musannef Abdurrezzak |
Talak |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
Hıristiyan Kadına Zina
iddiasında Bulunmak
12513- Zühri der ki:
"Hıristiyan erkek veya kadına zina iftirasında bulunan kişi uyarılır,
ancak şeri cezası verilmez."
12514- Süleyman b. Musa der
ki: "Bizim görüşümüz; müslüman bir köle olsa dahi Ehl-i Kitap'tan bir
kadına zina iftirasında bulunan kişiye ceza yoktur."
12515- Reca b. Hayve der
ki: Süleyman b. Abdilmelik hilafeti döneminde, Ömer b. Abzilazız ile birlikte
Şam ahalisinden benim de içlerinde bulunduğum bir grup insanın yanında durdu.
Ömer bize: "Birine: ''Ey içkici!'' diyen kişinin cezası hakkında ne
düşünüyorsunuz?" diye sorunca, biz: "Onu cezalandırırız"
karşılığını verdik. Ancak Ömer: "Sübhanallah! Oysa biz sadece Müslüman
birine zina iftirasında bulunan birini cezalandırırız!" dedi.
12516- İbn Cüreyc
bildiriyor: İbn Ömer'in azatlısı Nafi’nin şöyle dediğini işittim:
"Müşriklerden veya Hıristiyanlardan veya Yahudilerden veya Mecusilerden
birine zina suçlamasında bulunan Müslüman cezalandırılmaz,"
12517- Ata (b. Ebi
Rebah) der ki: "Babası müşrik olan müslüman birine zina iftirasında
bulunan kişi ihtilafsız bir şekilde cezalandırılır."
12518- Sevri, Tarık ile Mutarrif
b. Tariften bildirir: Şa’bi'nin yanındayken biri Müslüman, diğeri ise
Hıristiyan olan iki adam geldi. Bunlardan biri (Müslüman olanı) diğerine
(Hıristiyan olana) zina suçlamasında bulunmuştu.
Şa’bi bundan dolayı
müslümana seksen sopa attı. Hıristiyan adama da: "içinde bulunduğun durum
(sahip olduğun inanç) sana yapılan iftiradan daha ağırdır" dedi ve adamı
bıraktı. Bu olay Abdulhamıd'e aktarılınca Ömer b. Abdilazız'e bu konuda bir
mektup yazdı ve Şa'bi'nin yaptıklarını zikretti. Ömer, Şa'bi'nin yaptığını
yerinde buldu.
12519-yok-
Kişinin Cariyesiyle
ilişkiye Girdikten Sonra Kendisinden Hamile Olmadığını Söylemesi
12520- Ata (b. Ebi
Rebah) der ki: "Kişi cariyesinin hamileliğinin kendisinden olduğunu inkar
ettiği zaman bu işte bilirkişiler çağırılır. Şayet cariyenin, efendisiyle evli
olduğu anlaşılırsa çocuk onun olur ve efendinin cariye hakkında söyledikleri
geçersiz sayılır."
12521- Hz. Ömer:
"Biriniz cariyesiyle ilişkiye girecekse onunla evlensin.
Şayet içinizden
cariyesiyle ilişkiye girdiğini itiraf eden olmazsa ondan doğacak çocuğu
kendisine veririm" dedi.
Tahric: Malik (2/216),
mana olarak aynısını Nafi'den ve Malik'in kanalıyla Beyhaki (7/413) rivayet
ettiler.
12522- Hz. Ömer şöyle
demiştir: "içinizden bazılarının azil yaptığı, cariye hamile kalınca da:
''Benden değil!'' dediği haberini aldım. Böylesi bir davayla yanıma gelen
olursa Vallahi çocuğu ona veririm. Ona göre artık isteyen azil yapsın, isteyen
de yapmasın. ''
Tahric: Malik (2/216),
İbn Şihab' dan ve Malik'in kanalıyla Beyhaki (7/413) rivayet ettiler. Aynısını
da Said b. MansÜr (3/2063), ''Amr b. Dinar-Ömer" kanalıyla rivayet
etmiştir.
12523- Abdulkerım
bildiriyor: Hz. Ömer kuyudan su çekip develerini sulayan bir cariyeyle
karşılaşınca: "Belki bunun efendisi kendisiyle ilişkiye giriyor, ancak
ondan doğan çocuğu inkar ediyordur. Şayet böyle bir şey olur da ve inkar ederse
çocuğu kocaya veririm" dedi.
Tahric: Said b. Mansur
(3/2064), mana olarak aynısını İbrahim et-Teymi'den rivayet etti.
12524- Hz. Ömer:
"Ey insanlar! Evlendiğiniz cariyelerinizi yanınızda tutun! Zira
cariyesiyle ilişkiye girip de onu hamile bırakan olursa doğacak çocuğu kocaya
veririm!" demiştir.
12525- Abdürrezzak başka
bir kanalla yukarıdakinin aynısını bildirir.
12526- Abdulazız b. Ömer
anlatıyor: Ömer b. Abdilazız'in mektuplarından birinde şöyle yazıyordu:
Cariyenin biri Hz. Ömer'e gelip hizmet ettiği efendisinin kendisiyle ilişkiye
girdiğini, hamile kalınca da efendisinin çocuğun kimden olduğu konusunda şüpheye
düştüğünü, ancak kendisiyle ilişkiye girdiğini itiraf ettiğini anlattı. Bunun
üzerine Hz. Ömer şöyle dedi: "Ey insanlar! Ne oluyor da bazılarınız
cariyeleriyle ilişkiye giriyor, hamile kalınca da: ''Benden değil!'' demeye
başlıyor! Cariyesiyle ilişkiye girdiğini itiraf eden kişi onunla evlensin veya
evlenmesin doğan çocuğun babası sayılır. Böylesi bir cariye ondan çocuk
doğurursa artık yanında kalır. Efendisi onu satamaz, miras olarak başkasına
devredilemez ve hibe de edilemez. Kişi hayatta olduğu sürece onunla birlikte
yaşar. Ölünce de bu cariye özgürlüğüne kavuşur. Kocası olan efendisinin
ölümünden sonra çocuğun payından sayılmaz ve kocasından kalan borcundan sorumlu
tutulmaz. Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kişinin, kendi babasının
efendisi olamayacağına, babanın da, çocuğunun malından sayılmayacağına
hükmetmiştir. "
12527- Abdullah b. Umeyr
b. el-Haris bildiriyor: Hz. Ebu Bekr veya Ömer siyah tenli bir cariyesiyle
ilişkiye girdi, ancak azil yaptı. Daha sonra da bu cariyeyi sattı. Onu alan
kişi memleketine giderken yolun bir yerinde bu cariyeyle birlikte olmak istedi,
ancak cariye ondan uzak durdu ve ilişkiye girmek istemedi. Adam cariyenin
dilini bilmediği için de oralarda karşılaştığı bir çobanı çağırıp onunla
konuşmasını istedi. çoban cariyeye, adamın yeni efendisi olduğunu anlattı.
(ariye de: "Ben bundan önceki efendimden hamile kaldım. Benim dinime göre
de hamile iken başka biri benimle birlikte olamaz" dedi. Bunun üzerine
adam, Ebu Bekr veya Ömer'e bir mektup yazarak bu durumu bildirdi. Olay
Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bildirilince, Allah Resulü
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) o günü bir şey demedi ve ikinci günü bekledi.
Diğer gün her zaman oturdukları yer olan Hicr'e gelip oturdu. Sonra şöyle
buyurdu: "Oturduğum bu yere Allah tarafindan Cebrail geldi. Bana
bildirdiğine göre de içinizden biri o işi yaptığı zaman artık Allah'a çocuk
verip vermeme konusunda bir seçenek kalmaz. Ancak ''Dilediğine kız çocukları,
dilediğine erkek çocukları verir.''[Şura, 49] Onun için sen de çocuğu üzerine
aL." Sonrasında bu yönde adama bir mektup yazıldı ve durum bildirildi.
12528- Gaylan b. Enes
der ki: Hz. Ebu Bekr bir adamdan Arap olmayan bir cariye satın aldı. Ancak bu
cariye önceki efendisiyle ilişkiye girmiş ve ondan hamile kalmıştı. Ebu Bekr bu
cariyeyle birlikte olmak isteyince cariye kabul etmedi ve önceki efendisinden
hamile olduğunu söyledi. Ebu Bekr bunu Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) aktarınca, Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kadın
namusunu korumuş, Allah da onu korusun. içinizden biri o işi yaptığı zaman
artık Allah'a çocuk verip vermeme konusunda bir seçenek kalmaz" buyurdu.
Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) cariyeyi, satan adama
iade etti.
12529- İbn Cüreyc
bildiriyor: Ata (b, Ebi Rebah)'a: "ibn Bazan'ın azatlısı Meysere'nin
cariyesi çocuğunun Meysere'den olmadığını iddia ediyor" denilince:
"Bu konuda ona inanılmaz. çocuk doğduğu yatağın sahibine aittir. Zina
edene de mahrumiyet vardır" karşılığını verdi. İbn Ubeyd b. Umeyr ona
Meysere konusunu sorarken: "Böylesi bir durumda bu işten anlayan (uzman)
birini çağırmak gerekmez mi?" deyince, Ata: "Hayır! Çocuk doğduğu
yatağın sahibine aittir. Zina edene de mahrumiyet vardır" karşılığını
verdi. Bana göre ise şayet hür bir kadın böylesi bir iddiada bulunuyorsa
yalanlanır ve bundan dolayı cezalandırılır.
12530- Sevri der ki:
Kişi evden dışarıya da çıkan cariyesiyle ilişkiye giriyorsa, cariye hamile
kalıp da adam: "Benden değildir" dediğinde çocuk ona verilmez.
12531- Harice b. Zeyd
der ki: "Zeyd b. Sabit bir cariyesiyle ilişkiye girerdi ve kendi cariyesi
olduğu için de onun gönlünü hoş tutardı. Ancak cariye çocuk doğurunca Zeyd bu
çocuğu kabul etmedi ve cariyeyi yüz kırbaç atarak cezalandırdı. Doğan çocuğu da
azat etti."
12532- Başka bir kanalla
Harice b. Zeyd'den aynısı: "Bu cariye iranlı bir cariyeydi"
ziyadesiyle rivayet edilmiştir.
Tahric:
el-Cevheru'n-Naki'de (7/413) geçtiği üzere İbn Abdilber muallak olarak İbn
Uyeyne'den ve Said b. Mansur (3/2061), İbn Uyeyne'den rivayet etmişlerdir.
12553- Sevri der ki:
"Kişi önceden kendisinden olduğunu kabul ettiği cariyeden olan çocuğu
sonradan inkar edemez. Önceden inkar ettiğini de sonradan kendisinin olduğunu
iddia edemez."
12534- Amr b. Dinar
bildiriyor: "ibn Abbas cariyesiyle ilişkiye girer, ancak azil yapardı. Bu
cariye hamile kalıp doğurunca İbn Abbas, çocuğun kendisinden olduğunu kabul
etmedi."
12535- Ziyad der ki: İbn
Abbas'ın yanındayken bir cariye ile oğluna sövüyor, kötü laflar ediyordu. Cariye:
"Ama bu çocuk senden!" deyince, İbn Abbas çocuğu çağırdı, annesini de
bir deveye bindirdi. İbn Abbas daha önce çocuğun kendisinden olduğunu kabul
etmiyordu.
12536- İbn Ebi Necıh, Medine
ahalisinden bir adamdan bildirir: Ömer b. el-Hattab bir cariyesiyle ilişkiye
girer, ancak azil yapardı. Cariye hamile kalınca bu durum Ömer'in gücüne gitti
ve: "Allahım! Ömer ailesine kendilerinden olmayan birini katma!" diye
dua etti. Cariye siyah bir çocuk doğurunca Ömer bunun kimden olduğunu sordu.
Cariye: "Deve çobanından" deyince, Ömer buna sevindi.
Tahric: Said b. Mansur
(3/2073), bu isnadla rivayet etti.
12537- Abdürrezzak
bildiriyor: Sevr!, cariyenin: "Bu çocuk efendimden değildir" demesi
konusunda: "Cariyenin bu sözüne inanılmaz. Efendisi çocukta daha fazla hak
sahibidir. Efendisi de çocuğun kendisinden olduğunu söylediği zaman cariye
cezalandırılmaz" demiştir.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
Kocası Gurbette
Olan Kadının Yanına Girmek