MÜSNED-İ HANBEL |
İMAN VE İSLAM |
DEVAM: 3- İman, islam
ve Bunların Esaslarını Sormak Üzere Bazı Arapların Resulullah (s.a.v.)'e
Gelmesi
-----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
5- İbnu'l-Muntefik'in
Kays Kabilesinin Temsilcisi OlaraK Resulullah (s.a.v.)'e Gelmesi
1. İbnu'l-Muntefik
192 (1) Muğire b. Abdillah el-Yeşkuri, babasından bildirir: Katır getirmek
üzere Kufe'ye gittim. Çarşıya geldığimde henüz pazar kurulmamıştı. Bir
arkadaşıma: "Mescide gidelim" dedim. O zamanlar mescid hurma
sahiplerinin bulunduğu yerdeydi. Mescide girdiğimizde içinde Kays oğullarından
İbnu'l-Muntefik adında bir adamla karşılaştık. Adam şöyle anlatıyordu:
Resulullah (s.a.v.)'in
özellikleri ve vasıfları bana anlatılınca onu Mina'da aradım, ancak Arafat'ta
olduğunu söylediler. Oraya vardığımda o kalabalıkta yanına yaklaşmak istedim,
ancak: "Resulullah'ın) yolundan çekil" demeye başladılar. Allah
Resulü (sallallahu aleyhi ve sellem) durumu görünce: ''Adamı bırakın, belki bir
ihtiyacı vardır'' buyurdu.
Kalabalıktan sıyrılıp
yanına vardım ve bineğinin dizginlerinden tuttum. Nerdeyse bineklerimizin
boyunları birbirine dolanıyordu. Resulullah (s.a.v.) de bana engel olmadı. Ona:
"Sana iki şeyi soracağım. Beni cehennemden uzak tutup cennete sokacak olan
şeyler nedir?" dediğimde, Allah Resulü (s.a.v.) göğe doğru baktı, sonra
başını öne eğdi. Sonra yüzüyle bana doğru döndü ve şöyle buyurdu:
''Kısa ve öz konuşmana
rağmen çok uzun ve büyük olan bir şeyi sordun. O zaman beni iyice dinle!
Allah'a ibadet et ve O'na hiçbir şeyi ortak koşma. Farz namazları kıl, sana
düşen zekatı ver ve Ramazan orucunu tut. İnsanların sana nasıl davranmasını
istiyorsan sen de onlara öyle davran. İnsanların sana yapmalarını istemediğin
şeyi sen de onlara yapma.'' Daha sonra Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem):
''Şimdi bineğimin yolundan çekil'' buyurdu.[Hasen]
Heysemi (121) der ki;
"Hadisi Ahmed b. Hanbel ve el-Mu'cemu'l-kebir'de Taberani rivayet etmiş
olup senedinde yer alan Abdullah b. Ebi Ukayl el-Yeşkuri'den, oğlu Muğire b.
Abdillah'tan başkasının rivayette bulunduğunu görmedim."
193 (2) Muğire b. Abdillah el-Yeşkuri, babasından bildirir: ilk inşa
edildiği zamanlarda Kufe mescidine girdim. O zamanlar hurma sahiplerinin
bulunduğu yerdeydi ve duvarları çakıl taşından yapılmıştı. içerde bir adamın
insanlara bir şeyler anlattığını gördüm. Şöyle diyordu:
Resulullah (sallallahu
aleyhi ve sellem)'in Veda haccına çıktığı haberini aldığımda binek develerimden
birini alıp yola çıktım. Arafat yolu üzerinde durup gelmesini bekledim. Bir
kafile gelince daha önce vasıfları bana anlatılan Resulullah (s.a.v.)'in
içlerinde olduğunu gördüm. Önden bir adam bana:
"Kafilenin önünden
çekil!" deyince, Allah Resulü (s.a.v.): "Yazık sana! Bırak, belki bir
ihtiyacı vardır'' buyurdu. Bunun üzerine Resulullah (s.a.v.)'in yanına
yaklaştım. Neredeyse develerimizin boyunları birbirine dolanacak kadar yakın
durduk. Ona:
"Ey Allah'ın
Resulü! Beni cennete sokup, cehennemden kurtaracak bir amel söyle"
dediğimde şöyle buyurdu:
''Ne güzel! Ne güzel!
Kısa konuştun, ama çok değerli olan bir şeyi sordun. Allah'a karşı takva sahibi
ol. Allah'a hiçbir şeyi ortak koşma. Namazını kıl, zekatını ver. Kabe'ye gelip
haccını ifa et. Ramazan orucunu da tut. Şimdi kafilenin önünden çekil.''[Hasen]
194 (3) Başka bir kanalla yukarıdaki hadisin aynısı nakledilmiştir.
[Hasen]
195 (4) Muğire, babasından bildirir: Bir toplulukla sohbet eden bir
adamla karşılaştığımda yanında oturdum. Adam şöyle anlatıyordu:
"Mina'dan Arafat'a
gittiğim sırada Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) bütün vasıflarıyla
bana anlatılmıştı..."
Muğire, babasından
naklen bir önceki hadisi zikredip şöyle devam eder: "Ey Allah'ın Resulü!
Beni cennete yaklaştırıp cehennemden uzaklaştıracak bir amel söyle"
dediğimde, Resulullah (s.a.v.): "Namazını kılar, zekatını verir, Kabe'ye
gelip haccını ifa eder, Ramazan orucunu tutarsın. Kendin için sevdiğin şeyleri
diğer insanlara da sever, kendin için istemediğin şeyleri başka insanlar için
de istemezsin'' karşılığını verdi ve: ''Şimdi kafilenin yolundan çekil"
buyurdu. [Hasen]
196 (5) Muğire b. Abdillah el-Yeşkuri, babasından bildirir: ilk inşa
edildiği zamanlarda Kufe mescidine girdim. O zamanlar hurma sahiplerinin
bulunduğu yerdeydi ve duvarları çakıl taşından yapılmıştı. içerde bir adamın
insanlara bir şeyler anlattığını gördüm. Şöyle diyordu:
Resulullah (s.a.v.)'in
Veda haccına çıktığı haberini aldığımda binek develerimden birini alıp yola
çıktım. Arafat yolu üzerinde durup gelmesini bekledim. Bir kafile gelince daha
önce vasıfları bana anlatılan Resulullah (s.a.v.)'in içlerinde olduğunu gördüm.
Önden bir adam bana:
"Kafilenin önünden
çekil!" deyince, Allah Resulü (s.a.v.): ''Yazık sana! Bırak, belki bir
ihtiyacı vardır'' buyurdu. Bunun üzerine Resulullah (s.a.v.)'in yanına
yaklaştım. Neredeyse develerimizin boyunları birbirine dolanacak kadar yakın
durduk. Ona:
"Ey Allah'ın
Resulü! Beni cennete sokup, cehennemden kurtaracak bir amel söyle"
dediğimde şöyle buyurdu:
''Ne güzel! Ne güzel!
Kısa konuştun, ama çok değerli olan bir şeyi sordun. Allah'a karşı takva sahibi
ol. Allah'a hiçbir şeyi ortak koşma. Namazını kıl, zekatını ver. Kabelye gelip
haccını ifa et. Ramazan orucunu da tut. Şimdi kafilenin önünden çekil.
''[Hasen]
197 (6) Başka bir kanalla yukarıdaki hadisin aynısı nakledilmiştir.
[Hasen]
198 (7) Muğire b. Sa'd, babasından veya amcasından bildirir:
Arafat'ta Resulullah (s.a.v.)'in yanına geldim ve devesinin dizginlerinden
tuttum. Yanından uzaklaştırılmak istendim, ama Allah Resulü (s.a.v.):
''Bırakın! Belki bir ihtiyacı vardır'' buyurdu. Ona:
"Ey Allah'ın
Resulü! Beni cennete yaklaştırıp cehennemden uzaklaştıracak bir amel
söyle" dediğimde, Allah Resulü (s.a.v.) başını göğe doğru kaldırdı sonra
da şöyle buyurdu:
''Kısa ve öz konuşmana
rağmen çok uzun ve büyük olan bir şeyi istedin. Allah'a ibadet eder, O'na
hiçbir şeyi ortak koşmazsın. Namazını kılar, zekatını verir, Kabe'ye gelip
haccını ifa eder, Ramazan orucunu tutarsın. İnsanların sana nasıl davranmasını
istiyorsan, sen de onlara öyle davran. İnsanların sana yapmalarını istemediğin
şeyi sen de onlara yapma. Şimdi devenin dizginlerini bırak.''[Hasen]
Diğer tahric: Hadisin şahidi olarak Ebu Hureyre'den Buhari
10/414 (5983) ve Müslim 1/43 (13)
199 (8) Muğire b. Abdillah, babasından bildirir: Bir ihtiyacım için
yolculuğa çıktığımda çarşıda bir toplulukla karşılaştım. Yanlarına gittiğimde
bir adamın oradakilere bir şeyler anlattığını gördüm. Adam şöyle diyordu:
Resulullah (s.a.v.)'in vasıfları ve özellikleri bana anlatılmıştı. Bunun
üzerine Arafat ile Mina arasında yol üzerinde onu beklerneye koyuldum. Gelen
bir kafilede sıfatlarından Resulullah (s.a.v.)'ın da içlerinde olduğunu gördüm.
Ancak önlerden biri bana:
"Ey yolcu!
Kafilenin önünden çekil!" diye bağırdı. Nebi (s.a.v.): ''Yolcuyu bırakın!
Belki bir ihtiyacı vardır'' buyurdu. Gelip Resulullah (s.a.v.)'in devesinin
dizginlerinden tuttum ve:
"Ey Allah'ın
Resulü! Beni cennete yaklaştırıp cehennemden uzaklaştıracak bir amel
söyle" dedim. Allah Resulü (s.a.v.):
''Bunun için mi yolumda
dikildin? diye sorunca, ben: "Evet!" dedim. Bunun üzerine Resulullah
(s.a.v.) şöyle buyurdu: ''O zaman beni iyi dinle! Allah'a ibadet eder, O'na
hiçbir şeyi ortak koşmazsın. Namazını kılar, zekatını verir, Ramazan orucunu
tutar, Kabe'ye gelip haccını ifa edersin. İnsanların sana nasıl davranmasını
istiyorsanı sen de onlara öyle davran. insanların sana yapmalarını istemediğin
şeyi sen de onlara yapma. Şimdi devenin dizginlerini bırak. ''
Ebu Katan der ki:
"Yunus'a: "Bunu Muğire'den bizzat işittin mi?" diye sorduğumda:
"Evet!" karşılığını verdi." [Hasen]