MÜSNED-İ HANBEL |
CEMAATLE NAMAZ |
19- imamın Namazda Yerini Halefine Bırakması, Geri Gelince
Halefin Yerine Geçmesi
1. Sehl b. Sa'd
7249- Sehl b. Sa'd der ki: Ensar'dan bazılarının arasında bir
sorun çıkmıştı ve Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) aralarını bulmak
için gitmişti. Namaz vakti gelince Bilal, Ebu Bekr'e: "Ey Ebu Bekr! Namaz
vakti geldi ve Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) burada değil. Ezanı
okuyup kameti getireyim. Sen de öne geçip namazı kıldır" dedi. Ebu Bekr:
"İstediğini yap" dedi. Bunun üzerine Ebu Bekr öne geçip namaza
başladı. O sırada Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) geldi. Cemaat el
çırparak Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in geldiği konusunda Ebu
Bekr'i uyardılar. Ebu Bekr de kenara çekilmek isteyince Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) yerinde kalması için işaret etti. Ancak Ebu Bekr yine de geri
çekildi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) öne geçip namazı kıldırdı.
Namaz sonrası: ''Neden yerinde durmadın?'' diye sorunca, Ebu Bekr:
"Resulullah varken İbn Ebi Kuhafe'nin öne geçmesi yaraşmaz" dedi.
Cemaate: ''Peki siz neden el çırptınız?'' diye sorunca: "Geldiğin
konusunda Ebu Bekr'i uyarmak için" dediler. Bunun üzerine Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Böylesi durumlarda kadınlar el çırpar.
Erkekler ise ,,Sübhanallah'' der'' buyurdu.
Müsned'i tertip eden der ki: Bu hadis, gerektiğinde namazda
"5übhanallah" demek, el çırpmak ve işaret etmek konusu işlenirken
zikredildi.
2. İbn Abbas (r.a.)
7250 (1) İbn Abbas der ki: Vefatına sebep olan hastalığı sırasında
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Aişe (r.anha)'nin evindeydi. Bir ara:
''Bana Ali yi çağırın'' buyurdu. Aişe (r.anha): "Ebu Bekr'i de çağıralım
mı?" deyince, Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Çağırın!''
buyurdu. Hafsa: "Ey Allah'ın Resulü! Ömer'i de çağıralım mı?"
deyince, Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Çağırın!'' buyurdu.
Ümmü'l-Fadl: "Ey Allah'ın Resulü! Abbas'ı da çağıralım mı?" deyince,
Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Çağırın! '' buyurdu. Hepsi
toplandığı zaman Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) başını kaldırdı,
ancak aralarında Ali'yi göremedi ve susup bir şey demedi. Ömer:
"Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanından kalkın" deyince
kalktılar. Bilal onu namaza çağırmak için gelince Allah Resulü (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): ''Eba Bekr'e söyleyin, cemaate namazı kıldırsın'' buyurdu.
Aişe (r.anha):
"Ebu Bekr yufka yürekli biridir. İnsanlar da aralarında
seni göremeyince ağlarlar. İstersen Ömer'e namazı kıldırmasını söyle"
dedi. Ancak Ebu Bekr namazı kıldırmak için öne geçti.
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kendini biraz iyi
hissedince iki kişinin arasında yürüyerek Mescid'e çıktı. Cemaat onu görünce
"Sübhanallah" diyerek Ebu Bekr'i uyardılar. Ebu Bekr geri çekilmek
isteyince Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yerinde kalması için ona
işaret etti. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gelip ön tarafta oturdu.
Ebu Bekr de sağ tarafında durdu. Ebu Bekr, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'in, cemaat de Ebu Bekr'in imamlığında namazı kıldılar. Bu namazda
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kıraata, Ebu Bekr'in bıraktığı yerden
devam etti. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) o hastalığında da vefat
etti.
[-Sahihtir-]
Diğer tahric: Yakub b. Süfyan, el-Ma'rife vet-tarih'te
(1/451) rivayet etti.
7251 (2)- Erkam b. Şurahbil der ki: İbn Abbas'la Medine'den
Şam'a yolculuk ettim. Ona: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) vefat
etmeden bir vasiyette bulundu mu?" diye sordum ... " Sonrasında ravi
bir öncekinin aynısını zikredip İbn Abbas'tan naklen şöyle devam etti:
"Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hastalığı ağırlaşıncaya kadar
namazları cemaatsiz kılmış değildir. Hastalığında durumu ağırlaşınca iki
kişinin arasında yürüyerek Mescid'e çıktı. Vefat etmeden de herhangi bir
vasiyette bulunmadı."
Müsned'i tertip eden der ki: "Farklı kanallarla İbn
Abbas'tan imamın kıraatinin cemaatin kıraatinin yerine geçmesi konusu işlenirken
zikredildi."
3. Hz. Aişe (r.anha)
7252 (1) Hz. Aişe (r.anha) bildiriyor: "Ebu Bekr, içlerinde
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in de bulunduğu cemaate namaz
kıldırdı."
[-Sahihtir-]
Diğer tahric: Nesai (2/79) ve İbn Huzeyme (1620) rivayet
ettiler.
7253 (2)- Hz. Aişe (r.anha) bildiriyor: "Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem), vefatına sebep olan hastalığı sırasında Ebu
Bekr'in arkasında oturarak namazı kıldı."
[-Sahihtir-]
Diğer tahric: Tirmizi (362) rivayet etti.
7254 (3)- Hz. Aişe (r.anha) anlatıyor: Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in hastalığı ilerlemişken Bilal gelip onu namaza
çağırdı. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Ebu Bekr'e söyleyin,
cemaate namazı kıldırsın'' buyurdu. "Ey Allah'ın Resulü! Ebu Bekr yüreği
yufka olan birisidir. Namazda senin makamında durursa kıraatini cemaate
duyuramaz. İstersen Ömer'in namazı kıldırmasını söyle" dediğimde, Allah
Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yine: ''Ebu Bekr'e söyleyin, cemaate
namazı kıldırsın'' buyurdu. Hafsa'ya:
"Sen söyle!" dediğimde, Hafsa: "Ey Allah'ın
Resulü! Ebu Bekr yüreği yufka olan birisidir. Namazda senin makamında durursa
kıraatini cemaate duyuramaz. İstersen Ömer'in namazı kıldırmasını söyle"
dedi. Ancak Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Siz ki Hz. Yusuf'u
bile yoldan çıkaranlarsınız! Ebu Bekr'e söyleyin, cemaate namazı kıldırsın''
dedi.
Bunun üzerine Ebu Bekr'e namazı kıldırması söylendi. Ebu
Bekr namaz için Mescid'e girince Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kendini
biraz daha iyi hissetti. İki adamın kolları arasında yürüyerek Mescid'e girdi.
Ebu Bekr onun geldiğini duyunca geri çekilmek istedi. Ancak Allah Resulü
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) "yerinde kal" anlamında ona işaret
etti. Sonrasında Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gelip Ebu Bekr'in sol
tarafında oturdu. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) oturarak namazı
kıldırdı. Ebu Bekr, Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e, cemaat de Ebu Bekr'e
uyarak namazı kıldılar.
[-Sahihtir-]
Diğer tahric: Buhari
(713), Müslim (418) ve Nesai (2/99) rivayet ettiler.
7255 (4)- Hz. Aişe (r.anha) der ki: "Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) hastalığı sırasında Ebu Bekr'e cemaate namaz
kıldırmasını emretti. Bu şekilde namazları Ebu Bekr kıldırdı."
[-Sahihtir-]
Diğer tahric: Daha
uzun metinle Buhari (683) ve Müslim (418) rivayet ettiler.
7256 (5)- Hz. Aişe (r.anha) bildiriyor: "Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) vefatına sebep olan hastalığı sırasında Ebu
Bekr'e cemaate namaz kıldırmasını emretti. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) Ebu Bekr'in önünde oturup namazı kılar, Ebu Bekr de onun arkasında ve
imamlığında ayakta cemaate namazı kıldırırdı."
[-Sahihtir-]
Diğer tahric: Nesai (2/83-84), İbn Huzeyme (1621) ve İbn
Hibban (2117) rivayet ettiler.
7257 (6)- Ubeydullah b. Abdillah der ki: Aişe (r.anha)'nin
yanına girdim ve: "Bana Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in
hastalık dönemini anlatır mısın?" diye sordum. Aişe (r.anha):
"Olur" deyip şöyle devam etti: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'in hastalığı ilerleyince: ''Cemaat namazı kıldı mı?'' diye sordu.
"Ey Allah'ın Resulü! Hayır, seni bekliyorlar" dedik. Nebi (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): "O zaman leğende bana su koyun'' buyurdu. Dediğini
yapıp leğende su getirdik. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yıkandıktan
sonra ayağa kalkmak istedi, fakat düşüp baygınlık geçirdi. Kendine geldiğinde
yine: ''Cemaat namazı kıldı mı?'' diye sordu. "Ey Allah'ın Resulü! Hayır,
seni bekliyorlar" dedik. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"O zaman leğende bana su koyun'' buyurdu. Yine dediği gibi yapıp leğende
su getirdik. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yıkandıktan sonra ayağa
kalkmak istedi, fakat yine düşüp baygınlık geçirdi. Kendine geldiğinde:
''Cemaat namazı kıldı mı?'' diye sordu. "Ey Allah'ın Resulü! Hayır, seni
bekliyorlar" dedik. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "O
zaman leğende bana su koyun'' buyurdu. İnsanlar da Mescid'de Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in çıkıp yatsı namazını kıldırmasını
bekliyorlardı. Sonrasında Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Ebu Bekr'e
cemaate namaz kıldırması için haber gönderdi. Ebu Bekr yufka yürekli birisiydi.
Bu nedenle: "Ey Ömer! İnsanlara namazı sen kıldır" dedi. Ömer:
"Sen buna daha fazla layıksın" dedi.
İşte o günlerde cemaate namazı Ebu Bekr kıldırdı. Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) kendini biraz iyi hissedince biri Abbas olmak
üzere iki kişinin kolları arasında öğle namazına çıktı. Ebu Bekr geldiğini
görünce geri çekilmek istedi, ancak Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
işaret ederek yerinde kalmasını istedi. Onu tutanlara söyleyerek Ebu Bekr'in
yanında oturttular. Ebu Bekr ayakta, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
de oturarak bu şekilde öğle namazını kıldılar.
Daha sonra İbn Abbas'ın yanına girdim ve: "Aişe
(r.anha)'nin, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in hastalığı döneminde
bana anlattığı şeyi sana anlatayım mı?" dedim. İbn Abbas:
"Anlat" deyince Aişe (r.anha)'nin bana dediklerinin aynısını ona
aktardım. İbn Abbas bana anlatılan olayın hiçbir tarafına karşı çıkmadı.
Sadece: "Abbas'ın yanında duran diğer adamın adını sana söyledi mi?"
diye sordu. Ben: "Hayır!" dediğimde, İbn Abbas: "O kişi
Ali'ydi" dedi.
[-Sahihtir-]
Diğer tahric: Buhari (687), Müslim (418) ve Nesai
(2/101-102) rivayet ettiler.
7258 (7)- Ubeydullah b. Abdillah der ki: Aişe (r.anha)'nin
yanına girdim ve:
"Bana Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in
hastalık dönemini anlatır mısın?" diye sordum. Aişe (r.anha):
"Olur" deyip şöyle devam etti: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'in hastalığı ilerledi ... " Sonrasında ravi bir önceki hadisin
aynısını zikretti. Aişe (r.anha)'den şu ifadeler geçmektedir: " ... Allah
Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) işaret ederek yerinde kalmasını istedi.
Onu tutanlara söyleyerek Ebu Bekr'in yanında oturttular. Ebu Bekr ayakta,
oturarak namazı kılan Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e uyarak, cemaat
de Ebu Bekr'e uyarak öğle namazını kıldılar. Nebi de (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) namazı oturarak kıldı."
[-Sahihtir-]
7259 (8)- Ubeydullah b. Abdillah der ki: Hz. Aişe
(r.anha)'nin yanına girdim ve: "Bana Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'in hastalık dönemini anlatır mısın?" diye sordum. Aişe (r.anha):
"Olur" deyip şöyle devam etti: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'in hastalığı ilerleyince: "Cemaat namazı kıldı mı?'' diye sordu.
"Ey Allah'ın Resulü! Hayır, seni bekliyorlar" dedik. Nebi (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): "O zaman leğende bana su koyun'' buyurdu. Dediğini yapıp
leğende su getirdik. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yıkandıktan sonra
ayağa kalkmak istedi, fakat düşüp baygınlık geçirdi. Kendine geldiğinde yine:
''Cemaat namazı kıldı mı?'' diye sordu. "Ey Allah'ın Resulü! Hayır, seni
bekliyorlar" dedik. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "O
zaman leğende bana su koyun'' buyurdu. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
yıkandıktan sonra ayağa kalkmak istedi, fakat yine düşüp baygınlık geçirdi.
İnsanlar da Mescid'de Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'in çıkıp yatsı namazını kıldırmasını bekliyorlardı. Sonrasında
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Ebu Bekr'e cemaate namaz kıldırması
için haber gönderdi. Ebu Bekr yufka yürekli birisiydi. Bu nedenle: "Ey
Ömer! İnsanlara namazı sen kıldır" dedi. Ömer: "Sen buna daha fazla
layıksın" dedi.
İşte o günlerde cemaate namazı Ebu Bekr kıldırdı. Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) kendini biraz iyi hissedince biri Abbas olmak
üzere iki kişinin kolları arasında öğle namazına çıktı. Ebu Bekr geldiğini
görünce geri çekilmek istedi, ancak Allah Resulü {Sallallahu aleyhi ve Sellem}
işaret ederek yerinde kalmasını istedi. Onu tutanlara söyleyerek Ebu Bekr'in
yanında oturttular. Ebu Bekr ayakta, Resulullah {Sallallahu aleyhi ve Sellem}
de oturarak bu şekilde öğle namazını kıldılar.
Daha sonra İbn Abbas'ın yanına girdim ve: "Aişe
(r.anha)'nin, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem}'in hastalığı döneminde
bana anlattığı şeyi sana anlatayım mı?" dedim. İbn Abbas:
"Anlat" deyince Aişe (r.anha)'nin bana dediklerinin aynısını ona
aktardım. İbn Abbas bana anlatılan olayın hiçbir tarafına karşı çıkmadı.
Sadece: "Abbas'ın yanında duran diğer adamın adını sana söyledi mi?"
diye sordu. Ben: "Hayır!" dediğimde, İbn Abbas: "O kişi Ali'ydi"
dedi.
[-Sahihtir-]
Müsned'i tertip eden der ki: "Aynı hadisi İbn Ömer'in
müsnedinde de buldum."