurulur. Su başlarından
çalınan hayvan bir kalkan değerine ulaşırsa el kesme vardır'' buyurdu. Adam:
"Ey Allah'ın Resulü! Meyveleri dallarından koparmanın hükmü nedir?"
diye sorunca Nebi {Sallallahu aleyhi ve Sellem}: ''Sadece yiyen ve toplayıp
eteğini doldurmayana bir şey gerekmez. Ama toplayıp yanında götürene
topladığının bedelinin iki katı ödetilir ve ceza olarak kendisine kırbaç vurulur.
Harman yerinden alınan şeyin değeri bir kalkan değerindeyse el kesme cezası
vardır'' dedi. Adam: "Ey Allah'ın Resulü! Meskun bir yerin yolunda
bulduğumuz yitik konusunda ne dersin?" diye sorunca Resulullah {Sallallahu
aleyhi ve Sellem}: ''Onu bir yıl ilan et. Eğer sahibi bulunursa ona ver.
Bulunmazsa senindir'' dedi. Adam: "Yolcuların geçtiği ve sahibi bilinmeyen
buluntu hakkında ne dersin?" diye sorunca, Resulullah {Sallallahu aleyhi
ve Sellem}: ''Bunda ve madenierde beşte bir zekat vardır'' buyurdu.
[Hasen]
Diğer tahric: Beyhaki,
Sünen (4/155), Hakim (2/65), Ebu Ubeyd, el-Emval (858), Ebu Davud (17101713),
Nesai (2/260-261), İbn Mace (2/66) ve Tirmizi (2/261) rivayet ettiler.
9210 (2)- Amr b. Şuayb,
babasından, o da dedesinden bildiriyor: Müzeyne kabilesinden bir adamın
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e: "Ey Allah'ın Resulü! Yitik
devenin durumunu sana soracaktım?" dediğini işittim. Nebi (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) ona şöyle cevap verdi: ''Onun sağlam ayakları, yetecek kadar
suyu vardır. Ağaçlardan yer, su başına da gelip içer. Onu arayan (sahibi)
gelinceye kadar onu (kendi haline) bırak." Adam: "Yitik koyunun
durumu nedir?" diye sorunca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"O ya senin, ya kardeşinin ya da kurdundur. Onu arayan gelinceye kadar
muhafaza et" buyurdu. Adam: "Meradan çalınan koyun hakkında ne
dersin?" diye sorunca Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Değerinin iki
katını öder ve ceza olarak kendisine vurulur. Su başlarından çalınan hayvan bir
kalkan değerine ulaşırsa el kesme cezası vardır" buyurdu. Adam: "Ey
Allah'ın Resulü! Meyveleri dallarından koparmanın hükmü nedir?" diye
sorunca Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Sadece yiyen ve toplayıp
eteğini doldurmayana bir şey gerekmez. Ama toplayıp yanında götürene
topladığının bedelinin iki katı ödetilir ve ceza olarak kendisine vurulur.
Harman yerinden alınan şeyin değeri, bir kalkan değerindeyse el kesme cezası
vardır" dedi. Adam: "Ey Allah'ın Resulü! Meskun bir yerin yolunda
bulduğumuz yitik konusunda ne dersin?" diye sorunca Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): "Onu bir yıl ilan et. Eğer sahibi bulunursa ona ver.
Bulunmazsa senindir'' dedi. Adam: "Yolcuların geçtiği mahalde ve sahibi
bilinmeyen buluntu hakkında ne dersin?" diye sorunca, Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): "Bunda ve madenIerde beşte bir zekat vardır"
buyurdu.
[Sahih]
9211 (3)- a,m b. Şuayb,
babasından, o da dedesinden bildiriyor: Müzeyne kabilesinden bir adamın
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e: "Ey Allah'ın Resulü! Yitik
devenin durumunu sana soracaktım" dediğini işittim. Nebi (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) ona şöyle cevap verdi: ''Onun sağlam ayakları, yetecek kadar
suyu vardır. Ağaçlardan yer, subaşına da gelip içer. Onu arayan (sahibi)
gelinceye kadar onu (kendi haline) bırak. '' Adam: "Yitik koyunun durumu
nedir?" diye sorunca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''0 ya
senin, ya kardeşinin ya da kurdundur. Onu arayan gelinceye kadar muhafaza et''
buyurdu. Adam: "Meradan çalınan koyun hakkında ne dersin?" diye
sorunca Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Değerinin iki katını öder ve ceza
olarak kendisine vurulur. Su başlarından çalınan hayvan bir kalkan değerine
ulaşırsa ise el kesme vardır'' buyurdu. Adam: "Ey Allah'ın Resulü!
Meyveleri dallarından koparmanın hükmü nedir?" diye sorunca Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Sadece yiyen ve toplayıp eteğini doldurmayana
bir şey gerekmez. Ama toplayıp yanında götürene topladığının bedelinin iki katı
ödetilir ve ceza olarak kendisine vurulur. Harman yerinden alınan şeyin değeri
bir kalkan değerindeyse el kesme cezası vardır'' dedi. Adam: "Ey Allah'ın
Resulü! Meskun bir yerin yolunda bulduğumuz yitik konusunda ne dersin?"
diye sorunca ResuIuIlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''0nu bir yıl ilan et.
Eğer sahibi bulunursa ona ver. Bulunmazsa senindir'' dedi. Adam:
"Yolcuların geçtiği yoldaki ve sahibi bilinmeyen buluntu hakkında ne
dersin?" diye sorunca, Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Bunda ve
madenIerde beşte bir zekat vardır'' buyurdu.
[-Sahih-]
9212 (4)- Amr b. Şuayb ,
babasından, o da dedesinden bildiriyor: Müzeyne kabilesinden bir adamın
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e şöyle sorduğunu duydum"
dediğini bildirip İbn İdris'in hadisi gibi bir rivayette bulundu ve şöyle dedi:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e meyveleri dallarından koparmanın
hükmünü sorunca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Sadece yiyen ve
toplayıp eteğini doldurmayana bir şey gerekmez. Ama toplayıp yanında götürene,
topladığının bedelinin iki katı ödetilir ve ceza olarak kendisine vurulur.
Harman yerinden alman şeyin değeri bir kalkan değerindeyse el kesme cezası
vardır'' dedi. Adam: "Ey Allah'ın Resulü! Meskun bir yerin yolunda
bulduğumuz yitik konusunda ne dersin?" diye sorunca Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): ''Onu bir yıl ilan et. Eğer sahibi bulunursa ona ver.
Bulunmazsa senindir'' dedi. Adam: "Yolcuların geçtiği mahaldeki sahibi
bilinmeyen buluntu hakkında ne dersin?" diye sorunca, Nebi (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): ''Bunda ve madenierde beşte bir zekat vardır'' buyurdu.
[-Sahih-]
16271 (3)'te tekrar
edecektir.