MÜSNED-İ HANBEL |
CEMAATLE NAMAZ |
16- Namazı Uzatma Konusunda Muaz'ın Kıssası; Mazereti Olan
Kişinin Namazı Cemaatten Ayrı Kılması
1. Enes b. Malik (r.a.)
7216 (1) Enes b. Malik der ki: Muaz kabilesine namaz kıldırıyordu. Hurmalığını
sulamak için gelen Haram da mescide girdi ve cemaatle namaz kılmak istedi.
Ancak Muaz'ın namazı uzattığını görünce namazı aceleyle kıldı ve hurmaları
sulamaya gitti. Muaz namazı bitirince ona: "Haram mescide girdi, ancak
senin namazı uzattığını görünce namazı (kendi başına) aceleyle kıldı ve
hurmalarını sulamaya gitti" dediler. Muaz da: "Münafık biriymiş!
Hurmalarını sulamak için namazı aceleyle kılıp gidiyor" dedi. Haram bunu
duyunca Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e geldi ve: "Ey Allah'ın Resulü!
Hurmalığımı sulamaya gelmiştim. Mescide girip cemaatle namaz kılmak istedim,
ancak Muaz namazı uzatınca aceleyle kıldım ve hurmalığımı sulamaya gittim.
Bundan dolayı Muaz benim münafık biri olduğumu söylemiş" dedi. Nebi
(Sallallahu aleyhi ve Sellem), Muaz'a doğru döndü ve: ''Ey Muaz! Sen kargaşa mı
çıkarmak istiyorsun! Fitne mi çıkaracaksın, Namazları fazla uzatma. A'la veya
Şems veya buna benzer sureleri oku'' buyurdu.
[-Sahihtir-]
Diğer tahric: Nesai, es-Sünenu'l-kübra'da (11610) ve
Muhtare'de (2292) Diyau'l-Makdisı rivayet ettiler.
7217 (2)- Enes b. Malik der ki: Muaz kabilesine namaz
kıldınyordu. Hurmalığını sulamak için gelen Haram da mescide girdi ve cemaatle
namaz kılmak istedi. Ancak Muaz'ın namazı uzattığını görünce namazı aceleyle kıldı
ve hurmaları sulamaya gitti. Muaz namazı bitirince ona: "Haram mescide
girip çıktı" denildi
[-Sahihtir-]
2. Cabir b. Abdillah (r.a.)
7218 (1) Cabir b. Abdillah el-Ensari der ki: Ensar'dan bir adam
yanında su taşımak için kullandığı iki devesiyle henüz güneş batmışken geldi.
Muaz akşam namazını kıldırıyordu. O da cemaate kaltıldı. Ama Muaz kıraatte
Bakara veya Nisa Suresine -ki hangi süre olduğu konusunda tereddüt ravi
Muharib'e aittir- başlayınca ayrılıp namazı tek başına kıldı ve mescidden
çıktı. Sonradan bundan dolayı Muaz'ın, hakkında kötü laflar ettiğini duyunca bu
durumu Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e anlattı. Bunun üzerine Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) Muaz'a şöyle buyurdu: "Ey Muaz! Fitne mi
çıkarmak istiyorsun! Kargaşa mı çıkaracaksın ey Muaz! A'la veya Şems surelerini
okusana! Zira arkanda yaşlılar, işi olan ve zayıf kişiler bulunuyor olabilir,''
[-Sahihtir-]
Diğer tahric: Bu kanalla Buhari (705) ve Nesai (2/97-98)
rivayet ettiler.
7219 (2)- Cabir bildiriyor: Muaz arkadaşlarına sabah veya
akşam namazını kıldırırken Bakara Suresi'ni okuyunca Nebi (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) ona: ''Fitne mi çıkaracaksın, Fitne mi çıkarmak istiyorsun!" diye
çıkıştı.
[-Sahihtir-]
7220 (3)- Cabir bildiriyor: Muaz, Nebi (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'in arkasında namaz kıldıktan sonra gelip kabilesine (veya: bize) namazı
kıldırırdı. Bir defasında Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yatsı
namazını geç kıldırdı. Muaz, Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in arkasında
namazı kıldıktan sonra kabilesine namaz kıldırmaya gitti ve namazda Bakara
Suresi'ni okudu. Adamın biri Muaz'ın bu sureyi okumaya başladığını görünce
cemaatten ayrılıp namazı tek başına kıldı. Namaz sonrası adama: "Münafık oldun!"
denilince, adam: "Hayır! Münafık olmadım!" dedi. Sonra Nebi
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e geldi ve: "Ey Allah'ın Resulü! Bizler
arazilerimizi su taşıyarak suluyor ve kendimiz de çalışıyoruz. Ancak sulama
sırası bizdeyken imam namazda Bakara Suresi'ni okumaya başladı" dedi.
Bunun üzerine Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona: ''Ey Muaz! Fıtne mi
çıkaracaksın, Fıtne mi çıkarmak istiyorsun! Namazda şu şu sareleri oku''
buyurdu.
Ebu'z-Zübeyr rivayet ederken Resulullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem)'in A'la ile Leyl surelerini zikrettiğini söylemiştir. Süfyan der ki:
"Bunu Amr'a söylediğimizde: "Sanırım bu iki sureyi zikretti"
dedi.
[-Sahihtir-]
Diğer tahric: Bu kanalla Buhari (711, 6106), Müslim (465),
Ebu Davud (600, 790) ve Nesai (2/102) rivayet ettiler.
7221 (4)- Cabir der ki: Muaz, Resulullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) ile birlikte namazı kıldıktan sonra dönüp kabilesine namazı
kıldırırdı. Bir defasında Muaz bu şekilde yatsı namazını kıldırırken Bakara
Suresi'ni okumaya başlayınca adamın biri cemaatten ayrıldı. Bundan dolayı Muaz
adam hakkında konuşurdu. Bu durum Nebi'e (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ulaşınca
Muaz'a: ''Fitneci! Fitneci! Fitneci!11 diye çıkıştı ve mufassal surelerin
ortalarından iki süre okumasını söyledi." Amr der ki: "Bu iki sürenin
ismini hatırlamıyorum."
[-Sahihtir-]
3. Bureyde el-Eslemi
7222- Bureyde anlatıyor: Muaz b. Cebel arkadaşlarına yatsı
namazını kıldırırken Kamer Suresini okumaya başladı. Ancak bitirmeden adamın
biri cemaatten ayrılıp namazı kendi başına kıldı ve çekip gitti. Muaz bu adama
ağır laflar edince adam Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e geldi ve bu konuda
mazeretIerini ifade ederken: "Bir hurmalıkta çalışıyordum ve su sıramın
geçmesinden korktum" dedi. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem), Muaz'a: ''Şems Suresi ile benzeri uzunlukta sarelerden oku'' buyurdu.
[-Sahihtir-]
Heysemi (2708) der ki: "Hadisi Ahmed b. Hanbel rivayet
etmiş olup ravileri SaMh'in ravileridirler."
4802 (2)'de geçmişti.
4. Selime Oğullarından Süleym
7223- Muaz b. Rifa'a el-Ensari bildiriyor: Selime oğullarından
Süleym adında bir adam Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e geldi ve:
"Ey Allah'ın Resulü! Gündüzleri çalışıp yorulmuş oluyoruz. Uyuduktan sonra
da Muaz b. Cebel gelip namaza çağırıyor. Namazı da çok uzatıyor" dedi.
Bunun üzerine Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Muaz'a:
"Ey Muaz b. Cebel! Fitne çıkarma! Ya benimle birlikte
namazı kılarsın veya kabilene namaz kıldımsan kısa tutarsın'' buyurdu. Sonra
Süleym'e: "Ey Süleym! Kur'an'dan ne kadar biliyorsun?" diye sordu.
Süleym: "Ben Allah'tan cenneti diler, cehennemden de O'na sığınırım.
ValIahi ne senin, ne de Muaz'ın mırıltısını (dualarınızı) dahi yapamam"
deyince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Benim mmltım ile
Muaz'ın mmltısı Allah'tan cenneti dileme ile cehennemden O'na sığınmadan başka
bir şey midir ki" buyurdu ... Daha sonra Süleym: "İnşaallah yarın
düşmanla karşı karşıya geldiğimizde göreceksiniz" dedi. O zamanlar
müslümanlar Uhud savaşı için hazırlık yapıyorlardı. Süleym de bu savaşa
katılanlardan ve şehit düşenlerden biriydi.
[-Sahihtir-]
5360 (3)'te geçmişti.
Heysemi (2371) der ki: "Hadisi Ahmed b. Hanbel rivayet
etmiş olup ravilerden Muaz b. Rifa'a Seleme oğullarından olan adama
yetişmemiştir. Çünkü o Uhud'da şehit olmuştu. Muaz ise tabiidir. Doğrusunu
Allah bilir. Ahmed b. Hanbel'in ravileri güvenilir ravilerdir. Aynı hadisi
Taberani de elMu'cemu'l-kebir'de yine Muaz b. Rifa'a kanalıyla "Seleme
oğullarından bir adam " diye
başlayan bir ifadesiyle nakletmiştir."