musannef

Abdurrezzak

Diyetler

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Kişinin Birden Çok Kişi Tarafından Öldürülmesi

 

18069- İbn Ebi Müleyke bildiriyor: San'a'da altı erkek ile bir kadın bir adamı öldürdüler. Ya'la, bu konuda Hz. Ömer'e bir mektup yazınca, Hz. Ömer: "Yedisini de öldür! Şayet tüm San'a ahalisi onun ölümüne karışmış olsalardı buna karşılık hepsini de öldürürdüm" cevabını yazdı.

 

 

18070- Hay b. Ya'la bildiriyor: Ya'la, bir erkek ile bir kadının birlikte bir adamı öldürmesi konusunda Hz. Ömer'e bir mektup yazınca, Hz. Ömer cevaben: "ikisini de öldür! Şayet tüm San'a ahalisi onun ölümüne karışmış olsalardı buna karşılık hepsini de öldürürdüm" diye yazdı.

 

 

18071- Ata (b. Ebi Rebah) der ki: Kişinin birden fazla kişi tarafından öldürülmesi konusunda Ömer b. el-Hattab: "Ölümüne karışanların hepsi de öldürülür" derdi.

 

 

18072- Katade der ki: "Birinin, iki kişi tarafından öldürülmesi durumunda öldürenlerin ikisi de öldürülür."

 

 

 

18073- ibnu'l-Müseyyeb bildiriyor: Ömer b. el-Hattab birini öldüren üç kişiyi buna karşılık öldürdü ve: "Şayet tüm San'a ahalisi ölümüne karışmış olsalardı tümünü de öldürürdüm" dedi.

Katade der ki: "Daha sonra bu konudaki uygulama sadece bir kişinin öldürülmesi oldu."

 

 

 

18074- Ebü Kılabe der ki: "Hz. Ömer, San'a'da birine karşılık onun ölümüne karışan yedi kişiyi öldürdü,"

 

 

 

18075- ibnu'l-Müseyyeb der ki: Hz. Ömer'e San'a'da yedi kişi tarafından öldürülen birinin davası taşındı. Hz. Ömer buna karşılık o yedi kişiyi öldürdü ve: "Şayet tüm San'a ahalisi ölümüne karışmış olsalardı tümünü de öldürürdüm" dedi.

 

Sevri der ki: "Aynısını bana Mansur, ibrahım vasıtasıyla Hz. Ömer'den bildirirdi. "

Süfyan der ki: "Bu konuda bizim de görüşümüz budur."

 

Tahric: Malik ve onun kanalıyla Beyhaki (8/41) rivayet ettiler.

 

 

 

18076- Abdullah b. Ubeydillah b. Ebi Müleyke bildiriyor: Yemen'de bir kadının altı dostu vardı. Kadın: "Benim kocamın oğlunu öldürmedikten sonra yanıma yaklaşamazsınız" deyince, dostları: "Sen onu yanında tut" karşılığını verdiler. Sonrasında çocuğu kadının yanında öldürüp bir kuyuya attılar. Ancak sinekler çocuğun yerini ele verdi ve çocuğun cesedi kuyudan çıkarıldı. Kadın ve altı dostu da onu öldürdüklerini itiraf etti. Ya'la b. Umeyye, Ömer b. el-Hattab'a bir mektup yazıp olayı olduğu gibi anlattı ve hükmü sordu. Hz. Ömer: "Kadın da dahil o altı kişiyi öldür. Şayet tüm San'a ahalisi ölümüne karışmış olsalardı tümünü de öldürürdüm" cevabını yazdı.

 

 

 

18077- Hay b. Ya'la, Ya'la b. Umeyye'den bildirir: "Öldürülen bu kişinin adı Asıl'di. Onu öldürüp Gamdan'da bir kuyuya attılar. Ancak cesede üşüşen yeşil sinekler olayı ele verdi. Asıl'in üveyannesi eşek üzerinde San'a'da dolaşıyor ve: ''Allahım! Asıl'i öldürenleri ortaya çıkar'' diyordu."

 

Hz. Ömer der ki: "Ya'la bana bu kadının bir dostunun olduğunu da söylemişti. "

Hay der ki: Ya'la'nın şöyle dediğini işittim: "Hz. Ömer bu konuda bana: ''Kadınla dostunu öldür! Şayet tüm San'a ahalisi ölümüne karışmış olsalar tümünü de öldürürdüm'' şeklinde bir mektup yazdı."

 

ibn Cüreyc der ki: Abdulkerım'in bana bildirdiğine göre Hz. Ömer verdiği bu hükme yönelik içinde tereddütler taşıyordu. Hz. Ali ona: "Ey müminlerin emiri! Bir topluluk bir devenin çalınmasına karışsa, her biri de bu deveden bir parça alsa hepsinin de ellerini kesmez miydin?" diye sorunca, Hz. Ömer: "Evet, keserdim" dedi ve kadın ile dostu hakkında verdiği hükümden yana tereddütleri gitti.

 

 

 

18078- İbn Cüreyc der ki: "Eba Bekr de Abdulkerim'in Hz. Ali'den naklen aktardığı haberi bana bildirdi."

 

 

 

18079- Ma'mer der ki: Ziyad b. Cebel, tanık olanlardan birinden naklen bana olayı şöyle anlattı: San'a'da bir kadının bir üveyoğlu vardı. Kocası yolculuğa çıkınca üveyoğlu yanında kaldı. Bu kadının da yedi tane dostu vardı. Kadın dostlarına: "Bu çocuk bizi ifşa edebilir" deyince çocuk konusunda ne yapacaklarını düşündüler. Sonrasında topluca onu öldürme kararı aldılar.

 

Ziyad der ki: Bunu anlatan adama: "Nasıl topluca öldürdüler?" diye sorduğumda: "Bilmiyorum" dedi ve şöyle devam etti: "Ancak birinin eline bıçak verdiler ve çocuğu öldürüp Gamdan'da bir kuyuya attılar. çocuğun yokluğu farkedilince üveyannesi ve katillerinden biri olan olan kadın bir merkep üzerinde San'a'da dolaşıp: "Allahım! Asıl'in kanını yerde bırakma!" diyordu. Ya'la oradaki insanlara bir konuşma yaptı ve: "Bakın bakalım, çocuğu gören veya onun hakkında bir şeyler duyan var mı!" dedi.

Günler sonra adamın biri Gamdan'daki o kuyunun yanından geçerken, yeşil sineklerin kuyuya bir inip bir çıktığını gördü. Kuyunun başına gelince içinden çok kötü bir kokunun geldiğini farketti. Hemen Ya'la'ya gelip:

 

"Sanırım kaybolan çocuğun nerede olduğunu öğrendim" dedi ve başından geçenleri anlattı. Bunun üzerine Ya'la diğer insanlarla birlikte söz konusu kuyunun başına geldi. çocuğu öldüren ve kadının dostlarından biri olan bir adam: "Bir iple beni aşağı sarkıtın!" dedi. Adamı kuyunun içine sarkıttılar. Adam çocuğu alıp kuyunun dibinde olan bir deliğe sakladı. Sonra: "Beni yukarıya çekin!" diye seslendi. Çıkardıklarında: "Aşağıda bir şey bulamadım" dedi. Oradaki insanlar: "Ama kuyudan gelen koku daha da arttı" diye söylenince, başka bir adam: "Beni aşağı sarkıtın" dedi. Adamı aşağıya sarkıtmak istediklerinde ilkinde kuyuya inen adam korkudan titremeye başladı. Bu halini gördüklerinde de onu bağladılar. Diğer adamı da kuyuya indirdiler. Adam kuyuya indikten sonra çocukla birlikte çıktı.

 

Bağlanan ve kadının dostu olan adam cinayeti itraf etti. Kadın da, diğerleri de itiraf ettiler. Ya'la mektupla olayı Hz. Ömer'e bildirince, Hz. Ömer:

"Hepsini de öldür! Şayet tüm San'a ahalisi ölümüne karışmış olsalar tümünü de öldür!" şeklinde bir cevap yazdı. Bu mektup üzerine Ya'la yedisini de öldürttü.

 

Tahric: Beyhaki (8/41), farklı bir kanal ve lafızla rivayet etti.

 

 

 

18080- Hakem bildiriyor: Kişinin birden fazla kişi tarafından öldürülmesi konusunda ibrahim(- NehaI): "Maktülün velileri bunlar içinden dilediklerini öldürür, dilediklerini affeder, dilediklerinden de diyeti alırlar" dedi.

 

 

 

18081- Başka bir kanalla Katade'den bu fetvanın aynısı rivayet edilmiştir.

 

 

 

18082- İbn Abbas der ki: "Şayet yüz kişi bir adamı öldürecek olsa buna karşılık yüzü de öldürülür."

 

 

 

18083- Zühri der ki: "Bir kişiye karşı iki kişi öldürülmez. Bir ele karşı da iki el kesilmez."

Süfyan der ki: "Bir topluluk birinin bir organını kestiği zaman hepsinin de o organı kesilmez. Ancak kesilen organın diyeti tümünden alınır."

 

 

 

18084- Ma'mer bildiriyor: Zühri: "Birinin birden fazla kişi tarafından öldürülmesi durumunda maktulün velileri kısas için içlerinden diledikleri kişiyi seçerler" dedi. Zühri' den başkası da aynı şeyi söyledi.

 

 

 

18085- Amr b. Dinar der ki: "ibnu'z-Zübeyr ve Abdulmelik (b. Mervan) böylesi durumlarda katiller içinden sadece bir kişiyi öldürürlerdi. Hz. Ömer'in söz konusu olayı dışında böylesi durumlarda katillerin tümünü de öldürenini duymadım."

 

 

 

18086- Yahya b. Ebi Kesır bildiriyor: Ebü Seleme b. Abdirrahman'a:

"Birinin üç kişiyi öldürmesi durumunda onlara karşılık öldürülür mü?" diye sorulunca: "Evet!" dedi.

Ma'mer der ki: "Hasan ve Katade de aynı şeyi söyledi."

 

 

 

18087- İbn Cüreyc der ki: Ata (b. Ebi Rebah)'a: "iki hür adamı öldüren kişi hakkında ne dersin?" diye sorduğumda: "ikisine karşılık öldürülür" cevabını verdi.

 

 

 

18088- Yahya b. Ebi Kesır bildiriyor: Birinin, iki kişi tarafından öldürülmesi konusunda Ebü Seleme: "Ona karşılık ikisi de öldürülür" dedi.

 

 

 

Kişiyi Birinin Tutup Diğerinin Öldürmesi

 

18089- Şa’bi bildiriyor: Kişiyi birinin tutup diğerinin öldürmesi konusunda Hz. Ali: "Buna karşılık katil öldürülürken tutan kişi ise ölene kadar hapiste tutulur" dedi.

 

 

 

18090- Katade'nin de bildirdiğine göre Hz. Ali de bu şekilde hüküm vermiştir.

 

 

 

18091- İbn Cüreyc der ki: "Kişinin birinin tutması, diğerinin ise onu öldürmesi konusunda ne dersin?" diye sorduğumda şu karşılığı verdi: "Hz. Ali böylesi durumlar için: ''Maktulü tutan kişi de ölene kadar hapis tutulur, diğeri ise öldürülür'' demiştir" cevabını verdi. Ona: "Adam ölmese de yaralansa onu tutan kişi yine ölene kadar hapiste tutulur mu?" diye sorduğumda: "Hayır! Ona saldıran kişiye kısas uygunlanır. Tutan kişiye kısas uygulanmaz, ama cezalandırılır" dedi. Ona: "Biri tutup diğeri adamı döverek öldürse?" diye sorduğumda: "Yine tutan kişinin öldürülmeyeceğini düşünüyorum" dedi. Ona: "Katilin yanındaki kişi maktulü tutmamış, yerini göstermemiş olsa, ancak katille birlikte gidip karşı tarafla tartışsa, katilin vurulmasına engel olmaya çalışsa?" diye sorduğumda: "Yine öldürülmez" dedi.

 

Tahric: Mana olarak aynısını İbn Ebi Şeybe, "İsa b. Yunus-Ali b. Ebi Talib" kanalıyla rivayet etmiş, İbn Hazm, el-Muhalla'da (10/13) zikretmiştir.

 

 

 

18092- ismail b. Umeyye der ki: Resülullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Böylesi bir durumda tutan kişi de ölene kadar hapis kalır, öldüren kişi de öldürülür" buyurduğu bana anlatıldı. Bunu hem duydum, hem de güvenilir kaynaklardan tesbit ettim.

 

 

 

18093- Ma'mer bildiriyor: Bir topluluktan bazılarının bir adamı tutup bazılarının gözünü çıkarması konusunda Zühri şöyle dedi: "Gözünü çıkaran kişinin gözü çıkarılır. Diğerleri ise ibret olacak şekilde ağır bir cezayla cezalandırılırlar. Ancak gözü çıkan kişi diyet almak isterse diyeti hepsi öder.''

 

Tahric: el-Muhalla'da (10/427) geçtiği üzere İbn Vehbı Yunus kanalıyla Zühri' den rivayet etti.

 

 

 

18094- Katade bildiriyor: Birkaç kişinin bir adamı hatayla öldürmesi konusunda Hasan( -I BasrI): "Her biri ayrı ayrı kefaret öder" dedi.

 

 

 

18095- Abdurrezzak başka bir kanalla aynısını bildirir.

 

 

 

18096- Başka bir kanalla ibrahim(- Nehai)'den aynısı rivayet edilmiştir.

 

 

 

18097- Başka bir kanalla ibrahım'den aynısı rivayet edilmiştir.

 

 

 

18098- Haris el-Ukli der ki: "Böylesi bir durumda her biri ayrı ayrı kefaret öder."

 

 

 

18099- Başka bir kanalla ikrime'den aynısı rivayet edilmiştir.

 

 

 

18100- İbn Cüreyc, Muhammed b. Nasir ile Salt'tan bildirir: Basra'da adamın biri gece vakti birini gördü ve köpek sanıp taşladı. Atılan taşlarla da diğer adam öldü. Taşı atan kişi kontrol edince onun köpek değil, insan olduğunu gördü. insanlar o adamı kimin öldürdüğünü çıkaramadılar. Onu öldüren kişi de Adiy b. Ertaa'ya gelip olayı anlattı. Adiy adamı yakalatıp hapsetti ve bu konuda Ömer b. Abdilazız'e bir mektup yazdı. Ömer yazdığı cevapta: "Onu hapsetmekle çok kötü bir şey yapmışsın! Adam kendi rızasıyla gelip öldürdüğünü itiraf etmiş. Hapsettiğin bu adamı serbest bırak ve aşiretine ölen adamın diyetini ödemesini söyle" dedi.

Salt'ın dediğine göre ölen de, öldüren de Esed kabilesindendi ve öldürülen kişi bir gece bekçisiydi.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Cinsel ilişki Sırasında Yaralamalar