|
musannef Abdurrezzak |
KİTABU’L-CAMİ Ma’mer
b. Raşid el-Ezdi |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
Rukye (Efsun), Nazar,
Nefs (Üfleme)
19766- Ebu Umame b. Sehl
b. Huneyf der ki: Amir b. Rabia, Sehl b. Huneyf'i yıkanırken görünce vücudunu çok
beğendi ve: "Vallahi çadırından dışarı çıkmayan genç kızda bile böylesi
bir vücudu görmüş değilim!" dedi. Ancak bunu demesiyle Sehl yere yığıldı
ve başını kaldıramaz oldu. Konu Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
zikredilince: "Bu konuda suçladığınız biri var mı?" diye sordu.
"Ya Resulallah! Suçladığımız biri yok, ama Amir b. Rabia ona şöyle şöyle
demişti" dediler. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
Sehl ile Amir'i yanına çağırdı ve: "Sübhanallah! Kişi kardeşinin canına
neden kasteder ki? Kişi kardeşinde hoşuna giden bir şey gördüğü zaman ona
bereketli olmaSi için Allah'a dua etsin" buyurdu. Sonra Amir'in
yıkanmasını istedi. Amir bir kabın içinde yüzünü, ellerinin dış kısmını,
dirseklerini, göğsünü yıkadı. Peştemalinin alt taraflarına, dizlerine ve
ayaklarının dış kısımlarına su döktü. Sonra emredince kapta biriken bu su
Sehl'in başından aşağıya döküldü ve kabı ters çevirdi.
Zühri der ki:
"Sanırım Ebu Umame, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Sehl'e bu
sudan üç yudum içmesini de söyledi. Sehl bunları yaptıktan sonra iyileşti ve
kafileyle birlikte yoluna devam etti."
Ma'mer der ki: Cafer b.
Burkan, Zühri'ye: "Biz böylesi bir şeyi kabalık olarak görüyorduk"
deyince, Zühri: "Aksine bu, sünnettir" karşılığını verdi.
Tahric: Nesai, İbn Mace
ve İbn Hibban rivayet ettiler.
19767- Zühri der ki:
Medineliler önceleri içine şirk de bulaşan rukyeler (efsunlar) okurlardı.
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Medine'ye hicret ettiğinde rukye
okunmasını yasakladı. Bir ara ashabından birini yılan sokunca: "Rukye
okuyacak biri var mı?" diye sordu. Adamın biri: "Ben rukye okuyordum,
ancak sen yasaklayınca bıraktım" deyince, Allah Resulü (Sallallahu aleyhi
ve Sellem): "Rukyeni bana oku" buyurdu. Adam efsunu Resulullah'a
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) okudu. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
okunan bu rukyede herhangi bir sakınca görmeyince aynı rukyeyi yılanın soktuğu
kişiye okumasını söyledi.
19768- Zühri der ki: Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem), kadının birine, hanımı Hafsa'yı kast ederek:
"Bu kadına (Hafsa'ya) okuma yazmayı öğrettiğin gibi nemle (yara kurdu)
efsununu da öğretsene" buyurmuştur.
19769- Zühri der ki:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kendisine göz değen bir cariye
görünce: "Ona rukye okuyun" buyurdu.
Tahric: Buhari (10/157),
"Zebidi--Ümmü Seleme" kanalıyla başka bir lafızla rivayet etti.
19770- İbn Tavus'un,
babasından (Tavus'tan) bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): "Nazar var olan bir şeydir ve şayet kaderin önüne geçip onu
değiştirebilecek bir şeyolsaydı bu. nazar olurdu. Bundan dolayı gözü değen
kişiden (gözünün değdiği kişi için) yıkanması istenilirse yıkansın"
buyurmuştur.
Tahric: Tirmizi (3/167),
"Vuheyb-İbn Abbas" kanalıyla merfu olarak ve Müslim (2188) rivayet
ettiler.
19771- İbn Abbas der ki:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) humma (yüksek sıcak) ve her türlü ağrı
için: "Yüce olan Allah'm adıyla! Rahatsızlık veren her bir damardan ve
ateşin sıcaklığından Yüce olan Allah'a sığınırım!" duasını etmemizi
öğretmişti.
Tahric: İbnu's-Sünni (s.
181), İbn Ebi Evs kanalıyla İbrahım b. İsmail'den; Tirmizi (3/173), Ebu Amir
el-Ukadi kanalıyla İbrahim' den başka bir lafızla ve İbn Mace (s. 260) rivayet
ettiler.
19772- Hasan(-ı
Basri)'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurmuştur: "Bir şeyler okuyarak düğüm atan kişi. büyü yapmış olur. Büyü
yapan da küfre girmiş olur. Kim de korunmak maksadıyla nazarlık gibi şeyler
takarsa (Yüce Allah'm himayesinden çıkarılıp) onların himayesine terk edilir,
"
19773- İbn Sirin der ki:
"Nemle rukyesi, akrep sokması ve nazar rukyesine ruhsat verilirken diğer
rukyeler (efsunlar) yasaklandı. ''
Tahric: Tirmizi (3/164),
Enes kanalıyla başka bir lafızla rivayet etti.
19774- Nafi' der ki:
"ibn Ömer, yüz felcine karşı dağlanıp akrep sokmasına karşı da rukye
yaptırdı."
19775- Simak b. el-Fadl
der ki: "Gören birinin bana bildirdiğine göre İbn Ömer ayağındaki bir
kızarıklık veya benzeri bir şeyden dolayı Berberı birine efsun
yaptırmıştır."
19776- İbn Tavus'un,
babasından (Tavus'tan) bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): "Şirke en yakın rukye, yılan sokması ve cinnet geçirmiş birine
yapılan rukyedir" buyurmuştur.
19777- Zühri der ki:
Ashab: "Ya Resulallah! Bazı şeylerden korunmak için aldığımız önlemlerin,
hastalığa karşı başvurduğumuz tedavilerin ve okuduğumuz rukyelerin kadere karşı
bize bir faydası olur mu?" diye sorunca, Allah Resulü (Sallallahu aleyhi
ve Sellem): "Bu yaptığmız şeyler de kaderdendir" karşılığını
verdi.
Tahric: Tirmizi (3/20n
"Süfyan-İbn Ebi Huzame'nin babası" kanalıyla başka bir lafızla
rivayet etti.
19778- Ebu Hureyre der
ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ""Nazar gerçek olan bir
şeydir" buyurdu, dövme yaptırmayı da yasakladı.
Tahric: Buhari (10/158),
İshak b. Nasr kanalıyla Abdurrezzak'tan ve Müslim: "Dövme yaptırmayı da
yasakladı" lafzı olmaksızın rivayet ettiler.
19779- Ma'mer der ki:
Cebrail'in Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yaptığı (okuduğu) efsun:
"Sana eziyet veren her şeyden ve hasetçi gözlerden Allah'ın adıyla
korunmanı ve sana şifa vermesini dilerim. Allah'ın adıyla korunmanı
dilerim" şeklindeydi.
Tahric: Farklı kanallarla
İbn Mace (s. 260) rivayet etti.
19780- Abdurrezzak der
ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Sendeki bu sıkıntıların
şerrinden Yüce Allah'ın izzetine ve her şeyi kapsayan kudretine sığınırım"
şeklinde rukye yapardı.
Tahric: Ebu Davud (s.
543), Osman b. Ebi'l-As kanalıyla rivayet etti.
19781- Ebu Ömer der ki:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) rukye yaparken: "Büyük olan
Allah'ın adıyla! Rahatsızlık veren her bir damardan ve ateşin sıcaklığından
Yüce olan Allah'a sığınırım!" derdi.
19782- Zühri der ki:
"Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Kur'an okuyup avuçlarına üfler,
sonra onları yüzüne sürerdi."
19783- Hz. Aişe der ki:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), bizden birisi rahatsızlandığı zaman:
"insanların Rabbi! Sıkıntıyı gider ve ona şifa ver! Şifa veren sensin!
Hastalığı söküp atacak bir şekilde şifa ver" şeklinde dua ederdi.
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hastalanıp da durumu ağırlaştığı
zaman, onu göğsüme dayadım ve elimi yüzüne sürüp: "Sıkıntıyı gider ...
" şeklinde onun yaptığı gibi dua okumaya başladım. Ancak elimi yüzünden
çekti ve:
"Rabbim! Beni
bağışla! Beni Yüce Dost'la beraber kıl!" dedi. Ardından daha da
ağırlaştığını fark ettim ki vefat etmişti.
Tahric: Buhari (10/161)
ve farklı kanallarla Müslim rivayet ettiler.
19784- Aban bildiriyor:
Resulullah' ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bindiği katır ürkünce adamın
birine: "Ona Felak Suresini oku" buyurdu.
19785- Hz. Aişe der ki:
"Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) vefatına sebep olan hastalığı
sırasında Felak ile Nas surelerini (Muavvizeteyn) okuyup üzerine üflerdi.
"
Ma'mer der ki: Zühri'ye:
"Kendi kendine nasıl üflerdi?" diye sorduğumda: "Avuçlarına
okuduktan sonra onları üzerine sürerdi" dedi.
Hz. Aişe der ki:
"Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hastalandığı zaman ben de bu iki
sureyi okuyup onun avuçları na üflüyor ve onları üzerine sürüyordum. ''
Tahric: Buhari (10/164),
Hişam kanalıyla Ma'mer' den ve Müslim 2192 (51) rivayet ettiler.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan: