MÜSNED-İ HANBEL

NAMAZ’IN KILINIŞI

 

DEVAM: 1- Namazın Kılınış şekli

RAVİ AYNI ANCAK RİVAYETLER FARKLI. TÜMÜNÜ OKUYUN

 

4. Vail b. Hucr el-Hadrami

 

4398 (1) Vail b. Hucr el-Hadrami anlatıyor: "Nasıl namaz kıldığını görmek için Nebi {Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanına geldim. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) namaz kılacağı zaman kıbleye dönüp tekbir getirdi. Tekbir getirirken ellerini omuzları hizasında kaldırdı. Daha sonra sağ eliyle sol elini (bileğinden) tuttu. Rükuya gideceği zaman yine ellerini omuz hizasında kaldırdı. Rükuda ellerini dizlerine koydu. Rükudan kalktığı zaman yine ellerini omuzları hizasında kaldırdı. Secdeye gittiği zaman yüzünü ellerinin arasına koydu. Oturduğu zaman sol ayağını yaydı. Sol elini sol bacağının üzerine, sağ dirseğini sağ uyluğunun üzerine koydu. El parmaklarından üçünü avuç içine yumup, birini halka olacak şekilde diğerleriyle birleştirdi. şehadeti de işaret parmağıyla yaptı."

 

[-Sahihtir-]

 

Diğer tahric: Tirmizi 2/86 (292, "hasen sahih"), Nesai 2/126 (889), İbn Mace 1/266 (810) ve İbn Huzeyme 1/242 (477) rivayet ettiler.

 

 

 

4399 (2)- Vail b. Bucr anlatıyor: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in nasıl namaz kıldığına bakacağım" dedim ve görmek için geldim. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) namaza durup tekbir getirdi. Tekbir getirirken ellerini kulakları hizasında kaldırdı. Daha sonra sağ elini sol avucunun dış kısmı üzerine, parmaklar bilek ve kola kadar uzanacak şekilde koydu. Rükuya gideceği zaman yine ellerini kulak hizasında kaldırdı. Rükuda ellerini dizlerine koydu. Rükudan kalktığı zaman yine ellerini kulak hizasında kaldırdı. Secdeye gittiği zaman ellerini kulak hizasında yere koydu. Oturduğu zaman sol ayağını yaydı. Sol elini sol bacağının diz kısmına, sağ dirseğini sağ uyluğunun üzerine koydu. El parmaklarını yumup halka yaptı ve birini kaldırdı. O parmağını hareket ettirerek dua ettiğini gördüm. Daha sonra soğuk günlerde yine geldiğimde namaz kılanlar kışlık giysi giymişlerdi. Ancak ellerini bu giysilerin içinden kaldırdıklarını gördüm."

 

[-Sahihtir-]

 

 

 

4400 (3)- Vail b. Bucr anlatıyor: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in nasıl namaz kıldığına bakacağım" dedim ve görmek için geldim. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) namaza durup tekbir getirdi. Tekbir getirirken ellerini kulakları hizasında kaldırdı. Daha sonra sağ eliyle sol elini tuttu.

 

Rükuya gideceği zaman yine ellerini kulak hizasında kaldırdı. rükuda ellerini dizlerine koydu. rükudan kalktığı zaman yine ellerini kulak hizasında kaldırdı. Secdeye gittiği zaman ellerini kulak hizasında yere koydu. Oturduğu zaman sol ayağını yaydı. Sol elini sol bacağının diz kısmına koydu. -Asım'ın rivayetinde: "Sağ dirseğini sağ uyluğunun üzerine koydu" şeklinde geçer.- El parmaklarını yumup halka yaptı. Sonra şehadeti şu şekilde yaptığını gördüm." Ravi Züheyr bunu göstermek için şehadet parmağıyla işaret etti ve başparmağı ile orta parmağını halka olacak şekilde birleştirdi.

Züheyr başka bir kanalla Vail'in şöyle dediğini bildiriyor: "Daha sonra Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanına bir daha geldiğimde insanlar (kışlık) hırka ve dış giysiler giymişlerdi. Ancak bu giysilerin içinde de ellerini kaldırdıklarını gördüm."

 

[-Sahihtir-]

 

 

 

4401 (4)- Vail b. Hucr der ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in namazda, başta tekbir getirirken ellerinin kaldırdığı nı gördüm. Aynı şekilde rükuya giderken ellerini kaldırdı. ''Semiallahu limen hamideh'' deyip de rükudan kalkarken de ellerini kaldırdı. Secdeye gittiğinde ellerini yerde kulaklarının hizasına koydu. Secdeden kalkıp oturduğu zaman sol ayağını yaydı. Sol elini sol dizinin üzerine, sağ dirseğini sağ uyluğunun üzerine koydu. İşaret parmağıyla şehadetini yaptı. Başparmağını orta parmağıyla (halka olacak şekilde) birleştirerek parmaklarını avucuna doğru kapattı. Bir daha secdeye gittiğinde ellerini yerde kulaklarının hizasında tuttu."

 

[-Sahihtir-]

 

 

 

4402 (5)- Vail b. Hucr bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in namaza başlarken tekbirde ellerini kaldırdığı nı gördüm. (Ravi Hemmam rivayet ederken kulak hizasına kadar kaldırdığını göstermiştir) Sonra giysisini kendine topladı ve sağ elini sol elinin üzerine koydu. Rükuya gitmek istediği zaman ellerini giysilerin altından çıkarıp kaldırdı ve tekbir getirerek rükuya gitti. ''Semiallahu limen hamideh'' deyip de rükudan kalkarken de ellerini kaldırdı. Secde ettiği zaman da yüzünü ellerinin arasına koydu."

 

[-Sahihtir-]

 

 

 

4403 (6)- Vail el-Hadrami der ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in arkasında namaz kıldım. Namaza başlarken tekbir getirdiğinde ellerini kaldırdı. Rükuya giderken ve rükudan kalkarken de ellerini kaldırdı. Secede ellerini yere koydu. Otururken sağ ayağının aksine sol ayağını yaydı. şehadeti de işaret parmağıyla yaptı."

 

[-Sahihtir-]

 

 

 

4404 (7)- Vail b. Hucr der ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in namaza başlarken tekbir getirdiğinde ellerini kulak hizasında kaldırdığını gördüm. Rükuya giderken ve ''Semiallahu limen hamideh'' deyip de rükudan kalkarken de ellerini kaldırdı. Namazda dururken sağ eliyle sol elini tuttuğunu gördüm. Oturduğunda başparmağını orta parmakla halka olacak şekilde birleştirdi; sağ elini sağ dizinin, sol elini de sol dizinin üzerine koydu."

 

[-Sahihtir-]

 

 

 

4405 (8)- Vail el-Hadrami bildiriyor: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) namaz kılarken gördüm. Başta tekbir getirirken ellerini kaldırdı. Rükuya giderken ellerini kaldırdı. Rükudan kalkarken de ellerini kaldırdı. Rükuda ve secdede kollarını yanlarından uzak tuttu. Teşehhüd için otururken sağ ayağını sol ayağının üzerine koyarak oturdu. Sağ elinin başparmağını orta parmakla halka olacak şekilde birleştirdi. şehadeti de işaret parmağıyla yaptı."

 

[-Sahihtir-]

 

 

 

4406 (9)- Vail el-Hadrami bildiriyor: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i namaz kılarken gördüm ... " Sonrasında ravi bir öncekinin aynısını zikreder. Ancak: "Kıyamda sağ elini sol elinin üzerine koydu" ilavesini yapar. Şu'be başka bir defasında rivayet ederken: "Rükudayken ellerini dizlerinin üzerine koydu ve kollarını yanlarından ayırdı" ilavesini ak~arır.

 

[-Sahihtir-]

 

Müsned'i tertip eden der ki: "Vail b. Hucr'dan bu yönde gelen rivayetler, iftitah tekbirinde ellerin kaldırılması konusu işlenirken zikredilecektir. "

 

 

 

4407 (1)- Abdurrahman b. Ganm bildiriyor: Ebu Malik el-Eşaxı kabilesini topladı ve: "Ey Eşariler! Kadınlarınız ve çocuklarınızIa birlikte hepiniz toplanın! Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in Medine'de bize kıldırdığı namazı size öğreteceğim" dedi. Eş'ariler kadın ve çocuklarıyla birlikte toplandıklarında Ebu Musa onlara göstererek abdest aldı. Abdestte uzuvlarını güzel bir şekilde yıkadı. Güneş tepe noktasını aşıp da gölgeler uzamaya başladığı zaman ezan okudu. Sonra onları, erkekler en önde, çocuklar onların arkasında, kadınlar da en arkada olacak şekilde dizdi. Sonra kamet getirdi. Öne geçip ellerini kaldırarak tekbir getirdi. Gizliden Fatiha Suresi ile başka bir sure okudu. Sonra tekbir getirip rükuya gitti. Rükuda üç defa "Sübhanallahi vebihamdihi" dedi. Sonra "Semiallahu limen hamideh" diyerek rükudan kalktı. Ayakta iyice doğrulduktan sonra tekbir getirip secdeye gitti. Sonra tekbir getirip başını kaldırdı. Bir daha tekbir getirip secdeye gitti. Sonra tekbir getirip ayağa kalktı. Bu şekilde ilk rebltta altı tekbir getirmiş oldu. İkinci rekata kalkarken de tekbir getirdi.

 

Namazı bitirdikten sonra yüzünü kabilesine doğru döndü ve şöyle dedi: "Getirdiğim tekbirleri, yaptığım rüku ile secdeleri iyice aklınızda tutun. Zira Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in günde şu kadar vakitte bize kıldırdığı namaz böyleydi. Bir defasında Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bize namazı bu şekilde kıldırdıktan sonra yüzüyle cemaate döndü: "Ey insanlar! Dinleyin ve diyeceklerimi aklınızda tutun! Bilmelisiniz ki Allah'ın öyle kulları vardır ki bunlar Nebi ve şehit olmadıkları halde kıyamet gününde Allah'a olan yakınlıkları ve değerlerinden dolayı Nebiler ve şehitler onlara gıpta ederler" buyurdu.

Uzak bir yerde duran bir bedevi gelip elini sallayarak: "Ey Allah'ın Resulü! Allah'ın öyle kulları varmış ki bunlar Nebi ve şehit olmadıkları halde kıyamet gününde Allah'a olan yakınlıkları ve değerlerinden dolayı Nebiler ve şehitler onlara gıpta ederlermiş. Bunların özelliklerini anlatsana" dedi. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bedevinin bu sorusu karşısında mutlu oldu ve şöyle buyurdu: ''Bunlar değişik bölge ve kabilelerden olup aradaki akrabalıktan dolayı değil Allah için birbirlerini seven ve birbirleriyle samimi olan kişilerdir. Bunlar, kıyamet gününde Allah'ın kendileri için tahsis ettiği nurdan minberler üzerinde otururlar. Allah bunların yüzünü de, giysilerini de nurlu kılar. O günde tüm insanlar korkarken bunlar korku taşımazlar. Bunlar korkmayacak ve üzülmeyecek olan Allah dostlarıdır.''

 

Heysemi (17997) der ki: "Ahmed hepsini rivayet etti. Taberani buna benzer bir rivayette bulundu ve şunu ilave etti: "Rahman'ın önünde, inciden olan nurdan tahtlarda otururlar." Ravileri güvenilir bulunmuştur."

 

23178 (2)'de tekrar edecektir.

 

 

 

4408 (2)- Abdurrahman b. Ganm bildiriyor: "Ebu Malik el-Eş'ari arkadaşlarını topladı ve: "Gelin de size Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in nasıl namaz kıldığını göstereyim" dedi. Ebu Malik, Eş'arilerden biriydi. Önce bir kap su istedi. Getirilen suyla önce üç defa ellerini yıkadı. Sonra üçer defa ağzına ve burnuna su alıp temizledi. Üçer defa yüzünü ve kollarını yıkadı. Başını ve kulaklarını meshedip ayaklarını yıkadı. Onlara öğle namazını kıldırdı. Bu namazda Fatiha Suresi'ni okudu ve namazda yirmi iki defa tekbir getirdi."

 

[Hasen]

 

Diğer tahric: Ebu Davud 1/181 (677) rivayet etti.

 

 

 

4409 (3)- Abdurrahman b. Canm bildiriyor: "Ebu Malik el-Eş'ari kabilesinden olanlara: "Size Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in namazı gibi namaz kıldırayım mı?" dedi ve önce erkekleri onların arkasına çocukları, onların da arkasına kadınları dizdi.,,

 

7314 (1)'de tekrar edecektir.

 

 

 

4410 (4)- Abdurrahman b. Ğanm bildiriyor: Ebu Malik el-Eş'ari kabilesinden olanlara: "Toplanın da sizlere Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in kıldırdığı gibi bir namaz kıldırayım" dedi. Toplandıklarında: "İçinizde sizden olmayanlar var mı?" diye sordu. "Hayır! Ama Kızkardeşlerimizin çocukları var" karşılığını verdiklerinde, Ebu Malik: "Bir topluluğun kızkardeşlerinin çocukları da onlardandır" dedi. Sonra bir kap su isteyip abdest almaya başladı. Üçer defa ağzına ve burnuna su alıp temizledi. Üçer defa yüzünü ve kollarını yıkadı. Başını ve ayaklarının yüzünü meshetti. Sonra onlara namaz kıldırdı. Bu namazda yirmi iki defa tekbir getirdi. Secdeye giderken de secdeden kalkarken de tekbir getirdi. ilk iki rekatta Fatiha Suresi'ni arkasındakiler duyacak şekilde okudu.

 

[Hasen]

 

4911 (1)'de tekrar edecektir.

 

 

 

4411 (5)- Abdurrahman b. Ğanm bildiriyor: "Ebu Malik el-Eş'ari kabilesinden olanlara şöyle dedi ... " Sonrasında ravi bir öncekinin aynısını rivayet eder, ancak Ebu Malik'in ayaklarını yıkadığını, ilk iki rekatta da arkasındakilere duyuracak şekilde Fatiha Suresi'ni okuduğunu zikreder.

 

 

 

4412 (6)- Ebu Malik el-Eş'ari der ki: "Resulullah {Sallallahu aleyhi ve Sellem) kıraatta da, kıyamda da her dört rekatı eşit uzunlukta tutardı. Sadece insanlar namaza yetişsin diye ilk rekatı diğerlerinden daha fazla uzatırdı. Erkekleri çocukların önüne, çocukları erkeklerin arkasına, kadınları da çocukların arkasına dizerdi. Secdeye giderken de, secdeden kalkarken de tekbir getirirdi. İki rekat arası otururken kalkacağı zaman da tekbir getirirdi."

 

[Hasen]

 

 

 

4413 (7)- Abdurrahman b. Ğanm bildiriyor: Ebu Malik el-Eş'ari kabilesine: "Kalkın da Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in kıldığı gibi sizlere namaz kıldırayım" dedi. Arkasında saf tuttuklarında tekbir getirdi. Kıraatini yapıp rükuya gitti. Rükudan kalkıp tekbir getirdi. Namazın hepsini bu şekilde kıldırdı.

 

[Hasen]

 

 

 

4414 (8)- Abdurrahman b. Ganm bildiriyor: "Ebu Malik el-Eş'ari (kabilesine): "Size Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in namazının nasıl olduğunu anlatayım mı" dedi. Onlara namazı kıldırıp sağına ve soluna selam verdikten sonra da: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in namazı bu şekildeydi" dedi." Sonrasında ravi söz konusu hadisi zikreder.

 

[Hasen]

 

 

 

4415 (9)- Ahmed başka bir kanalla bir öncekinin aynısını bildiriyor, ancak Ebu Malik el-Eş'ari yerine Ebu Malik el-Eşcai ismini zikreder.

 

 

 

4416- Muhammed b. Ata anlatıyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in ashabından, biri Ebu Katade er-Rib'i olan on kişinin içinde Ebu Humeyd es-Saidi'nin: "İçinizde Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in namazını en iyi bilen benim" dediğini işittim. Ona: "Ama bizden daha fazla Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile birlikte bulunmuş ve yanına gidip gelmiş biri değilsin" dediklerinde, Ebu Humeyd: "Öyle!" karşılığını verdi. Ona: "O zaman nasılolduğunu göster" dediklerinde Ebu Humeyd şöyle anlattı:

 

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) namaza kalktığı zaman dimdik durur ve ellerini omuz hizasına kadar kaldırırdı. Rükuya gideceği zaman da ellerini omuz hizasında kaldırır ve: ''Allahu Ekber.'' diyerek rükuya giderdi. Rükuda iken düzgün durur, başını ne aşağı sarkıtır, ne de yukarı ya dikerdi. Ellerini de dizlerine koyardı. Sonra: ''Semiallahu limen hamideh'' diyerek kalkar ve bedeninin her bir tarafı dosdoğru yerini alacak şekilde dururdu.

Daha sonra ''Allahu Ekber.'' diyerek secdeye giderdi. Secdede kollarını yanlarından ayırır ve ayaklarının parmaklarını açardı. Sonra kalkıp yaydığı sol ayağının üzerine otururdu. Vücudunun her bir tarafı dosdoğru yerini alacak şekilde oturduktan sonra bir daha ''Allahu Ekber.'' diyerek secdeye giderdi. Tekrar kalkıp yaydığı sol ayağının üzerine vücudunun her bir tarafı dosdoğru yerini alacak şekilde oturduktan sonra ayağa kalkardı. İkinci rekatta da birinci rekatta yaptıklarının aynısını yapardı. İkinci rekatı bitirip kalkınca namaza başlarken yaptığı gibi ellerini omuz hizasına kaldırarak tekbir getirirdi. Son rekata kadar namazı bu şekilde kılar, son rekatın oturumunda sol ayağını altından çıkararak kalçasının üzerine oturur. En sonunda selam verirdi."

 

[-Sahihtir-]

 

Diğer tahric:  Tirmizi 2/105 (304, "hasen sahih") rivayet etti.

 

 

 

4417 (1)- Ebu Kılabe der ki: Ebu Süleyman Malik b. el-Huveyris mescidimize geldi ve: "ValIahi namaz kılmak istediğimden dolayı değil, ama Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in namazının nasıl olduğunu size öğretmek için namazı kılacağım" dedi. Ebu Süleyman bunu gösterirken ilk rekatta ikinci secdeden kalkınca önce oturdu sonra da kalktı.

 

[-Sahihtir-]

 

Diğer tahric: Ebu Davud (843), İbn Huzeyme (687) ve Nesai 2/233 (1151) rivayet ettiler.

 

5210 (1)'de tekrar edecektir.

 

 

 

4418 (2)- Ebu Kılabe bildiriyor: Bir gün Malik b. el-Huveyris arkadaşlarına: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in nasıl namaz kıldığını sizlere göstereyim mi?" dedi. Namaz vakti değildi, ama kalkıp namaza durdu. Namazda kıyamı düzgün bir şekilde yaptı. Rükuya gittiğinde onu da düzgün bir şekilde yaptı. Sonra kalkıp ayakta az bir durdu. Sonra secdeye gitti. Sonra tekbir getirerek secdeden başını kaldırdı. Az bir oturduktan sonra tekrar secdeye gitti." Bu şekilde Malik, bizim yaşlı ihtiyarımız olan Amr b. Seleme el-Cermi'nin kıldırdığı namaz gibi bir namaz kıldı. Amr da Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in zamanında (kendi kabilesine) imamlık yapardı.

 

Eyyub der ki: "Amr b. Seleme namazda bir şey yapardı ki bu şeyi sizler yapmıyorsunuz. Amr birinci ve üçüncü rekattan kalkarken her iki secdeyi yaptıktan sonra önce oturur sonra kalkardı."

 

[-Sahihtir-]

 

Diğer tahric: Buhari, ezan 21288 (802) ve Müslim, salat 1/293 (391) rivayet ettiler.

 

5211 (2)'de tekrar edecektir.

 

 

SONRAKİ