musannef

Abdurrezzak

Diyetler

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Şahitliğinden Dönen Kişi

 

18458- Katade der ki: "(Katile kısas uygulanıp) öldürüldükten sonra şahitlikten dönen kişi, diyetten payına düşeni öder" demiştir. Ma'mer der ki: Hasan(-i BasrI): "Bu durumda öldürülür" demiştir.

 

18459- ikrime, dört kişinin, bir kadın ve erkeğin zina yaptığına şahitlik edip, recm edilmeleri, sonra şahitlerden birinin şahitlikten dönmesiyle ilgili olarak: "Diyetin dörtte birini öder" demiştir.

 

18460- Kasım b. Abdirrahman der ki: iki kişi, Hz. Ali'nin yanında, bir adamın hırsızlık yaptığına şahitlik ettiler, sonra şahitliklerinden geri döndüler. Bunun üzerine Ali: "Eğer bunu kasıtlı olarak yaptığınızı bilsem ellerinizi keserdim" deyip, onlara adamın kesilen elinin diyetini ödetti.

 

18461- Şa’bi bildiriyor: iki kişi, bir adamın hırsızlık yaptığına şahitlik ettiler ve adamın eli kesildi. Sonra bu şahitlerden biri, bir adamı getirip:

"Çalan adam buydu" dedi. Bunun üzerine Hz. Ali: "Eğer bunu kasıtlı olarak yaptığınızı bilsem ellerinizi keserdim" deyip, ikisinin de diğer adamla ilgili şahitliklerini reddetti ve eli kesilen adamın diyetini onlara ödetti.

 

 

18462- Katade der ki: iki kişi, bir adamın hırsızlık yaptığına şahitlik edince, Hz. Ali onun elini kesti(rdi). Şahitler, ikinci gün bir adamı getirip:

"Dün hakkında şahitlik ettiğimiz kişi hakkında yanıldık. Çalan kişi buydu" dediler. Bunun üzerine Hz. Ali, onların şahitliklerini geçersiz sayıp eli kesilen ilk adamın diyetini ikisine ödetti.

 

 

 

18463- Katade, iki kişinin bir konuda, bir adam aleyhine şahitlik etmesi, adam hakkında hüküm uygulandıktan sonra, şahitlerin, şahitlik etikleri şeyi reddedip: "Yalan yere şahitlik yaptık" demeleriyle ilgili olarak şöyle dedi: "Eğer şahitlik yaptıkları gün, adil / dürüst şahit özelliklerine sahiplerse, şahitlikleri geçerlidir." Ma'mer der ki: Zühri ve Cezire halkının kadısı İbn Ulase: "Şahitlikleri geçerli olmaz ve mal, ilk sahibine iade edilir" dedi.

 

 

 

18464- Ma'mer ve İbn Şübrüme, iki kişinin bir adam aleyhine şahitlik yaptıktan ve aleyhine şahitlik edilen kişiden (iddia edilen) hak alındıktan sonra: "Onun hakkında yalan şahitlik yaptık" demeleriyle ilgili olarak:

"Onların malından alınıp, hakkında şahitlik yaptıkları kişinin zararını karşılanı" dedi.

 

 

 

18465- Şu'be der ki: Hakem (b. Uteybe) ile Hammad (b. Ebi Süleyman)'a, bir adam aleyhine bir alacak konusunda şahitlik ettikten ve adamdan iddia edilen hak alındıktan sonra, birinin şahitlikten geri dönmesiyle ilgili olarak sorunca, Hakem: "Şahitlikleri geçerlidir" dedi. Hammad ise: "Şahitlikten dönen kişi, zararın payına düşen kısmını öder'' dedi.

 

 

 

18466- (Kadı) Şureyh, bir kişinin, yanında şahitlik edip hüküm verdikten sonra, adam şahitlikten geri dönünce, Şureyh onun sözüne (şahitlikten dönmesine) inanmadı.

 

 

 

18467- Yezid b. Zadeveyh bildiriyor: Şa’bi'ye, iki kişinin, bir adamın hanımını boşadığına şahitlik etmesi, bu şahitlikle onların ayrılması, iddet bittikten sonra şahitlerden birinin kadınla evlenmesi, sonra bu kişinin veya diğer şahidin şahitliğinden geri dönmesiyle ilgili olarak sorulunca: "Hüküm infaz edildikten sonra, şahidin şahitlikten geri dönmesine itibar edilmez" dedi.

 

 

 

18468- ibnu'l-Müseyyeb'in bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kişi değişik iki şahitlik yapınca, ilk şahitliği kabul edilir, ikincisi bırakılır. Aynı zamanda adam köle seviyesinde sayılır" buyurdu.

 

 

 

18469- Süfyan der ki: Hüküm verilmedikçe, şahid, şahitliğine bir şey eklemesi veya bir şey çıkarması konusunda serbesttir. Hüküm verildikten sonra, şahitliğinden dönecek olursa, şahitlik yaptığı şeyden dolayı oluşan zararı öder." Süfyan, bir kişinin, birinin bir olaya şahit olduğuna dair şahitlik yapması, kadının da bu şahitlikle hüküm vermesi, sonra şahidin gelip: "Ben bunun böyle bir şeye şahit olduğunu görmedim" demesiyle ilgili olarak:

"Kadı hüküm vermişse, artık şahidin sonradan söylediği geçerli değildir" dedi.

 

 

 

18470- Cabir bildiriyor: Şa'bi, kişiye: "Şahit misin?" diye sorulunca:

"Hayır" dedikten sonra aynı konuda şahitlik yapmasını geçerli saydı .

 

 

 

18471- İbn Cüreyc der ki: Güvenilir olduğunu bildiğim bir kişi şöyle dedi:

Dört kişi, bir adamın zina yaptığına şahitlik etse ve adam recmedildikten sonra şahitler şahitliklerinden geri dönüp: "Kasıtlı olarak (yalancı şahitlik) yaptık" derlerse, onlar da recmedilir. Eğer: "Biz yanıldık, zina yapan falan kişidir" derlerse, ilk şahitlikleri sebebiyle onlara inanılmaz ve ikinci şahitliklerinden dolayı onlara had uygulanır, aleyhinde şahitlik yaptıkları için recmedilen kişinin diyeti akileden (akrabalarının malından) değil, onların malından verilir. Eğer içlerinden üç kişi şahitliklerinden geri dönüp: "Kasıtlı olarak (yalancı şahitlik) yaptık" derlerse, üçü de öldürülür, şahitliğinden dönmeyen ise öldürülmez ve kendisinden bir şey ödemesi istenmez. Onun şahitlikten dönmemesi sebebiyle üçünün bu kişinin aleyhine yapacakları şahitlikleri geçerli sayılmaz. Eğer bir veya iki kişi şahitlikten dönecek olursa, aynı şekilde yapılır. El kesme ve hadlerde de durum aynıdır. Eğer bu durumlarda da şahitler şahitliklerinden dönecek ve: "Bunu kasıtlı yaptık" veya "Yanıldık" derlerse, recm olayındaki uygulama burada da uygulanır. Eğer dördü de şahitliklerinden geri dönüp: "Yanıldık, zina yapan falan kişidir" derse, (iftira atma cezası olarak) kırbaçlanırlar ve kendi mallarından recmedilen kişinin diyetini öderler. Şahitlik yaptıkları ikinci şahısla ilgili sözlerine itibar edilmez.

 

 

 

18472- İbn Cüreyc der ki: ilim sahibi olan biri bana şöyle dedi: iki kişi, bir adam için: "Bu adamda falanın hakkı var" derlerse, o hak adamdan alınıp hak sahibine verildikten sonra şahitler: "Bu hak falan adamın üzerindeydi" derlerse, ilk şahitıkleri sırasında da adil şahit vasıflarına sahiplerse, o mal kendilerinden alınır. Eğer: "O şahitliği kasıtlı yaptık" veya: "Yanlışlıkla yaptık" derlerse, o mal kendilerinden alınıp ilk olarak aleyhinde şahitlik yaptıkları kişiye verilir."

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Ehl-i Kitabın Diyeti  &  Mecusi'nin Diyeti